BİZE ULAŞIN
1 - AK Parti'li Uzer: 24 Haziran seçimleri, dünya seçimi haline geldi
AK Parti Gaziantep Milletvekili Ahmet Uzer, "24 Haziran'da yapılacak seçimler, Türkiye'nin seçimi olmaktan çıkıp, bir dünya seçimi haline geldi. Fakat bu seçimin dünyaya mal olması, bana çok enteresan geliyor" dedi.
AK Parti 26'ncı dönem milletvekili ve 27'nci dönem milletvekili adayı Ahmet Uzer, DHA Gaziantep Bölge Temsilciliği'ni ziyaret etti. Uzer, DHA Bölge Temsilcisi Hasan Kırmızıtaş'a seçim çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. AK Parti'li Uzer, Türkiye'nin gelişmesinden, kalkınmasından, güçlenmesinden rahatsız olan dünya devletlerinin, Türkiye'nin gelişiminin önünü kesmek istediklerini savundu. Türkiye'nin gelişiminin önünü kesmek isteyenlerin, başarılı olamadıklarını da dile getiren Uzer, şunları söyledi:
"24 Haziran'da yapılacak olan genel seçimler, Türkiye'nin seçimi olmaktan çıkıp, bir dünya seçimi haline geldi. Burada insanlar, kendi yöneticilerini seçecekler; fakat bu seçimin dünyaya mal olması bana çok enteresan geliyor. Çünkü bu, Türkiye'nin ilk seçimi değil; yıllardır birçok seçim yapıyoruz. Fakat ilk defa dışarıdan bu kadar müdahale edildiğini açık bir şekilde görüyoruz. Ekonomi ve siyasi olarak seçimi etkileme çabaları had safhada. Türkiye'nin gelişmesinden, kalkınmasından, güçlenmesinden rahatsız olan dünya devletleri, Türkiye'nin gelişiminin önünü kesmek istiyorlar. Bunu Gezi olaylarıyla 15 Temmuz darbe girişimiyle yaptılar, başaramadılar. Bugün bizi en zayıf yerimizden halkımızın oylarıyla vurup, Sayın Cumhurbaşkanı'mızı ve AK Parti'yi iktidardan düşürmeye çalışıyorlar. Bizim seçmen tabanımızda bunların ters teptiğini görüyoruz. Bize çeşitli nedenlerden dolayı gönül koyan insanlar bile Türkiye düşmanlarının bir araya gelip, yaptıklarını görünce Recep Tayyip Erdoğan'a ve Türkiye'ye sahip çıkıyor. Bu seçim, artık vatanını sevenler ve sevmeyenler şekline dönüştü. Gece, gündüz demeden çalışmalara devam ediyoruz. 24 Haziran'da Gaziantep'te hiçbir sıkıntımız yok. Türkiye'nin ortalamasının çok üzerinde bir oy oranıyla bu seçimleri neticelendirmeyi düşünüyoruz."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------------------------
- Ahmet Uzer'in ziyareti
- Ahmet Uzer ile röp.
- Genel ve detay görüntüler
Haber- Kamera: Mustafa KANLI-GAZİANTEP -DHA)
=========
2 - Bozcaada'nın bakir koylarına villa tehdidi
ÇANAKKALE'nin Kuzey Ege Denizi’ndeki turizm cenneti Bozcaada, yıllardır doğal güzellikleri ve bakir koylarıyla tatilcilerin gözdesi olmayı başarırken, son zamanlarda yapılaşma baskısıyla karşı karşıya kaldı. Özellikle adanın güney sahillerindeki betonlaşma, doğal güzelliği tehdit etmeye başladı. Son olarak Akvaryum Koyu'nun sırtlarında yükselen 19 villa, vatandaşların tepkisini çekti.
Doğal güzellikleriyle ve Türkiye'de köyü bulunmayan tek ilçe olma unvanıyla turizmde adını dünyaya duyuran Bozcaada, son yıllarda tartışmalı imar planları ve koylarının kiralanarak işletmeye açılma teşebbüsleri ile karşı karşıya kaldı.
2015'TE BAĞ EVİ YAPILMASI YASAKLANDI
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 20 Ağustos 2014 tarihinde Balıkesir-Çanakkale Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı hazırladı. Plana göre Bozcaada ve Gökçeada'nın yüzde 90'ının imara açılacağı iddia edildi. Ancak adalarda yaşayan vatandaşlar ve çevreciler, protesto yürüyüşleri ve imza kampanyalarıyla imar planına tepki gösterince, Bakanlık 2015’te planı revize etti. Bozcaada'da barınma amaçlı da olsa bağ evi yapılmasına yasak getirildi.
KOYLARIN İŞLETMEYE AÇILMASI İHALESİ GERİ ÇEKİLDİ
2016 yılında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca adadaki bakir bazı koylar, 'şezlong, şemsiye ve büfe' konularak işletme açılması veya kiralanması için ihaleye çıkıldı. Ancak, ada halkının tepkisi ve sosyal medyada başlatılan kampanyalar ses getirince, Bakanlık bu ihalelerden de vazgeçti.
AKVARYUM KOYU’NA LÜKS VİLLALAR
Son olarak, dünyaca ünlü Akvaryum Koyu'na bakan tepede, bir firma tarafından 19 villanın inşası için çalışma başlatıldı. Villaların inşası sürerken, yine son zamanlarda, bazı konutlar yapıldı. Ada'nın bakir bölgelerinde yükselen yapıların birçoğunun izninin önceki imar planlarına göre alındığı ve projelerinin onaylatıldığı, bu doğrultuda da belediye tarafından inşaat ruhsatı verildiği ifade edildi.
Güney sahillerinde yükselen villalar ve konutlar bu yüzden mevcut imar planına takılmadan, kazanılmış hak olarak inşa ediliyor. Yapılaşmadan nasibini alan yerler arasında Sulubahçe ve Habbele bölgeleri de bulunuyor.
BELEDİYE BAŞKANI: 2014’TEN ÖNCE ONAYLANMIŞ PROJELER
İnşaatı devam eden yapılara 26 Ekim 2015 tarihinde ruhsat veren Bozcaada Belediyesi'nin CHP’li Başkanı Dr. Hakan Can Yılmaz konuyla ilgili şunları söyledi:
"Balıkesir-Çanakkale Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı 20 Ağustos 2014'te açıklanmıştı. O tarihten itibaren adamızda tarım alanlarında barınma amaçlı yapı yapılamıyor. Burada özellikle güney sahillerindeki konutlar başta olmak üzere, şu anda devam eden tüm yapılar, 20 Ağustos 2014'ten önce onaylanmış, Anıtlar Kurulu'ndan geçmiş son projeler. Hatta bununla ilgili biz Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne görüş de sormuştuk. Bize gelen cevap, bu projelerin geçerli olduğu yönündeydi. Bu nedenle ruhsat verildi. Artık bunlar son projeler ve bundan sonra devamının gelmeyeceğini düşünüyoruz.ö
Ada halkı ise, yapılaşmalar konusunda direnmediğini iddia ettiği Belediye Başkanı Dr. Hakan Can Yılmaz’a tepkili.
‘YAZIK ETMESİNLAR ADAMIZA’
Bozcaada Kent Konseyi Başkanı Öznur Evergen, ada halkı, belediye ve bütün sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte Ada’nın imara açılmaması için çok uğraş verdiklerini söyledi. Bozcaada'nın doğasıyla çok güzel bir yer olduğunu ifade eden Evergen, "Güney sahillerindeki bu yapılaşmanın akıbetini biz gerçekten sorgulamaktayız. Hiç kimse şu anda 80 metrekarelik bir ev bile yapılamazken, bölgede son zamanda 50'ye yakın villa tipi evlerin yapılmasını şaşkınlıkla ve tepkiyle izliyoruz. Bu Bozcaada'mıza yapılmamalı. Yazık etmesinler adamıza. Biz böyle seviyoruz ve burayı tercih edenler de, adanın doğal güzelliklerine ve bakir koylarına, temiz havasına geliyorlar" diye konuştu.
HALK TEPKİLİ
Bozcaada'ya tatile gelen Dilan Yıldırım, Akvaryum Koyu'nda devam eden villa inşaatları için, "Bu bir rezalet gerçekten. İnşaatlar biran önce durdurulmalı" şeklinde tepki gösterdi.
Adada yazlıkçı olan Kerem Satılmış da "Güney sahilindeki yapılaşma Ada'nın ne mimarisine, ne de kültürel ve sosyal dokusuna hiçbir şekilde uyumlu değil. Ancak imar izni verilmiş. Ama bundan sonra imar izninin Ada’nın diğer koylarına, kuzey ve batı tarafına verilmemesi için elimizden ne geliyorsa yapacağız" dedi
‘ALDIĞIMIZDA İZİNLİ, RUHSATLI BİR YERDİ’
Villaları yapan inşaat firmasının CEO'su Nebil Tambay ise "Yaptığımız kanunsuz bir iş yok. Ben müteahhidim. Bu işi aldığımda izinli, ruhsatlı bir yerdi burası. Ruhsatına göre inşaat yapılıyor. 2016 yılında yapımına başlandı, planlanan sürede de bitecek" dedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Akvaryum Koyu'nda inşaatı devam eden villaların havadan görüntüsü.
Bölgedeki yapılaşmanın havadan görüntüsü.
Bozcaada ilçe merkezinin havadan görüntüsü.
Dilan Yıldırım ile röp.
Kerem Satılmış ile röp.
Öznur Evergen ile röp.
Akvaryum Koyu'nda inşaatı devam eden villaların yerden görüntüsü.
Haber-Kamera: Serkan İLİK/BOZCAADA(Çanakkale), (DHA)
===================
3 - Saman fiyatı bir yılda yüzde yüz arttı
Mardin'in Derik ilçesinde kavurucu güneşin altında yaklaşık 35 dereceye varan sıcaklığı rağmen torbalara konularak kamyonlara yüklenen buğday samanının tonunun geçen yıla oran ile yüzde 100 artığı belirtildi. Geçen yıl tonu 150 liraya satılan samanın bu yıl tonunun 300 liraya yükseldiği belirtildi.
Derik ilçesinde hasadın kaldırılması ile birlikte tarlada kalan samanın toplanıp çuvallanarak kamyonlara yüklenmesi işleri 35 derece sıcaklığa ve Ramazan ayına denk gelmesine rağmen devam ediyor. Oruçlu olarak çalışan saman işçileri, yüzlerine bağladıkları bez parçalarıyla saman tozlarından korunurken, günlük 100 liraya çalıştıklarını ve oruç tutmaları nedeniyle zorlandıklarını söyledi. Yaklaşık bir ay süren saman sezonu boyunca hiç boş kalmayan saman işçilerinden Hüsnü Ünal Kaya, tozun içerisinde, kavurucu güneşin altında, Ramazan ayı boyunca ekmek parası için çalıştığını söyledi. Kaya, "Her yaz mevsiminde bu işi yapıyoruz. Sabah saat 04.00 gibi kalkıyoruz. Saman hazırsa TIR'lara yüklemeye başlarız. Tarlada yatıp kalkıyoruz. Sivrisinek istilasına uğruyoruz, yılan tehlikesi var. Hava sıcak, oruç tutuyoruz, toz var o yüzden işimiz çok zor. Burada yüklediğimz balyalar (Çuvallar) çevre illere satılıyor. Bu sıcakta tozun içinde çalışmak gerçekten zor. Ailemizin geçimini sağlamak için çalışıyoruz"dedi. Saman işçilerinden Abdulhadir Gül de, 60 kiloluk saman balyalarını sırtlarında taşıdıklarını ifade ederek, "Çok zorluk çekiyoruz, havalar çok sıcak, oruç tutuyoruz ve çalışıyoruz. Geçimimiz bu, bundan başka bir geçimimiz yok. Zorlanıyoruz yani, çok zor yani bu iş. Sabahtan akşama kadar çalışıyoruz. İşte burada görüyorsunuz anlatmaya gerek yok" diye konuştu.
FİYATLAR YÜZDE YÜZ ARTTI
Öte yandan, işçilerin bunaltıcı sıcağa rağmen kamyonlara yükledikleri samanın fiyatlarınında geçen yıla oran ile yüzde yüz arttığı belirtildi. Geçen yıl tonu 150 ile 200 lira arasında piyasada satılan bağday ve arpa samanı fiyatlarının bu yıl 300-350 liraya çıktığı belirtilerken, mercimek samanı fiyatının tonunun ise bu yıl 700 liraya çıktığı öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
------------------------
-Derik Köylerindeki tarlalar
-Saman çuvallarının TIR'lara yüklenmesi
-Hüsnü Ünal Kaya ve Abdulkadir Gül'ün konuşması
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Emrullah KARAKAŞ/DERİK, (Mardin), (DHA)
