ŞEHİT ÜSTEĞMEN BOZBIYIK, KIRIKKALE'DE TOPRAĞA VERİLDİ
Fırat'ın doğusunda sürdürülen 'Barış Pınarı Harekatı'nda şehit olan Piyade Üsteğmen Çelebi Bozbıyık'ın (27) cenazesi, memleketi Kırıkkale'de gözyaşlarıyla toprağa verildi.
Suriye'nin Münbiç bölgesinden teröristlerce yapılan havan ve topçu ateşi saldırısında şehit olan Piyade Üsteğmen Çelebi Bozbıyık'ın cenazesi, dün akşam, Gaziantep'te düzenlenen törenin ardından memleketi Kırıkkale'ye getirildi. Şehidin cenazesi, bugün hastane morgundan alınarak, ailesinin evine götürüldü. Daha sonra şehit Bozbıyık için öğle vakti Merkez Nur Camii'nde tören düzenlendi. Törene şehidin annesi Azime, babası Hamza, kardeşi Furkan Bozbıyık ve yakınları ile Milli Savunma Bakanı Yardımcısı Muhsin Dere, Vali Yunus Sezer, Kırıkkale AK Parti Millitvekili Ramazan Can, CHP Kırıkkale Milletvekili Ahmet Önal, MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk, Belediye Başkanı Mehmet Saygılı, Makine ve Kimya Endüstrisi Genel Müdürü Yasin Akdere, Kırıkkalesporlu futbolcular ile çok sayıda kişi katıldı. Şehit Üsteğmen Çelebi Bozbıyık'ın cenazesi, kılınan namazın ardından Kırıkkale Şehitliği'nde gözyaşlarıyla toprağa verildi.
Görüntü Dökümü:
-Cenaze töreninden görüntü
-Helallik alınması
-Detaylar
Haber-Kamera:Gökhan CEYLAN-Hasan AKYILDIZ-İbrahim KÖRDEMİRCİ/KIRIKKALE, (DHA)-
========================
AFYONKARAHİSAR'DA TURİSTLERİ TAŞIYAN OTOBÜS DEVRİLDİ (1)
Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesi yakınlarında Malezyalı turistleri taşıyan otobüs devrildi. Kazada, ilk belirlemelere göre 1 kişi öldü, 30 kişi de yaralandı. Kaza yerine çok sayıda ambulans ve kurtarma ekibi sevk edildi.
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
Satılmış AKKAŞ- Tahsin BAYTAR/AFYONKARAHİSAR, (DHA)-
========================
GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI DENETİMLERİN ARTTIRILMASINI İSTEDİ
Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü'nün kuruluş tarihi olan 16 Ekim nedeniyle Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK), düzenlediği basın toplantısı ile gıda güvenliğine ve açlıkla mücadeleye dikkat çekti. Gıda Mühendisleri İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak yaptığı açıklamada, özellikle merdiven altı üretim yapan firmaların olduğunu, problemin büyük kısmının buradan kaynaklandığını belirterek, denetimlerin sıklaştırılması gerektiğini söyledi. Toprak, "Bakanlık, 618 firmayı denetlediğini ve 1211 ürünün sağlıksız olduğunu açıkladı. Bu kadar ürün ve firma ifşa edildi ama belki bunun kat kat fazlası herhangi bir kayıt olmayan şekilde üretiliyor" dedi.
Konak ilçesinin Alsancak Mahallesi'nde bulunan Ziraat Mühendisleri Odası'nda düzenlenen basın toplantısına TMMOB'ne bağlı meslek odalarının yöneticileri de katıldı. Toplantıda konuşan Gıda Mühendisleri İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, Birleşmiş Milletler'in raporunda 821,6 milyon insanın yani dünya nüfusunun yüzde 11'inin açlık çektiğini, açlık oranının en yüksek olduğu yerin ise Afrika kıtası olduğunu söyledi. Kıta genelinde her beş kişiden birinin, Doğu Afrika'da ise her üç kişiden birinin açlıkla mücadele ettiğini anımsatan Uğur Toprak, rapora göre Afrika nüfusunun yüzde 20'sinin, Asya nüfusunun ise yüzde 12'den fazlasının aç göründüğünü, Latin Amerika ve Karayipler'de bu oranın yüzde 7'nin altında olduğunu paylaştı. Toprak, "Açlığın, özellikle ihracat ürünlerine bağımlı, orta gelirli ve ekonomik büyümenin gerilediği ülkelerde arttığı görülmektedir. Her kıtada kadınlar erkeklerden daha çok açlık çekmektedir. Kadın erkek açlığı oranı arasındaki farkın en büyük olduğu yer ise Latin Amerika ülkeleridir. Bununla birlikte dünya genelinde yaklaşık 149 milyon çocuğun açlıkla bağlantılı gelişim sorunları yaşadığı rapor edilmekte" dedi. Çağın hastalıklarından olan aşırı ve lüks tüketim alışkanlığının, gıdaya adil ulaşmanın önündeki en büyük engellerden birini oluşturduğuna dikkat çeken Toprak, "Aynı zamanda bu alışkanlık gıdada israfı beraberinde getirmekte. Bu kadar aç insanın olduğu bir dünyada, üretilen gıda maddelerinin yüzde 10'unun tüketilmeyerek çöpe atılması anlaşılmayacak bir durumdur. Yılda yaklaşık 1,3 milyar ton gıda çöpe giderek heba olmakta. Sadece bu tüketilmeyen ya da tüketilemeyen, çöp olarak son bulan üretim fazlasıyla bile açlık çeken insanları doyurabilmek mümkün" diye konuştu. Dünyada her yıl yaklaşık 600 milyon kişinin kirli yiyecekleri yedikten sonra hastalandığını ve bu grup içerisinden 420 binin yaşamını yitirdiğini de savunan Uğur Toprak, gıda güvenliğinin yaşam için son derece önemli olduğunu kaydetti.
'BU İFŞALAR YETMEZ'
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından tüketicilere sağlıksız ürünler satan 618 firma ile 1211 parti ürünün ifşa edilmesini de değerlendiren Toprak, şunları söyledi:
"Bu ifşalar yetmez. Çünkü bu insanlar bu üretimlere devam ediyor. Olması gereken şey, para cezalarının daha da yükseltilmesi. Hatta denetlemelerin daha da sıklaştırılması. 2018 Bakanlık faaliyet raporunda 1 milyon 124 işletmeyi denetlediklerini söylüyor. Fakat Bakanlıktaki denetçi sayısı 6 bin 825. Oldukça yetersiz bir sayı. Bu kadar az personelle denetim yapmaları mümkün değil. Ortalamaya vurduğunuz zaman yılda yaklaşık firmalar bir kez denetlenmiş oluyor. Oysa yılda 4 kez denetlenmesi gereken firmalar var. Bu da demek oluyor ki, bazı firmalar hiç denetlenmemiş."
'MERDİVEN ALTI FİRMALARIN ÜRETTİKLERİ CİDDİ SORUN'
'Yöresel gıda' diye satılan bir çok üründe katkı maddesinin bulunduğu, bunun hangi yöntemlerle önlenebileceğinin sorulması üzerine Toprak, "Türkiye'de denetimler sadece işletme kayıt belgesi veya işletme onay belgesi olan yani Tarım ve Orman Bakanlığı'na kayıtlı işletmelere yönelik yapılıyor. Bunun dışında 'merdiven altı' diye tabir ettiğimiz, kayıttan yoksun firmaların ürettiği ürünler var. Aslında en çok görünmeyen problem de bu. Bu kadar ürün ve firma ifşa edildi ama belki bunun kat kat fazlası herhangi bir kayıt olmayan şekilde üretiliyor. Bakanlığın yapması gereken şey daha fazla kamuda istihdam sağlamalı, denetimleri etkin kişilerle daha fazla yapmalı. Burada vatandaşlar da gördüklerini Alo 174'e iletip, işletme kayıt belgesi olmayan merdiven altı çalışan yerlerin denetlenmesini sağlayabilir" dedi.
Gıda Mühendisleri İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak, tüketicilerin ürün alırken dikkat etmeleri gerekenleri de vurgulayarak, "Ürünün arkasında işletme kayıt veya işletme onay belgesine bakmak gerek. TR diye başlar. İlk bakılması gereken şey bu. Eğer yoksa bu ürün merdiven altı bir üründür. Tarım Bakanlığı'nın kayıtları dışındadır. İkinci yapacakları şey de tüketim tarihi veya tavsiye edilen son tüketim tarihine bakmak" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Ziraat Mühendisleri Odası'ndaki basın toplantısından görüntü
-Toplantıya katılanlardan görüntü
-Gıda Mühendisleri İzmir Şube Başkanı Uğur Toprak'ın açıklaması
-Genel ve detay görüntü
SREBRENİTSALI ANNELER, DİYARBAKIR'DAKİ ANNELERLE BULUŞTU
Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen 55 aile, HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki oturma eylemini 44'üncü günde de sürdürdü. Bosna-Hersek'ten Türkiye'ye gelen ve aralarında milletvekillerinin de bulunduğu, 17 sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve 94 Srebrenitsa annesi, Diyarbakır'da oturma eylemini sürdüren annelerle buluştu.
Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, bir gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP Diyarbakır il binası önünde oturma eylemine başladı. Eylemin 44'üncü gününde 55 aile, HDP il binası önündeki bekleyişini sürdürüyor.
SREBRENITSA ANNELERİ, DİYARBAKIR ANNELERİYLE BULUŞTU
Diyarbakır'da çocukları PKK terör örgütü tarafından dağa kaçırılan annelerin, HDP il binası önünde başlattıkları oturma eylemine sınır ötesinden, Boşnaklı kadınlardan destek geldi. Bosna- Hersek'ten Türkiye'ye gelen ve aralarında milletvekillerinin de bulunduğu, 17 sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve 94 Srebrenitsa annesi, Diyarbakır'a gelerek annelerle buluştu. Buluşmada duygusal anlar yaşandı, bir çok anne gözyaşlarına hakim olamadı.
'BOSNALI ANNELER, DİYARBAKIRLI ANNELERİN HALİNİ ANLIYOR'
İzmir Boşnaklar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hamza Yavuz, dün annelerin Bosna'da acılar içerisinde ağladığını, bugün de Diyarbakır'daki annelerin acı içinde ağladığını belirterek, çocukları zorla dağa kaçırılan annelerin çocuklarını istediğini söyledi. Yavuz şöyle konuştu:
"Bosna ve Türkiye Anneleri Elele Projesi' kapsamında Diyarbakır'a geldik. Bu anneler, Diyarbakır annelerinin halinden anlayan annelerdir. Çünkü acıları çok taze. Bu annelere destek olmaya, onları cesaretlerinden dolayı kutlamaya geldiler. Yaklaşık 6 bin kilometre yol gidecekler. Anneler Türkiye'nin terörle mücadelesine destek vermek için de buradalar. Barış Pınarı Harekatı'na destek vermek için de geldiler. Terörün her türlüsünü kınıyoruz. İnsanların barış içerisinde ve bu annelerin de çocuklarının evlerinde, okullarında ve parklarda olmalarını istiyoruz. Annelerin çocuklarına biran önce kavuşmalarını istiyoruz" dedi.
'CENNET KADINLARININ AYAKLARININ ALTINDADIR'
Foça Savaş Kurbanları Derneği Başkanı Mithedo Oruli ise "Savaş sırasında siz bizim yanımıza geldiniz. O yüzden biz de bugün buradayız" diyerek, annelerin mücadelesine destek verdiklerini söyledi. Oruli şunları söyledi:
"Annelerin dertlerinin en kısa zamanda çözülmesini umuyorum. Ben de bir anneyim ve savaşta yakınlarımı kaybettim. O yüzden aynı acıları paylaşıyorum. Cennet kadınlarının ayaklarının altındadır. Değerli anneler her zaman yanınızda olacağız. Umarım çocuklarınız geri döner. Herkes bizi duysun istiyorum. Artık terörü durdurmak ve teröre 'hayır' diyorum." Annelerden Zehta Turic da Bosna Hersek'ten geldiğini ve terörü durdurmak istediklerini ifade ederek, "Çünkü dün biz ağlıyorduk. Siz bizim yanımızdaydınız. Bugün de biz sizin için geldik. Her zaman sizin yanınızdayız" dedi. Pasa Teletovic de, çocukların çok iyi bir gelecek hak ettiğini düşündüğünü ve hiçbir annenin bu acıyı hissetmesini istemediğini ifade etti.
OTURMA EYLEMİNDEKİ AİLELER
1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.
2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını ileri sürerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.
3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.
4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.
5- Gaziantep'te oturan Şevket-Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.
6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.
7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.
8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.
10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ederek 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını ileri sürdüğü oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.
12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.
13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan-Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eyleme katıldı.
14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.
15- Ayten-Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.
17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü HDP önüne gelip eyleme katıldı.
19- Mardinli olan, ancak Diyarbakır'da oturan Salih-Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metina bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.
20- Aslen Siirtli olan, ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Irak'ın kuzeyine kaçırıldığını söyleyerek, 10 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü ileri sürdüğü oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.
22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2015'te kaybolan ve internette terörist kıyafeti giydiği videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, memleketi Erzurum'daki akrabalarının yanına giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.
24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen, 3 yıl sonra da terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.
26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemi başlattı.
27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını iddia eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine başladı.
29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemindeki yerini aldı.
30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıl önce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemi başlattı.
32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı. Emrah’ın annesi Leyla Avunan, babası Bilal Avunan ve akrabaları da 22 Eylül’de oturma eylemine katıldı.
33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.
34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemi başlattı.
35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemine başladı.
36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul’da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye’ye götürüldüğünü iddia ettiği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül’de oturma eylemine başladı.
37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği, o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül’de oturma eylemine katıldı.
38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül’de oturma eylemindeki yerini aldı.
39- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş’ta terör örgütü PKK’ya katıldığını iddia ettiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül’de oturma eylemine başladı.
40- Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine dönerken Diyarbakır’ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül’de oturma eylemine katıldı.
41- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK’nın elinde olduğunu iddia ettiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül’de oturma eylemine başladı.
42- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan, PKK'lı teröristlerin kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül’de oturma eylemine başladı.
43- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken, kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Erkan için 20 Eylül'de oturma eylemi başlattı.
44- Kütahya’dan gelen Hatice Levent, 18 yaşındayken 2015 yılında Bitlis’te üniversite öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği kızı Fadime için 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
45- Muş'tan Diyarbakır'a gelen Güzel Aslan, 5 yıl önce mobilyacıda çalışırken kaybolan oğlu Turan Aslan (26) için 23 Eylül'de oturma eylemine başladı.
46- Batman'dan gelen Zehra Çak, 5 yıl önce kaybolan oğlu Azat Çak (23) için 26 Eylül'de oturma eylemine başladı.
47- İstanbul Sultangazi'den gelen İmmihan Nilifırka, Ege Üniversitesi Gazetecilik bölümü son sınıf öğrencisiyken, 21 Mart 2015'te kaybolan oğlu Mehmet (22) için 27 Eylül'de oturma eylemine başladı.
48- Gaziantep'ten gelen Cennet Kabaklı, 2015'te usta birliğine giderken Tunceli Pülümür yolunda terör örgütü PKK tarafından kaçırılan asker oğlu Adil Kabaklı (24) için 28 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.
49- Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden gelen Sıddıka Tatlı, Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık bölümü son sınıf öğrencisiyken 2014'te kaybolan, terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz Tatlı (27) için 29 Eylül'de oturma eylemine başladı.
50- Batman’dan gelen Melike Akdoğan, 14 yaşında lise öğrencisiyken geçen yıl ortadan kaybolan ve dağa götürüldüğünü düşündüğü oğlu Abdulkadir için 2 Ekim'de oturma eylemi başlattı.
51- Ağrı’nın Hamur ilçesinden gelen Süheyla Demir, 2014'te lise 3'üncü sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettiği kızı Hayal için 3 Ekim'de oturma eylemine başladı.
52- Muş'tan gelen Süheyla ve eşi Maşallah Yenilmez, 2015'te Bitlis Eren Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümünde okurken, ortadan kaybolan kızları Sümeyye Yenilmez (24) için 5 Ekim'de oturma eylemine katıldı.
53- Diyarbakır'ın Kulp ilçesinden gelen Menfiye Yıldırım, 2017'de kaybolan oğlu Mesut Yıldırım (25) için 5 Ekim'de oturma eylemine başladı.
54- Diyarbakırlı Hatice Ceylan 2015’te, 15 yaşındayken Kur'an kursunda hafızlık okurken kaybolan oğlu Cafer için 8 Ekim günü oturma eylemine katıldı.
55- Ağrı Taşlıçay ilçesi Kumluca köyünden gelen Yasin Kaya, kızı Çiğdem Kaya'nın (21) Ağrı Anadolu Lisesi 2. sınıf öğrencisiyken dağa kaçırıldığını söyleyerek 15 Ekim günü oturma eylemine katıldı.
Görüntü Dökümü
-------
HDP il binası
Ailelerin bekleyişi
Srebrenicalı annelerin ziyareti
Hamza Yavuz'un konuşması
Mithedo Oruli'nin konuşması
Zehta Turic'in konuşması
Pasa Teletovic'in konuşması
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN, Elif FİLİZ/DİYARBAKIR,(DHA)
========================
MANAVGAT İŞ DÜNYASINDAN HAREKATA DESTEK
Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası (MATSO) öncülüğünde Manavgat'ta bulunan sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla Suriye'de devam eden Barış Pınarı Harekatı'na destek açıklaması yapıldı.
MATSO hizmet binasında gerçekleştirilen basın açıklamasına MATSO Başkanı Ahmet Boztaş'ın yanı sıra Manavgat Esnaf Odası Başkanı Hasan Özcan, Manavgat Ziraat Odası Başkanı Rasim Metin, Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği yönetim kurulu üyesi ve Manavgat Bakkallar Odası Başkanı Abdullah Akça, Manavgat Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Nezih Özgenç, Manavgat Servisçiler Odası Başkanı Mustafa Aydın, Manavgat Sanayi ve İşadamları Derneği Başkanı Mücahit Tatar'la ilçede bulunan diğer sivil toplum kuruluşu temsilciler katıldı.
TOBB tarafından hazırlanan basın açıklamasını okuyan MATSO Başkanı Ahmet Boztaş, Türkiye'nin Suriye'de yaşanan insani dramın sona ermesi ve terör tehdidini ortadan kaldırmak amacıyla Suriye Milli Ordusu'yla Barış Pınarı Harekatı'na başladığını belirtti. Harekatın uluslararası hukuk çerçevesinde yapıldığını söyleyen Boztaş, "Harekat, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) terörle mücadele kararlarıyla BM sözleşmesinde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatılmıştır. Suriye'nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine siyasi birliğine saygı gösterilmektedir. Bu bölgede yaşayanlar bizim komşumuzdur, kardeşimizdir. Aynı medeniyetin, aynı kültürün, aynı inancın mensupları olan bizler arasında kardeşlik ve komşuluk hukukunu kimse yok edemez. Aramıza kimse fitne ve fesat sokamaz, kimse bizi birbirimize düşüremez" dedi.
Günün sessiz kalma günü değil, milli birlik ve beraberlik ruhuyla ses verme günü olduğuna işaret eden Ahmet Boztaş, "İş dünyası olarak da dualarımızla ve bütün gönlümüzle kahraman askerlerimizin yanındayız. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bölgedeki terör unsurlarını yok edeceği ve terör örgütlerini hezimete uğratacağı inancımız tamdır. Bugüne kadar olan tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz, yaralılara acil şifalar temenni ediyoruz" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------
- Basın açıklamasından görüntü
- Ahmet Boztaş'ın okuduğu açıklama
- Detay
HABER- KAMERA: Mithat ABAKAN/MANAVGAT, (DHA)