1 - ÖZEL - 15 Temmuz'da intihar eden asker aklandı, aile şehitlik istiyor
15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında İstanbul'da 'Halka ateş aç' emrine uymayıp, intihar eden ve ilk etapta FETÖPDY mensupları arasında yer aldığı sanılan astsubay çavuş Ferhat Daş (25) hakkında, ailesinin başvurusu üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma sonunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi. Kahramanmaraş'ın Andırın ilçesinde yaşayan Fatma Daş, Yüreğim hala 2 yıl öncesi gibi yanıyor, evladımı kaybettim. Sayın Cumhurbaşkanı'mdan yardım istiyorum. Bir anne olarak oğlumun mezarında rahat uyuması için şehit sayılmasını istiyorum dedi.
15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi gecesi aldığı emirle İstanbul'daki General Nurettin Baransel Kışlası'ndan çıkarak, Sabiha Gökçen Havalimanı'na ilerlemeye başlayan Ferhat Daş'ın komutasındaki tank, havalimanı yakınında toplanan kalabalık tarafından durduruldu. Bir süre sonra Ferhat Daş, tanktan başından vurulmuş çıkarıldı ve götürüldüğü hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Kurumlar tarafından cenazeyi almaya giden aileye 'darbeci' denilerek, araç verilmedi. Bunun üzerine aile fertleri, çocuklarının cenazesini kendi imkanlarıyla Kahramanmaraş'ın Andırın ilçesine getirerek, Geben Mahallesi'nde toprağa verdi.
GERÇEĞİN ORTAYA ÇIKMASI İÇİN SORUŞTURMA İSTEDİLER
Silah arkadaşlarının 2 hafta sonra ortaya çıkan ifadelerinden ve cep telefonu kamerasıyla çekilen görüntülerinden Ferhat Daş'ın FETÖ üyesi olmadığı, 'Halkın üzerine ateş açın' emirlerini yerine getirmeyerek, intihar ettiği ortaya çıktı. Görüntülerde Daş'ın, tankın üzerine çıktığı ve bu sırada bazı sivillerin 'En büyük asker, bizim asker' tezahüratı yaptığı yer alırken, tanka girmesinin ardından silah sesi duyulması ve Daş'ın yaralı olarak ambulansa taşınması da yine cep telefonu kamerasıyla kaydedilen görüntülere yansıdı. Bunun üzerine aile fertleri, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na giderek, Ferhat Daş'ın FETÖ mensubu olup olmadığının ortaya çıkarılmasını istedi ve soruşturma başlatıldı.
'VATAN HAİNİ DEĞİLİM' DİYEREK İNTİHAR ETTİ
O gece FETÖ mensupları için ilk gözaltı talimatını veren Terör ve Örgütlü Suçlar Savcısı Hikmet Pak tarafından yürütülen soruşturmada ifadesi alınan uzman çavuş İbrahim Donat, tank komutanının Ferhat Daş olduğunu ve emirlerin de ona geldiğini söyledi. Daş'ın o gece kendilerine, aldığı emre göre Sabiha Gökçen Havalimanı'na terör saldırısı olacağını, müdahale için havalimanına gittiklerini söylediğini kaydeden Donat, yolda önlerini kesen sivillerin 'Darbe yapılıyor, kışlanıza geri dönün' demeleri üzerine darbe girişiminden haberdar olduklarını ve bundan sonra hiçbir emre itaat etmediklerini söyledi. İbrahim Donat, ifadesinin devamında Ferhat Daş'ın, halkla konuştuktan sonra tankın içine girip, 'Ben vatan haini değilim' diye haykırarak, intihar ettiğini söyledi. Tankta bulunan diğer askerler ile olaya şahit olan siviller de İbrahim Donat'ın ifadelerine benzer ifade verdi. Soruşturma sonunda Cumhuriyet Savcısı Hikmet Pak, Ferhat Daş hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi.
'ŞEHİTLİĞİNİ İSTİYORUM'
Soruşturma sonunda çıkan kararla Ferhat Daş'ın ailesi de buruk mutluluk yaşadı. Çocuklarının hain darbe girişiminde yer almadığının ortaya çıkmasıyla mezarlığa giden aile fertleri, Daş'ın kabri başında dua etti. Savcılık tarafından oğlunun hain olmadığının kanıtlandığını belirten Fatma Daş, oğlunun şehit sayılmasını isteyerek, şunları söyledi
Ben oğlumun suçsuz olduğuna inanıyorum. Benim oğlum vatan haini değil. Aradan 2 yıl geçti. Yapılan soruşturmalarda suçsuz olduğuna mahkeme karar vermiş. Evrak bana ulaştı, oğlumun suçsuz olduğunu biliyordum. Yüreğim hala 2 yıl öncesi gibi yanıyor, evladımı kaybettim. Sayın Cumhurbaşkanımdan yardım istiyorum. Bir anne olarak oğlumun mezarında rahat uyuması için şehit sayılmasını istiyorum. Ben onu zor şartlar altında okutarak, asker yaptım. Sadece ekmeğinin peşinde olan bir insandı benim oğlum. Hiçbir zaman çocuğumun şehitliği için ümidimi kesmeyeceğim.
Baba Ahmet Daş ise maddi olarak beklenti içinde olmadıklarını belirterek, oğlunun mezarında rahat uyuması için şehit sayılmasını istediklerini söyledi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------
- Ferhat Daş'ın mezarı
- Ailenin dua etmesi
- Fatma Daş ile röp.
- Ahmet Daş ile röp.
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera İskender ZENGİN-KAHRAMANMARAŞ-DHA)
375 MB
==============
2 - Afrin özgürleşti, Suriyeliler 5 yıl sonra piknik yaptı
TÜRK Silahlı Kuvvetleri tarafından düzenlenen Zeytin Dalı Harekatı ile Suriye'nin Afrin bölgesi terör örgütlerinden temizlendi. Terör örgütlerinin baskısı altında sürdükleri yaşamdan kurtularak özgürlüğün mutluluğunu yaşayan Suriyeliler, yıllarca hasret kaldıkları bölgenin doğal güzelliklerinin de keyfini sürmeye başladı.
TSK, geçen 20 Ocak günü Özgür Suriye Ordusu güçleri ile birlikte sınır güvenliğini sağlamak ve terör örgütlerini bölgeden temizlemek üzere Suriye'nin Afrin kentine yönelik 'Zeytin Dalı Harekatı'nı başlattı. Terör örgütlerinin kontrolündeki köy ve beldeleri bir bir temizleyen TSK ve ÖSO, 18 Mart günü Afrin merkezde de denetimi ele geçirdi. Bölgenin terör örgütlerinden tamamen arındırılmasının ardından bölgede TSK, teröristlerin geride bıraktığı mayın ve patlayıcıların imhasına, AFAD, Kızılay ve diğer kurumlar da evlerine geri dönen sivil halkın ihtiyaçlarını karşılamaya başladı.
Yıllarca teröristlerin baskısı altında sürdükleri yaşamın sonlanmasının ardından yeni hayatlarına başlayan Suriyeliler, özgürlüğün tadını da çıkarmaya başladı. Sokaklarda artık rahatça dolaşan ve yıllarca mahrum kaldıkları bölgelere artık rahatça gidebilen Suriyeliler, Şiran beldesindeki Nebi Huri bölgesine de akın ediyor. Terör örgütü tarafından ziyareti engellenen köye ismini veren Nebi Huri Türbesini ziyaret eden Suriyeliler, yakın noktadaki antik tiyatroyu dolaşıp aynı bölgede bulunan dere kıyısında da piknik yapmaya başladı.
Özellikle hafta sonları yüzlerce Suriyeli, bölgedeki dere kenarında yere açtıkları örtülerin üzerinde veya masalarda piknik yapıyor. Mangal yakarak eğlenen Suriyeliler, sıcak havadan da dere içerisinde yürüyüş yaparak serinliyor. Yıllarca hasret kaldıkları kentlerinin doğal güzelliklerinin tadını çıkaran Suriyeliler, teröristlerden kurtulmalarına ve yeniden normal yaşamlarına dönmelerine olanak sağlayan Türkiye'ye teşekkür etti.
İç karışıklık öncesinde her hafta sonu piknik yaptıklarını ancak terör örgütünün kontrolü sağlamasının ardından Nebi Huri bölgesinin sivillere yasaklandığını anlatan Suriyeliler, "Evimize kapanıyor veya yaşadığımız bölgenin dışına çıkamıyorduk. Sürekli olarak baskı altındaydık ve yaşamımız kısıtlıydı. Nebi Huri bölgesine 5 yıldır kimse gelemiyordu. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı ile teröristlerden kurtulduk. Artık istediğimiz yere gönül rahatlığıyla gidip gelebiliyoruz. Yıllardır gelemediğimiz Nebi Huri'ye de artık rahatça geliyor ve piknik yapabiliyoruz. Bizi teröristlerden kurtararak eski günlerimizi yeniden güven içerisinde yaşamamıza imkan sağlayan Türkiye'ye teşekkür ediyoruz" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------------
- Antik tiyatro
- Piknik yapanlar
- Masalarda ve yerlerde oturanlar
- Su içerisinde gezinenler
- Yemek yapıp, nargile içenler
- Suriyeliler ile röp.
- Drone ile çekilen hava görüntüleri
- Genel ve detay görüntüler
Haber: Hasan KIRMIZITAŞ - Kamera: Eyyüp BURUN - GAZİANTEP-(DHA)
=============
3 - Çukurcalı gençlere, kaya tırmanışı eğitimi
Serdar KARA/ÇUKURCA (Hakkari), (DHA)- HAKKARİ'nin Çukurca ilçesi Kaymakamlığı ve Belediyesi tarafından, yaz tatili boyunca 20 gence profesyonel dağcılar gözetiminde ilçenin eski tarihi evlerinin bulunduğu Çukurca Kalesi'nde dağcılık eğitimi verilmeye başlandı. Çukurca Kaymakamı Temel Ayça, ilçenin artık güzel haberlerle gündeme geleceğini, bunun için özellikle gençlere yönelik doğa sporlarına önem verdiklerini söyledi.
Hakkari kent merkezine 80 kilometre uzaklıktaki 7 bin nüfuslu Çukurca ilçesi, artık farklı etkinliklerle gündeme geliyor. Taş evleri, susamdan yapılan tahini, çeltiği, narı ve üzümü ile ünlü ilçeye yaklaşık ay önce gelen Kaymakam Temel Ayça, bir taraftan Çukurca'nın çehresini değiştirmek için mücadele ederken, bir yandan da terörle birlikte bozulan imajı değiştirmek için çalışmalar yapıyor. Foto safari programları düzenleyip, gençlere yönelik çeşitli etkinlikler hayata geçiren Kaymakam ve Belediye Başkan Vekili Ayça, rafting eğitimin yanı sırı gençlere dağcılık eğitimi verilmesi için de çalışma yürütüyor.
Kaymakamlık ve Belediye tarafından, yaz tatili boyunca 20 gence, profesyonel dağcılar gözetiminde ilçenin eski tarihi evlerinin bulunduğu Çukurca Kalesi'nde dağcılık eğitimi verilmeye başlandı. İzmir'den gelen profesyonel dağcı Dilaver Kişili, Doğukan Kişili, Özgür Taylan ve Mutlu Batman'dan haftanın iki günü dağcılık eğitimi alan gençler, eğitmenlerinin gözetiminde kalede 100 metre yükseklikteki kayalıklara tırmanıyor. Çukurca Kaymakamı Temel Ayça, ilçenin artık güzel haberlerle gündeme geleceğini, bunun için özellikle gençler için güzel projeler hayata geçirdiklerini söyledi.
'TÜRKİYE'NİN ÇEŞİTLİ İLLERİNE EĞİTİMLERE GÖNDERECEĞİZ'
Kaymakam Ayça, Çukurca'da doğa sporlarını geliştirmeye yönelik birtakım çalışmalar yaptıklarını belirterek şöyle konuştu:
"Kaymakamlık ve belediye işbirliğiyle ilçede doğa sporlarına geliştirmeye yönelik faaliyetler yapmaya çalışıyoruz. Buraya gelen profesyonel dağcılar, gençlerimize eğitimler vermeye başladılar. Bu eğitimlerimiz devam edecek ve birkaç ay içerisindeki buradaki rotaların tamamı belirlenmiş olacak. Daha sonra burada eğitimlerini başarıyla tamamlayan gençlerimizi, Türkiye'nin farklı illerine eğitimlere göndereceğiz. Burada yetişen gençlerimiz, inşallah yakın zamanda Türkiye'deki yarışmalarda başarılı olup ilçemizin adını duyuracaklar. Bu tür faaliyetlerin Çukurca'nın turizmine ve geleceğine katkı sunacağını düşünüyoruz" dedi.
İzmir'den gelen profesyonel dağcı Doğukan Kişili ise, Çukurcalı gençlere kaya tırmanışı eğitimi verdiklerini belirterek, "Böyle bir teklif geldiğinde hiç düşünmeden geldik. Genelde insanlar bu taraflara gelmek için çekiniyor. Bizim yaptığımız spor dalı dağcılık üzerinde olduğu için pek umursamadık. Yeter ki gençlerimize, gelecek nesillere örnek olalım dedik ve buraya geldik. Gelip gençlerimize kaya tırmanışı eğitimlerini verdiğimiz için de çok mutluyuz" diye konuştu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-------------------------
-Kaya tırmanışı giçin gelen gençler
-Profesyonel dağcılar gözetiminde kaya tırmanışı yapan gençlerden genel ve detaylar
-Gençlerin kaya tırmanışını izleyen Kaymakam Temel Ayça
-Dataylar
-Kaymakam Ayça ile röportaj
-Kayaya tırmanan gençler
-Doğukan Kişili isimli dağcı ile röhortaj
-Detaylar
BOYUT:441 MB
SÜRE:3 DK 56 SN
=============
4 - Atatürk'ün silüeti, 22'ncisi kutlanan şenlikte görülemedi
Deniz BAŞLI/ARDAHAN, (DHA)- ARDAHAN'ın Damal ilçesinde 'Atatürk'ün İzinde ve Gölgesinde' adıyla düzenlenen festival gününde, güneşin Karadağlar'a yansımasıyla oluşan 'Atatürk silüeti' havanın bulutlu olması nedeniyle bu defa görülemedi.
Bu yıl 22'ncisi düzenlenen, 'Atatürk'ün İzinde ve Gölgesinde Damal Şenlikleri' kapsamında ilk olarak, Damal ormanlığında düzenlenen festival halk oyunları ekibinin gösterisi ile başladı. Ardından mahalli sanatçılar konser verdi. Grup Abdal’ın konserine Vali Mehmet Emin Bilmez, CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, Damal Kaymakamı Vedat Yılmaz, Damal Belediye Başkanı Ergin Önal ile yerli ve yabancı çok sayıda davetli katıldı.
Yurt içinden ve yurt dışından Atatürk'ün dağa yansıyan silüetini izlemek için gelen çok sayıda vatandaş, hayal kırıklığı yaşadı. Silüeti izlemeye gelenler, müzik eşliğinde halaylar çekerken, çocuklar Türk bayraklı uçurtmalar uçurtarak silüetin çıkması için son ana kadar bekledi.
Damal Belediye Başkanı Ergin Önal, her yıl 15 Haziran- 15 Temmuz tarihleri arasında saat 17.55- 18.10 arasında ortaya çıkan Atatürk silüetini festival gününe kadar her gün izleme fırsatı bulduklarını, ancak festival günün havanın bulutlu ve yağmurlu olması nedeniyle silüetin çıkmamasına üzüldüklerini söyledi. Önal, "22 yıldır kesintisiz bu doğa mucizesi olan Atatürk silüeti için festival düzenliyoruz. Buradaki amacımız Damal'ın iki önemli değeri olan Atatürk silüetini ve Damal Bebeğini tanıtmak ve turizme kazandırmaktır" diye konuştu.
Atatürk silüeti, ilk defa 1954'te Yukarı Gündeş köyünde çobanlık yapan Adıgüzel Kırmızıgül tarafından görüldü. Silüetin, 1975 yılında gazeteci Erdoğan Kumru tarafından çekilen fotoğrafları Genelkurmay Başkanlığı'na gönderildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
- Festival alanından görüntü
-Atatürk Siluetinin izlemeye gelen vatandaşlardan görüntü
-Halay çeken vatandaşlardan görüntü
-Atatürk Sulietinin düştüğü Karadağ’dan görüntü
-Belediye Başkanı Ergin Önal’ın konuşması
Haber-Kamera:Deniz BAŞLI / ARDAHAN (DHA)
==============
5 - Cemaat namazı bitirmeden 31 tane ağacı kesip götürdüler
Aziz GÜVENER/ADAPAZARI(Sakarya),(DHA) - SAKARYA'nın Serdivan ilçesindeki camide cemaat namaz kılarken, 4 kişi bahçedeki 2,5-3 metre uzunluğundaki 31 adet ağacı 12 dakikada kesip götürdü. Bu anlar güvenlik kameralarına yansıdı.
Olay cuma günü akşamı, Serdivan Zaim Güllü Camii'nde meydana geldi. Cami cemaati akşam namazını kılmak için camiye girdiği sırada camini bahçesine kim olduğu bilinmeyen sakallı ve şalvarlı 4 kişi girdi. 4 kişi, cemaat namaza başladığı sırada ellerinde baltalarla bahçedeki sıralı çam ağaçlarını tek tek kesti. Elleri baltalı şahıslar 2,5-3 metre uzunluğundaki 31 ağacı 12 dakikada kesip kucaklayarak caminin önüne çektikleri araca yükledi. 4 kişi cemaat namazı bitirmeden ağaçlarla birlikte kaçarken, vatandaşlar namazdan çıktıklarında gördükleri manzarayla şok oldu.
Serdivan Buhara Camii İlim ve Hizmet Derneği Başkanı Ruhi Cinak, gerçeği kamera kayıtlarını inceleyince fark ettiklerini belirterek, "Serdivan Buhara Camii İlim ve Hizmet Derneği olarak caminin kuruluşundan bitimine kadar bahçeleri biz onardık, bu hale getirdik. Olay akşam namazı saatinde cemaat camideyken gerçekleşiyor. Kamera kayıtlarını inceledik ve 12 dakikada 31 adet çam ağacını kesmişler. Namaz saatinde 4 kişi geliyor ve bunlardan 2'si kesiyor, 1'i taşıyor, diğer 1 kişi de ağaçları araca yüklüyor. Bunu yapanlar insan olamaz, bunu yapanlar ha insan öldürmüş ha ağaç kesmiş. Bunu normal bir insan yapamaz. Cami cemaatimiz de yaşanan durum karşısında şaşırarak tepki gösterdi. Üzgünüz ve öfkeliyiz. Tekrar dikeceğiz kesilen ağaçları. Biz onları küçük ektik, 4,5 yılda büyüdüler, sürekli ben onları suluyordum" dedi.
Bunu yapanların cezalandırılmasını istediklerini belirten Cinak, şöyle dedi:
"4,5 yıl önce ekmiştik çam ağaçlarını, şimdi bu diğerlerinin de kesilmesinden endişe ediyoruz. Biz yaşanan durum karşısında şaşırdık. Çünkü Allah'ın evinin bahçesine biz bu kadar hizmet ettik, güzelleştirdik ancak böyle görünce biz çok üzüldük. Emniyete haber verdik. Bu olayı yapanların bir an önce yakalanarak cezalandırılmasını istiyoruz."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Hırsızlık anı
Röportaj
Camiden görüntüler
Detaylar
=========
6 - Ağrı'da, 1500 metrede 48 derece jeotermal su bulundu
Oğuzhan HANÇER/AĞRI, (DHA)- AĞRI’da nisan ayında başlanan sondaj çalışmalarında bin 500 metre derinlikte, 48 derece sıcaklığında jeotermal su bulundu.
Ağrı İl Özel İdaresi ile Maden Tetkik Arama (MTA) Enstitüsü arasında imzalanan protokol gereği, havalimanı güzergahında Nisan ayında başlatılan jeotermal su sondaj çalışmasında 1500 metre derinlikte 48 derece sıcaklıkta termal su bulundu. Ağrı Valisi ve Belediye Başkanı Süleyman Elban, jeotermal suyun bulunmasının kentte kaplıca turizminin geliştireceğini söyledi. Elban, “Bugün tarifi imkansız bir mutluluk içinde olduğumu ve sizin de aynı duyguları paylaştığınızı biliyorum. Geçen yıl eylül ayında il merkezinde jeotermal kaynak bulunduğu konusundaki düşüncelerimizi MTA Genel Müdürlüğü ile paylaştık. Kendileri uzman ekiplerini ilimize gönderdiler. 2 aylık bir etüt çalışması gerçekleştirdiler ve bulunduğumuz alanda sondaj kararı verildi. Nisan ayında sondaj çalışması başladı. Bu çalışma neticesinde arzu ettiğimiz miktar ve derecenin üzerinde jeotermal su kaynağına ulaşıldı. İl Özel İdaresi ve MTA Genel Müdürlüğü arasında yapılan protokol uyarınca 3,4 milyon liralık bir maliyet oluştu. Çıkan jeotermal suyun sıcaklığı 48 derecedir. Kaplıca için gerekli olan sıcaklığın üzerinde bir derecedir. Kuyuda, saniyede 38 litre su bulunmaktadır. Bu su kaynağıyla 30 civarında otel ihtiyacını rahatlıkla karşılayacak miktara tekabül ediyor. Hiçbir enerji ve motor kullanmadan da artezyen yaparak 20 litre su kendiliğinden çıkmaktadır. İlimiz ekonomisi ve istihdamı için çok önemli bir proje ve kaynak olduğunu, ilimiz için bir güç olduğunu değerlendiriyoruz. Burada yatırım yapacak olan yatırımcılarımıza bol kazanç, çalışacak kişilere de iyi bir iş ortamı olmasını diliyorum. Konum itibari ile kuyunun bulunduğu alan çok değerli ve stratejik bir alanda. Havaalanına yürüme mesafesinde. Bizim temel iddiamız şuydu, bu jeotermal bölgeye havaalanından gelen insanların yürüyerek gelebilecekleri bir alan oluşturmak. Bu iddiamızın doğruluğunu ispatlamak için yıl sonuna kadar 140 metrelik bir köprü yapıyoruz. Bu alanı hemen Ağrı-Van karayoluna kestirmeden bağlıyoruz" diye konuştu.
Sondaj çalışmalarında birçok kişinin emeği olduğunu belirten Elban, "MTA envanterinde sınırlı olan bu aracın kısa süre içerisinde gelmesini sağlayan dönemin Enerji Bakanı, şimdiki Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, eski müsteşar ve şimdiki Enerji Bakanımız Sayın Fatih Dönmez ve MTA Genel Müdürü Cengiz Erdem’e çok teşekkür ediyoruz. Bu iş, rekor denebilecek bir süre içerisinde gerçekleşti. MTA Genel Müdürlüğümüzün hem merkezde çalışan ve onların deyimiyle kampta çalışan arkadaşlarımızın yoğun gayretleriyle, onların emekleri ve duaları neticesinde bu su çıktı. Huzurlarınızda tüm arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :
- Jeotermal açılışı tören alanı
- Vali Süleyman Elban'ın konuşması
- Jeotermal su görüntüleri
Haber- Kamera: Oğuzhan HANÇER/ AĞRI, (DHA)
5.56 DK/ 720 MB
============
7 - Milli Eğitim Müdür Yardımcısı'ndan 15 Temmuz klibi
Mehmet İNAN/BURSA, (DHA) - BURSA'da İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Yavuz Bayar, şair Nurullah Genç'in 15 Temmuz için yazdığı şiirini besteleyip Hamitler TOKİ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmenlerinin de desteği ile klip çekti. Yavuz Bayar'ın saz ile seslendirdiği klip ilgi ile izleniyor.
Bursa İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı 49 yaşındaki Yavuz Bayar, Prof.Dr. Nurullah Genç'in yazdığı 15 Temmuz şiirini besteleyip klip çekti. Nurullah Genç'in sevdiği bir şair olduğunu ve geçen sene bu şiiri okuduğunda çok etkilendiğini ifade eden Bayar, "Evde bağlamamla çalışırken şiirle birlikte birşeyler çaldım ve kendimce güzel bir melodi çıktı. Yakınlarımın teşvikiyle stüdyo çalışması yaptık. Daha sonra çevremdekiler klip çekmem için ısrar edince ben de 15 Temmuz duygusunu yansıtması amacıyla klip çektim" dedi.
"ÇALIŞMALAR 3 GÜNDE BİTTİ"
Bu klip çalışmasında İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bağlı öğretmen arkadaşlarından da destek aldığını ifade eden Bayar, "Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi'ndeki müzik öğretmenlerimiz, görüntü çekimlerinde de Hamitler TOKİ Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğretmenleri büyk katkı sağladılar. Ayrıca Bursa Büyükşehir Belediyesi de tonmaister ve mix desteği verdi. Bu çalışmanın çarşamba günü aranjesi yapıldı, perşembe günü stüdyo kaydı yapıldı, cuma günü de klibi çekildi" diye konuştu.
"ŞEHİTLERİMİZE MİNNETİMİ İFADE ETMEK İSTEDİM"
Milletlerin toplumsal geçmişinde acıların olduğunu ifade eden Yavuz Bayar, "Bu acı olaylarla ilgili türküler söylenir, ağıtlar yakılır. Çanakkale Türkümüz var, 'Hey onbeşli' diye başlanıp söylenen, 15 yaşında Çanakkale'ye gönderilen ve şehit olan çocuklar var. 15 Temmuz şehitlerimiz var. Ben de şehitlerimize minnetimizi ifade etmek amacıyla böyle bir çalışma yaparak iz bırakmak istedim" şeklinde konuştu.
Yavuz Bayar, klibin bazı yerel kanallarda yayınlanmaya başladığını ve izleyenlerin kendisine olumlu dönüşler yaptığını kaydetti.
GÖRÜNTÜ BİLGİSİ: 15temmuzsarkisi
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
Yavuz Bayar röp.
Klip
Detay
=================
8 - Otomobil tren yoluna uçtu, sürücü ağır yaralandı
KIRIKKALE’de üst geçit çalışmalarının olduğu alandan tren yoluna uçan otomobil sürücüsü ağır yaralandı.
Kaza, gece saatlerinde Millet Bulvarında meydana geldi. 71 BD 969 plakalı otomobilin sürücüsü Hasandede Orhan (37) direksiyon hakimiyetini kaybederek üst geçit çalışmalarının yapıldığı inşaatten yaklaşık 15 metrelik tren yoluna uçtu. Kaza yerine gelen itfaiye ekipleri sıkışan sürücü Hasandede Orhan'ı otomobilden çıkardı. Ağır yaralanan Hasandede Orhan, sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesinin yapılmasının ardından Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesine kaldırıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Kaza yeri
-Uçan otomobil
-Sağlık ekipleri
-Detay
Haber-Kamera:Erhan GÖĞEM/ KIRIKKALE ,(DHA)
==============
9 - Bu merkezde bağımlılıktan kurtulacak gençler iş sahibi olacak
ISPARTA'da bağımlı gençlerin tedavisi ve rehabilitasyonu amacıyla yapımına başlanan Bağımlılık Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nde sona gelindi. Isparta Valisi Şehmus Günaydın, Türkiye'de ilk olacak merkezde bağımlılıktan kurtulan gençler için özel işletmeler kurarak iş sahibi yapacaklarını belirtti.
Isparta'da Bağımlılıkla Mücadele Eylem Planı kapsamında yaklaşık 3 ay önce yapımına başlanan 'Bağımlılık Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nde sona gelindi. Isparta- Eğirdir karayolu üzerindeki 50 dönümlük arazi üzerine konuşlandırılan 1500 metrekare kapalı alana sahip Bağımlılık Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi, kısa süre sonra faaliyete geçecek. Bağımlıların tedavi göreceği ve konaklayacağı merkezin yaklaşık maliyeti 2 milyon lira olan binasını bir hayırsever yaptırırken, içerisinde yer alacak birimler, malzemeler ve kurulacak atölyelerin yaklaşık 3 milyon lira olan maliyeti ise Isparta Valiliği öncülüğünde ilgili kurumların bütçesinden karşılanacak.
'UYUŞTURUCU TEHDİT BOYUTUNA GELDİ'
Isparta Valisi Şehmus Günaydın, Bağımlılık Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi'nde son çalışmaları yerinde inceledikten sonra Demirören Haber Ajansı'na (DHA) açıklamalarda bulundu. Vali Günaydın, bağımlılığın ülke için tehlike olmaktan çıkıp, tehdit boyutuna geldiğini belirterek, "Bağımlılıkla mücadelede bütün kurumlar çok ciddi şekilde çalışıyor. Ciddi projeler ortaya koyuyor. Biz de Isparta olarak bu işin içinde olan özellikle çocukları bağımlı aileleri dinleyerek böyle bir proje oluşturduk" dedi.
'AMAÇ TEKRAR UYUŞTURUCUYA DÖNMESİNLER'
Projenin ana unsurundan bahseden Vali Günaydın, "Burada tedavisini yaptığımız gençler sokağa döndükleri zaman tekrar uyuşturucuya dönmesin, bizim esas üzerinde durduğumuz konu bu. Ailelerle yaptığımız görüşmede bu çocuklarımızı tedavi ettikten sonra yaklaşık yüzde 70'i tekrar uyuşturucuya dönüyor. Bunun önüne geçmek için böyle bir proje oluşturduk" diye konuştu.
PROJENİN ORTAKLARI VAR
Vali Günaydın, proje kapsamında bağımlıların tedavi edilmesinin ardından merkezde kurulacak imalathanelerde iş sahibi yapacaklarını vurguladı. Özellikle bağımlı gençlerle yaptığı görüşmelerden bahseden Vali Günaydın şöyle devam etti:
"'Evet biz tedavi görüyoruz. Tedavimizi yaptırıyoruz. Ancak sokağa çıktığımızda, hayata geri döndüğümüzde iş aradığımızda çok büyük sorunlarla karşılaşıyoruz. Gittiğimiz işletmelerde bizleri ötekileştiriyorlar. Bizleri kabul etmiyorlar. Çoğunlukla iş vermiyorlar. İş yerlerinin bize bakışı iyi değil' diye ifade ettiklerinde biz de bu gençlerimizi burada tutmak, kendilerini iş sahibi yapabilmek için projemize bir şirket kurma alanı ekledik. Bu şirketimizin ortakları bağımlılık tedavisi gören gençlerimizin aileleri. Bu çocuklarımız bu alanda tedavilerini gördükten sonra atölyelerimizde, hayvancılıkla ilgili işletmelerimizde, sabun imalathanelerimizde çalışarak iş sahibi olacak, üretecek ve tekrar bağımlı hale gelmemeleri için gereken her türlü eğitimi alacak. Projenin ana unsuru budur."
'ATÖLYELER VE İMALATHANE VAR'
Isparta'daki uyuşturucu bağımlısı çocukların aileleri tarafından kurulan Isparta Uyuşturucu Bağımlılıklarla ve Alkolizmle Mücadele Derneği (UYUMDER) sayesinde bugüne kadar 120 gencin tedavi edildiğini kaydeden Vali Günaydın, bu mücadeleyi daha ileri seviyeye taşımak istediklerine işaret etti. Merkezin yapısından da bahseden Vali Günaydın, "Çocuklarımızın tedavi göreceği ve yatakhanelerin olduğu alan 1500 metrekare. Fakat bunun dışında demir doğrama ve ahşap atölyesi, besihane, sabun imalathanemiz var. Ve biz ihtiyaç duyduğumuzda yatırımları da yapacağız. Başka gelir getirici herhangi bir faaliyette bulunmak gerekiyorsa şirketin faaliyet göstereceği alana uygun yatırımları da burada gerçekleştirmiş olacağız. Yerimiz yeterlidir. Atölyelerimizin yapımı devam ediyor. İnşallah çok kısa süre içerisinde gençlerimizi burada eğitimle beraber iş sahibi de yapacağız. Diğer faaliyetlerimiz de aşama aşama hayata geçecek" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Vali Günaydın merkezi incelerken
- UYUMDER Başkanı İbrahim Uzunköprü'nün Vali Günaydın'a bilgi vermesi
- RÖP: Şehmus Günaydın
- Detaylar
GÖRÜNTÜ DURUMU: Link geçilecek.
HABER- KAMERA: Ali ÇEVİKBAŞ/ISPARTA, (DHA)
=================
10 - Bodrum Antik Tiyatro'da Funda Arar rüzgarı esti
MUĞLA'nın Bodrum ilçesinde, sahne alan pop müziğin güçlü vokallerinden Funda Arar, hayranlarına nostalji gecesi yaşattı.
Bodrum Antik Tiyatro'da sahne alan şarkıcı Funda Arar'ı 1700 hayranı izledi. Beyaz dekolte kıyafeti ile sahneye gelen Funda Arar konserine "Bodrum'da olmak kadar güzel bir şey var mı? Bodrum'da her şey insana bir başka güzel geliyor. Bu akşam sizler de çok güzelsiniz. İnşallah güzel bir konserimiz olacak, hep birlikte eğleneceğiz" diyerek başladı. Ünlü şarkıcı, konserinde "Gamsız", "Benim İçin Üzülme", "Hayatın Hesabı", "Geçmez Yara", "Ateş Düştüğü Yeri Yakar", "Yak Gel", "Camdan Kalp", "Karartma Günleri", "Sevda Yanığı" ve "Arapsaçı" gibi şarkılarını seslendirdi. Sıcak hava nedeniyle, sahneye konulan vantilatörlerle serinlemeye çalışan Funda Arar, şarkılarıyla olduğu kadar sahne performansıyla da dikkati çekti. 2 saat süren nostaljik konserde, hayranları da bulunduğu yerde dans ederek şarkılara eşlik etti.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Konserden görüntü
-Funda Arar'ın sahne performansından görüntü
-Konseri izleyenlerden görüntü
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Yaşar ANTER / BODRUM (Muğla), (DHA)
=========
11 - 500 metre sonra durdu, aracın altında cesedi gördü
BOLU,(DHA)- BOLU'da, TIR sürücüsü Muhammet Yeşilçayır aracın altına bir şeyin girdiğini fark ederek durduğunda, bir insanın olduğunu gördü. TIR'ın altında yaklaşık 500 metre sürüklenen kişinin öldüğü belirlendi.
Kaza, saat 08.00 sıralarında D-100 Karayolu YSE Kavşağı mevkiinde meydana geldi. Ankara istikametine giden Muhammet Yeşilçayır (43) idaresindeki 63 KL 574 plakalı TIR'ın dorsesinin sağ arka lastiğinin altında bir şey olduğunu fark ederek aracını yol kenarına park etti. Aracından inen TIR sürücüsü, tekerleğin altında insan olduğunu görünce hemen sağlık ekipleri ve polise haber verdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri, lastiğin önünde metrelerce sürüklenen kişinin öldüğünü belirledi.
Bölgede bulunan mobese kamera kayıtlarını inceleyen polis ekipleri, hayatını kaybeden kişinin yaklaşık 500 metre sürüklenerek yaşamını yitirdiğini tespit etti. Polis ekipleri, üzerinden kimlik çıkmayan kişinin kimliğinin belirlenmesi için çalışma başlattı. Ceset, olay yerindeki incelemelerin ardından Bolu İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'na kaldırıldı.TIR sürücüsü ise, ifadesi alınmak üzere polis ekipleri tarafından Bahçelievler Polis Merkezi'ne götürüldü.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-TIR'dan görüntüler
-Ekiplerden görüntüler
-Sürücünün polis aracına bindirilmesi
-Üstü örtülmüş cesetten görüntüler
Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,(DHA)
Süre: 01.18-Boyut: 147.8 MB
============