HABER

DHA YURT BÜLTENİ - 14

  Eşini ve çocuklarını 6 saat rehin alan koca, hakim karşısında Mersin'de tartıştığı eşiyle çocuklarını 6 saat boyunca rehin tutan Ali A., olayın ardından ilk kez hakim karşısına çıktı.

Eşini ve çocuklarını 6 saat rehin alan koca, hakim karşısında

Mersin'de tartıştığı eşiyle çocuklarını 6 saat boyunca rehin tutan Ali A., olayın ardından ilk kez hakim karşısına çıktı. Ali A., eve girmek için kilitli kapıyı kırmaya çalışan polislerden korunmak için eşini bıçakla rehin tuttuğunu öne sürdü.
Merkez Toroslar İlçesinde 1 Eylül günü evi terk etmek isteyen eşini ve 2 çocuğunu bıçakla rehin alan Ali A., ilk kez hakim karşısına çıktı. Mersin Adliyesi 20'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk celsesine 'cebir tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' ve 'silahla tehdit' suçlarından yargılanan tutuklu sanık Ali A., mağdur Nurcan A., müşteki avukatları ve yakınları katıldı.
Duruşmada ilk olarak söz alan sanık Ali A., hakkındaki iddiaları reddetti. Olay günü evi terk etmek isteyen eşinin kendisine hakaret ettiğini ve paspasın sapı ile kendisine vurduğunu iddia eden sanık Ali A., tartışma sırasında eşinin balkona kaçması üzerine olay yerine polislerin geldiğini söyledi.
EŞYALARINI DA YAKMIŞ
Polislerden korktuğu için eşini rehin aldığını söyleyen Ali A., "Olay günü eşim eşyalarını toplamış gidiyordu. Kızıp birkaç eşyasını yaktım. Bunun üzerine aramızda tartışma yaşandı. Eşim tartışma sırasında balkona kaçıp, bağırmaya başladı. Bağırışları duyan komşular polise haber vermiş. Evin önüne çok sayıda polis geldi. Polisler kapıyı kırarak içeri girmeye çalıştı. Ben de korktum ve bıçakla eşimi rehin aldım. Polisler balkonda biber gazı sıktı. Amacım eşime zarar vermek değildi. Ben kendisini seviyorum. Arbede sırasında oğlumun eli kesildi. Emniyet amiri gelince ikna oldum. Yaptığımdan pişmanım tahliyemi istiyorum" diye konuştu.
OĞLU 'ANNE ÖLME' DİYE YALVARMIŞ
Mağdur Nurcan A. ise ifadesine başlamadan önce eşinin gözlerine bakmasını istedi. Gözyaşlarını tutamayan Nurcan A., kocasının çalışmayıp bütün gün evde oturduğunu belirterek, "Olaydan önceki gece tartıştık. Eşim paspasın sopası ile camı çerçeveyi kırdı. Olay günü eşyalarımı toplayıp evi terk etmek istedim. Çocuklarım da benimle gelmek istedi. Sabah bavulları gören eşim sinirlendi. Eşyalarımızı, çocuklarımın oyuncaklarını sobaya atıp yaktı. Bunun üzerine tartışmaya başladık. Bıçak alıp beni tehdit etmeye başladı. Elinden kurtulup yardım istemek için balkona kaçtım. Peşimden gelerek, saçımdan tutup, yerde sürüklemeye başladı. Büyük oğlum yatak odasında kalan bıçağı sakladı. Bıçağı bulamayan eşim mutfaktan yeni bıçak aldı. Bıçağı boğazıma dayadı. Polisler 6 saat boyunca beni kurtarmaya çalıştı. Çok korktum. Oğlum 'anne ölme' diye yalvarıyordu. Eşim polisin müdahalesi sonrasında beni bıraktı. Daha sonra büyük oğlumu rehin alarak arkadan kaçtı. Yaşadıklarımı hala unutamıyorum" dedi.
'AİLEMİN VE ÇOCUKLARIMIN GÜVENLİĞİ İÇİN ŞİKAYETÇİYİM'
Nurcan A., kadın hakimin 'Şikayetçi misin?' sorusuna ise, "Onu çok seviyorum. Ölmekten korkmuyorum. Ama ailemin ve çocuklarımın güvenliği için şikayetçiyim" ifadesini kullandı. Tarafları dinleyen mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 20 Kasım'a erteledi.
Nurcan A.'ya destek için Mersin Kadın Platformu üyesi çok sayıda kadın adliye önünde basın açıklaması yaptı. Platform adına konuşan Zübeyde Akpınar, tutuklu yargılanan sanık Ali A.'nin gerekli cezayı alması için mahkeme heyetine seslendi. Burada kısa bir açıklama yapan mağdur Nurcan A., ise "Ölmekten korkmuyorum ama Emine gibi çocuklarımın gözü önünde öldürülmek istemiyorum. Lütfen bu şiddet son bulsun" ifadesini kullandı.

Görüntü Dökümü
------------
-Açıklama için toplanan kadınlar
-Mersin Kadın Platformu adına açıklama yapan Zübeyde Akpınar
-Kadınlar slogan atarken
-Nurcan A., açıklama yaparken
-Mersin adliyesi önünde bekleyen polis araclar
-Adliye binasından genel ve detay görüntü

(BOYUT:352 MB) (SÜRE:3 DK)

Haber-Kamera: MERSİN, (DHA)

===================

Van'da protokol üyeleri, simülasyon aracında 7.2'lik depremi yaşadı

Van'da, 8 yıl önce meydana gelen Richter ölçeğine göre 7.2 büyüklüğündeki depremin yıl dönümünde Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde (YYÜ) anma programı düzenlendi. Programda Vali ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez ile beraberindekiler, AFAD'ın deprem simülasyon aracında 7.2 büyüklüğündeki depremi yaşadı.
Van, 23 Ekim 2011 tarihinde 7.2, 9 Kasım 2011'de de 5.6 büyüklüğünde iki depremle sarsıldı. Depremlerde toplam 644 kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 3 bin kişi de yaralandı. İki depremde, kent merkezinde 25 bina yıkıldı, yüzlerce konut ağır hasar gördü. Yaklaşık 100 bin nüfuslu Erciş ilçesinin ise neredeyse üçte birlik bölümü harabeye döndü. Hafızalarda kalan ise Bayram Oteli oldu. Otelde DHA muhabirleri Sebahattin Yılmaz ve Cem Emir'in de bulunduğu 24 kişi yaşamını yitirdi.
VAN, YENİDEN İNŞA EDİLDİ
Yaraların hızla sarıldığı Van'da ilk depremden 39 gün sonra, depremzedeler için kalıcı konutların yapımına başlandı. Yaklaşık 300 günde, Erciş ilçesinde, Karataşlar mevkisinin 2 ayrı noktasına 4 bin 880, Van'nın merkez Edremit ilçesi ile Bostaniçi, Kevenli, Kalecik ve Karpuzalan mahallelerine ise 17 bin 591 konut inşa edildi ve hak sahiplerine teslim edildi. Bu alanlara ayrıca 30 okul, 27 cami, 10 ticaret merkezi ve 17 büfe inşa edildi. Yıkılan Bayram Oteli'nin yerine ise sahipleri tarafından 6 katlı bir iş merkezi yapıldı. Kent merkezi ve Erciş'te, geçen 8 yılık sürede depremin izlerini silinmesi için birçok çalışma yürütüldü. Yeni yerleşim alanlarını oluştuğu Van'da, özellikle Van Gölü kıyısındaki merkez Edremit ilçesi gözde bir yerleşim mekanı oldu. Depremden sonra nüfusu en çok artan ilçelerden olan Edremit'te, yeni iş merkezleri açıldı, ve lüks konutlar yapıldı.
ANMA PROGRAMI DÜZENLENDİ
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ile Türk Kızılayı Van Şubesi'nin organizasyonuyla, bugün de YYÜ Cengiz Andiç Konferans Salonu'nda anma programı düzenlendi. Programa, Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, AFAD Başkan Yardımcısı İsmail Palakoğlu, YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli, öğretim üyeleri, kurum amirleri ve öğrenciler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan programda konuşan YYÜ Rektörü Prof. Dr. Şevli, depremde hayatını kaybedenlere rahmet dileğinde bulunarak, "Bu organizasyonun yapılmasının diğer bir amacı da Kızılay ve AFAD heyetlerinin, yerel yönetimlerin başı olan Sayın Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekilimizin huzurunda kampusumuzun yanında yer alan MTA arazisini bir ‘Deprem Park’ olarak değerlendirilmesi talebimizi iletilmekti. MTA arazisinin millet bahçesi perspektifinde, ama Deprem Park olarak yapılmasını istiyoruz. Bu ancak kurumalar arası işbirliği ile gerçekleştirilecek bir durumdur. Depremlerde ilk 24 saat, 48 saat ve 72 saat çok önemlidir; çünkü insanların temel ihtiyaçlarını karşılamak, bu dönemde oldukça zordur. Van depreminde de biz bunu yaşadık. Deprem parklar, ilk 24 saatte bu nedenle çok önemlidir. Çünkü deprem parkları insanların temel ihtiyaçlarını karşılayacak bu altyapıya sahip alanlardır" dedi.
DEPREMDE HAYATINI KAYBEDENLERİ UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ
Van Valisi Bilmez ise, acının yıl dönümünde düzenlenen anma programında, depremde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet dilediklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Van depremi belki Türkiye Cumhuriyeti tarihinde en iyi yönetilmiş deprem ve deprem sonrası Türk milletinin bir yumruk gibi yaraları sarmak için birleştiği bir deprem oldu. Kocaeli depreminde birçok konuda sınıfta kaldık. Ama, Van depreminde gerçekten devlet kurumları, sivil toplum örgütlerimiz ve tüm vatandaşlarımız Van'ın yaralarını sarmada bir seferberlik ilan ettiler ve çok başarılı bir şekilde kısa sürede 35 bine yakın konut inşa edildi. 7 bine yakın orta ve ağır hasarlı konut yıkıldı. Deprem bölgesinde bulunan bir kentiz. Uzmanlarımızın bize söylediğine göre ortalama 30 yılda bir, yıkıcı bir depremle karşı karşıya kalma ihtimalimiz çok yüksek. Onun için fiili duamızı yapacağız. Konutlarımızı ve altyapılarımızı ona göre düzenleyeceğiz. İnsanlarımıza deprem öncesi, deprem anı ve deprem sonrası nasıl davranması gerektiği konusunda eğitmemiz gerekiyor, bilinçlendirmemiz gerekiyor. Bu konuda herkese görev düşüyor. Beşikten mezara kadar deprem bilincini aşılamak gerekir. Toplumu hazır tutmak yetmiyor. Şehir planlamamızı, yollarımızı, altyapımızı da buna göre düşünmemiz gerekiyor. Bunun için de bütün kurumların el ele verip, şehirlerimizi bu gerçeğe karşı hazırlamak gerekir. Kentin imarında kesinlikle duyarlı olmamız gerekir. Bir kriz anında yönetilemeyen bir kent, maalesef hayatımızı kolaylaştırmak yerine, hayatımızı cehenneme çevirir. Bu konuda da Büyükşehir Belediyesi olarak da imar ve yapım konusunda tavizsiz olacağız. İlmin, bilimin gerektirdiği neyse, ona uyacağız ve bu konudaki bireysel baskılara da boyun eğmeyeceğiz. Türk Kızılayı, AFAD bu konuda ciddi çalışmalar yaptı. Van'da 250 bin insanımıza deprem eğitimi verildi. Van'daki depremin acısı Türkiye'nin her yerinde hissedildi. Her konuda birlik ve beraberlik içerisinde olmalıyız. Bölgemizde bir taraftan da yer altında enerjiden dolayı biriken depremler yaşanmakta, ama bir taraftan da uluslararası egemen güçlerin bu bölgede oluşturdukları birtakım şeylerle bölgemiz maalesef dizayn edilmektedir. Biz buna karşı da bilinçli ve dirençli olmalıyız."
PROTOKOL, SİMÜLASYON ARACINDA 7.2 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREMİ YAŞADI
Anma programının ardından Vali Blimez ve beraberindekiler AFAD'ın deprem tatbikatını izledikten sonra kampüs alanındaki deprem simülasyon aracını ziyaret etti. Protokol, bindikleri simülasyon aracında Van'da 8 yıl önce meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki deprem anını yaşadı. Vali Bilmez ve diğer protokol üyeleri, deprem anında kendilerini sıra ve masaların altına atarak korumaya çalıştı. Vali Bilmez, "AFAD ekibi bizi 8 yıl önce meydana gelen Van depremine geri götürdü. Baya uzun sürmüş. Bizim Van depremini hiçbir zaman unutmamamız lazım ve bir daha aynı sıkıntıları yaşamamamız gerekiyor. Onun için ben AFAD başkanımıza teşekkür ediyorum. Simülasyon aracı 10 gündür okullarımızı gezerek hem bu bilinci artırmaya çalışıyor, hem gençlerimizi, çocuklarımızı yeni depremlere hazır hale getirmeye çalışıyor. Seminerde öğrendiklerimizi tatbik etmeye çalıştık" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------
-Salondan görüntü
-Saygı duruşu
-AFAD Başkan Yardımcısı İsmail Palakoğlu
-Vali Mehmet Emin Bilmez'in konuşması
-AFAD'ın deprem tatbikatı
-Tatbikatı izleyen Vali Bilmez
-Vali Bilmez, Deprem simülasyon aracını ziyaret ederken
-Araçta deprem eğitimi alan Vali ve protokol üyeleri
-Vali ve beraberindekiler depremi yaşarken
-Detaylar
-Vali Bilmez ile röportaj
-Standları gezerken
-Öğrenciler simülasyon aracında depremi yaşarken

Haber-Kamera: Behçet DALMAZ- Orhan AŞAN/VAN, (DHA)-

==================

Yolda bulduğu yılanı yakalayıp yetkililere teslim etti

Sivas'ta esnaflık yapan Hakan Çakmak(38), aracı ile seyir halindeyken yol üzerinde gördüğü yaklaşık 2 metre uzunluğundaki yılanı yakalayarak Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğüne teslim etti.
Sivas'ta inşaat malzemeleri satan Hakan Çakmak, ahırlar bölgesinde aracı ile seyir halindeyken yolda sürünen yaklaşık 2 metre uzunluğundaki yılanı fark etti. Aracını durdurarak yılanı yakalayan Çakmak, plastik su bidonuna koyarak kent merkezinde bulunan bir kafeye getirdi. Çakmak, daha sonra Sivas Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerine haber verdi. Kafeye gelen ekipler yılanı teslim aldı.
Yılanı yakalayan Hakan Çakmak, "Ahırlar bölgesindeki çiftliğime giderken yılanın yol üzerinde olduğunu fark ettim. Araçların ezebileceği düşüncesiyle aracımı durdurarak yılanı yakaladım. Biraz uğraş sonrası yılanı bidon içerisine yerleştirdim. Ardından yılanı Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerine teslim ettim. Bir hayvana nasıl bir sevgi ile yaklaşırsanız onun karşılığını alırsınız. Bazen hayvanlara eziyet edildiğini görüyoruz. Lütfen hayvanlara eziyet etmeyelim" dedi.
Ekipler tarafından alınan yılanın muayene edildikten sonra doğaya salınacak.

Görüntü Dökümü:
-Yılanın görüntüsü
-Yakalayan esnafın yılanı göstermesi
-Konuşmaları
-Ekiplere teslim edilmesi

Haber-Kamera:Rahmi MEYVECİ/SİVAS (DHA)

===================

Hafif ticari araç ile kamyonet çarpıştı: 6 yaralı

Kocaeli’nin Başiskele ilçesinde, aydınlatma sisteminin bakım onarımını yapan elektrik dağıtım şirketine ait kamyonete bir ekmek fırınına ait hafif ticari aracın çarpması sonucu 6 kişi yaralandı.
Kaza öğle saatlerinde, D-130 Karayolu Başiskele Yeniköy mevkiinde meydana geldi. Gölcük istikametine gitmekte olan Huzeyfe Karaosmanoğlu idaresindeki 41 ACD 372 plakalı bir ekmek fırınına ait hafif ticari araç, aydınlatma sistemini bakım onarımını yaparak yoldan dubaları toplayan elektrik dağıtım şirketine ait 41 EG 853 plakalı kamyonete çarptı. Kamyonet ise çarpmanın etkisiyle önünde bulunan yine elektrik dağıtım şirketine ait 54 B 0546 plakalı kamyonete çarptı. Kazada hafif ticari aracın çarptığı kamyonette bulunan Necip Erkul, Zeki Ballı, Kadir Er, Yaşar Karacan ve Serdar Armağan ile hafif ticari aracın sürücüsü Huzeyfe Karaosmanoğlu yaralandı. Yol ulaşıma kapanırken, haber verilmesi üzerine olay yerine polis, itfaiye ve 112 Acil ekipleri geldi. Sağlık ekipleri yaralanan kişilere ilk müdahalede bulundu. Hafif ticari araç ile kamyonet birbirine girerken, araçlar birbirinden ayrılarak çekicilere yüklendi. Yaralanan 6 kişi Gölcük ve İzmit’te bulunan hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı. Araçların yoldan kaldırılmasının ardından yol ulaşıma açıldı. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
---------
Olay yerinden görüntü
Araçların birbirinden ayrılması
Yaralılara müdahale edilmesi ve detaylar

Haber-Kamera: Soner GÜLEZER/KOCAELİ, (DHA)

===============

Ağaç budarken testere tellere temas etti, akıma kapılan işçi öldü

Antalya'nın Serik ilçesinde ağaç budama işçisi Taner Akman (35), elektrik tellerinin çevresindeki ağaçları budadığı sırada motorlu testerenin tellere temas etmesi sonucu akıma kapılarak can verdi.
Antalya'daki elektrik dağıtım şirketinde ağaç budama işçisi olarak çalışan Taner Akman, saat 11.00 sıralarında Serik'e bağlı Gebiz Mahallesi girişinde elektrik akımı sağlayan hatların çevresindeki ağaçları temizlemek için çalışmaya başladı. Kuruma ait aracın sepetine binerek ağaçların bulunduğu bölgeye uzanan Taner Akman'ın elindeki motorlu testere elektrik tellerine temas etti. Akıma kapılan Taner Akman olay yerinde yaşamını yitirirken, bir süre aracın sepetinde 20 metre yükseklikte cansız bedeni asılı kaldı.
Olay sonrasında elektrik dağıtım şirketi tarafından tellerdeki akım kesildi. Daha sonra Taner Akman'ın cansız bedeni olay yerine çağırılan itfaiye aracının merdiveniyle indirildi. Cumhuriyet savcısının olay yerinde yaptığı incelemenin ardından Taner Akman'ın cenazesi Antalya Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
Taner Akman'ın yaklaşık 5 ay önce şirkette ağaç budama personeli olarak işe başladığı, evli ve 2 çocuk babası olduğu belirtildi. Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü kaydedildi.

Görüntü Dökümü
-------------
- Olay yerinden görüntüler
- Sepetli araçtan görüntüler
- Ağaç kesme motoru

HABER- KAMERA: Namık Kemal KILINÇ/SERİK (Antalya), (DHA)

=====================================

Evin bahçe kapıları çalındı

Aksaray'da bir evin iki bahçe kapısı ile merdivenlerdeki demir parmaklıkları çalındı. Eve yeni taşınacak İbrahim Çıtak, "Kapıların ve demir korkulukların çalındığını görünce şok oldum. Gece kapıları kapatıp gittim. Bugün geldiğimde ise bahçe kapıları ile merdivenin demir korkuluğunun yerinde olmadığı fark ettim" dedi.
Olay, bugün Yavuz Sultan Selim Mahallesi 5129 Sokaktaki tek katlı müstakil evde meydana geldi. 3 yıllığına evi kiralayan İbrahim Çıtak, dün akşam saatlerinde eve kömür getirip taşıdı. Taşıma işleminin ardından da kapıyı kilitleyip ayrıldı. Sabah tekrar taşınacağı eve gelen Çıtak, evin bahçesinde iki farklı noktadaki kapılar ile binanın girişindeki merdivenin demir korkuluklarının çalındığını fark etti. Ardından polise haber verdi. İhbar üzerine eve gelen polis incelemede bulundu. Ardından da şüphelilerin kimliğini belirlemek için çalışma başlattı.
Kapıların çalındığını görünce şok olduğunu belirten Çıtak, şunları söyledi:
"Evi 3 yıllığına kiraladım. Dün eve kömür taşıtım. Gece kapıları kapatıp gittim. Bugün geldiğim de ise bahçe kapıları ile merdivenin demir korkuluğunun yerinde olmadığı fark ettim. İnsanlar benim evi tuttuğum zamanımı beklediler de bu kapıları söktüler. Bu ev 15 gündür boş, böyle bir şey yaşayınca şok oldum" dedi.

Görüntü Dökümü
-------------
- Evden detay
- Kapı ve merdivenlerin bulunduğu bölümden detay
- Polisin inceleme yapması
- İbrahim Çıtak röp.

Haber- kamera: Erkan ALTUNTAŞ AKSARAY-DHA

=====================================

En Çok Aranan Haberler