HABER

DHA YURT BÜLTENİ - 14

HDP'li Buldan: Son kullanma tarihleri 24 Haziran'dır HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Demirtaş’ın cesaretinden, HDP'nin siyasetinden korkuyorlar.

HDP'li Buldan: Son kullanma tarihleri 24 Haziran'dır

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Demirtaş’ın cesaretinden, HDP'nin siyasetinden korkuyorlar. Recep Bey de AKP de yolun sonuna geldi. Son kullanma tarihleri, 24 Haziran'dır" dedi.

HDP tarafından Bingöl'deki PTT kavşağında miting düzenlendi. HDP Eş Genel Başkanı Buldan'ın katıldığı mitingde Bingöl milletvekili adayları Erdal Aydemir, Nihat Aksoy, Şefika Doğan ile Diyarbakır milletvekili adayı Hişyar Özsoy, bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, kanaat önderleri ve partililer de yer aldı. Milletvekili adaylarının konuşmasından sonra Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan HDP'nin cumhurbaşkan adayı Selahattin Demirtaş ve tutuklu milletvekili İdris Baluken'in mesajları okundu.

Mitingde partililere seslenen HDP Eş Genel Başkanı Buldan, "Biz barışı savunan bir partiyiz. İnsanların artık ölmemesi için çocuklarımızın toprağın altına girmemesi, analarımızın ağlamaması için büyük mücadele veriyoruz; ancak bizi terörist ilan ettiler. 6 milyon oy alan partiye 'terörist' diyorlar. Bize 'dinsiz parti' diyorlar. Biz dini, oruç tutmayı, namaz kılmayı Recep Tayyip Erdoğan’dan öğrenmedik, AKP’den öğrenmedik. Onlar dini de kullanıyorlar. 2 gün önce Binali Yıldırım, Bitlis'te miting yaparken, bir caminin kubbesine AKP pankartları astı. Camiyi bile AKP’nin seçim bürosu olarak kullanıyorlar. Biz onlardan öğrenmedik dinimizi. Allah’a olan inancımızı AKP’den öğrenmedik. Dedelerimiz de atalarımız da bizler de dinimize sadığız" diye konuştu.

'SANA YOL GÖRÜNDÜ'

AK Parti'ye yönelik eleştirilerde bulunan HDP'li Buldan, "16 yıllık iktidarlarında acı çekmeyen kimse kalmadı. İşi olmayan gençlerimize, kahvelerde oturmak zorunda kalan gençlerimize şunu söylemek isteriz. Bu ülke, tek adamdan büyüktür. Bu ülkeyi yönetecek gücümüz de inancımız da var. Bugün Bingöl halkından gene oy isteyecekler. Verdikleri yardımları alın ama tek bir oyunuzu bile AKP’ye vermeyin. Halk kararını verdi. Türkiye toplumu, tüm halklar, herkes kararını verdi. Recep Tayyip Erdoğan gidicisin gidici. Artık geri dönüşün yok. Sana yol göründü" dedi.

Buldan, "Selahattin Demirtaş'a iftira atıyorlar. 'Elinde 53 insanın kan var' diyorlar. Biz bu konuyu defalarca Meclis’e getirdik, 'Araştıralım' dedik. AKP oylarıyla reddedildi; çünkü o gün yaşamını yitiren insanlarımızın çoğu bizim partililerimizdir. Selahattin Demirtaş’ın cesaretinden korkuyorlar. Bu korkunun ecele faydası yok. Artık gitme zamanları geldi. Son kullanma tarihleri, 24 Haziran’dır. Sadece 14 gün kaldı" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-Miting alanından detaylar

-Vekil Adaylarından detaylar

-Hişyar Özsoy'un konuşması

-Pervin Buldan'ın konuşması

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Aziz ÖNAL-Mesut BUDRAÇ/BİNGÖL, (DHA)-

=============

Bakan Gül: İade talepleri, 86 klasörle Amerika'ya ulaştırılmıştır

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Darbe öncesi ve sonrası iade talepleri ile ilgili bütün deliller, 86 klasörü ile birlikte Amerika’ya ulaştırılmıştır, iletilmiştir. Hiçbir eksiklik yoktur. Burada Sayın İnce'ye düşen, diğer ülkelere yüksek sesle karşı çıkmaktır" dedi.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Gaziantep'te gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bakan Gül, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iade talebinin usulüne uygun olmadığı yönündeki iddiasını yalanladı. Bütün iade taleplerinin usule uygun yapıldığını vurgulayan Gül, şunları söyledi:

"Böyle bir iddianın hiçbir geçerliliği yok. 15 Temmuz'a 'kontrollü darbe' diyenlerin ve 15 Temmuz sonrasında ülkemizin dirliği ve düzeni için alınan kararlara 'darbe' diyenlerin başka bir şey söylemesini beklemiyoruz. Bu konudaki duruşları, milletin durduğu yerde değil. 'Çeviriler yapılmadı, İngilizce'ye çevrilmedi' gibi iddialar, zamanında FETÖ'cülerin kullandığı, tükettiği iddialardır. Bunun doğru olmadığı da ispatlandı. Bunu tekrar yeni bir şeymiş gibi kim servis ediyor, buna dikkat etsinler. Çünkü bunlar, FETÖ'cüler tarafından kullanılan iddialardı ve onlar bile bunu söylemekten çekindiler. İşin öyle olmadığı açıkça ortaya çıktı. Her şeyin belgesinin ve tercümesinin olduğu ortaya çıktı ve bunun FETÖ'cülerin bir yalanı olduğu ortaya çıktı. Şimdi kalkıp, cumhurbaşkanı adayı olarak milletten oy isteyen birisinin, FETÖ'cülerin kullandığı iddiaları ve yalanları milletin içerisinde gözüne bakarak, dillendirmesi büyük bir hatadır. Şimdi Amerika’dan birisinin söylediği bir şey üzerine iddiada bulundu. Bunun doğru olmadığını görünce eline bir mızrak almış ve bu mızrağı hangi çuvala koyacak, onun derdindeler; ama o mızrak hiçbir çuvala sığmaz. Çünkü o iddiaların hiçbirisi doğru değildir. Biz öyle bir şey olsa 'Hodri meydan' demezdik. Bir eksiği olan hiç kimse böyle bir şeyi söylemez."

'ADALET BAKANLIĞI POSTA BÜROSU DEĞİL'

Darbe girişimine ilişkin delil olmadığını söyleyenlerin, FETÖ'cü olduğunu kaydeden Bakan Gül, "İlk başta 'Usule aykırılık var' derken, şimdi de 'Deliller yeterli değil' diyor. FETÖ'nün bu darbe girişimine ilişkin delil olmadığını söyleyenler, FETÖ'cülerdir. Böyle bir şeyi bir cumhurbaşkanı adayının söylemesi de FETÖ'cülerin ekmeğine yağ sürer. FETÖ'nün bu darbe girişiminin arkasında olduğuna ilişkin tanık beyanları, mahkeme kararları ve kesin hükümler olmasına rağmen bunun aksini söylüyorlar. 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iade talepleri ve darbe İle ilişkili olduğuna dair belgelerin CHP’li bir heyet tarafından da incelendi. Adalet Bakanlığı, posta bürosu değil. Gelen belgeler, Türkçe'den İngilizce'ye çevrilir. İade talepleri, yargı tarafından hazırlanır. Gelen belgeler, hemen gönderilmez, kontroller yapılır" diye konuştu.

'SAYIN İNCE PENSİLVANYA'DAN MI ARANDINIZ?'
Adalet Bakanı Gül, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'ye yönelik şunları söyledi: "Şimdi bizim sorumuz şu; Sayın İnce, Amerika'dan sizi kim aradı? Sizi kim aramıştır? Başkentten mi arandınız, Pensilvanya'dan mı, Kaliforniya'dan mı, hangi eyaletten kim aradı? Bu soruya hala cevap vermemiştir. Diğer soru Sayın İnce işletiliş midir? Amerika’dan değil de başka bir yerden mi arandı? Diğer bir husus da böyle bir konuda böyle bir iddianın bulunması, devletin vermiş olduğu mücadeleyi haksız yere itham etmekten başka bir şey değildir. Cumhurbaşkanı adayı olan birisinin bir başkasının aradığı telefona değil de Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanlığına, hakimlerine ve mahkemesine itibar etmesini beklerdik. Darbe öncesi ve sonrası iade talepleri ile ilgili bütün deliller, 86 klasörü ile birlikte Amerika’ya ulaştırılmıştır, iletilmiştir. Hiçbir eksiklik yoktur. Burada Sayın İnce'ye düşen, diğer ülkelere yüksek sesle karşı çıkmaktır."

Görüntü dökümü
-Bakanın açıklaması
-Detaylar

Mustafa KANLI/GAZİANTEP, (DHA)

=============

Nusret'in külliyesi açıldı

Sosyal medya paylaşımları ve tuz serpme (saltbae) hareketiyle dünya çapında üne kavuşan et restoranı zinciri sahibi Nusret Gökçe'nin, memleketi Erzurum Şenkaya'ya ilçesine bağlı Paşalı köyüne yaptırdığı külliye törenle açıldı. Anne ve babasının isminin verdiği külliyeyi açan Nusret Gökçe, "Köyüme, görmüş olduğunuz bu eseri kazandırmanın sevincini yaşıyorum" dedi.

Şenkaya ilçesinin Paşalı köyünde 4 bin metrekare üzerine yaptırılan ve yaklaşık 4,5 milyon liraya mal olan cami, kütüphane, imam evi, taziye evi ve gasilhaneden oluşan külliyenin açılışına, Ak Parti Erzurum milletvekilleri Mustafa Ilıcalı, Orhan Deligöz, Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Şenkaya Kaymakamı Ömer Dereci, Şenkaya Belediye Başkanı Görbil Özcan, Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürü Bünyamin Albayrak, Nusret Gökçe, annesi Fatma, babası Faik, kardeşleri Uğur ve Özgür Gökçe katıldı. Dualarla açılışı yapılan 'Fatma Faik Gökçe Cami ve Külliyesi'nin kurdelesini kesen Nusret Gökçe, kestiği kurdele parçasıyla, meşhur tuz serpme hareketi yaptı.

Geçen yıl Temmuz ayında temeli atılan külliyenin bu yıl Kadir Gecesi'nde açılışını yapan dünyaca ünlü et ustası Nusret Gökçe, "Bugün çok mutlu bir günümdeyim. Köyüme, görmüş olduğunuz bu eseri kazandırmanın sevincini yaşıyorum. Buraya anne ve babamın ismini vererek uzun yıllar onların adını yaşatmak istiyorum. İnşallah içini doldurursunuz. Dualarınızla birlikte daha güzel projelerle Erzurum'a yatırım yapmaya devam etmek istiyorum" dedi.

"Erzurum'a Nusr-Et şubesi açmayı düşünür müsünüz?" sorusuna ise Gökçe, "Erzurum'da Nusr-Et olmasa da bir Oltu Cağ Kebabı dükkânı açabiliriz" yanıtını verdi.
Köyüne ayak basar basmaz köylülerinin büyük bir ilgisiyle karşılaşan Nusret Gökçe, kendisiyle fotoğraf çekilmek isteyenleri kırmayıp herkesle tek tek fotoğraf çekildi. Köyde yaşayan büyüklerini de evlerinde ziyaret eden Gökçe, yaylalardaki temiz havanın tadını çıkardı. Yaylada eşek binen Nusret, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarla da memleketine olan özlemine vurgu yaptı.
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen'in Oltu taşı tespih hediye ettiği Nusret Gökçe, akşam saatlerinde köylüleriyle vedalaşarak şehirden ayrıldı.

Görüntü dökümü
Külliyenin dışı
Cami tabelası
Caminin içi
Kütüphane ve dinlenme odası
Nusret'in çocuklarla selfie çekilmesi
Fotoğraf çekilmesi
Taziye odası
Başkan Sekmen'in tespih hediye etmesi
Camiye bakması
Nusret'in konuşması
Yakınlarına sarılması
Akrabalarıyla fotoğraf çekilmesi
Bünyamin Albayrak'ın dua etmesi
Kurdele ile kesilmesi
Kurdele ile tuzlama harekete yapması

Haber-Kamera: Murat AYDIN/ ŞENKAYA, (Erzurum), (DHA)

=============

Orfoz tutkunu dalgıç, yaşamını yitirdiği koyda anıldı

Bodrum'da, 27 Mayıs'ta, tüpsüz dalış yapıp, zıpkınla balık avlarken geçirdiği sığ su bayılması nedeniyle yaşamını yitiren Emre Kaya (40), olayın meydana geldiği Kaçakçı Koyu'nda anıldı. Dalgıç arkadaşları, Kaya'nın çiçeklerle süsledikleri fotoğrafını denize bıraktı. Kaya'nın, vurduğu orfozu dipten almak için normalden fazla su altında kaldığı, bu nedenle oksijensiz kalıp, sığ su bayılması geçirdiği belirlenmişti.

Olay, 27 Mayıs günü meydana geldi. Arkadaşı Hasan Hopaç ile birlikte dün akşam Bodrum'a 2 mil uzaklıktaki Kara Ada'da tüpsüz ve zıpkınla balık avı için dalan inşaat mühendisi Emre Kaya'nın ölümüne ilişkin detaylar ortaya çıktı. Kaya'ya 20 metre uzaklıkta dalış yapan Hopaç, arkadaşını göremeyip, aradığında yaklaşık 20- 25 metre derinlikte hareketsiz bulduğunu ve büyük üzüntü yaşadığını söyledi. Hopaç, hemen tekneye çıkıp, yardım istediğini belirtti. Sahil Güvenlik dalış timlerinin Kaya'nın cansız bedenini çıkardığı, zıpkınının ucunda 12 kiloluk orfoz olduğu öğrenildi. Kaya'nın orfozu vurduktan sonra balığın kayaların arasına kaçtığı, balığı çıkarmak için 20- 22 metre derinlikte gereğinden fazla oyalanması nedeniyle oksijensiz kalıp, sığ su bayılması geçirdiği tespit edildi. Kaya'nın cenazesi, 2 gün sonra memleketi Tokat'ın Gözova köyünde gözyaşlarıyla toprağa verildi.

EŞİ DALIŞ KIYAFETİ GİYDİ
Emre Kaya için yaşamını yitirdiği Kaçakçı Koyu'nda 14 gün sonra anma töreni düzenlendi. Kaya'nın ailesi ve 20 dalgıç arkadaşı, Ortakent- Yahşi Sahili'nde buluşup, Karaada'nın Kaçakçı Koyu'na geçti. Kaya'nın eşi Şebnem Kaya da dalış kıyafeti giyerek, denize girdi. Kaya'nın dalgıç arkadaşları, çiçeklerle süsledikleri fotoğrafını denize bıraktı. Fotoğraf, daha sonra 15 metre derinlikte sabitlendi. Denize karanfiller de bırakıldıktan sonra anma töreninin sudaki kısmı tamamlanıp, denizden çıkıldı.
Dalış sporcusu Serkan Toprak, hırslara yenilmemek gerektiğini belirterek, "Hırslar sadece felaket getiriyor. Balık mutlaka her şekilde bulunur; ama bir can bulunmaz. Sınırlarınızı zorlamazsanız sevinirim. Birbirimize karşı gösteriş peşinde değiliz. Önemli olan sağlıklı ve doğru karar vermekt. Serbest dalış yapan, zıpkınla balık avlayan tüm arkadaşlara doğru bilgi, beceri ve eğitimden yana olmalarını tavsiye ediyorum" dedi.

Dalgıç Hüseyin Günel ise hiçbir balığın, dalıştan sonra evde bekleyen ailelerden daha önemli olmadığına dikkat çekerek, sınırları bilmenin önemli olduğunu söyledi.

'BIRAKALIM' DEMEME RAĞMEN TEKRAR DALMAK İSTEDİĞİNİ SÖYLEDİ
Emre Kaya'nın olay günü birlikte dalış yaptığı Hasan Hopaç ise şunları söyledi:
"'Balığı bırakalım' dememe rağmen Emre, aklının balıkta kaldığını, tekrar dalmak istediğini söyledi. Teknede 30 dakika dinlendikten sonra tekrar tekrar dalış yaptı. Benden ise suyun yüzeyinde kalmamı istedi. Ben de malzemelerimi bırakıp, gözlemeye başladım. En uzun dalışı olmuştu. Yukarıda paniklemeye başladım. Daha sonra yukarı çıkmaya başladığını gördüm ve çok hızlı palet çırptığını gördüm. Yüzeye 10- 15 metre kala durduğunu gördüm. Hemen suya daldım ve ona ulaşmaya çalıştım; ancak ağırlıklarım olmadığı için ne kadar dalsam da o benden daha hızlı iniyordu. Daha sonra tekneye geri dönüp, ilgili yerlere haber verip, yardım istedim. İlk 5 dakikada ona ulaşabilseydik kurtarabilirdik; ama olmadı. Daha sonra sahil güvenlik ekipleri gelip, cansız bedenini çıkardı. Emre, çok cesaretliydi ve suya en yakışan insandı. Zıpkın çok ayrı bir hobi. Derinlik hiçbir zaman hedef olmamalı. Derinlikle hedefi olan varsa serbest dalış yapsın, zıpkınla uğraşmasın. En güzel dalışları yaptığınız bir günde olsa mutlaka içinizde bir korku olsun."

Grup, anma töreninin ardından tekrar Ortakent- Yahşi Limanı'na döndü.

Görüntü dökümü
-Teknelerin Karada'daki Kaçakçı Koyuna gelmeleri
-Dalışın ve anma etkinliğinden görüntü
-Çiçeklerle süslenen fotoğrafın suya bırakılması
-Dalış sporcusu Serkan Toprak ile röp.
-Olay günü Kaya ile dalış yapan Hasan Hopaç ile röp.
-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nilüfer DEMİR / BODRUM (Muğla), (DHA)

=============

Hakan Çavuşoğlu: Cumhur İttifakı dışında bütün partiler Demirtaş için ağlıyor

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, muhalefeti eleştirerek, "Cumhur İttifakı dışında nerede bir parti varsa Selahattin Demirtaş için ağlıyor. Muharrem İnce adaylığını açıkladıktan sonra koşa koşa Edirne'ye gitti. Meral Akşener, Selahattin Demirtaş için dizini dövüyor" dedi.

Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Bursa'da seçim çalışmaları kapsamında merkez Osmangazi ilçesi Küçükbalıklı Mahallesi'nde öğle namazını kıldıktan sonra vatandaşlarla sohbet etti. Buradan Dr. Ayten Bozkaya Spastik Çocuklar Hastanesi ve Rehabilitasyon Merkezi'nde hastaları ziyaret edip, ardından merkez Nilüfer ilçesindeki Trabzon Çaykara Uzuntarlalılar Derneği'ne geçen Çavuşoğlu, yaptığı konuşmada muhalefeti eleştirdi. Cumhur İttifakı'nın dışında nerede bir parti varsa Selahattin Demirtaş için ağladığını savunan Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Muharrem İnce adaylığını açıkladıktan sonra koşa koşa Edirne'ye gitti. Meral Akşener, Selahattin Demirtaş için dizini dövüyor. Kendi kızı için dizini dövmez. Diğerleri de öyle düşünüyor. Hepsi bir ağızdan 'Selahattin Demirtaş' diyor, başka bir şey demiyor. 6-7 Ekim Kobani olaylarını unuttular. 14 yaşındaki Yasin Börü’nün kafası taşla ezilirken, 4’üncü kattan aşağı atılıp üzerinden araba ile geçilirken neredeydiniz? Milleti sokağa döken kararın altında imzası olan Selahattin Demirtaş değil miydi? Niye şimdi Selahattin Demirtaş için ağlıyorsunuz? Ama bunun tek sebebi ve onların tek derdi, Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığıdır. Bunlar Recep Tayyip Erdoğan gitsin de isterse Türkiye tufan yerine dönsün istiyor."

'TERÖRİSTLERİN BAŞINI EZİYORUZ, İNCE RAHATSIZ OLUYOR'

Muhalefetin 15 Temmuz’a 'tiyatro', OHAL’e de 'darbe' dediğini ifade eden Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, "Hepsi FETÖ’nün iki dudağının arasına bakıyor. Milletimiz de bunlara dersini 24 Haziran’da verecektir. Bunların hayatı yıkmak ve durdurmak. Bunlar bu milleti sevmiyor. Hiç kimsenin aklı karışmasın, bize geçmişi vaat ederek bu Türkiye’yi bir araya getiremezler. Bize değişimi dönüşümü vaat edecekler. Bu ülke çok çekti, ama artık geçti. Artık biz dışa bağımlı üretim gerçekleştirmiyoruz. Ürettiğimiz silahlarla teröristlerin başını eziyoruz. Ama bundan da Muharrem İnce rahatsız oluyor. Apoletleri sökecekmiş, sıkı ise sök hadi. Bizim milletimiz sana o apoletleri söktürür mü?" diye konuştu.

İYİ Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Meral Akşener'in Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) hakkındaki sözlerine de değinen Hakan Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"TİKA’nın bütçesi 300 milyon lira, biraz araştır da öyle konuş. Bir gün 4 milyar lira diyorlar, başka bir gün 6 milyar lira diyorlar. Bunlar düşman, düşman. TİKA bizim yüz akımız, neden rahatsızsın? İftar dağıttı diye mi, hastane yaptı diye mi karşının? Su kuyuları kazdığı için mi rahatsızsın? Sen bu millete bu kadar mı uzaksın? Hepsi bir araya gelmiş, Türkiye’nin önünü kesmeye çalışıyor. Bunlara fırsat vermeyelim."

Görüntü Dökümü:

-Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu camide vatandaşlarla selamlaşırken

-Vatandaşlarla sohbet etmesi

-Hastanede hastaları ziyaret etmesi

-Dernek ziyaretleri

-Konuşması

Detaylar

Mehmet İNAN/BURSA, (DHA)

Süre: 4 dakika 59 saniye Boyut:558 MB

=============

Bodrum'a tatilci akını başladı

Muğla'nın Bodrum ilçesindeki hareketlilik, okulların tatil olmasıyla birlikte artmaya başladı. Ramazan Bayramı'na sayılı günler kala tatil fırsatı değerlendirmek isteyen yerli turistler de ilçeye akın etti. Bodrum Otelciler Derneği Başkanı (BODER) Halil Özyurt, bayramda Bodrum'daki otellerde yer olmadığını, belki küçük boşluklar olabileceğini söyledi.

Okulların kapanmasıyla birlikte, seçim öncesinde, bayramı da değerlendirerek tatil yapmak isteyenler Bodrum'da hareketlilik yarattı. İlçedeki yoğunluk trafiğe de yansırken, Turgutreis'e gidiş istikametinde trafik zaman zaman durma noktasında geldi, uzun kuyruklar oluştu. BODER Başkanı Halil Öztürk, "Bu haftadan itibaren bir hareketlenme oldu. İç pazarda özellikle bayağı hareket var. Bayramda da neredeyse yer yok Bodrum'da. Ufak tefek belki küçük boşluklar olabilir, ama bayram dolu geçecek. Bir de bu bayram tatili biraz kısa. Bir sonraki hafta da seçim var. Seçim günü de biraz etkiledi. Seçim olmasaydı da öğrencilerin sınavları vardı. Ama yine tatilini haziran ayına planlayan çok sayıda kişi, tercihe göre izinleriyle birleştirip, bu bayramı tatil olarak değerlendirmeyi tercih etti. Bu nedenle bayramdan sonraki hafta da hareketli geçer. 24 Haziran'da da 2-3 günlük bir boşluk olabilir. Tabii ki insanlar oy kullanmaya gidecekler" dedi.

Dış pazarda da bir yükseliş olduğunu belirten Öztürk, "Dış pazarın bu sene daha iyi olacağını bekliyorum. Herhangi bir olumsuzluk yaşanmazsa, veriler iyi görünüyor. Dış pazarda da bu sene 2015'i yakaladık. 2014'ü de yakalayabilir miyiz bilmiyorum. 2014 sezonunda zirveyi görmüştük. 2016-2017 sezonunda ise yaşanılan olumsuzluklar sonucu çok kötü geçerek, dibi görmüştük. Şu anda gözlemlediğimiz kadarıyla gelen rezervasyon verileriyle, 2015'i yakaladık" dedi.

Görüntü dökümü
-Uzun araç kuyruğu detay ve genel

Nilüfer DEMİR / BODRUM (Muğla), (DHA)-

En Çok Aranan Haberler