Hakkari'de aracın zulasından 2 bin kanser ilacı çıktı
Müslim SARIYAR (DHA)- HAKKARİ'de polisin düzenlediği operasyonda, bir aracın altında oluşturulan gizli bölmedeki kutularda, yaklaşık 2 bin kanser ilacı ve insilün tüpleri ele geçirildi. Operasyonda, terör suçundan kaydı bulunan 5 kişi gözaltına alındı.
Hakkari İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, yapılan bir ihbarın ardından harekete geçerek, operasyon düzenledi.
KANSER İLAÇLARI VE İNSİLÜN ÇIKTI
Aracın alt tarafına yapılan, 'zula' denilen gizli bölgmedeki kutularda ise kanser ilaçları ve insilün tüp ve iğneleri ele geçirildi. Araca yükleme yapan 5 kişi gözaltına alındı. Terör örgütünden kaydı bulunduğu saptanan 5 şüpheli gözaltına alınarak Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürüldü.
TERÖR ÖRGÜTÜNE Mİ GÖTÜRÜLÜYOR
Gözaltına alınan şüphelilerin sorgusu sürerken, ilaçların sınırdan Irak'ın kuzeyindeki terör örgütü mensuplarına götürüldüğü ihtimalinin de araştırıldığı öğrenildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------
Aaracın takibi
Operasyon anı
Ele geçirilenler
=====================
Kalp nakliyle hayata tutundu
İZMİR'de yaşayan ve 3 yıldır kalp yetmezliğiyle mücadele eden 57 yaşındaki Murat Atik, Isparta'nın Şarkikaraağaç ilçesinde trafik kazasında ağır yaralanarak tedavi gördüğü hastanede beyin ölümü gerçekleşen Soner Tevfik Kaygısız'ın (23) bağışlanan kalbiyle yeniden hayata tutundu. Organ bağışının yaygınlaşması gerektiğini söyleyen Atik, kalbi nakledilen gencin ailesiyle tanışmak istediğini belirtti.
Şarkikarağaç'ta geçen 18 Eylül günü Soner Tevfik Kaygısız'ın kullandığı otomobil, bir taksi ile çarpıştı. Kazada ağır yaralanan Kaygısız, Isparta Şehir Hastanesi'nde 9 gün süren yaşam mücadelesini kaybetti. Beyin ölümü gerçekleşen Kaygısız'ın ailesiyle görüşen hastanenin Organ Bağış Merkezi görevlileri, organlarını bağışlamaları teklifinde bulundu. Kaygısız'ın ailesinin teklifi kabul etmesinin ardından Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi ile İzmir'deki Ege Üniversitesi Hastanesi'nden gelen organ nakil ekipleri tarafından gerçekleşen operasyonla, Kaygısız'dan alınan karaciğer Antalya'ya, kalp İzmir'e, 2 böbrekler de 2 hastaya nakledilmek üzere Konya'ya gönderildi.
Kaygısız'ın İzmir'e getirilen kalbi, üç yıldır kalp yetmezliği tedavisi gören ve iki yıldır da makineye bağlı olarak yaşayan döküm mühendisi Murat Atik'e nakledildi. Yaklaşık 5 saatlik operasyonla yeni kalbine kavuşan evli ve üç çocuk babası Atik, en kısa sürede organları bağışlanan Kaygısız'ın ailesiyle tanışmak istediğini belirtti. Organ bağışı konusunda kampanyaların düzenlenmesi gerektiğini belirten Atik, "Başta Prof. Dr. Mustafa Özbaran hocama ve ekibine başarılı bir ameliyat gerçekleştirdikleri için teşekkür ederim. Allah beni mutlu etti, sırada nakil bekleyen herkesin yardımcısı olsun. Devletimiz organ bağışı konusunda öncülük etmeli. Dizilerde bu konu işlenmeli. Cuma namazı hutbelerinde vatandaşlara teşvik edici açıklamalar yapılmalı. Çünkü insan öldüğü zaman bedeni toprak oluyor. Ancak organ bağışı yapıldığında hem maddi hem de manevi olarak ülkeye, nakil olan hastaya faydası oluyor. Devletimiz büyük bir yükten kurtulmuş oluyor. Organ bağışı yapan aileye de teşekkür ediyorum. Çocuklarının ölümü için başsağlığı diliyorum. Onlarla en kısa zamanda tanışmak istiyorum. Her ne kadar onları tanımasam da sonsuz teşekkür ediyorum" dedi.
Ege Üniversitesi Kalp Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özbaran da, başarılı bir operasyonla Atik'e kalp naklini gerçekleştirdiklerini söyleyerek, "Hastamız yaklaşık iki senedir bizim kontrolümüzdeydi. İlk geldiğinde ağır bir kalp yetmezliği vardı. Kendisini kalp nakli listesine koyduk, ancak kalp bulunana kadar kalp destek ameliyatı yaptık. Kalp destek sistemiyle hayatta kaldı, kendisini toparladı. Daha güçlü yaşamın içine geri döndü, ancak bu uzun bir yaşam için yetmeyeceği için tekrar kalp nakil listesine aldık. Kısmet Isparta'dan çıktı. Kendisine uygun kalp bulununca nakil ameliyatı yaptık. Ameliyat yaklaşık 5 saat sürdü. Ameliyatın üzerinden de 36 saat geçti. Şuan için her şey yolunda gidiyor" dedi.
"ORGAN BAĞIŞI YENİ BİR HAYAT DEMEK"
Organ bağışının artması konusunda herkese büyük görev düştüğünü dile getiren Özbaran şunları söyledi:
"Organ bağışı sıfırdan başlatan bir tedavi yöntemi. Beyin ölümü gerçekleşmiş ölümlerde organ bağışı mümkün oluyor. Organ bağışı bizim için çok önemli. Türkiye'de binlerce insan organ nakli olmayı bekliyor. Organ bağışıyla birlikte yeni bir yaşama başlıyorlar. Organ bağışının teşvik edilmesi gerekiyor. Bu sayının artması vatandaşlarımızın duyarlılığının artmasına bağlı. Sağlık Bakanlığımız bu konuyla ilgili yeterince politika üretiyor. Halkımızın da duyarlılığı arttıkça daha iyi noktalara gelecektir. İnsanlara verilebilecek en iyi hediye organ bağışıdır."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Hastadan görüntü
- Doktor Mustafa Özbaran ile röportaj
- Hasta Murat Atik ile röportaj
- Genel ve detay görüntü
Haber: Mehmet CANDAN - Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR, (DHA)
======================================
Diyarbakır'ın Barış Manço'sundan, turizme klipli tanıtım desteği
DİYARBAKIR'da, 25 yıldan beri yaptığı çocuk programları ve çocuk şarkılarıyla Diyarbakır'ın Barış Manço'su olarak bilinen müzikyen Barışcan Yaşar Sapancı, terör olaylarının sona ermesinin ardından, tarihi, kültürel, sanat ve ekonomik yaşamını konu alan bir tanıtım klibi çekti. Şiddet olayları nedeniyle 2 yıl devam eden klip çekimleri sona eren şarkıda Sapancı, yerli ve yabancı turistlere çağrıda bulunarak, Diyarbakır'a gemelerini istiyor.
Diyarbakır'da aynı zamanda sınıf öğretmenliği de yapan Barışcan Yaşar Sapancı, turistlerin sık sık geldiği, Diyarbakır'ın şatavatlı dönemine vurgu yaparak, tarihi mekanlarda çekimini yaptığı klibini sosyal medya üzerinden tanıtmaya başladı. Digital ortamda yayın yapan yerel bir televizyonda da çocuk programı yapan Sapancı, Diyarbakır'daki tarihi, turistik önem veren mekanlarda 2 yıl önce klip çekimine başladı. Ancak Sur ilçesinde yaşanan hendek ve barikat olayları nedeniyle klip çekimi 2 yıl sürdü. Kentin yanlış imajının tam tersine yaptığı pop tarzında bir şarkı ile Diyarbakır'ın tarihi eserleri ve doğal güzellikleri eşliğinde, eğlenceli bir klip çekti. Klip için çekimler; Ulu Cami, Hasan Paşa Hanı, Kervansaray, surlar ve kapılar, Gazi Köşkü, On Gözlü Köprü, çeşitli müzeler ve tarihi Diyarbakır evleri gibi mekanlarda yapıldı.
Evli ve 3 çocuk babası olan Sapancı, kent turizminin canlanması için her zaman bir çaba içerisinde olduğunu belirterek, "Çekimlerine 2 yıl önce başlanan 'bize gel' klibimiz nihayet sona erdi. Son görüntüler Sur ilçesinde 4 ayaklı minare altında yapıldı. Bu klipte yer alan görüntüler uzun yıllar sonra bile Diyarbakır tarihinde önemli bir iz bırakacağına inanıyorum. Diyarbakır’ı sadece karpuzuyla anılmasından ve terörle bahsedilmesinden bir sanatçı olarak çok rahatsızım. Artık istiyoruz ki, Diyarbakır güzel yönleriyle gündeme gelsin. Çünkü Diyarbakır surlarının 7 bin yıllık tarihi, 72 tane de burcu var. Diyarbakır bir açık hava müzesidir. Sahabeleri, camileri, kiliseleri, evliyaları ile Peygamberler şehridir. Ayrıca Cahit Sıtkı Tarancı, Ali Emiri, Ziya Göklap, Ahmet Arif ve Celal Güzelses gibi önemli sanatçıları var. Ben bu klipte sadece Diyarbakır'ın doğal ve tarihi görüntülerini kullandım. Bir görsel şölen yaratmaya çalıştım" dedi.
Klibinin aslında bir davet olduğunu anlatan Sapancı, "Aslında bu bir davet. Çocukken Diyarbakır caddelerinde görmeye alışık olduğum yerli ve yabancı turist kafilelerini tekrar görmek istiyorum. Neden yine şimdiki zamanda olmasın diyorum ki, 'Haydi valizlerinizi alıp Diyarbakır'a gelin. Klipte gösterdiğim tarihi yerleri gezmeye gelen yüzlerce turist vardı çocukluğumda. Binlerce kilometrlik yolu katedip gelen bu turistlere şaşırırdım. Şimdi de malesef gelmemelerine şaşırıyorum. Bu klip kentin zenginliklerinin sadece bir kısmını gösteriyor" diye konuştu.
Diyarbakır sokaklarında, hen dinden, her dilden insanlara rastlamanın mümkün olduğuna dikkat çeken Sapancı, şöyle konuştu:
"Diyarbakır'da bir çok din, dil, ırk ve mezhepten insanların yaşadığı kozmopolotik bir şehir. Surları zaten dünya kültür mirası listesine girdi. Diyarbakır’ın artık terörle gündeme gelmesini benim gibi istemeyen büyük bir kesim var. Bir dönem Diyarbakır terörle gündeme geldi, çatışmalar oldu. Canlarımızı yitirdik. Artık istiyoruz ki Diyarbakır güzel yönleriyle gündeme gelsin. Sokaklarında sanatçılar, sanatlarını sergilesinler, filmler çekilsin, konserler düzenlensin. Bu kliple kendi imkanlarımla bir ön yargıyı yıkmaya çalışıyorum, Biliyorsunuz ki Diyarbakır çok kozmopolit bir şehir. Doğu’nun Paris’i yani. Klipte Diyarbakır’ın hem tarihi bölgelerinde, hem de yenilenen restore edilen tarihi mekanlarını kullandım. Yaratmaya çalıştığım bu görsel şölen ile bence bu algı ve ön yargıyı yıkabiliriz. Çünkü bu güzellikler hala bilinmiyor. Yani herkes bi tarafından tutmalı bu işin."
Bize gel şarkısının sözleri ise şöyle:
Bize gel
Biliyorum daha aşkı bulmadın
Sakin ol, daha yolun başındasın
Arkanda çok aşk olacak
Çok yorulacaksın
Bulamadım aşkı diye dert etme
Sözde topladım gel arka bahçeme
Birikti bende taşacak
Biraz alır mısın?
Haydi bize gel bize gel
Valizin al bize gel
Haydi aşkım bize gel
Bizde aşkın tadı var
Bizde aşkın adı var
Nasıl yersin ?
Nasıl yar ?
Bol biberli, acılı
Ve duygusal
Komedi tarz veya melodram
Neli istersen var
Buselik, hüseyni , hicaz , rast , uşşak
Sürrealist, postmodernist, kolay aşk
Hiç uğraşma, arama
Bizde çok çeşit var
Haydi bize gel bize gel
Valizin al bize gel
Haydi aşkım bize gel
Bizde aşkın tadı var
Bizde aşkın adı var..
Görüntü Dökümü
Tarihi mekanlardaki klip çekimi
Bize gel şarkısı
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Mehmet TÜRK/DİYARBAKIR, (DHA)
======================================
Lice'de toprağa gizlenmiş 68 kilo uyuşturucu ele geçirildi
DİYARBAKIR Lice ilçesine bağlı Esenler mahallesi kırsalında dün yapılan arazi aramalarında, toprağa gizlenmiş şekilde, 42.8 kilo toz esrar ile 25.8 kilo SKUNK maddesi olmak üzere toplam 68.6 kilogram uyuşturucu madde ele geçirildi.
Lice ilçesinde ele geçirilen uyuşturucularla ilgili olarak Diyarbakır Valiliği'nce yapılan yazılı açıklamada, "Diyarbakır İl Jandarma Komutanlığı tarafından Lice ilçesi Esenler mahallesi mülki sınırları içerisinde 03 Ekim 2018 günü icra edilen arama faaliyetinde; arazide gizlenmiş şekilde 42.8 kg toz esrar ile 25.8 kg SKUNK maddesi olmak üzere toplam 68.6 kg uyuşturucu madde ele geçirilmiştir. Olayla ilgili olarak Lice Cumhuriyet Başsavcılığına bilgi verilmesi ve alınan talimat uyarınca, ele geçirilen uyuşturucu maddeleri muhafaza altına alınmış, olayla iltisaklı 3 şüpheli gözaltına alınmıştır. Halkımızın huzur ve güvenliğinin sağlanmasına yönelik yürütülen adli ve mülki görevlere artan bir azim ve kararlılıkla aralıksız olarak devam edilmektedir" denildi.
Görüntü Dökümü
Tarlada ele geçirilen uyuşturucu maddeler
Ele geçirilen uyuşturucu maddelerin masa üzerinde sergilenmesi
Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: DİYARBAKIR, (DHA)
======================================
Köyde imece usulü konserve yapımı
Mehmet AYDIN/MUŞ, (DHA) - MUŞ'un Üçdere köyünde yaşayan kadınlar, yetiştirdikleri organik biber, patlıcan ve domatesleri imece usulüyle odun ateşinde, saatlerce kazanda kaynatıp, konserve yapıyor.
Üçdere köyündeki kadınlar, bahçelerinde yetiştirdikleri organik biber, domates ve patlıcan gibi sebzelerden hasat sonrası pazar değeri olanları satarak, gelir elde ediyor. Kalan sebzeler ise kışlık ihtiyaç için ayrılıyor. Nüfusun kalabalık olduğu köyde, kadınlar bir araya gelerek, imece usulü konserve yapıyor. Tarım ve Orman İl Müdürlüğü çalışanlarının teknik bilgilerinden yararlanan kadınlar, kışlık yiyeceklerini hazır hale getiriyor.
Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Tarımsal Veriler Şube Müdürlüğü'nde ev ekonomisti olarak görev yapan Kadriye Manap, kadın çiftçilerle beraber olduğunu belirterek, "Çiftçilerimiz domates, biber, patlıcan sebzelerini ektiler. Pazar değeri olanları sattılar. Geri kalanları ise aile ekonomisine katkıda bulunmak için konserve yapıyorlar. Her gıdayı mevsiminde yemek sağlıklı o yüzden yaz sebzesini gıdaların muhafazası yöntemi ile kışa hazırlık için konserve yapan çiftçiler kışın tüketecekler. Aileler kalabalık olması nedeniyle ev başına 100 kavanoza yakın konserve yapacak. Sağlıklı, hijyen ve kurallara uygun bir şekilde biz de onlara teknik bilgi vermek üzere buradayız" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------
Sebzelerin bahçeden toplanmasından detaylar
Toplanan sebzelerin yıkanmasından detaylar
Köylü kadınlardan detaylar
Sebzelerin doğranmasından detaylar
Konserve yapımı
Röportaj
Haber-Kamera: Mehmet AYDIN/MUŞ, (DHA)
======================================
Kovalamacada yaralanan ve beyin ölümü gerçekleşen polis, 3 kişiye hayat verecek
KONYA'da 'Dur' ihtarında uymayan araçla yaşanan kovalamaca sırasında kaza yapan yunus ekibinde görevli 2 polisin yaralandığı kazada, 7 gündür yaşam mücadelesi veren ve beyin ölümü gerçekleşen polis memuru İsmail Yalçın'ın (33) bağışlanan organları 3 kişiye hayat verecek.
Kaza, geçen 26 Eylül günü merkez Karatay ilçesi Küçük Kumköprü Caddesi'nde meydana geldi. Asayiş Şubesi'ne bağlı Yunus timlerinde görevli polisler İsmail Yalçın ve Onur Gözübüyük, 42 A 4832 plakalı motosiklet ile devriye görevi yaparken, plakası henüz belirlenemeyen beyaz renkli bir otomobili şüphe üzerine durdurmak istedi. Sürücü 'Dur' ihtarına uymayıp kaçınca, polisler takibe başladı. Kovalamaca sırasında motosikletin kullanan polislerden İsmail Yalçın, otomobilin önünü kesmek istedi. Bu sırada M.K.'nın kullandığı başka bir otomobil, sola manevra yapmak isteyince, araca sürtünen motosiklet kontrolden çıkıp yolun kenarındaki ağaca çarptı. Kazada polisler İsmail Yalçın ve ekip arkadaşı Onur Gözübüyük (26) yaralandı. Yaralı polisler Yalçın ve Gözübüyük, olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından ambulanslarla Konya Numune Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Durumu ağır olan polislerden Yalçın da, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne sevk edildi. Kazanın ardından kaçan M.K., daha sonra vicdanına yenik düşüp, polise gelerek teslim oldu. M.K. ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Kaçan beyaz renkli aracın plakası ve sürücüsünü belirlemek için çalışma sürüyor.
ORGANLARIYLA HAYAT VERECEK
Yaralı polislerden Onur Gözübüyük, yapılan tedavisinin ardından taburcu oldu. 7 gün boyunca yaşam mücadelesi veren 2 çocuk babası İsmail Yalçın'ın ise dün beyin ölümü gerçekleşti. Ailesinin organlarını bağışlaması yönünde karar aldı. Bunun üzerine sabaha karşı yapılan ameliyatla alınan organlarından karaciğeri ve bir böbreği Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde, diğer böbreği de Medical Park Hastanesi'nde tedavi gören hastaya nakledilmek üzere Antalya'ya götürüldü.
ŞEHİDİN CENAZESİ BUGÜN DEFNEDİLECEK
Konya'nın Akören ilçesi nüfusuna kayıtlı olan şehit Yalçın'ın, cenazesinin ise ailesinin tercihine göre ilçe veya kent merkezine düzenlenecek törenle defnedileceği öğrenildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
---------------
- Organların özel kutular içinde hastaneden çıkartılması
- Ambulansa alınması
- Polis Yalçın'ın fotoğrafı
Haber- Kamera: Tolga YANIK- Mehmet IŞIK KONYA (DHA)
======================================
Diyarbakır'da 1 milyon kitap kapasiteli kütüphane kurululuyor
DİYARBAKIR merkez Kayapınar Belediyesi tarafından 1 milyon adet kitap kapasiteli Türkiye'nin en büyük kütüphane kompleksi kuruluyor. Üç bölümden oluşan komplekste, çocuk ve oyuncak kütüphanesine Prof. Dr. Aziz Sancar, genç kütüphaneye ise Prof. Dr. Fuat Sezgin'in ismi verilecek. Kayapınar Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Dr. Ozan Balcı, "Bu yapı yaklaşık 10 bin metrekare kapalı alana sahip, Türkiye'nin kütüphaneleri arasında en iyisi olacak. Sadece bir bina yapmıyoruz, bir sanat eseri yapıyoruz. Şehir kültürüne uygun bir kütüphane olacak. Sadece Diyarbakır'a değil, bölgeye hitap edecek, çok harika bir kütüphaneyi, hatta onun ötesinde bir sanat eserini, kültür merkezini Diyarbakır'a kazandırıyoruz. 1 milyon adet kitap yerleştirmeyi hedefliyoruz. Ama sadece kitap bırakmak değil, kitap sevgisini de aşılamamız lazım" dedi.
Kayapınar Belediyesi'nin sürdürdüğü sosyal projeler kapsamında Türkiye'nin en büyük kütüphanesi Diyarbakır'da kurulacak.10 bin metrekare kapalı alanı olacak kütüphaneye 1 milyon adet kitap yerleştirilecek. Kütüphanenin inşaatında incelemelerde bulunan Kayapınar Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Dr. Ozan Balcı, çocukların daha iyi bir geleceğe hazırlanabilmesi için böylesi bir kütüphaneyi kentte kazandırdıklarını ifade ederek, "Burada, Diyarbakır'ın en görkemli, en güzel caddelerinden, halk arasında 75 yol olarak adlandırılan cadde üzerinde Türkiye'nin en görkemli çocuk, oyunca ve genç kütüphanelerinden birini yapıyoruz. Bunu neden yapıyoruz, bizim belediyemizin sloganı 'insana, eğitime, bilgiye, bilime, kültüre, sanata ve fakire dost belediye.' Biz insana çok kıymet veriyoruz. Geleceğimizi şekillendirecek olan, yarınlarımız, umutlarımız olan çocuklarımızı çok seviyoruz. Onların daha iyi bir geleceğe hazırlanabilmesi, bilgiyle, bilimle daha çok kaynaşabilmeleri, daha güzel kütüphanelere sahip olabilmeleri için böyle bir kütüphane yapıyoruz"
'DİYARBAKIR'IN MİMARİSİNE UYGUN İNŞA EDİLİYOR'
Kaymakam Balcı, bu yapının 10 bin metrekare kapalı alana sahip, Türkiye'nin en iyi kütüphanelerinden biri olacağını dile getirerek, şöyle konuştu: "Sadece bir bina yapmıyoruz, bir sanat eseri yapıyoruz. Mimar, mühendis ve ilgililerle görüşüp, kafa yorduk. Bu kütüphaneyi, Diyarbakır'ın mimarisine uygun olarak yapıyoruz. Özellikle Sur mimarisinden esinlenerek, klasik ve modern mimarinin birleşimi tarzında gerçekleştiriyoruz. Şehir kültürüne uygun bir kütüphane olacak. Sadece Diyarbakır'a değil, bölgeye hitap edecek çok harika bir kütüphaneyi, hatta onun ötesinde bir sanat eserini, kültür merkezini Diyarbakır'a kazandırıyoruz. İnşallah 4-5 ay içerisinde bitireceğiz."
AZİZ SANCAR VE FUAT SEZGİN İSMİ VERİLECEK
Aileler de çocuklarıyla birlikte kütüphaneden yararlanacağını anlatan Balcı, kompleksele Nobel ödöllü Aziz Sancar ile Prof. Dr. Fuat Sezgin'in isminin verileceğini ifade ederk, "Kütüphane Genel Müdürlüğü ile görüştük. İhtiyaç listesi belirlendi. Aileler, çocuklarıyla beraber gelip ders çalışacakları odalardan, öğretmenlerin çocuklarıyla beraber sınıfa gelip ders çalışacakları odalara kadar, müzik odaları dizayn edildi. Burayı sadece bir kütüphane olarak görmüyoruz. Bu bir sanat eseridir. 1 milyon kitap yerleştirmeyi hedefliyoruz. Ama sadece kitap bırakmak değil, kitap sevgisini de aşılamamız lazım. Çocukları kitapla buluşturmamız lazım. Kitap sevgisini, kitap aşkını onlara tattırmamız lazım. Kütüphanelere isimleri de belirledik. Çocuk ve oyun kütüphanesine, milletimizin yüzakı, milletimizi gururlandıran aynı zamanda bölgemizin çocuğu Prof. Dr. Aziz Sancar'ın adını vereceğiz. Genç kütüphanesine de İslam bilim ve medeniyetini bir dönem dünyaya yön veren, bilim tarihiyle ilgili karanlıkta kalmış noktaları aydınlatan Prof. Dr. Fuat Sezgin olacak" diye konuştu.
KAYMAKAM BALCI, 53 OKULA 500 BİN KİTAP KAZANDIRDI
Kayapınar Belediyesi Başkan Vekili Dr. Ozan Balcı, geçtiğimiz yıl göreve başlamasının sosyal sorumluluk projelerini öncülük haline getirdi. Kaymakam Balcı, 8 anaokulu, 22 ilkokul, 15 ortaokul ve 9 lisede 3 milyon 500 bin TL'nin harcandığı ve 500 bin kitabın yer aldığı 52 adet (Zenginleştirilmiş) Z Kütüphane'yi kazandırdı.
Görüntü Dökümü:
-Kütüphanenin tanıtım görüntüleri
-Kütüphanenin inşaatından görüntü
-Kaymakam Balcı'nın incelemeleri
-Kaymakam Balcı'nın konuşması
-Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR, (DHA)
======================================