HABER

DHA YURT BÜLTENİ - 8

  Şehit Tantürk'ün cenazesi baba ocağında Irak'ın kuzeyinde, ikmal konvoyunun geçişi sırasında terör örgütü PKK tarafından yola önceden yerleştirilen el yapımı patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu şehit olan Piyade Astsubay Üstçavuş Volkan Tantürk'ün (31), Kocaeli'nin Gölcük ilçesindeki baba ocağında dualar okunarak helallik alındı.

Şehit Tantürk'ün cenazesi baba ocağında

Irak'ın kuzeyinde, ikmal konvoyunun geçişi sırasında terör örgütü PKK tarafından yola önceden yerleştirilen el yapımı patlayıcının infilak ettirilmesi sonucu şehit olan Piyade Astsubay Üstçavuş Volkan Tantürk'ün (31), Kocaeli'nin Gölcük ilçesindeki baba ocağında dualar okunarak helallik alındı. Eşiyle birlikte, oğlunun Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılarak ağlayan Samiha Tantürk, bayıldı.
Dün, Irak'ın kuzeyinde ikmal konvoyunun geçişi sırasında PKK'lı teröristlerin önceden yola döşediği el yapımı patlayıcıyı infilak ettirmesi sonucu Piyade Astsubay Üstçavuş Volkan Tantürk, şehit düştü. Şehit astsubayın Gölcük Yukarı Değirmendere Mahallesi'ndeki baba ocağında cenaze namazı öncesinde Türk bayrağına sarılı tabutu getirilerek, dualar okunarak helallik alındı. Anne Samiha ve baba İsmail Tantürk oğullarının tabutuna sarılarak gözyaşlarına boğuldu. Güçlükle ayakta durabilen anne Samiha Tantürk, helallik alındığı sırada bayıldı. Hazır bekletilen sağlık ekipleri anne Samiha Tantürk'ü ambulansa alarak müdahalede bulundu.
Evin önünde alınan helalliğin ardından şehidin cenazesi, cenaze namazı için Değirmendere Merkez Camii'ne götürüldü.

Görüntü Dökümü
-----------
-Cenaze aracının gelişi
-Türk bayrağına sarılı tabutun indirilmesi
-Helalik alınması, annenin bayılması

Haber-Kamera:Ergün AYAZ-Dinçer AKBİR-Alişan KOYUNCU-Soner GÜLEZER/GÖLCÜK(Kocaeli), (DHA)

=============

HDP önündeki eylemde 22'nci gün

Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen ailelerin HDP il binası önündeki oturma eylemi, 22'nci güne girdi. Muş'tan gelip eyleme katılan İkram Gürtük, 5 yıldır kayıp olan oğlu Musa'nın (21), terör örgütü PKK'ya yönelik düzenlenen hava harekatında etkisiz hale getirildiği belirlenince, cenazeyi teslim alıp memleketine döndü. HDP il başkanlığı önünde 45 ailenin bekleyişi sürüyor.
Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, bir gün sonra, partinin Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı.
HAVA HAREKÂTINDA ETKİSİZ HALE GETİRİLDİĞİ BELİRLENDİ
Muş'tan Diyarbakır'a 18 Eylül'de gelip, HDP önünde oturma eylemine katılan İkram Gürktük'ün 5 yıldır haber alamadığı oğlu Musa'nın, güvenlik güçlerince 10 Eylül'de Diyarbakır'ın Dicle ilçesindeki Görese Dağı'nda terör örgütü PKK'ya yönelik hava harekatında etkisiz hale getirildiği belirlendi. Oğulları Musa'nın cenazesini teslim alan Gürtük ailesi, Muş'a döndü.
Oturma eyleminin 22'nci gününde HDP İl Başkanlığı önünde 45 aile bekleyişini sürdürüyor.
'İKİZİN SENSİZ BİR ŞEY YEMİYOR'
Kızı Songül için 11 Eylül'den bu yana oturma eylemi yapan Fatma Akkuş, dayanacak gücünün kalmadığını söyledi. Akkuş, kızının ve kayıp çocukların bulunmasını isteyerek, "22 gün değil, 22 ay da olsa bekleyeceğiz. Ben bekliyorum. Çocuklarımızı ya ölü ya diri getirsinler. Onların gelme imkanı yoksa, bizi görüştürsünler. 5 sene insan nasıl bir çocuğundan haber alamaz? Vicdan ve merhamet artık. Yeter artık. Çocuklarımızı istiyoruz. Bu acı yeter artık. Kızıma da sesleniyorum; gelsin devlet arkasındadır. Kızım, Songül'üm gel artık. İkizin sensiz bir şey yemiyor. Sen lahmacun seviyorsun diye o da yiyemiyor" dedi.
OTURMA EYLEMİNDEKİ AİLELER
1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.
2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını ileri sürerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.
3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.
4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.
5- Gaziantep'te oturan Şevket- Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.
6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.
7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.
8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.
10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ederek 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını ileri sürdüğü oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.
12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.
13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan- Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eyleme katıldı.
14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.
15- Ayten- Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.
17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'un ziyareti sırasında HDP önüne gelip eyleme katıldı.
19- Mardinli ancak Diyarbakır'da oturan Salih- Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metine bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.
20- Aslen Siirtli olan ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Kuzey Irak'a kaçırıldığını söyleyerek, 10 Eylül günü oturma eylemine katıldı.
21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü ileri sürdüğü oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.
22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2015'te kaybolan ve internette terörist kıyafeti giydiği videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, akrabalarını ziyaret etmek için de memleketi Erzurum'a giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.
24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen, 3 yıl sonra da terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.
26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemi başlattı.
27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını iddia eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine katıldı.
29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemine katıldı.
30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıl önce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.
32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı. Emrah’ın annesi Leyla Avunan, babası Bilal Avunan ve akrabaları da 22 Eylül’de oturma eylemine katıldı.
33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.
34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemine başladı.
35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemi başlattı.
36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul’da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye’ye götürüldüğünü iddia ettiği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül’de oturma eylemine başladı.
37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği, o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül’de oturma eylemine katıldı.
38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül’de oturma eylemindeki yerini aldı.
39- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş’ta terör örgütü PKK’ya katıldığını iddia ettiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül’de oturma eylemine başladı.
40- Siirtli Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine döndüğü sırada Diyarbakır’ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül’de oturma eylemine katıldı.
41- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK’nın elinde olduğunu iddia ettiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül’de oturma eylemine başladı.
42- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan ve terör örgütü PKK’nın kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül’de oturma eylemine başladı.
43- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken, kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Erkan (24) için 20 Eylül'de oturma eylemine başladı.
44- Kütahya’dan gelen Hatice Levent, 18 yaşındayken 2015 yılında Bitlis’te üniversite öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği kızı Fadime için 22 Eylül'de oturma eylemine başladı.
45- Muş'tan Diyarbakır'a gelen Güzel Aslan, 5 yıl önce mobilyacıda çalışırken kaybolan oğlu Turan Aslan (26) için 23 Eylül'de oturma eylemine başladı.

Görüntü Dökümü
---------
HDP il binası
Ailelerin bekleyişi
Fatma Akkuş ile röportaj
Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 224 MB

Haber-Kamera: Mücahit YOLCU, Mehmet Mucahit CEYLAN, Selim KAYA/DİYARBAKIR,(DHA)

==================

Trafikte 'yol vermeme' tartışmasında kaydettiği görüntüleri paylaştığı için şikayet edildi

Konya'da edebiyat öğretmeni Kamil Söğüt (38), eşi ve çocuklarıyla otomobille giderken, 'yol vermeme' iddiasıyla yanına gelen 4 kişiyle yaşadığı tartışma anına ait görüntüleri sosyal medyada paylaşıp şikayette bulunmuştu. Söğüt, 4 kişinin görüntülerini izinsiz paylaştığı yönünde şikayeti üzerine jandarmaya gidip ifade verdi. Kadınhanı ilçesindeki bir okulda görev yapan edebiyat öğretmeni Kamil Söğüt, pazar günü akşam saatlerinde eşi Ferhan Söğüt ve 2 çocuğuyla birlikte ilçeye gittiği sırada, yolda 27 AAC 911 plakalı aracın sürücüsüyle 'yol vermeme' tartışması yaşadı. Hafif ticari araç sürücüsü, Ladik Kavşağı'nda gelip ışıkta beklediği sırada aracından indi. Söğüt de o anları cep telefonu kamerasına kaydetti. Görüntülerde araçtan sürücüyle birlikte inen 3 kişi, Söğüt'ün otomobilinin yanına gelip kapıyı açarak, "Biz senden yol istedik. Sağ taraftan geçilmez" dedi. Söğüt de, "Sağ tarafta kamyon varken ben nasıl geçeceğim, nasıl yol vereceğim?" diye sordu. Aralarında çıkan kısa süreli tartışmanın ardından Söğüt, "Plakanızı aldım, ben polisim" dedi. 4 kişi, yanlarındaki kadının da iknasıyla araçlarına döndü.
Söğüt, önündeki hafif ticari araçtaki sürücünün ineceğini anlayınca cep telefonu kamerasıyla kayda başladı. Olay anına ait cep telefonu kamerasına kaydettiği görüntüleri sosyal medya hesabından yayınladı. 4 kişi hakkında da Sarayönü Jandarma Komutanlığı'na şikayette bulundu. Şikayet üzerine çalışma başlatan jandarma, aracın plakasından 4 kişinin kimliğini belirleyip gözaltına aldı. 4 kişi, ifadelerinin ardından serbest bırakılırken hakkında 'tehdit ve hakaret' suçundan soruşturma başlatıldığı belirtildi.
4 kişi ise kendilerine ait görüntünün izinsiz yayınladığı gerekçesiyle Söğüt hakkında şikayette bulundu. Jandarmaya gidip ifade veren Söğüt, yaşanan olayı anlatıp, "Işıklarda önümde durup araçtan indikleri için tam olarak ne yapacaklarını bilemediğim için tedbir amaçlı telefonumu açarak video çekmeye başladım. Bu sırada da karşı taraftan 5 kişi araçtan inip, aracımıza geldi. Birisi gelip arabamın kapısını açarak, kolumdan çekiştirmeye başladı. Diğerleri de bana karşı laf dalaşında devam etti. Bu olay olurken de, videoyu çektiğimi fark ettikleri için aracımızdan ayrılıp kendi araçlarına doğru gittiler. Toplumsal bir farkındalık ortaya koymak için ve bu tarz olaylar kimsenin başına tekrar gelmesin diye, sosyal medyadan herhangi bir isim belirtmeden, hedef göstermeden paylaştım"dedi.

Görüntü Dökümü
-------------
- Tartışma anı cep telefonu kamerası

Haber: Hasan DÖNMEZ KONYA-DHA

===================================

Eski cezaevi 'Cezaevi Müzesi'ne dönüştürüldü - (ÖZEL)

Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinde, 52 yıl önce inşa edilen ve 37 yıl cezaevi olarak kullanıldıktan sonra boşaltılan bina, aslına uygun olarak restore edilerek 'Cezaevi Müzesi'ne dönüştürüldü.
Gedik Mahallesi'ndeki eski cezaevi, 37 yıl aktif olarak mahkumları barındırdı ve 19 yıl önce yenisi yapılınca kapatıldı. Adalet Bakanlığınca Yeşilyurt Belediyesine devredilen eski cezaevinde, 2015'te Kültür ve Turizm Bakanlığının desteğiyle restorasyon başladı. Restorasyonu 2019'da biterek Kültür Tepesi haline gelen cezaevi içerisinde müze, konferans salonu ve tiyatro sahnesinin de yer aldığı Kültür Evi'ne dönüştürüldü. Cezaevi binasının bir bölümü aslına uygun olarak müze haline getirildi. Kalan bölümü ise konferans salonu ve tiyatro sahnesiyle bir çok kültürel etkinliğe ev sahipliği yapmaya başladı. Cezaevinin de bulunduğu Namazgah Mevkisinde, DAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının finans desteğiyle temeli geçen yıl atılan 'Gedik Kent Parkı Rekreasyon Projesi'nin de tamamlanmasıyla bölge, 'Kültür Tepesi' haline geldi.
'KİTAP OKUMAZLARSA BÖYLE BİR CEZAEVİNE DÜŞME İHTİMALLERİ VAR'
Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar, cezaevinin yıllarca eski Yeşilyurt'un cezaevi olarak kullanıldığını belirterek, şunları söyledi:
"Biz devraldığımız zaman burası harabe, izbe, her tarafı duvarla ve demirlerle kapatılmış bir şekilde duruyordu, özellikle uyuşturucu bağımlılarının yatağı konumundaydı. Çatısı tamamen çökmüştü. Burası bir anlamda suç işleme yeri gibiydi. Şehrimizin de merkezinde olan bir bölge. Biz burası Ceza Tevkif Evleri'nden talep ettik. Sağ olsun ilgili kurum da bizim bu talebimizi yerine getirdi. Biz de burayı projelendirdik, Kültür ve Turizm Bakanlığı'yla da projemizi paylaştık. Bakanlığımız da burada halkın özellikle kültürel anlamdaki ihtiyaçların giderilmesine yönelik çalışmalar ve alanlar olursa destek verebilecekleriyle ilgili bize o zaman bir proje tavsiyesinde bulunmuşlardı. Biz de burada şu anda 130 kişinin oturabileceği bir mini konferans salonu, aynı zamanda meclis toplantılarımızı yaptığımız bir salon oluşturduk. Yaklaşık 600 metrekarelik bir alanda daha önce çok başarılı bir şekilde bölgemize kazandırmış olduğumuz Millet Kıraathanemiz vardı, burada da ikincisini hemşerilerimiz hizmetine sunmuş olduk. Burası bir cezaeviydi. Orta kısmı yıkılmıştı, üst kısmı ve alt idari kısmını da tamamen koruduk. Mevcut koğuşları içerisine balmumundan heykeller yaparak koruduk. Buranın tarihi bir takım objelerini de yine buraya uygun bir şekilde dizayn ettik. Eski bulabileceğimiz, bulduğumuz ve burada olup kullanabileceğimiz, burayı yansıtan ürünlerimizi de sergiye açık bir şekilde ayarladık. Burası şimdi koğuşların olduğu, tek kişilik hücrelerin olduğu, yine çoklu mahkûmların yıkandıkları, yemeklerini yaptıkları yerleri tamamen koruduk. Aynı zamanda volta attıkları açık avlu dediğimiz toplu koğuşun hemen yanında da o avluda da güneşlenme ve gezinti alanları bulunuyor. Bir de mahkûmların özellikle aileleriyle buluşma günlerinin yapıldığı açık görüş alanını da koruduk. Orada hem mahkûmları simgeleyen heykeller yaptık, hem de onların ziyarete gelen ailelerinin onlarla görüşebileceği şekilde burayı bir anlamda cezaeviyken, kültür merkezine dönüştürdük. Biz burada şu temayı işliyoruz; burada eğer insanlarımız okumazlarsa, millet kıraathanemizden faydalanmazlarsa, gençlerimiz çalışmazlarsa, suç işleme oranları haliyle yükselecek, suç işleyince de gidecekleri yer belli, kalacakları yer belli, şartları belli, ortamı belli. Işığı olmayan küçük bir havalandırması olan tek başına ve belki istediği gibi uzanamayacak pozisyonda bir yere düşme ihtimalleri var ama hemen kültür merkezinin içerisindeki Millet Kıraathanesi'nden istifade ederlerse, yararlanırlarsa, oradaki kitaplardan okurlarsa, o kitaplardaki bilgilerden edinirlerse cezaevine girmeleri de gerekmeyecek. Kendi kendilerine bir faydaları olacak. Aynı zamanda bulundukları topluma faydaları ve yararları olacak. O dönem burada yatan kişilerle de tanıştım."
Çeşitli maket ve heykellerle cezaevi yaşamını anlatan müzeye ise vatandaşlar ise ilgi gösteriyor.

Görüntü Dökümü
-------------
- Cezaevinin havadan drone ile görüntüleri
- Kültür Evi'nden detaylar
- Cezaevinin içi
- Koğuşlardan görüntüler
- Muhabirin anonsu
- Millet Kıraathanesi'nden detaylar
- Cezaevinin görüş alanı
- Başkan Mehmet Çınar röp.
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Taha AYHAN-MALATYA-DHA

=============

3 gece üst üste girdiği manavda muz çalarken görüntülendi

Bursa'nın İnegöl ilçesinde, üst üste 3 gece aynı manava giren şüpheli, muz ile 900 lirayı çalarken güvenlik kamerasına yakalandı.
İnegöl ilçesi Mahmudiye Mahallesi'nde manav sahibi olan Ahmet Özkuzu (61), geldiği dükkanında kasada bulunan bozuk paraların olmadığını gördü. Güvenlik kamerasını izlediğinde manava hırsız girdiğini gören Özkuzu, çalınan miktar az olduğu için polisi aramadı. Akşam evine giden Özkuzu, ertesi sabah geldiğinde ise kasadaki 900 liranın çalındığını fark etti. Bu kez durumu polise bildirdi.
Manava gelen polis, parmak izi çalışması yapıp, güvenlik kameralarını inceledi. Görüntülerden şüphelinin kasadaki 900 lira ile 1 muzu çalıp kaçtığı anlar tespit edildi. Polis, şüpelinin kimliğini belirlemek için araştırma başlatırken, hırsız üçüncü gece de manava girdi.
Bu kez kasada para bulamayan şüpheli, muz alıp, kayıplara karıştı.

Görüntü dökümü;
-------------
-Güvenlik kamerası görüntüleri
-Manavcı ile röportaj

Boyutlar: 679 MB / 6 MB

Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ/İNEGÖL (Bursa), (DHA)

En Çok Aranan Haberler