HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA YURT BÜLTENİ- 8 

  Tren kazasında kolunu kaybeden Nurduvan Aktürk'e robotik kol müjdesi Tekirdağ'ın Çorlu ilçesindeki tren kazasında sol kolunu kaybeden Nurduvan Aktürk'e (59) halen meme kanseri tedavisi gördüğü Tekirdağ Devlet Hastanesi'nde robotik kol takılacağı bildirildi. Müjdeli haber üzerine duygulanan Aktürk, "Bana bu konuda yardımcı olan herkese duacıyım" dedi.

Tren kazasında kolunu kaybeden Nurduvan Aktürk'e robotik kol müjdesi

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesindeki tren kazasında sol kolunu kaybeden Nurduvan Aktürk'e (59) halen meme kanseri tedavisi gördüğü Tekirdağ Devlet Hastanesi'nde robotik kol takılacağı bildirildi. Müjdeli haber üzerine duygulanan Aktürk, "Bana bu konuda yardımcı olan herkese duacıyım" dedi.
Çorlu'da 8 Temmuz 2018 tarihinde 25 kişinin yaşamını yitirdiği tren kazasında sol kolunu kaybeden Nurduvan Aktürk'e, Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım ve Edirne İl Sağlık Müdürü Cengiz Becerir'in girişimleriyle meme kanseri nedeniyle tedavi gördüğü Tekirdağ Devlet Hastanesi'nde, Sağlık Bakanlığı'nca temin edilecek robotik kol takılacak. Bugün, sabah saatlerinde tedavi gördüğü hastaneye gelen Nurduvan Aktürk'e, Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürü Hacı Bayram Zengin, Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Hülya Becerir, Tekirdağ Devlet Hastanesi Şube Müdürü Tolga Atasever tarafından robotik kol takılacağı müjdesi verildi. Bu haber üzerine duygulanan Aktürk, "Bana bu konuda yardımcı olan herkese duacıyım. Demir yollarından bir şey görmedik. Ama valimiz, bakanlığımız ve hastane yönetimi sağ olsunlar buna el attılar. Bana da sürpriz oldu. Dün akşam bakanlıktan aradılar. Bir kızım var ve yakında torunum olacak. Bu nedenle de çok mutlu oldum. İnşallah torunum olduğunda kucağıma alabileceğim. Şuan çok mutluyum ve daha iyiyim. Bakın bana verilen çiçeği böyle tek kolumla tutamıyorum. Ama kolum geldiğinde torunumu kucaklayabileceğim" dedi.
Tekirdağ Halk Sağlığı Müdürü Hacı Bayram Zengin, "Tren kazasında yaralılarımız içerisinde olan, Nurduvan hanım malum sol kolunu kaybetti. Kol ampitasyona uğradı. Gönül arzu ederdi ki bu kötü kaza hiç yaşanmasaydı. Nurduvan hanımın kolu trenin altında sürtünmeyle çok ağır şekilde zedelendi. Bu nedenle kolu Re implantasyon imkanı yoktu. Bugün bir araya gelme sebebimiz nedeni, Nurduvan teyzemize inşallah Sağlık Bakanlığımızın girişimi, sayın valimizin talimatları ile yeni bir robotik kol hazırlandı. Kısa süre sonra yeni koluna kavuşmuş olacak ve bundan sonra da daha mutlu ve rahat bir hayat sürmesini diliyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-----------
-Hastane tabelası
-Kolu kopan Nurduvan Aktürk
-Çiçek verilmesi
-Nurduvan Aktürk röp.
-Bayram Zengin röp.
-Detaylar

Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,(DHA)

=====================

HDP önünde oturan anne: Kızımın, kardeşinden haberi bile yok

Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 55 ailenin, HDP il binası önündeki oturma eylemi 52'nci günde de devam etti. Terör örgütü PKK tarafından, 4 yıl önce kaçırılan kızı Hayal için, 1,5 yaşındaki küçük kızı Asmin Nisa ile oturma eylemi yapan Süheyla Demir, "Kızımın kardeşinden haberi bile yok. Kızım, kardeşinin hatırı için geri dön" dedi.
Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. Eylem, 52'nci günde de 55 aile tarafından sürdürüldü.
KARDEŞİ OLDUĞUNDAN HABERİ YOK
Süheyla Demir de 2014 yılında, lise 3'üncü sınıf öğrencisiyken PKK tarafından kaçırılan, o tarihte 17 yaşında olan kızı Hayal için oturma eylemi yapıyor. 1,5 yaşındaki kızı Asmin Nisa ile birlikte Ağrı'dan gelip, 3 Ekim günü oturma eylemine katılan Süheyla Demir, kızına geri dönmesi için çağrıda bulundu. Anne Demir, "Kızım Ağrı merkezde okuyordu. Gece pansiyonda kalıyordu. Pansiyondaki arkadaşları kızımı yoldan çıkarttı. Bir çok yere gittik ama hiç bir yerden haber alamadık. Kızım gidişinde 9 ay sonra aradı. Onlara katıldığını, durumunun iyi olduğunu, kendisini merak etmemizi söyledi. Nerede olduğunu söylemedi. Kızım, eğer beni görüyorsan, duyuyorsan lütfen geri dön. Gittiğin yol, yol değil. Boş bir yol, böyle bir dava yok. Sizi kullanıyorlar. Boşu boşuna hayatınızı çürütüyorlar. Kızımın 1,5 yaşındaki kardeşinden haberi bile yok. Eğer burada kardeşini görüyorsan, kardeşinin hatırı için bize geri dön" dedi.

OTURMA EYLEMİNDEKİ AİLELER
1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.

2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını ileri sürerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.

3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.

4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.

5- Gaziantep'te oturan Şevket-Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.

7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.

8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.

10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ederek 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını ileri sürdüğü oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.

12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan-Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eyleme katıldı.

14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.

15- Ayten-Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.

17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü HDP önüne gelip eyleme katıldı.

19- Mardinli olan, ancak Diyarbakır'da oturan Salih-Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metina bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.

20- Aslen Siirtli olan, ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Irak'ın kuzeyine kaçırıldığını söyleyerek, 10 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü ileri sürdüğü oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.

22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2015'te kaybolan ve internette terörist kıyafeti giydiği videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, memleketi Erzurum'daki akrabalarının yanına giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.

24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen, 3 yıl sonra da terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.

26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını iddia eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine başladı.

29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemindeki yerini aldı.

30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıl önce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı. Emrah’ın annesi Leyla Avunan, babası Bilal Avunan ve akrabaları da 22 Eylül’de oturma eylemine katıldı.

33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.

34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemi başlattı.

35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemine başladı.

36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul’da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye’ye götürüldüğünü iddia ettiği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül’de oturma eylemine başladı.

37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği, o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül’de oturma eylemine katıldı.

38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül’de oturma eylemindeki yerini aldı.

39- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş’ta terör örgütü PKK’ya katıldığını iddia ettiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül’de oturma eylemine başladı.

40- Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine dönerken Diyarbakır’ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül’de oturma eylemine katıldı.

41- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK’nın elinde olduğunu iddia ettiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül’de oturma eylemine başladı.

42- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan, PKK'lı teröristlerin kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül’de oturma eylemine başladı.

43- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken, kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Erkan için 20 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

44- Kütahya’dan gelen Hatice Levent, 18 yaşındayken 2015 yılında Bitlis’te üniversite öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği kızı Fadime için 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

45- Muş'tan Diyarbakır'a gelen Güzel Aslan, 5 yıl önce mobilyacıda çalışırken kaybolan oğlu Turan Aslan (26) için 23 Eylül'de oturma eylemine başladı.

46- Batman'dan gelen Zehra Çak, 5 yıl önce kaybolan oğlu Azat Çak (23) için 26 Eylül'de oturma eylemine başladı.

47- İstanbul Sultangazi'den gelen İmmihan Nilifırka, Ege Üniversitesi Gazetecilik bölümü son sınıf öğrencisiyken, 21 Mart 2015'te kaybolan oğlu Mehmet (22) için 27 Eylül'de oturma eylemine başladı.

48- Gaziantep'ten gelen Cennet Kabaklı, 2015'te usta birliğine giderken Tunceli Pülümür yolunda terör örgütü PKK tarafından kaçırılan asker oğlu Adil Kabaklı (24) için 28 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.

49- Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden gelen Sıddıka Tatlı, Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık bölümü son sınıf öğrencisiyken 2014'te kaybolan, terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz Tatlı (27) için 29 Eylül'de oturma eylemine başladı.

50- Batman’dan gelen Melike Akdoğan, 14 yaşında lise öğrencisiyken geçen yıl ortadan kaybolan ve dağa götürüldüğünü düşündüğü oğlu Abdulkadir için 2 Ekim'de oturma eylemi başlattı.

51- Ağrı’nın Hamur ilçesinden gelen Süheyla Demir, 2014'te lise 3'üncü sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettiği kızı Hayal için 3 Ekim'de oturma eylemine başladı.

52- Muş'tan gelen Süheyla ve eşi Maşallah Yenilmez, 2015'te Bitlis Eren Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümünde okurken, ortadan kaybolan kızları Sümeyye Yenilmez (24) için 5 Ekim'de oturma eylemine katıldı.

53- Diyarbakır'ın Kulp ilçesinden gelen Menfiye Yıldırım, 2017'de kaybolan oğlu Mesut Yıldırım (25) için 5 Ekim'de oturma eylemine başladı.

54- Diyarbakırlı Hatice Ceylan 2015’te, 15 yaşındayken Kur'an kursunda hafızlık okurken kaybolan oğlu Cafer için 8 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

55- Ağrı Taşlıçay ilçesi Kumluca köyünden gelen Yasin Kaya, kızı Çiğdem Kaya'nın (21) Ağrı Anadolu Lisesi 2. sınıf öğrencisiyken dağa kaçırıldığını söyleyerek 15 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

Görüntü Dökümü
----------
HDP il binası önü
Oturma eylemi yapan ailelerden detay
Süheyla Demir ve 1,5 yaşındaki kızı Asmin'den detay
Süheyla Demir'in konuşması
Genel ve detay

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 355 MB

Haber-Kamera: Emrah KIZIL, Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR,(DHA)

======================

Çalınan el işlemesi 500 bin lira değerindeki halıları jandarma buldu

Denizli'nin Tavas ilçesinde, bir halı koleksiyoncusundan 500 bin lira değerindeki el işlemesi 7 ipek halıyı çalan 3 kişi, jandarma tarafından yakalandı. İncil'de geçen ve Hz. Süleyman'ın tasvir edildiği bir resminde bulunduğu halılar, sahibine teslim edildi.
Geçen eylül ayında Tavas'ta yaşayan bir koleksiyoncunun evinin kapısı kırılarak 7 halı çalındı. İl Jandarma Komutanlığı Suç Araştırma Timi (JASAT) zanlıların kim olduğunun belirlenmesi ve yakalanması için çalışma başlattı. Bölgedeki işyerleri ve evlerin güvenlik kamera kayıtlarını inceleyen JASAT ekipleri, hırsızlık olayını Ercan K. (35), Ertuğrul Y. (45) ve Hasan S.'nin (37) yaptığını tespit etti. Operasyonda jandarma 3 kişiyi yakalayıp, gözaltına aldı. Sorgularının ardından adliyeye sevk edilen zanlılardan Hasan S. adli kontrolle serbest bırakılırken, Ercan K. ve Ertuğrul Y. tutuklandı. Koleksiyoncudan çalınan 7 ipek halının değerinin yaklaşık 500 bin lira olduğu öğrenildi. Jandarma tarafından başkalarına satılmak üzereyken ele geçirilen halılar sahibine telim edildi. Halılardan birinde, İncil'de geçen ve Hz. Süleyman'a Sheba kraliçesinin getirdiği altınların tasvir edildiği resim işlemesinin yer aldığı öğrenildi.

Görüntü Dökümü
-----------
-Halılardan görüntü
-İki zanlının adliyeye çıkarılması
-Adliyeden görüntü

Haber: Ramazan ÇETİN / DENİZLİ, (DHA)

======================

Bursa’daki ilkokulun 2 projesine AB’den destek

Bursa’nın Nilüfer ilçesindeki Abduralman Vardar İlköğretim Okulu, hazırladığı 2 projeyle Avrupa Birliği’nden (AB) hibe desteği kazandı.
Abdurrahman Vardar İlkokulu 2/G sınıfı öğretmeni ve projenin yürütücüsü Nermin Serdar, hazırladıkları “Cultures Meet in Europeö (Kültürler Avrupa’da Buluşuyor) ve ‘Time to Make the Move’ (Harekete Geçme Zamanı) projelerinin AB tarafından desteğe değer görüldüğünü söyledi. 'Kültürler Avrupa’da Buluşuyor' projesini İspanya, Portekiz, İtalya, Avusturya ve Kuzey İrlanda’dan 5 ilkokul ile birlikte yürüttüklerini ifade eden Serdar, projenin öğretmen ve öğrencilerin gelişimi için çok önemli fonksiyon oluşturduğunu kaydetti. Kültürel mirasın, bir toplumun üyelerine ortak geçmişlerini anlatan, aralarındaki dayanışma ve birlik duygularını güçlendiren bir hazine olduğunu vurgulayan Serdar, “Etkinliklerimizde kendi kültürümüzü farklı ülkelerdeki öğretmen ve öğrencilere aktarma imkanı bulduk. Aynı şekilde bizler de gittiğimiz ülkelerin kültürlerini öğreneceğiz. Öğrencilerimiz kültürel çeşitliliğin güzelliğini görecekler, projemizle kültürler arasında pozitif bir farkındalık yaratmış olacağız. Öğrencilerimizin Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BİT) becerileri geliştirirken dil becerileri de gelişmiş olacaktırö dedi.
HAREKETE GEÇME ZAMANI
Nermin Serdar, İngiltere, Macaristan, İspanya, Portekiz ve Fransa’daki okullarla birlikte yürütecekleri “Time to Make the Moveö (Harekete Geçme Zamanı) başlıklı projede de düzensiz ve sağlıksız beslenme ve hareketsizliğin sonucu çok ciddi bir sağlık sorunu haline gelen obeziteye dikkat çekmeyi hedeflediklerini bildirdi. Öğrencilerin bu proje ile sağlıklı beslenme konusunda bilinçlendirileceğine işaret eden Serdar, “Sağlıklı toplumlar sağlıklı çocuklarla mümkün olur. Projemiz ile çocuklara küçük yaşta beslenme ve sağlıklı yaşama bilinci kazandırmak, beslenme konusunda onlara rehberlik etmek ve düzenlenecek eğlenceli etkinliklerle fiziksel aktivite alışkanlığı kazandırmayı amaçlıyoruz. Hareketli bir yaşam, sağlığın temelini oluşturur. Eş güdümlü olarak ortak ülkelerle yapılacak etkinlikler düzenlenerek, sağlıklı yaşam hakkında pozitif bir farkındalık yaratmış olacağızö diye konuştu.
DERECEYE GİRENLERE ÖDÜL
Okul Müdürü Mustafa Akçay da, AB destekli iki projeyi okullarında hayata geçirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. Abdurrahman Vardar İlkokulu olarak çocukların gelişimine büyük önem verdiklerini aktaran Akçay, öğretmen kadrolarının bu konuda ciddi anlamda kafa yorup önemli projeleri hayata geçirdiğini anlattı. Etkinlik kapsamında her iki projeye ilişkin düzenlenen resim ve şiir yarışmasında dereceye girenlere çeşitli hediyeler verildi.

Görüntü döküm;
---------
-Öğrencilerden yöresel kıyafetleriyle detaylar
-Öğrencilerin sınıftaki görüntüleri
-Öğrencilerin etkinlik alanından görüntüleri
-Nermin Serdar ile röportaj

Boyut: 620 MB

Haber-Kamera: Gürkan DURAL/BURSA,(DHA)

====================

Ailece sanata gönül verdiler

Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 20 yıllık mozaik ve hurda sanatçısı Mervan Altınorak (50), yıllardır eserler ortaya çıkardığı sanatı eşine ve kızına öğretti. Aile boyu sanata gönül veren 'Altınorak' ailesi, birlikte atölye çalışmaları yapıyor.
Reyhanlı’daki atölyesinde çalışmalarını sürdüren Merdan Altınorak, 20 yıl önce hobi olarak mozaik sanatına başladı. Mozaik sanatı yıllar geçtikçe Altınorak'ın mesleği haline geldi. İlerleyen yıllarda ise bu defa hurda parçalarından heykeller yapmaya başlayan Altınorak'ı örnek alan kızı Dilara Altınorak (19) da resim, mozaikle resim, hurda parçalarından heykeller yapmaya başladı. Anne Nur Altınorak ise eşi ve kızının hurda parçalarından yaptığı heykelleri mozaikle süslemeye başladı.
EŞİNİ DESTEK, KIZINDAN ÖRNEK ALDI
Altınorak’ın eşi Nur Altınorak (43), en büyük desteği eşinden, ilhamı da kızı Dilara’dan aldığını söyledi. Hurda ve mozaikle çalışmaya başlayan kızı Dilara’yı örnek aldığını belirten Nur Altınorak, “Bir anda kendimi hurda ve mozaik sanatının içinde buldum. En büyük desteği de eşimden alıyorum. Burada, hurda ile 3 boyutlu eserler ortaya çıkarıyor daha sonra da bunları mozaikle süslüyorum. Ortaya daha farklı eserler çıkmaya başladı. İşi severek ve isteyerek yapıyor ve büyük zevk alıyorumö dedi.
SANAT AİLEDE SEVGİYİ ARTTIRIR
Lise son sınıf öğrencisi Dilara Altınorak ise babasının sanata olan ilgisiyle kendisinin de bu yolda ilerlediğini belirterek Dilara Altınorak, “Babamın sanatçılığından faydalanmak ve gelecekte iyi bir hurda ve mozaik sanatçısı olmak için babamı örnek aldım. Sanat, aile içerisinde sevgi ve saygıyı arttırır. Babamla birlikte çalışıyorum, 19 yaşında sanatla iç içe oldum. 4-5 yıldır mozaik resim yaparken son 5 aydan bu yana da hurda ile çeşitli heykeller yapmaya başladım. En büyük desteği babam ve annem ile öğretmenlerimden aldım. Sanatçı bir ailenin ferdi olduğum için mutluyum. Ailecek sanatsal yönlerimiz gelişmiş durumda" diye konuştu.
AİLECE SANATÇI OLDUK
Mozaik ve hurda sanatçısı Metrvan Altınorak, meslek yaşamında en önemli kazancının ailece sanata olan ilgilerinin artması olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“20 yıldır sanatla uğraşıyorum. Bu yıl benim için en güzel yıl oldu, çünkü ailemde sanat kervanıma katıldı. Eşim ve kızımla birlikte heykel ve mozaik sanatında ilerleme kaydettik. Eşim 3 boyutlu mozaiği hurda ile süsleyince ortaya çok güzel fikirler çıktı. Kızımda bir süredir mozaik resim, hurda ile heykeller yapmaya başladı. Ailece sanatla uğraşıyoruz. Bundan da çok mutluyum tüm ailelerinde de herhangi bir sanatla uğraşmalarını tavsiye ederim."

Görüntü Dökümü
-----------------------
-Nur Altınorak, mozaikleri kırarken
-Çalışma yaparken
-Eşi Mervan yardımcı olurken
-Nur Altınorak'ın konuşması
-Ailece hurdadan heykel çalışması yapmaları
-Detaylar
-Kızı Dilara'nın çalışması
-Konuşması
-Mervan'ın heykel çalışması
-Kızının ve eşinin yardım etmesi
-Mervan'nın konuşması
-Yaptıkları eserlerden görüntüler

SÜRE: 6’21’’ BOYUT: 710 MB

Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI(Hatay),(DHA)

================

Bursa'da uyuşturucu çetesine operasyon: 14 gözaltı

Bursa'da uyuşturucu çetesine yönelik düzenlenen operasyonda, 14 kişi gözaltına alındı.
İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, 'torbacı' diye tabir edilen uyuşturucu satıcılarına yönelik yaptığı çalışmada, organize olarak hareket ettikleri belirlenen çeteyi takibe aldı. Yapılan teknik ve fiziki takibin ardından harekete geçen ekipler, şüphelilerin evlerine operasyon düzenledi, 14 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerin ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 326 gram metamfetamin, bir miktar esrar, bir miktar bonzai, satışa hazır bir miktar ecstasy, 1 hassas terazi, 1 ruhsatsız tabanca ve bu tabancaya ait mermiler ile uyuşturucu madde kullanmak için düzenekler ele geçirildi.
Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen şüpheliler, işlemlerinin ardından bu sabah adliyeye sevk edildi.

Görüntü Dökümü
-------------
-Operasyondan görüntüler
-Narkotik polisinin arama yapması
-Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesi
-Detaylar

Süre: 02.30 Boyut: 280 MB

Haber-Kamera: Mehmet İNAN/BURSA, (DHA)

===================

Arıcılar, kış hazırlıklarını tamamladı

Sonaharın gelişiyle birlikte arıcılar, arıların kışı rahat geçirebilmesi için hazırlıklarını tamamladı. Arıcılık yapan İslam Dikbıyık, "Arılar kış boyunca kovanda kapalı kalıp, hayatta kalmaya çalışacaklar" dedi.
'İlkbahar ve yaz aylarında bal yapan arılar, havaların soğumasıyla birlikte kovanlara kapanıp, kışı bu şekilde geçiriyor. Peteklerin bal sağımının tamamlanmasının ardından arılar, kovanda bırakılan bir miktar bal ile beslenerek kışı geçiriyor. Kovanları yağıştan korumak için çadırlı önlem alan arıcılar, arıların bu dönemi rahat atlatabilmesi için ilaç takviyesinde bulunuyor.
Arıcı İslam Dikbıyık, insanlar gibi arıların da kışa hazırlık yaptığını belirterek, "Biz de arılarımızı kışa hazırlıyoruz. Kışın 4-5 ay içeride kapalı kalacaklar. Kovanlarımızın ballarını sağdık. Çerçevelerimizi verdik. Arıların yalama, temizleme işleri bitti. Tekrardan çerçeveleri dışarı çıkardık. Depomuza kaldırdık. Arıların sıkıştırma dönemi başladı. Yani çerçeveleri alıyoruz. Kovanlarımızı sıkı tutuyoruz. Bunu yapmamızdaki amaç ise arıların birbirini ısıtması. Dağınık olduğu zaman arılar birbirini ısıtamıyor. Sonbahar ilaçlamasını yapacağız. Arıyı sıkı tutup kışa kapatacağız. 4-5 ay kışın kapalı kalacaklar" dedi.
'KIŞIN ARILAR KOVANDA BİRBİRİNE YASLANARAK ISINIYOR'
Kovanları kışa hazırlamak için bakımın şart olduğunu belirten Dikbıyık, "Kovanları kışa hazırlarken, çerçevelerle daraltma yaparken uçuş deliklerinde de daraltma yapıyoruz. Ön taraftan soğuk havanın girmemesi için daraltma yapıyoruz. Uçuş deliğini bir parmak genişliğinde bırakıyoruz. İlkbaharda havalar ısındığı gibi oradan çıkmaya başlıyorlar. Aynı zamanda içeri hava girmesi için küçük bir delik bırakmamız gerekiyor. Kışın da kar ve yağmura karşı çadırlarımız var. Her kovanın üzerine çadır giydiriyoruz. Kar, yağmur yağdığı zaman içeride duruyorlar. Kış boyunca içeride birbirlerine yaslanarak üzüm salkımı gibi salkım oluşturuyorlar. Dışarıda kar da olsa, don da olsa üzüm salkımı gibi oluşum yapıp birbirlerinin ısıtmasını yapıyorlar. Salkımından kovanın dışına düşen arı bir daha yukarı çıkamıyor ve ölüyor" dedi.
'KIŞIN BAL ÜRETİMİ YOK'
Kovanda arıların yiyeceği kadar bal bıraktıklarını belirten Dikbıyık, "Kış boyunca o balları yiyerek kışı çıkartacaklar. Her kovanda arının gücüne göre bal bırakıyoruz. Kış boyunca bunu tüketecekler. İlkbahar geldiği gibi, çiçekler açtığında arılar da harekete geçiyor. Üretime başlıyorlar. Şu an üretim bitti. Önümüz kış. Arılarımızı kapatarak kışa hazırlıyoruz" diye konuştu.
ORGANİK BALIN KİLOSU 200 LİRAYA KADAR ÇIKTI
Bal verimi açısından orta halli bir sezon geçirdiklerini ifade eden İsmail Dikbıyık, "Canlıyla uğraşmak her zaman zor. Biz de bir canlıyla uğraşıyoruz. Onun dilini anlamak da zor. Onlar bizi seviyor, biz onları seviyoruz. Sevgi içerisinde, saygı içerisinde üretim yaptık. Sezonu kapatıyoruz. Orta halli bir sezon geçti. Organik bal üretmek her zaman artı değer sağlıyor. Organik üretimin şartları da zor. İnsanlar bunun farkına varmaya başlıyor. Organik olması için kişilerin sertifikası olması lazım. İnsanların kimliği olduğu gibi balın da kimliği olması lazım. Bu bal nereden geldi, hangi dönemde geldi? Tarih tarih biz bunları yazıyoruz. Aldığımız polenlere biz barkot koyuyoruz. Bütün üretim kayıt altında. Organik balın fiyatı 110 liradan başlıyor, 200 liraya kadar çıkıyor" diye konuştu.
SAĞLIK İÇİN BAL
Balın her geçen gün öneminin arttığını belirten İsmail Dikbıyık, "İnsanların en kıymetli varlığı sağlığıdır. Her şeyden vazgeçersiniz, fakat sağlıktan vazgeçemezsiniz. Bugün insanlar para odaklı çalışıyor, sağlığına pek kıymet vermiyorlar. Fakat parayı kazanıp sağlığını kaybeden insanlar, çark gibi dönüş yapıyor. Sağlık için de herkesin mutlaka bal tüketmesi lazım. Bal deyince televizyonlarda anlatılan sahte ballardan bahsetmiyoruz. Türkiye'de gerçek üreticilerin üretmiş olduğu baldan bahsediyoruz. Dünyanın en kıymetli besinidir bal" dedi.

Görüntü Dökümü
--------
-Arılardan detaylar
-Bal sağımından detaylar
-Kovanlardan detaylar
-Kovanlara bakım yapılmasından detaylar
-Drone görüntüleri
-Bal üreticisi İslam Dikbıyık röportajı

Boyut: 838 MB

Haber: Muammer İRTEM -Kamera: Semih ŞAHİN/BURSA, (DHA)

En Çok Aranan Haberler