1)KAYAN CİPİN ÇARPTIĞI OTOMOBİLDEKİ KADIN YOLA SAVRULDU: PANİK ANLARI KAMERADA
ORDU'da 2 bin rakımlı Çambaşı Yaylası'nda dün kar festivaline giden bazı sürücüler, tipi nedeniyle yolda mahsur kaldı. Buzlu yolda kayan bir cipin çarptığı otomobildeki kadın yola savruldu. Çocuğu otomobilde kalan kadın panik yaşadı. O anlar kameraya yansıdı.
Ordu'nun Kabadüz ilçesine bağlı 2 bin rakımlı Çambaşı Yaylası'nda dün kar festivali düzenlendi. Sabahın erken saatlerinden itibaren yaylaya akın eden vatandaşlar karda eğlenerek günün tadını çıkarmaya çalıştı. Çambaşı yayla yolunda çıkan tipi nedeniyle bazı sürücüler de yolda mahsur kaldı. Buzlu yayla yolunda kayan bir cipin çarptığı otomobildeki kadın yola savruldu. Çocuğu otomobilde kalan kadın panik yaşadı. Sürüklenen otomobil park halindeki diğer otomobile çarparak durabildi. Kadın, otomobildeki çocuğunun yanına koştu. Yaşanan kaza ve sonrasındaki panik anları kameraya yansıdı.
Görüntü Dökümü
--------------------
Kaza anı
Kadının otomobilden düşmesi
Panik anları
Festival detayları
Yolda kalan araçlar
Haber-Kamera: Ahmet BAYRAK ORDU-DHA
============================================================
2)1,63'LÜK ONUR, 1,70 OLMAK İÇİN ZORLU AMELİYATI GÖZE ALDI
ANTALYA'da oturan Mustafa Onur Akyel (21), 1,63 olan boyunun 1,70 olması için zorlu ameliyatı göze aldı. Ameliyatta her iki uyluk kemiği kırıldıktan sonra kemiklerin alt ve üst bölümlerine 4'er çivi yerleştirilip bunlar da bir aparata bağlanan Onur, her gün 1 mm uzamaya başladı. Boyu bir ayda 27 mm uzayan Akyel, 80 günlük uzamanın ardından yaklaşık 3 ay süresince de uzatılan kemik dokusunun sertleşmesini bekleyecek.Antalya'nın Serik ilçesinde oturan Mustafa Onur Akyel, boy uzatma ameliyatı olmak için MedicalPark Antalya Hastane Kompleksi'ne başvurdu. Hastanenin Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Burak Germen, Akyel'e sürecin cerrah için olduğu kadar hasta için de zor olduğunu söylediğini belirterek, ameliyata Akyel ile birlikte karar verdiklerini kaydetti.
İKİ UYLUK KEMİĞİ SİMETRİK OLARAK KIRILDI
Meslek hayatında 20 kadar boy uzatma ameliyatı yaptığını aktaran Op. Dr. Germen, ameliyatın temel prensibinin günlük 1 mm uzama olduğunu ifade etti. Op. Dr. Germen, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ameliyatta her iki uyluk kemiğinin alt uç bölümünden 4 santimlik kesiyle girerek, uyluk kemiklerini kontrollü ve simetrik olarak kırdık. Bacakların yan dışlarında ciltten kemiklerin üst ve altlarına 4'er çivi yerleştirip bunları da fiksatör dediğimiz aparata monte ettik. Onu da bacaklara sabitledik. Tabii kemik uzayınca diğer dokuların da buna adapte olması lazım. Kemiğin yanı sıra, kas, yumuşak dokular, damar ve sinir yapıları da günde 1 mm uzamaya olumlu yanıt veriyor."
Ameliyatın ardından Onur'un 2'nci gün ayağa kalktığını, 3'üncü gün yürüdüğünü belirten Op.Dr. Germen, “Onur şu an komplikasyonları önlemek adına yardımcı bir yürüme cihazı olan yürüteç dediğimiz cihazla yürüyor. Kendi işini kendi görebiliyor. Her hafta da kontrolünü gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
APARATI GÜNDE 4 KEZ 90 DERECE ÇEVİREREK 1 MM UZAMA SAĞLIYOR
Onur'un 1,63 olan boyunun 1,70 olmasını istediğini vurgulayan Op.Dr. Germen, “Tabii bu teorik olarak mümkün. Ancak Onur'a anlattığım gibi zorlu bir dönem. Geç kaynama, erken kaynama, kaynamama, enfeksiyon gibi komplikasyonlara açık ameliyatlardır bu tip ameliyatlar" dedi. Onur'un iki bacağının yanlarına sabitlenen aparatı temiz tutması, pansumanlarını düzenli yapması gerektiğini de sözlerine ekleyen Op.Dr. Germen, “Onur günde 6'şar saat aralıklarla cihazın, tel ve çivilerin diplerinin bakımını yapıyor. Çünkü temiz tutulması gerekiyor. Diz ve eklem egzersizlerini yapıyor. Günde 4 defa da bu aparatı 90 derece çevirmek suretiyle 1 mm uzamayı sağlıyor" ifadelerini kullandı.
80 GÜNDE 8 SANTİM UZAYACAK
Bir ay önce ameliyat olan Mustafa Onur Akyel'in şu anda sol ve sağ bacağının 27 mm uzamasının sağlandığını vurgulayan Op.Dr. Germen, “Yapılan tetkiklerde şimdilik kaynama dokuları oluştuğunu gördük. Zaman içinde bu dokular kemikleşecek. Ve kemikleşme başlayınca bizim uzatma işimiz sonlanmış olacak. Normalde her şey yolunda giderse günde 1 mm uzayarak 80 günde 8 santim uzayacak. 80 günlük boy uzamanın ardından yaklaşık 3 ay süresince de uzatılan kemik dokusunun sertleşmesi beklenecek" dedi.
'HİÇ PİŞMAN DEĞİLİM'
Akdeniz Üniversitesi'nin radyoloji bölümünden mezun olan Mustafa Onur Akyel ise 1,63lük boyunu kısa bulduğunu belirterek bu ameliyata karar verdiğini söyledi. Boyunun kendisine göre kısa olduğunu kaydeden Akyel, zor bir ameliyata girdiğini ama hiç pişman olmadığını söyledi. Onur Akyel, “Artık çekeceğim sıkıntısını. 1,70 olmak varken 1,63 olmam yani" dedi. Uzun boylu olduğunda özgüvenini kazanacağına inanan Akyel, “Boyum uzadığında ortamlarda kendime güvenim artar. Tabii bunu görmeden bilemiyorum" diye konuştu.
'3 YILDIR BİZİ İKNA ETMEYE ÇALIŞIYORDU'
Onur'un ablası Ayşenur Akyel (24) de kardeşinin 3 yıldır boy uzatma ameliyatı olmak istediğini ve aile olarak buna karşı çıktıklarını belirtti. Kardeşinin boyu ortalamanın altında olmasına rağmen kısa olmadığını ifade eden Ayşenur Akyel, “Kardeşim 3 yıldır bizi ikna etmeye çalışıyordu. Biz istemedik. En çok da babam istemedi. Babam istemeyince biz hepimiz istesek bile bir şey fark etmiyordu. En sonunda babamız da ikna oldu. Aile olarak en büyük isteğimiz Onur'un mutlu olması. Yoksa biz ameliyat olmasını desteklememiştik" dedi.
Her ameliyatın riskli olduğunu kaydeden abla Akyel, şunları söyledi:
“Bize bu ameliyat daha da riskli gibi geliyordu. Ablamız doktor olduğu için o da iyi biliyor neler olabileceğini. Ben Kilis'te öğretmenim. Kardeşim ameliyata girdiğinde çok telaş yaptık, ameliyata girdiği gün elimden telefonu bırakamadım. Ancak biz ameliyatı gözümüzde çok büyütmüşüz. Doktorumuz çok ilgili ve başarılı. O yüzden ameliyat sürecini rahat atlattık. Onur şu anda evde. Gayet rahat. Bize bağımlı değil her işini kendisi yapabiliyor. Sadece ufak tefek yardımcı oluyoruz" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------------------
Poliklinik dış plan görüntü
Doktor hastayı muayene ederken görüntüsü
Doktor ve hastanın yürümeleri
RÖP 1: Op. Dr. Burak Germen
Doktor operasyonla ilgili bilgi verirken görüntüsü
RÖP 2: Mustafa Onur Akyel
RÖP 3: Ayşenur Akyel ( Abla )
Abla ve kardeşin koridorda görüntüsü
Detaylar
493 MB -- 04.27 /// HD
3)OTELİNİ SOKAKTA KALAN EVSİZLERE AÇTI
ANTALYA'nın Manavgat ilçesinde iş insanı Taner Demir Durar (45), soğuk havalar nedeniyle otelini evsizlere açtı. "Ben de sokaklarda kaldım, çöp kutularında çok ekmek aradım" diyen Taner Demir Durar, kış boyunca evsizlere kalacak yer, 3 öğün yemek ve ayrıca kıyafet ihtiyaçları ve sağlık sorunlarında da yardım edeceklerini söyledi.
Manavgat'ta kış mevsiminde havanın soğuk ve yağışlı geçmesi nedeniyle sosyal medyada evsiz insanların camilerin bahçelerine sığındığı yönündeki paylaşımların ardından Manavgat Belediyesi ve Kaymakamlığı harekete geçti. Manavgat'ta çeşitli camilerin bahçelerinde kartonlar üzerinde yatan evsizler, zabıta ekipleri tarafından alınarak Boğaz Otel'e, Kaymakamlığa başvuranlar ise Turizm Uygulama Oteli'ne yönlendirildi.
EVSİZLERE ÜCRETSİZ KONAKLAMA, YİYECEK VE İÇECEK
Manavgat Belediyesi meclis üyesi ve Manavgat Ticaret ve Sanayi Odası meclis üyesi olan Taner Demir Durar ise otelini evsizlere açtı. Otelciliğin yanı sıra SPA işletmeciliği, mağazacılık, restoran, lojistik ve ulaşım sektörlerinde faaliyet gösteren işletmeleri bulunan Taner Demir Durar, sosyal medya hesabından, "Değerli dostlarım, çetin geçen kış aylarında başını sokacak sıcak bir yuvası, içecek bir tas çorbası olmayan kardeşlerimize sınırsız ve ücretsiz konaklama, yiyecek ve giyecek hizmeti verilmektedir. Bildiklerinizi tarafımıza yönlendirmenizi istirham ediyorum" çağrısında bulundu.
'YAZIN BULAŞIKÇILIK YAPTIM'
İş hayatına çocuk yaşta simit satarak ve bulaşıkçılık yaparak başlayan Taner Demir Durar hayat hikayesini ve otelinin kapılarını evsizlere açmasının nedenlerini Demirören Haber Ajansı'na (DHA) anlattı. Taner Demir Durar, kendisinin de zamanında sokaklarda yaşamak zorunda kaldığını, yiyecek ekmeğe muhtaç hale gelindiğini anlattı. Van'da 1974 yılında doğduğunu ve 9 kardeşi olduğunu belirten Taner Demir Durar, 10 yaşındayken evli olan ağabeyi ve yengesiyle birlikte çalışmak için Konya'ya geldiğini, burada önce simit sattığını ardından 1988 yılında bulaşıkçı olarak çalıştığı fabrikada yılın personeli seçildiğini ve Side'ye 1 hafta tatile gönderildiğini anlatan Durar, "Side'ye tatile geldiğimde, Konya'da aldığım ücretlerle buradakileri karşılaştırdım. Aynı işi yapıyoruz ama mesela Konya'da o zaman 400 lira maaş alıyorduk, bir baktım Side'de bir bulaşıkçı 800 lira maaş alıyor. Ben de kendi kendime, 'Nasıl olsa memleketten çıkmışım. Ana yok baba yok. Ha Antalya, ha Konya' dedim. Side'de kalma kararı aldım. Tabii yazın güzel çalışıyorduk, paralar kazanıyorduk, aile ekonomisine katkı sağlıyorduk, memleketimize para gönderiyorduk" dedi.
'KIŞIN SOKAKTA KALDIM, ÇÖP TENEKESİNİ HİÇ UNUTMAM'
Kendisinin 1988'de Side'ye geldiğinde turizm sezonunun eylül ayında sona erdiğini ve yeni sezonun nisan ayında başladığını anlatan Taner Demir Durar, "O süre içerisinde de çoğu zaman sokaklarda kalıyorduk. Kalacak yer yok, yiyecek yok. Bir yerlerde anlık günlük iş bulabilirsek çalışıyorduk ama genelde sokaklarda geçiyordu yaşamımız. Side'de Sueno Otel'in orada çardaklar vardı. İnsanların yazın tatil yaptığı çardaklarda biz kışın kapısı açık bulabilirsek, girip oralarda yatabiliyorduk. Karnımız çok aç olduğunda çöp tenekelerine belki ekmek koyan vardır diye bakıyorduk. Çoğu zaman da çöp tenekelerinden ekmek alıp yedik. Mesela Side'ye girişte sağ tarafta bir çöp tenekesi vardı. hayatım boyunca hiç unutamayacağım çöp tenekesi. Genelde orada bulurduk ekmeği. Oradan ekmek yediğimiz çok günlerimiz oldu. Kışın kaldığımız kulübelerde elektrik varsa sorun yoktu. Çünkü ufak bir saç kurutma makinemiz vardı. Akşamları onu yatağımızın içine koyuyorduk, 1-2 dakika çalıştırınca yatak sıcacık oluyordu. Saç kurutma makinesiyle ısınabiliyorduk ki o da bizim için çok büyük bir zenginlikti" diye konuştu.
'KÖPEKTE BEN DE AÇ KALDIK'
Bu döneme ait hiç unutamayacağı anılardan birinin bir köpekle birlikte açlıktan ekmek bekledikleri zaman olduğunu belirten Taner Demir Durar, şunları söyledi:
"Kolunun altına bir ekmek koyup, parçalayıp, yiyen bir Çamur Şevket abimiz vardı. Yazın turist dolaştırıyordu, kışın o da bizim gibi aç kalıyordu, sokaklarda kalıyordu. Side Tapınağı'na bir gün onun ekmek yediğini gördüm. 'Şevket abi, karnını doyurur da bir parça ekmeği taşın üstüne koyar da biz de yer miyiz' gibisinden 10-15 metre uzağında oturmuştum. Bekliyor, onu 'Acaba ekmeği bırakacak mı' dikizliyordum. Birkaç dakika sonra bir köpek geldi, o da benim gibi aç kalmış sokaklarda. Köpek de sağına oturdu. Ben soluna oturmuştum. İkimiz de Şevket'e bakıyoruz. 'Acaba bir parça ekmek bırakacak mı' diye. Şevket abi, karnını doyurduktan sonra ekmeği gazeteye sardı kolunun altına aldı, gitti. Ben de aç kaldım, köpek de aç kaldı."
'SOKAKTA KALMAK ZORDUR'
Kendisinin o hayatı bildiği için sosyal medyada gördüğü paylaşımlar sonucunda eski günlerinin gözünün önüne geldiğini belirten Taner Demir Durar, "Sokaklarda kalmak çok zordur, yatacak yeriniz yok, yiyecek ekmeğiniz yok, başınızı sokacak bir yuvanız yok, derdinizi paylaşabilecek, yardım alabilecek birileri yok. O hayattan gelen biriyim. Dolayısıyla bu tür konulara duyarsız kalmam benim için asla söz konusu olamaz. Bu oteli açmamdaki nedenlerden birisi de oydu. Elimden geldiğince ihtiyaç sahibi insanların ihtiyaçlarını ücretsiz karşılayabilmek" dedi.
'EVSİZLERİN TÜM İHTİYAÇLARINI KARŞILAYACAĞIZ'
Yaptığı çağrıdan sonra çevresindeki insanlardan çok olumlu dönüşler aldığını kaydeden Durar, "Bu yıl kış ayları çetin geçiyor. Biz de böyle bir durumda olur ya dışarıda kalmış mağdur vatandaşlarımız, kardeşlerimiz varsa kendilerine yardımcı olalım, sıcak bir çorba içirelim, sıcak bir yuvaları olsun. Ne zaman kadar sezon başına kadar, havalar ısınana kadar. Biz konaklamayı vereceğiz, 3 öğün yiyeceği vereceğiz, giyim kuşam ihtiyaçları varsa tekstil mağazalarımızdan onları tedarik edeceğiz. Sağlık sorunları varsa, o konuda yardımcı olacağız. İmkanlarımız ölçüsünde tamamıyla problemsiz, sorunsuz tüm ihtiyaçlarını karşılayacağız. Devletimiz, Büyükşehir Belediyemiz, Manavgat Belediyemiz, Kaymakamlığımız gereğini yapıyor ama ulaşamadığı olur, göremediği olur. Bu gibi durumlar için biz vatandaş olarak görevimiz yapmak istiyoruz" diye konuştu.
'BENİM HEP HEDEFLERİM OLDU'
Bulaşıkçılıktan başladığı ve kış aylarında sokaklarda kaldığı ve çöp tenekelerinde ekmek aradığı günlerden bugünlere kadar hayatında hep hedefler olduğunu anlatan Durar, şöyle dedi:
"Bulaşık yıkarken hedefim çırak olmaktı. Çırak olduktan sonra hedefimde aşçı olmak, aşçı olduktan sonra hedefimde aşçıbaşı olmak vardı. Aşçıbaşı olduktan sonra kendi işimi kurmak vardı. Hep böyle hedeflerle büyüdüm. Hiçbir zaman hedefsiz bir hayatım olmadı. Başarı da oradan geldi. Dürüst çalışmak çok önemli. Allah'a karşı dürüst olmak, çalışana karşı dürüst olmak, vatana, millete karşı dürüst olmak, bunlar çok önemli kriterler. Ekonomik olarak biraz büyüdük, 3-5 işletmemiz oldu ama hep büyük riskler aldık. Başka da bir sermayemiz yoktu. Yaşamak için de çalışmamız gerekiyordu."
Taner Demir Durar, SPA işletmeciliği, mağazacılık, restoran, otelcilik, lojistik ve ulaşım sektörlerinde 13 işletmeleri olduğunu ve turizmin yüksek olduğu aylarda çalışan sayısının 250'ye yaklaştığını da aktardı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Taner Demir Durar'ın sosyal medya paylaşımı (resim)
- Otelden genel görüntü
- RÖP: Taner Demir Durar
- Otelden detay
685 MB /// 06.10"
ABER- KAMERA: Mithat ABAKAN/MANAVGAT (Antalya), (DHA)
===========================================================
4)ODA KÜLTÜRÜ SANDIKLI'DA YAŞATILIYOR
AFYONKARAHİSAR'da, Sandıklı Kültür Varlıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği, düzenledikleri etkinliklerle oda kültürü yaşatmaya çalışıyor. Sandıklı Kültür Varlıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği üyeleri Kültür Evi'nde yaptıkları etkinliklerle oda kültürünü canlandırdı. Dernek üyeleri, ilçedeki gençleri misafir ederek köy ve mahalle odalarında oynanan oyunları canlandırdı. Türküler ve yöresel oyun havaları eşliğinde oyunlarla renklenen gecede, tel helva da yapılara ikram edildi. Geçmişte mahalle ve köy odalarında oynanan 'yüzük', 'uzun eşek', 'çat pat', 'topuk düğme', 'yattı kaktı' ve 'patates çekme' oyunları sergilendi.
Dernek Başkanı Ekrem Çavuş, oda kültürünün giderek unutulduğunu söyledi. "Bu kültürün yok olması bir cinayettir" diyen Başkan Çavuş, "Fırsat buldukça gençlerin özelikle yeni kuşağın, bu kültür ile tanışması için bu tip etkinlikler düzenliyoruz. Özelikle çocukları çağırdık. Onlar hiç yaşamamışlar bu kültürü. Onların görmesini istedik. Bu kültür canlı bir şekilde görsünler istedik. Bu kültür atalarımızdan miras kaldı ve onu yaşatmamız lazım. Derneğimizin kuruluş amacı oda bu Kültürü yaşatmak ve onu gelecek kuşaklara aktarmak" diye konuştu.
Görüntü Dökümü
------------------------
-Dernek üyeleri yöresel türküleri seslendirirken görüntü
-Dernek üyeleri yöresel oyun havalarında oyun oynarken
-Dernek Başkanı Ekrem Çavuş oyun kaşıkları ile ritim tutarken görüntü
-RÖP:Ekrem Çavuş(Sandıklı Kültür Varlıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı)
-Yüzük saklamaca oyunundan görüntü
-Tel helva yapımından görüntü
-Uzun eşek oyunundan görüntü
-Çat pat oyunundan görüntü
-topuk dövme oyunundan görüntü
-Yatı kaktı tabur oyunundan görüntü
-Patates çekme oyunundan görüntü
-Oyun havası çalan saz, darbukacı görüntü
-Oyun havasında oynayanların görüntüsü
485 MB /// 04.23"
HABER-KAMERA:Ahmet DAĞLI/SANDIKLI(Afyonkarahisar),(DHA)
========================================================
5)NİLÜFER CAZ TATİLİ'NDE KENAN DOĞULU RÜZGARI
Ünlü sanatçı Kenan Doğulu, Bursa'da şarkılarını caz müzik formlarında seslendirdi. Dinleyicilerden büyük beğeni kazanan Doğulu,performanslarıyla Bursalılara unutulmaz bir gece yaşattı.
Bursa'da Nilüfer Belediyesi’nin bu yıl 4’üncüsünü düzenlediği Uluslararası Nilüfer Caz Tatili başlarken, ikinci günde Türk Pop müziğinin sevilen ismi Kenan Doğulu sahne aldı. Merinos Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen konsere CHP'nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey ve CHP Bursa Nilüfer Belediye Başkan Adayı Turgay Erdem, eşleriyle birlikte katıldı. Kongre merkezini Bursalılar tıklım tıklım doldururken, Kenan Doğulu geçmişten günümüze dek uzanan popüler şarkılarını söyledi.
Kenan Doğulu, 'İhtimaller' adını verdiği konserinde caz rüzgarı estirdi. Şarkılarının caz müzik formlarında yeniden düzenlenmiş versiyonlarını müzikseverlerin beğenisine sunan Doğulu, Bursalılara unutulmaz bir gece yaşattı. Ünlü sanatçı şarkılarındaki enerjisinin yanı sıra sempatik tavırlarıyla da dinleyicileri hayran bıraktı.
Nilüfer Caz Tatili, 31 Ocak’taki Erkan Oğur Anatolian Blues konseriyle devam edecek.
Görüntü dökümü;
-----------------------
-Konserden detaylar
Süre: 3 dakika 53 saniye, Boyut: 511 MB
Haber-Kamera: Gürkan DURAL/BURSA,(DHA)
=============================================================