HABER

DHA YURT BÜLTENİ-3

(yeniden) 1)KIZI İÇİN ÖZEL TEKERLEKLİ SANDALYE İSTEDİ MANİSA'da yaşayan Senem Taştepe (44), kemik erimesi nedeniyle yatağa bağımlı yaşayan kızı Pınar Taştepe'ye (22), bu tür hastalara özel olarak yaptırılabilen tekerlekli sandalyelerden alabilmek için hayırseverlerden yardım istedi.

(yeniden)
1)KIZI İÇİN ÖZEL TEKERLEKLİ SANDALYE İSTEDİ

MANİSA'da yaşayan Senem Taştepe (44), kemik erimesi nedeniyle yatağa bağımlı yaşayan kızı Pınar Taştepe'ye (22), bu tür hastalara özel olarak yaptırılabilen tekerlekli sandalyelerden alabilmek için hayırseverlerden yardım istedi. Pınar Taştepe ise tekrar yürüyeceği günleri özlemle beklediğini belirtip, en büyük arzusunu da hayranı olduğu şarkıcı Yıldız Tilbe'yi bir kere dahi olsa görebilmek olduğunu söyledi. Yunusemre ilçesinde yaşayan Taştepe ailesinin iki çocuğundan biri olan Pınar Taştepe'ye Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi'nde 9 yıl önce epilepsi, 4 yıl önce de kemik erimesi (osteoporoz) ve Multipl Skleroz (MS) teşhisi kondu. Tedavisine başlanan genç kız, hastalığının daha da ilerlemesi üzerine 1 yıl önce yürüme yetisini kaybedip, yatağa bağımlı hale geldi. Bu süreçte oğlu askere giden, eşinden de boşanma aşamasına gelen Senem Taştepe, kızına tek başına bakmak zorunda kaldı. Taştepe'ye yatağa bağımlığı kızına baktığı için Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Manisa İl Müdürlüğü tarafından aylık bin 480 lira evde bakım parası bağlandı. Sağlık Bakanlığı tarafından da görevlendirilen bir ekip tarafından evde bakım hizmeti verilmesi sağlandı. Yunusemre Sosyal Yardımlaşma Vakfı da Taştepe ailesine kömür yardımı yaptı.
Kızının ilaç tedavisine evde devam edildiğini belirten Senem Taştepe, "Tüm gündelik ihtiyaçlarını ben karşılıyorum. Altını bağlıyorum, üzerini değiştirip, yemeğini yediriyorum. Bütün günüm çocuğumla ilgilenmekle geçiyor. 4 yıldır kızıma bakıyorum ve bundan da hiçbir rahatsızlık duymuyorum. Kızımın adeta bir bebek gibi ilgiye ihtiyacı var. Ancak, içimde kalan bir ukde var o da kızımla el ele tutuşup, birlikte gezememek. Bu benim için büyük bir acı" dedi.
Kızının rahatça gezip, kendi işini görebilmesi için bu tür hastaların rahatça oturabildiği, bacaklarını ileriye uzatabilecekleri, geriye yatabilen bir tekerlekli sandalyeye ihtiyaç olduğunu belirten Taştepe, "Ancak, bunun için maddi durumum yok. Askerdeki oğluma 3 aydır para gönderemedim. Kızıma baktığım için çalışamıyorum. Eşimden de boşandığım için geçimimizi aldığım evde bakım parası ile sağlıyoruz. Bu paranın da 650 lirası zaten ev kirasına gidiyor, başka bir gelir kaynağımız da yok. Evimizin elektrik, su faturasını bile ödeyemez hale geldim. Kızımın yüzde 64 engelli raporu var. Ona ihtiyacı olan, fiyatları ortalama olarak 3 bin liradan başlayan tekerlekli sandalyenin alınabilmesi için hayırseverlerden yardım bekliyorum. Ayrıca Manisa Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi'nde de tedavisi süren kızımın bir an önce ayağa kalkabilmesi için de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dan yardım istiyoruz" diye konuştu.
'HAYRANI OLDUĞUM YILDIZ TİLBE'Yİ GÖRMEK EN BÜYÜK ARZUM'
Şarkıcı Yıldız Tilbe hayranı olduğunu belirten Pınar Taştepe de, "Hastalığım nedeniyle yatağa bağımlıyım. Vakit geçirirken de sürekli olarak Yıldız Tilbe dinliyorum. Onu bir kere de olsa görmek en büyük arzum" dedi. Hastalığı süresince en büyük desteği annesinden gördüğünü de belirten Taştepe, "Her istediğimi yapmaya çalışıyor. Allah ondan razı olsun. En büyük isteğim eskisi gibi yürüyebilmek, alışverişe gidip, parklarda gezebilmek. O günleri özlemle bekliyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
--------------------
-Anne Senem Taştepe'nin kızının günlük bakımını yapmasından görüntü
-Anne Senem Taştepe'nin kızını kucağında taşımasından görüntü
-Anne Senem Taştepe ile röp.
-Kızı Pınar Taştepe ile röp.
-Genel ve detay görüntüler

Haber- Kamera: Cemil SEVAL / MANİSA (DHA)

2)GÖKGÖL MAĞARASI İÇİN UNESCO ÖNERİSİ

Gökgöl Mağarası için UNESCO önerisi BÜLENT Ecevit Üniversitesi(BEÜ) Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği öğretim üyesi Doç. Dr. Yeşim Büyükmeriç, Türkiye'nin 3 bin 350 metre uzunluğuyla 10'uncu büyük mağarası olan Zonguldak'taki Gökgöl Mağarası'nda 372 milyon yıl öncesinde yaşayan mercan fosillerinin tespit edildiğini söyledi. Mağaranın jeosit alanı olarak koruma altına alınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Büyükmeriç, "Mağara, içerisinde bulundurduğu milyonlarca yıllık deniz canlısı fosilleriyle bu bölgenin tanıtılmasına çok büyük katkı sağlayacak hem de bu bölgenin bilim insanları arasında duyurulmasına ve dünyanın ilgisini çekecek donanıma sahip. Mağara mercan fosilleriyle UNESCO miras listesine alınmalı." dedi.
Zonguldak'ta 26 yıldır mağara araştırmacılığı yapan Engin Zaman, 'Zonguldak mağaraları' adı altında belgesel çekimi için çalışma başlattı. 8 uzman akademisyenle çalışan Zaman, mağaralardaki sarkıt ve dikitlerin yanı sıra mağaraların jeolojik tarihlerini de araştırmasına dahil etti. Zaman, yakında çekimleri başlanacak belgeseli için Bülent Ecevit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği öğretim üyesi Doç. Dr. Yeşim Büyükmeriç ile birlikte Gökgöl Mağarası'nda incelemelerde bulundu. Mağarada yapılan bilimsel çalışmalarda, 372-358 milyon yıl öncesini tanımlayan 'geç devoniyen dönemi' ve 358-340 milyon yıl öncesini tanımlayan 'erken karbonifer' dönemlerine ait ve günümüzde nesli tükenmiş omurgasız deniz canlılarının fosillerine rastlandı. Engin Zaman, mağaranın sadece sarkıt ve dikitleriyle değil, jeolojik tarihe de ışık tuttuğunu belirterek, "Biz yaklaşık 3 yıl önce yapımcımız Güngör Makar ile Zonguldak Mağaraları belgeseli üzerine çalışmaya başladık. Zonguldak'taki mağaralarımız dünya bilim camiası için çok önemli. Dünya jeolojisini anlayabilmek için, geçmiş dönemlerde dünyanın yaşamış olduğu evreleri anlayabilmek için mağaralar yer altı cennetleridir bir anlamda. Buradaki bir takım mercanlar, yapısal değişikleri bilimsel olarak ortaya koymaya çalışacağız. Zonguldak mağaraları müthiş bir potansiyele sahip. Biz belgeselde bu potansiyeli ortaya koymaya çalışıyoruz. Yeni bulduğumuz bulgularla dünya bilim camiası bu belgeselde gerçekten yeni şeyler öğrenecekler. Bilime çok ciddi anlamda katkıda bulunacak bu belgesel." dedi.

MİLYONLARCA YIL ÖNCESİNE AİT FOSİLLERİ BARINDIRIYOR
Doç. Dr. Yeşim Büyükmeriç de Gökgöl Mağarası'nda ki mercan fosillerini incelediklerinde, iki farklı jeolojik döneme ait iki farklı mercan topluluğunu tespit ettiklerini söyledi. Ayrıca milyonlarca yıl önce jeolojik çağlar boyunca gerçekleşmiş olan 6 büyük toplu yok olma olayının izlerini bu mağarada görebildiklerini ifade eden Doç. Dr. Büyükmeriç, şöyle dedi:

"Burada mercan dediğimiz canlılar omurgasız hayvanlara ait canlı türleridir. O dönemlerde yaşamış olan mercanların bugün nesilleri tükenmiş durumda. Bugün bildiğimiz denizlerdeki mercan türleri tamamen farklı. Yani bir dönem yaşayan canlı topluluklarına tanık oluyoruz, onların yok olmasına tanık oluyoruz, sonra yeni mercan türlerinin ortaya çıkmasına tanık oluyoruz ve yine yok olmalarına tanık oluyoruz bu mağarada. Bu hepsinin bir arada görüldğü ender yerlerden biri burası. Bu nedenle bu tür jeolojik unsurları barındırdığı için fosil topluluklarını ve fosillerinin yok olduğu dönemleri barındırdığı için özel bir duruma sahip. Türkiye'de benim bildiğim kadarıyla benzer bir yer daha yok. Buda buranın jeosit olduğunun ispatı oluyor."

'DÜNYA MİRAS LİSTESİNE ALINMALI'
Mağaranın jeolojik anlamda bilim insanları arasında dünya çapında çok önemli yere sahip olduğunu düşündüğünü söyleyen Doç. Dr. Yeşim Büyükmeriç, "Birçok kanıtı barındırıyor bu mağara. Mercan fosilleriyle UNESCO miras listesine alınmalı. Burası jeosit olarak ilan edildikten sonra UNESCO'ya başvurulduğu takdirde dünya çapında korunmaya alınacaktır mutlaka. Ben bilim insanı olarak bunu gözlemliyorum. Mağara içerisinde bulundurduğu milyonlarca yıllık deniz canlısı fosilleriyle bu bölgenin tanıtılmasına çok büyük katkı sağlayacak hem de bu bölgenin bilim insanları arasında duyurulmasına ve dünyanın ilgisini çekecek donanıma sahip. Jeosit ve jeotruzim kavramları hem tanıtımı hem korumayı içine alıyor. Bu anlamda Türkiye'de yine özel bir konuma sahip ve yeniliklere açık. Yeni güzel bulguların insanlara ve dünyaya duyurulması gerekiyor." diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-------------------------
-Mağarada inceleme yapmaları
-Doç.Dr.Yeşim Büyükmeriç'in inceleme sırasında fosilleri göstermesi
-Mercan fosillerinden detaylar
-Doç.Dr. Yeşim Büyükmeriç ile röp.
-Engin Zaman ile röp.

Süre: (8.26) Boyut: (943 MB)
Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN-Cüneyt ÖZFİDAN/ZONGULDAK,(DHA)

==================================================

3)MAĞAZA KABİNLERİNDEN HIRSIZLIK ŞÜPHELİSİ KAMERADAN YAKALANDI

ADANA'da mağazadan alışveriş yapan iki müşterinin deneme kabinindeki pantolonlarından bin 570 lira çaldığı iddia edilen Ö.T (43) yakalandı. Olay, Seyhan ilçesinde bulunan bir alışveriş merkezinde meydana geldi. İddiaya göre, mağadan alışveriş yapan müşterilerden M.K.'ye (27) ait pantolonun cebinden bin 420 lira ile U.B.'ye (43) ait pantolonun cebinden 150 lira, nüfus cüzdanı, ehliyet ve kredi kartı bulunan cüzdanı çalındı. Şikayet üzerine olay yerine gelen Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, güvenlik kamerası görüntülerini inceledi. Polis, şüphelinin hırsızlık suçundan kesinleşmiş 4 yıl 2 ay hapis cezasıyla aranan Ö.T olduğunu saptadı. Kısa sürede yakalanan çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü
-------------------------
- Bir vatandaşın kabinde üzerini giymesi
- Kabinden çıkması
- Zanlının elinde tişörtle gelişi
- Kabinden hırsızlık anı
- Başka mağazalara girip çıkarken görüntüleri

SÜRE: 02'08" BOYUT:236 MB
Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,(DHA)

=================================================

4)ÇİKOLATA ÜLKESİ İSVİÇRE'YE TATLI İHRAÇ EDİYOR

ÇANAKKALE'de, unutulmaya yüz tutan mevlevi ve murabba tatlılarını evindeeki tahta bir masada yeniden yaparak iş hayatına atılan Atiye Laçin, ürünlerini dünyanın çikolata merkezi İsviçre'nin yanı sıra Katar ve Güney Afrika'ya pazarlamayı başardı. Laçin, 2023'te ise ürünlerini uzaya göndermeyi hedeflediğini söyledi.
Çanakkale'de oturan girişimci Atiye Laçin, 2004 yılında, mevlevihanelerde yapılan, ancak sonradan unutulan eski bir tat olan mevlevi tatlısını evinde yapmaya başladı. Anneannesinin yağsız, unsuz, şekersiz, glutensiz tarifleriyle de yeni lezzetler üreten Laçin, önce fuarlarda ürünlerini tanıttı. Kent kent gezen Laçin'in bir dönem yolu Antalya'da düzenlenen Yöresel Ürünler Fuarı'na (YÖREX) düştü. Burada zincir marketlerin yöneticileriyle görüşen Laçin'in şansı döndü. Önce ürünleri Türkiye'de dağılan Laçin, Çanakkale'de büyük bir atölye kurdu. Yanına 15 kişiyi daha alan Atiye Laçin, ürünlerini Türkiye'nin farklı havalimanlarında satışa sunmayı başardı.
HEDEFİ UZAYA ÜRÜN GÖNDERMEK
Atiye Laçin, Çanakkale'nin Alçıtepe köyünde başlayan bu yolculuğunda ilk üretimlerini kırık masada yaptığını söyledi. Kırık masadan mağaza zincirlerine uzandığını dile getiren Laçin, artık dünyaya açıldıklarını aktardı. Diyetisyenlerle çalıştıklarını anlatan Laçin, "Katar, Güney Afrika'ya ürünlerimizi satmayı başardık. Yerel lezzetimiz mevlevi ve murabbayı, çikolatanın dünyadaki merkezi İsviçre'ye gönderiyoruz. Bu da bize daha çok güç ve cesaret veriyor. Bu ülkeye satışımız, iyi işler yaptığımızı gösteriyor. Ar-Ge grubumuz var. İki farklı üniversite ile çalışıyoruz. Şimdiki hedefimizi ürünlerimizi ABD'ye göndermek. 2023'te ise doğal ürünlerimizi uzay yolcularının menüsüne dahil edip uzaya göndermek istiyoruz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
------------------:
- Kadın girişimci Atiye Laçin'den detay
- Fuar genel detaylar
- Fuarda pişirme şovu yapan usta aşçılardan detay
- Atiye Laçin'in çikolatalarından detay
- Atiye Laçin röp
- Fuar ziyaretçilerinden detay
330MB///3,00DK

Haber: Hasan DEMİRBAŞ - Kamera: Alparslan ÇINAR/ANTALYA, (DHA) -

=====================================================

5)ISINMAK İÇİN YAKTIĞI ATEŞ CANINDAN EDİYORDU

DÜZCE'de, kullanılmayan bir iş yerinde kalan Uğur A.'nın ısınmak için yaktığı ateş yangına neden oldu. Yangın itfaiye ekiplerince söndürülürken, yaralanan Uğur A. tedavi altına alındı.
Yangın saat 04.00 sıralarında, Düzce Camikebir Mahallesi 657. Sokakta meydana geldi. 4 katlı binanın zemin katında bulunan, kullanılmayan bir dükkanda kalan Uğur A. ısınmak için ateş yakınca yangın çıktı. Yangını gören vatandaşlar itfaiyeye haber verdi. İtfaiye ekipleri yangını söndürerek, binadan dumanı tahliye etti. Yangında vücudunda yanıklar oluşan Uğur A. Düzce Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
-------------------
Vatandaşın cep telefonundan yangın anının görüntüsü
İtfaiyenin yangına müdahalesi
İçeride arama yaparken görüntü ve detaylar

HABER-KAMERA: Tezcan SOLMAZ/DÜZCE, (DHA)

====================================================

6)İZMİR'İN SOKAKLARINDA BALKAN RÜZGARLARI ESTİ

İZMİR Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 13'üncüsü düzenlenen Balkanlılar Halk Dansları Festivali kapsamında İzmir, halk oyunları gösterileri ile renklendi.İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen 13'üncü Balkanlılar Halk Dansları Festivali için 9 farklı ülkeden gelen dansçılar, İzmir'in farklı yerlerinde gösteriler sundu. Festivale katılan ekipler Buca Kasaplar Meydanı'nda da danslarını sergiledi. Balkan ülkelerinden gelen dansçılar İzmirliler tarafından coşkuyla karşılandı. İzleyenler, ekiplerin danslarına alkışlarla destek oldu. Gösteri, ev sahibi Türkiye'nin İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü halk dansları topluluğunun zeybek dansıyla başlatıldı. Türkiye'nin yanı sıra Arnavutluk, Bosna Hersek, Bulgaristan, Karadağ, Kosova, Makedonya, Romanya, Sırbistan ve Yunanistan halk dansları ekipleri izleyicilerin karşısına çıktı. Her ülkenin kendi yöresel dans figürlerini sergilediği gösteride, vatandaşlar dansçılarla fotoğraf çektirmeyi de ihmal etmedi.
Festival, İzmir Sanat Merkezi'nde 'Neresi Sıla Bize Neresi Gurbet' adlı tiyatro oyunu ile sona erdi.

Görüntü Dökümü
-------------------------
- Gösterilerden genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Hande NAYMAN / İZMİR, (DHA)

====================================================

7)SU ALTINDA TÜRK BAYRAĞI AÇTILAR

ANTALYA'da hizmet veren bir eğlence merkezi olan Aquarium'un dalış ekibi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla su altında Türk bayrağı açtı.
Dünyanın en büyük akvaryum komplekslerinden biri olan ve binlerce balık türüyle 15 bin metre kapalı alanı ve 40 tematik akvaryumu bulunan merkezde 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla etkinlik düzenlendi.
Akvaryumdaki dalış ekibi, tüpler yardımıyla uçak batığı, köpek balığı besleme alanı ve Ceneviz batığı adı verilen yerlerde dalış yaparak 2 metrekarelik Türk bayrağı açtı. Köpek balığı ve vatozlar arasında gerçekleşen gösteri yaklaşık bir saat sürdü. Gösteriyi su altı tünelleri arasında izleyen ziyaretçiler, ay yıldızlı bayrağın önünde fotoğraf çekti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------------
- Akvaryumdaki turistlerin görüntüsü
- Balıklardan görüntü
- Dalgıçları izleyen turistlerin görüntüsü
- Balıkları besleyen dalgıçların görüntüsü
- Dalgıçların Tür Bayrağı açma görüntüsü
- Türk Bayrağının önünde fotoğraf çekilen turistlerin görüntüsü
- Türk Bayrağının balıkların arasındaki görüntüsü
98.0MB 00:52

Haber- Kamera: Aslı DURAN/ANTALYA, (DHA)

En Çok Aranan Haberler