HABER

DHA YURT BÜLTENİ - 6

  Kapıkule'de kurulan alışveriş çadırı Edirne'yi karıştırdı EDİRNE'de Avrupa'da yaşayan gurbetçilerin anavatana geliş ve gidişlerinde alışveriş yapması için Kapıkule'de kurulan çadır, esnaf ve iş insanlarının tepkisine neden oldu.

Kapıkule'de kurulan alışveriş çadırı Edirne'yi karıştırdı

EDİRNE'de Avrupa'da yaşayan gurbetçilerin anavatana geliş ve gidişlerinde alışveriş yapması için Kapıkule'de kurulan çadır, esnaf ve iş insanlarının tepkisine neden oldu. Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, çadırda sadece Edirneli esnafın olması konusunda prensip kararı aldıklarını belirterek, "Biz Edirne esnafına diyoruz ki, sen gurbetçiyi dükkanında bekleme, hizmeti gurbetçinin ayağına götür. Ekmek mi satacaksın, köfte mi, ciğer mi satacaksın, kıyafet mi satacaksan, ne satacaksan çadır orada. Git ekmek paranı çıkar bu krizde. Bunda yanlış bir şey varsa herkes söylesin bana" dedi.
GÜRKAN: GİT EKMEK PARANI ÇIKAR BU KRİZDE
Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, çadırın açılmasındaki amacın Türkiye'ye giriş yapıp Edirne'ye uğramayan yüzde 95 oranındaki gurbetçiden Edirneli esnafın yararlanabilmesi olduğunu söyledi. Söz konusu çadırda sadece Edirneli esnafın satış yapabileceği konusunda prensip kararı aldıklarını söyleyen Gürkan, "Kapıkule'den günlük 20 bin kişi civarında girişler oluyor. Edirne şehir merkezine gelen gurbetçi sayısı bin kişiyi geçmiyor. Bu bin kişi nereye geliyor? Camiye geliyor, Saraçlar Caddesi'ni geziyor, bir şeyler atıştırıyor ve devam ediyor. Peki kalan 19 bin? Transit geçiyor. Şehrin, çarşı dışındaki esnafı, Edirne'ye uğrayan vatandaşlardan hiç yararlanamıyor. Yüzde 95'inden Edirne hiçbir şekilde yararlanmıyor, geri kalan yüzde 5'inden de merkezdeki esnaf yararlanıyor" diye konuştu.
Amaçlarının, Edirne'ye hiç uğramadan geçen yüzde 95'e en azından bir sakız satabilmek olduğunu ifade eden Gürkan; "Bizim burada yapmaya çalıştığımız şu, o Edirne'ye hiçbir şekilde uğramadan geçip giden yüzde 95'e en azından bir sakız satabilmek. O çadıra izin verilmesinin amacı da bu. Biz Edirne esnafına diyoruz ki, sen gurbetçiyi dükkanında bekleme, hizmeti gurbetçinin ayağına götür. Dediğimiz bu. Orada yer al, kiralar da cüzi, 1 aylık zaten. Ekmek mi satacaksın, köfte mi, ciğer mi satacaksın, kıyafet mi satacaksan, ne satacaksan çadır orada. Git ekmek paranı çıkar bu krizde. Bunda yanlış bir şey varsa herkes söylesin bana" dedi.
AK PARTİ İL BAŞKANI: EDİRNELİ ESNAF GÖRMEDİM
Ak Parti Edirne İl Başkanı İlyas Akmeşe, Kapıkule'deki çadıra gittiğini belirterek, Belediye Başkanı Recep Gürkan'ın dediği gibi Edirneli esnafa rastlayamadığını söyledi. Akmeşe, "Bu çadır, çadır kondu oldu. Biz Edirneliler uyuyoruz. Bu işe izin veren Edirne Belediyesi, ticaret odaları ve esnaf odaları uyuyor. Recep Gürkan'da da yanlış bilgi var. Başkan çadırda Edirneli esnaf dışında kimseye izin verilmeyeceğini söyledi. Ben gittim gezdim ve sadece bir tane Edirneli esnaf gördüm. Edirne dışından esnaf çadırda satış yaparsa çadırı kapatırım demişti. O zaman gitsin şimdi kapatsın. Edirne esnafının gözü aydın, ikinci bir çadırda kuruluyor yanına, onu da bilsinler. Gittim onu da öğrendim. O çadırın yanına bir çadır daha kuruluyor. Tabi biz uyuyoruz" dedi.
ETSO: ÇADIRI İSTEMİYORUZ
Edirne Ticaret ve Sanayi Odası (ETSO) Başkanı Recep Zıpkınkurt, çadırın Edirne esnafına zarar vereceği yönünde açıklamalar olduğunu belirterek, Edirne'nin bu çadırın kurulmasına ihtiyacı olmadığını söyledi. Zıpkınkurt, şöyle konuştu:
"Çok fazla bir katma değeri olmayacak. Edirne'nin çadırla kaybedecek zamanı yok. Edirne'nin güzelliklerini, değerlerini öne çıkaralım çok daha verimli işler yapmış oluruz. Oda olarak bugün de aynı duruştayız, Edirne'de çadırı istemiyoruz. Çadır Edirne ticaretine katkıda bulunacak bir yer değil. Çadır 40 gün süreyle kurulmuş iş yeri diyelim. Edirne'de ticari faaliyette bulunacak. 40 gün sonra bu çadır sökülüp gidecek. Ayıplı arızalı bir mal satılırsa, bu malı alan kime müracaat edecek? Kiminle irtibat kuracak? 'Edirne'den ayıplı mal aldım, Edirne'de kandırıldım' diyebilir. Edirne'nin imajını düşünüyorum, oradaki kişilerin ticaretini düşünmüyorum. 40 gün sonra bu çadırın muhatabı kim? Örneğin aldığım bir duyum var. Çakma ürün satılıyor. Mont varmış değeri bin 800 euro, 450 TL'ye satıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Demek ki normal bir ürün değil veya taklit, imitasyon bir ürün. Gurbetçi böyle bir ürün aldı. Adam, 'Bana Edirne'de sahte mal satıldı' niye ben Edirne'nin adını bununla kirleteyim? 40 gün birileri para kazanacak diye niye Edirne'nin imajını kötületeyim? Ben daha fazla işin o yönündeyim. Çadırın Edirne ekonomisine katkısı yoktur. Edirne'de zaten bugünlerde müşteri sıkıntımız yok. Sabah 06.00'da kalkıyorum, oteller, lokantalar, börekçiler dolu. Edirne 24 saat yaşıyor, dükkanını açan esnaf 24 saat iş yapıyor. Hiçbir otelimizde yer yok. Otellerimiz, pansiyonlarımız her taraf dolu. Yeter ki biz insanlara iyi davranalım, farklı fiyatlar uygulamayalım, şikâyet almayalım. Gurbetçilerimiz girişte nasıl gezip alışveriş yapıyorlarsa, dönüşte de aynı şekilde kente uğrasınlar. Gurbetçilerimizi en iyi şekilde ağırlıyoruz. Edirne'de iyi ve güzel şeyler oluyor. Daha iyi nerelere taşıyabilirizi konuşmalıyız."
ESNAF ODASI: ÇADIRA KARŞIYIZ
Edirne Esnaf Odaları Birliği Başkanı Kemal Cingöz de, birlik olarak çadır konusunda duruşlarını en başından beri gösterdiklerini ve karşı olduklarını dile getirdi. Çadırı ziyaret ettiklerini söyleyen Cingöz, daha sonra Vali Ekrem Canalp'ı ziyaret ederek, sıkıntılarını aktardıklarını kaydetti. Vali Canalp'ın yönlendirmesi üzerine Belediye Başkanı Recep Gürkan ile görüştüklerini ifade eden Cingöz,
"Belediye başkanımız bize o çadırı açan fuarcılığın temsilcisiyle bir randevu ayarladı. Onunla da görüşmemizde dedik ki, 'buraya Edirne esnafından başkası gelirse bunun altında siz de kalırsınız, biz de'. Çünkü esnaf bu işe çok tepkili, çarşıları kapatacağını, çadıra yürüyeceklerini ifade ediyorlar dedik" dedi.
Çadırın ayrıca esnafın en çok iş yaptığı günler olan Cuma, Cumartesi ve Pazar günü kapalı olması konusunda da anlaşıldığını söyleyen Cingöz, "Türkçe de bir deyim var, beyaz köpeğin pamukçu dükkanına zararı dokunur diye. O çadırın Edirne esnafına zararının dokunmaması mümkün değil. Biz bu çadırın açılmasına tamamen karşıyız. Ama artık açılmış ve gerekli izinler alınmış, biz de hiç olmazsa dedik ki bu iş hiç olmazsa Edirne esnafıyla olsun. Eğer ki Edirne esnafı da bu işten memnun kalırsa Edirne Valimizin de bize teklifi oldu, bize oradan yer göstereceğini, bundan sonra Edirne esnafının faaliyet gösterebileceğini söyledi" dedi.

Görüntü Dökümü
---------------------------
Kapıkule'de kurulan çadır drone ile havadan
Çadırdan detaylar
Çadırın içinden detaylar
Kapıkule Sınır Kapısı
Kapıkule'den gelen gurbetçi araçları
Belediye Başkanı Gürkan'ın açıklaması
Esnaf Odası Başkanı Cingöz'ün açıklaması
Ticaret Odası Başkanı Zıpkınkurt'un açıklaması
Çadırın içinden detaylar
Satılan ürünler

Haber-Kamera: Gurbet GÖKÇE-Ali Can ZERAY-Olgay GÜLER / EDİRNE,(DHA)-

===================

Kemer, bayramda 400 bin kişi bekliyor

Antalya'nın Kemer Kaymakamı Hüseyin Karameşe, Kurban Bayramı'nda yurt dışından gelecek turistler ve günübirlik tatilcilerle birlikte 400 bin civarında ziyaretçi beklediklerini söyledi. Kemer'deki rezervasyon durumunun dolma noktasına geldiğini vurgulayan Karameşe, tatil için ilçeyi tercih edecekleri rezervasyon yaptırmaları konusunda uyardı.
Türkiye'nin en önemli turizm noktalarından, Türk turizmindeki hareketliliğin yüzde 9'unu, Antalya'nın turizm kapasitesinin ise yüzde 30'unu karşılayan Kemer'de doluluk oranları yüzde 95 seviyelerinde seyrediyor. Yerli ve yabancı tatilcilerin en önemli tercihleri arasında yer alan Kemer'de doluluk oranının Kurban Bayramı ile birlikte yüzde 100'u bulması bekleniyor.
'GEÇEN SENEDEN DAHA FAZLA OLMASINI BEKLİYORUZ'
Kaymakam Hüseyin Karameşe, Antalya'nın turizm sezonuna iyi başladığını belirterek, "Geçen sene Antalya'mız turizm açısından çok verimli, çok dolu bir yıl geçirmişti. Bu sene ise çok şükür ki daha fazla turist bekliyoruz. Şu anki oranlarımız yüzde 20 kadar geçen seneye göre daha fazla Antalya'mıza turist geldi. Bu oran aynı şekilde Kemer'imize de yansıdı. Geçen sene 3 milyon 600 bin civarında Kemer'imize yabancı turist gelmişti ve otellerimizde ağırlamıştık. Bu seneki oran rakamsal olarak şu anda yaklaşık 1 milyon 800 bine çıktı. Bu rakamın bayram sonuna kadar 2 milyonu bulmasını bekliyoruz. Bu seneki rakamın geçen seneden daha fazla olmasını bekliyoruz. O yüzden turizm açısından hem Antalya olarak hem de Kemer olarak sevinçliyiz. Verimli bir yıl geçiyor. Güzel bir yıl geçiyor" dedi.
'TÜRKİYE'NİN EN GÜZEL LOKASYONLARINDAN BİRİ'
Geçen yıl Türkiye'ye gelen turistlerden yüzde 8-9 civarındakilerin Kemer'i tercih ettiğini anlatan Kaymakam Karameşe, "Antalya'ya gelenlerinde yüzde 30'u Kemer'i tercih etmiş. Bu sene de aynı oranların tekrar etmesini bekliyoruz. Çünkü Kemer'imiz Türkiye'nin en güzel lokasyonlarından biri. Güzel cennet vatanımızın en güzel lokasyonlarından biri. 52 kilometrelik muhteşem sahilimiz var. Koylarımız var. Buralarda 49 tane mavi bayraklı sahilimiz ve tesislerimiz var. Her noktası da ayrı güzellikte ve muhteşem denizimizle, sahilimizle, doğamızla, dağımızla ve tarihle birleşen bir lokasyon burası" diye konuştu.
'LÜTFEN GELMEDEN ÖNCE REZERVASYONLARINI YAPSINLAR'
Kemer'de 502 otel ve 118 bin yatak kapasitesi olduğundan bahseden Kaymakam Hüseyin Karameşe, şöyle devam etti:
"Şu an itibariyle yüzde 95 ile yüzde 100 oranlarında rezervasyonlar doldu. Çok iyiyiz. Bu bayramda biz tamamen dolmayı bekliyoruz. O yüzden bütün vatandaşlarımızı buraya davet ediyoruz ama lütfen gelmeden önce rezervasyonlarını yapsınlar. İletişime geçsinler öyle gelsinler. Ayrıca günübirlik gelen vatandaşlarımızla yerli turistlerimizi de sayarsak bu 2 milyon saydığım rakam, belki bir o kadar da günübirlik gelen turistlerimiz misafirlerimiz var. Biz bundan çok memnunuz. Gelmeye devam edin lütfen bu güzellikleri birlikte, hep birlikte yaşayalım. Emniyet ve jandarmadan son verileri aldım. Şu anda 200 bin kimlik bildirme kanununa göre bildirilen misafirimiz var. Günübirlik gelenleri saymıyoruz. Benim tahminim özellikle bayramda bir o kadar daha günübirlik gelen misafirimiz olacak. Yani biz bayramda en az 400 bin misafir bekliyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Plajdan detay
- Kaymakam Hüseyin Karameşe röportaj

415 MB /// 03.46"

Haber-Kamera: Levent YENİGÜN/KEMER (Antalya), (DHA)

=====================

Adaya terk edilen eşek için kurtarma seferberliği

Muğla'nın Marmaris ilçesinin Bozburun Mahallesi açıklarındaki Koca Ada'ya terk edilen eşek için kurtarma seferberliği başlatıldı. Çalışmayla kurtarılan eşeğe, 'Bahtiyar' adı verildi.
Bozburun Mahallesi açıklarındaki Koca Ada'ya kimliği belirsiz kişi veya kişilerce yetişkin bir eşek bırakıldı. Sadece denizden ulaşım sağlanabilen adadaki eşeği geçen cuma günü gören günübirlik gezi teknesi sahipleri ve tatilciler, harekete geçti. Hayvanseverlerin de desteğiyle, eşeğin kurtarılması için sosyal medya hesaplarından çağrıda bulunuldu. Bunun üzerine Marmaris Belediyesi ve AKUT ekipleri, Bozburun Mahalle Muhtarı Duran Güleç ile birlikte geçen pazartesi günü adaya hareket etti. Yapılan aramalara rağmen eşeğin izine rastlanılmadı. Dün (salı) akşamüstü günübirlik gezi tekne sahipleri adanın kıyısında eşeği görerek belediyeyi aradı. Tekneyle adaya gelen Muhtar Güleç ve belediye ekipleri, önce eşeğin karnını doyurarak, su verdi. Eşek, zorluk çıkarmadan kendisini balıkçı teknesine bindiren ekiplerle birlikte Bozburun Mahallesi'ne getirildi. Burada belediye aracına alınarak Marmaris Hayvan Rehabilitasyon Merkezi'ne götürüldü. Yapılan muayenede, eşeğin sağlık durumunun çok iyi olduğu tespit edildi. Marmaris Hayvan Hakları Derneği Başkanı Tülay Yıldız, "Bozburun Mahallesi ve teknecilerimizin özverisiyle adaya terk edilen eşeği kurtardık. Çok uysal ve sakin bir hayvan. Adını Bahtiyar olarak koyduk. Eşeği Muğla'nın Ulu ilçesinde çiftlik sahibi bir aile istemişti. Tekrar iletişime geçerek verilip, verilmeyeceği kararlaştırılacak. Mutluyuz" dedi.

Görüntü Dökümü
------------
- Teknecilerin ve hayvanseverlerin cep telefonu ile çektikleri eşeğin adadan kurtarılma görüntüleri

(Toplam: 5 dakika 33 saniye-124 MB görüntü)

Haber- Kamera: Ali GÜNDOĞAN / MARMARİS (Muğla), (DHA)

==================

Adana'da 5 bin paket kaçak sigara ele geçirildi

Adana'da polisin durdurup arama yaptığı otomobilde 5 bin 90 paket kaçak sigara ele geçirildi.
Adana Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, Yüreğir ilçesi Kışla Mahallesi'nde bir otomobili durdurdu. Yapılan aramada araç içinden 5 bin 90 paket gümrük kaçağı sigara ele geçirildi. Araç içinde bulunan 2 kişi gözaltına alındı.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
------
- Zanlıların Adli tıp birimine girişi
- Zanlıların Adli tıp biriminden çıkışı
- Polis aracının gidişi
- Adli tıp tabela

Süre:00' 53" Boyut: 99,2 MB

Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera:Eser PAZARBAŞI/ADANA,(DHA)

=================

Kurban pazarında sahte paralarla yakalandılar

Adana'da Kurban Bayramı öncesi kurbanlık pazarlarında piyasaya sürülmek istenen, 100'lük ve 200'lük sahte banknotlardan 16 bin 600 lira sahte para ele geçirildi, 4 kişi gözaltına alındı.
Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, yaptıkları uygulamada Seyhan İlçesi Yeşilyurt Mahallesi'nde taksiyi durdurdu. Polis araçta bulunan 2 yolcuyu gözaltına aldı. Şüphelilerin üzerlerinde aynı seri numaralarından oluşan 100'lük ve 200'lük sahte banknotlardan 13 bin 200 lira ele geçirdi.
Polisin diğer operasyonunda, ihbar üzerine durdurduğu otomobilde bulunan 2 şüphelinin üzerinde 3 bin 400 lira sahte para bulundu. Kurban pazarlarında piyasaya sürülmek istediği belirlenen sahte paralarla ilgili gözaltına alınan 4 kişi adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü
-------------------------
- Zanlıların adli tıp birimine getirilmesi
- Adli tıp birimi detaylar
- Sahte paraların göirüntüsü

SÜRE: 46" BOYUT: 86 MB

Haber:Çağlar ÖZTÜRK-Kamera: ADANA,(DHA)

===================

(Özel) - Sokak sokak dolaşıp, çocukları ücretsiz tıraş ediyor

DİYARBAKIR'da berber kalfası Resul Yılmaz (19), Kurban Bayramı öncesi sokak sokak dolaşıp, maddi durumu yetersiz olan ailelerin çocuklarını ücretsiz tıraş ediyor. Yılmaz, şimdiye kadar 150 çocuğu tıraş ettiğini, bayrama kadar 600 çocuğu tıraş etmeyi hedeflediğini söyledi.
Diyarbakır'da 10 yıldır kuaförde çalışan berber kalfası Resul Yılmaz, Kurban Bayramı öncesi sokakları dolaşıp, maddi durumu yetersiz olan ailelerin çocuklarını ücretsiz tıraş ediyor. Bayram öncesi tıraş ettiği çocukların mutluluğuyla mutlu olduğunu söyleyen Yılmaz, sokak sokak gezip 150 çocuğu tıraş ettiğini ifade etti. Yılmaz, Kurban Bayramı'na kadar 600 çocuğu tıraş etmeyi hedeflediğini söyledi.
Gezdiği sokaklarda hem çocuklar, hem de mahalle sakinlerinin yoğun ilgisiyle karşılaştığını belirten Yılmaz, "Çocukluk yaşlarımda maddi sıkıntılarım olduğu için tıraş olamıyordum. Bayramlarda tıraş olmak en büyük hayallerimden biriydi. Şimdi ise berber oldum. Çocukların bayrama tıraşla girmeleri için sokak sokak dolaşıp onları ücretsiz tıraş ediyorum. Çocuklarla birlikte mutlu oluyoruz. Birçok çocuğun hayalini gerçekleştirdik. Çocuklar çok heyecanlı ve mutlu oluyorlar. Gittiğim sokaklardaki esnaf ve mahalle sakinlerinin yoğun ilgisiyle karşılaşıyorum. 150 kişi tıraş ettim. Kurban Bayramı'na kadar 600 çocuğu tıraş etmeyi hedefliyorum" dedi.
Resul Yılmaz'ın kendilerini tıraş etmesini bekleyen çocuklar ise çok heyecanlı ve mutlu olduklarını söyledi.

Görüntü Dökümü
----------
Yılmaz'ın sokaklarda gezmesi
Sokaklarda çocukların tıraş edilmesi
Tıraş için sırada bekleyen çocuklar
Yılmaz'ın konuşması
Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU 245 MB

Haber-Kamera: Selim KAYA/DİYARBAKIR,(DHA)

====================

Skolyozu olduğunu, lise mezuniyet törenine giderken öğrendi

Muğla'nın Fethiye ilçesinde yaşayan Sevgi Sarıkaya (17), lise mezuniyet törenine hazırlanırken giydiği elbisedeki kemerin belinde eğri durduğunu fark edince gittiği doktorda skolyoz hastası olduğunu öğrendi. Antalya'da geçirdiği ameliyat ile artık dik durabilen Sarıkaya, "Ameliyattan sonra boyum uzadı" dedi.
Sevgi Sarıkaya, sırtında ağrı ve hafif eğrilik ile omuzlarının aynı hizada olmadığını hissetti ancak bunun geçici bir durum olduğunu düşünüp, doktora gitmedi. Lise mezuniyet töreni için giydiği elbisedeki kemerin belinde eğri durduğunu fark edince huzursuz oldu.Annesiyle birlikte doktora gitti. Sevgi Sarıkaya'ya skolyoz hastası olduğu ve omurgasında 56 derecelik eğrilik bulunduğu söylendi. İlk şoku atlattıktan sonra ameliyat için Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Kliniği İdari Sorumlusu Doç. Dr. Serdar Akalın'a başvurdu. Akalın tarafından ameliyat edilen Sarıkaya, dik durmaya başladı.
'AMELİYATTAN SONRA BOYUM UZADI'
Ameliyattan önce bazen sırtında ağrı hissettiğini belirten Sevgi Sarıkaya, çok fazla ayakta durduğunda ağrının arttığını ancak bunun geçici olduğunu düşündüğünü söyledi. Bazı giysilerinde belinde eğrilik olduğunu, duruşunun sol tarafa kaydığını, omuzlarının aynı hizada olmadığını fark ettiğini anlatan Sarıkaya, "Buna rağmen doktora başvurmayı düşünmedim. Lise mezuniyet törenine giderken giydiğim elbisenin kemeri eğri durunca doktora gittim ve skolyoz hastası olduğumu öğrendim. Önce şok oldum. Ameliyat olmaya karar verdim. En iyi doktora ulaşmak için araştırma yaptım. Doktorumun bu konuda çok iyi olduğunu öğrenince Antalya'ya geldim" dedi.Doç. Dr. Serdar Akalın tarafından gerçekleştirilen ameliyatın ardından kendini çok iyi hissettiğini kaydeden Sarıkaya, “Kendimi daha dik hissediyorum. Ayağa kalkınca boyum uzadı. Dimdik durabiliyorum. Bu çok güzel bir duygu" diye konuştu.
Üniversite sınavında sınıf öğretmenliği bölümünü kazanan Sevgi Sarıkaya, şimdi üniversiteli olmanın heyecanını yaşıyor.
Anne Keziban Sarıkaya ise "Sevgi'nin bazen belinde, sırtında ağrı oluyordu. Ama biz hep geçer diyorduk. Gerçekte öyle olmadığını gördük" dedi.
'56 DERECE SKOLYOZU VARDI'
Doç. Dr. Serdar Akalın da Sevgi'nin 20 gün önce kendilerine başvurduğunu, yapılan tetkiklerde omurgasında 56 derece skolyoz tespit ettiklerini belirtti. akalın şunları kaydetti.
"Omurgasında eğrilik nedeniyle sırtında ağrıları olan Sevgi'ye 5 gün önce omurga eğriliğini düzeltmek için ameliyat boyunca omuriliğin durumunu takip eden, omurilik iletiminde bir kesinti veya yavaşlama olması durumunda sinyal veren nöromonitör destekli düzeltme ameliyatı yaptık. Ameliyatta titanyum implantlar kullanarak, omurganın her bir segmentini birbirine yaklaştırarak, özel bir teknikle düzelttik. Hastanemizde şu anda dünyada uygulanan en ileri teknolojiyi kullanıyoruz. Nöromonitör destekli bir ameliyat bu. Nöromonitirazasyon dediğimiz çok ileri bu teknik, ameliyat sırasında hastanın tüm sinirlerini ölçmemizi sağlıyor. Böylece sinirsel herhangi bir komplikasyonu engellemeye yönelik katkı sağlayan önemli bir cihaz."
Sevgi'nin ameliyatın ikinci günü ayağa kalktığını, sağlık durumunun iyi olduğunu sözlerine ekleyen Doç. Dr. Akalan, taburcu etmeye hazırlandıklarını kaydetti.

Görüntü Dökümü
---------
-Skolyoz hastasının röntgen görüntüsü
-Ameliyattan detay görüntüler
- Ameliyattan önce ve sonra hastanın röntgen görüntüsü
- Hastane odasındaki hastadan ve annesinden detay görüntüler
- Doktorun hasta odasına girme ve hastayla diyalog görüntüleri
- Röp1: Doç. Dr. Serdar Akalın
- Röp2: Sevgi Sarıkaya
- Röp3: Keziban Sarıkaya
-Hastanın annesinin yardımıyla yataktan kalkma görüntüsü
- Hasta ve doktordan detay görüntüler

428 MB /// 3.59"

Haber: Selma KUNAR Kamera: Aslı DURAN / ANTALYA, (DHA)

====================

Hasadına başlanan harnup, ekonomiye kazandırılıyor

Mersin’in Silifke ilçesinde, bölgede keçiboynuzu olarak bilinen harnup hasadına başlanırken, pekmez ve unu yapılarak ekonomiye kazandırılıyor.
İlçenin kırsal kesimlerinde 300 dekar arazide üretimi yapılan, üreticiler tarafından ağaçlardan toplanıp çuvallara doldurulan harnup, bir süre depolarda saklandıktan sonra satışa sunuluyor. Pekmezi de yapılan keçiboynuzundan ilçede geçen yıl 1100 ton üretilirken, rekoltenin bu yıl 1400 ton olması hedefleniyor. Keçiboynuzu, özellikle ilçenin kırsal mahallelerinde hayvancılığın yanı sıra köylünün geçim kaynaklarından biri olarak ön plana çıkıyor. Keçiboynuzunun ağustos ayının ortalarında başlayan hasadı kasıma kadar sürüyor. Keçiboynuzu, kalitesine göre kilosu 2.5 ile 3 liradan alıcı buluyor.
Harnup üreticiliği yapan Hüseyin Kaya (64), 40 keçiboynuzu ağacıyla evinin geçimini sağladığını belirtirken, keçiboynuzunun kilosunu 2.5 ile 3 liradan satılmasını beklediklerini söyledi. Kendi ağaçlarında ürettikleri keçiboynuzlarının birinci sınıf olarak ayrılanların pekmez ve sofralık için kullanıldığını, ikinci sınıfların ise kozmetik ve yem sanayinde kullanılmak üzere fabrikalara gönderildiğini ifade eden Kaya, "Mayıs ayı başında büyümeye başlamaktadır. Haziran ve Temmuz aylarında ise olgunlaşır. Bu meyve olgunlaştıktan sonra rengi yeşilden kahverengiye dönüşür. Olgunlaşan bu meyveler ise Ağustos ayında hasat edilir. Hasat, mevsim koşullarına göre değişkenlik gösterebilir ve Kasım-Aralık aylarına kadar devam edebilir" dedi.
Harnup ve çekirdeğini una dönüştürerek yeni bir sektör oluşumu sağlayan Ümit Güven de, "Annem ve babam zamanında çocuklar sağlıklı olsun diye pekmez yaparlardı. Fakat benim ilgimi çeken bir şey, çekirdeğin boşa gidiyor olması ve hayvanlara veriliyor olmasıydı. Araştırdık pahalı ve çok sağlıklı bir şey. Biz de bunu değerlendirmek için makine yapıp ayrıştırarak çekirdeğin ununu yapmaya başladık. Avrupa bunu gıda sektöründe kullanıyor. Dondurmada ya da salep yerine kullanılabilir. Pekmezi, şerbeti, keçiboynuzunun unu, çekirdeğinin ununu yaparak değerlendiriyoruz. Biz bunu yoktan var ettik ve boşa giden çekirdekten bir servet çıktı" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
---------------
-Serpme yöntemiyle harnup toplanması
-Üretici Hüseyin Kaya röportaj
-Kadınların bodur ağaçlardan harnup toplaması
-Harnup işleme tesisi sahibi üretici Ümit Güven açıklama
-İşleme tesisi genel görüntü

(BOYUT: 561 MB) (SÜRE: 4.55 DK)

Haber-Kamera: Mehmet OKUR/SİLİFKE(Mersin), (DHA)

En Çok Aranan Haberler