HABER

DHA YURT BÜLTENİ-9

1)BAŞBAKAN YILDIRIM: ENİŞTEYİ CUMHURBAŞKANI YAPMAYA KARAR VERMİŞSİNİZ SİİRT'te, partisinin mitinginden konuşan Başbakan Binali Yıldırım, Siirt'in eniştesi olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı, 24 Hizaran'da Cumhurbaşkanı yapmaya karar verdiğini belirterek, "Bizi yani ak Partiyi de unutmayın, Çünkü güçlü bir meclis oluşturmamız lazımdır"dedi.

1)BAŞBAKAN YILDIRIM: ENİŞTEYİ CUMHURBAŞKANI YAPMAYA KARAR VERMİŞSİNİZ

SİİRT'te, partisinin mitinginden konuşan Başbakan Binali Yıldırım, Siirt'in eniştesi olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı, 24 Hizaran'da Cumhurbaşkanı yapmaya karar verdiğini belirterek, "Bizi yani ak Partiyi de unutmayın, Çünkü güçlü bir meclis oluşturmamız lazımdır"dedi. Başbakan Yıldırım, terör örgütüne katımlar için dağa çıkışların bittiğini ve gençlerin yönünü dağa değil, artık geleceğe çevirdiğini de söyledi.
"SİİRT, KUTLU YOLCULUĞUMUZUN BAŞLADIĞI YERDİR"
Başbakan Binali Yıldırım, Siirt 15 Temmuz Demokrasi meydanında düzenlenen mitinge, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ve milletvekili adayları ile katıldı. Mitingte konuşan Başbakan Yıldırım, Siirt'e ve Siirt'lilere enişteleri olan Cumhurbaşkanı ve liderleri Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını getirdiğini ifade ederek, "Siirt, bizim kutlu yolculuğumuz başladığı şehir. Hatırlayn 'muhtar bile olamaz' diyenlere karşı Recep Tayyip Erdoğan'ı 2003 Mart'tında yüzde 85 ile milletvekili seçerek bu kutlu yolculuğa seçen ilin adı Siirt. Siirt, Cumhurbaşkanımz ile beraber yürüdü bu yolları. Değerli kardeşlerim Siirt bugün hiçbir söze hacet bırakmadı. Siirt milletin adamı, Türkiye sevdalısı Recep Tayyip Erdoğan'ı bağrına bastı. Siirt 16 yıldır kendisi ile aynı dili konuşan Ak Partiye, milletin partisine bir kez daha sahip çıktı"dedi. Partililere 24 Haziran seçimlyerine hazır olup olmadıklarını da sorun Başbakan Binali Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"BÖLÜCÜLÜĞE VE KARDEŞ KAVGASINA ASLA MÜSADE ETMEDİK"
"Kardeşliğimizi hedef alanları hemizete uğratmaya varmı sınız? Siirt işi bitirmiş, işte Siirt, Siirt’e yakışan budur. Vakit Siirt vaktidir. Biriz, beraberiz, diriyiz, iriyiz biz birlikte Türkiye'yiz Ak Parti olarak başından beri bölücüğüle, kardeş kavgasına asla müsade etmekdik. Türkiyenin batısı ile doğu arasında hiç fark gözetmedik. Her bölgesinde hizmet götürdük, teşvikler yaptık, yıllarca ihmal edilen konuları ele aldık, hepsini çözdük. Retpolitikasını, inkar politikasını kullanmadık. Biz anamızın, babamızın kim olduğunu seçmiyoruz. Bizi yaratan rabbimiz, bir peygamberimiz, kitabımız birdir. Fakrlılıklarımız her zaman bizim zenliğimizdir. Farklılıklarımız olabilir ama unutmayalım gözlerimizden akan yaşın rengi aynıdır, acımız sevincimiz ortaktır. Üstünlerin hukukunu dieğil, hukun üstünlüğünü her zaman muhafaza edeceğiz. Güvenlik esastır ama, güvenlik uğruna özgürlüklerden vazgeçmek yoktur. Kürtlüğünüz ile iftihar edin, Arap iseniz övünün ama, bir şeyi unutmayalım ay yıldızlı bağramığız aynıdır, tek vatan gerisi bizim zenginliğimizdir. Ak Parti iktidara gelince bir çok el atılmayan konulara el atıldı. 35 yıldır bu terörden çok çekiyoruz, 1984'ten bu tarafa ne kadar büyük kayıplarımız oldu. Bölgenin kalkınması gelişmesi gecikti, Şırnak'tan Van’a Siirt üzerinde Bestler deresinden geçecek yolu ancak yeni başlayabildik. Niye ?, terör yüzünden, terör kalkınmamızı geciktirdi. Kürtlerin sorunları ile bunların alakası yok, Kürtlerin damlarını başına yıkıyorlar hatırlayın. Diyarbakır’da İdil'de, Şırnak'ta sizlerin evlerinizi yıkan bu alçalklar değil miydi ? Değerli kardeşlerim, PKK denilen proje örgütün, bölücü örgütün Kürter diye bir sorunu yoktur. Terör sorunu ele alırken, sivil vatandaşları ve teröristleri birbirinden tamamen ayırıyoruz. Ak Parti, devlet ile millet arasındaki mesafeyi kaldırdı, vatandaş ile devleti kucaklaştırdık. Dünya alem bilsin, Kürt te bizim, Zaza da bizim, Van da bizim, Sinop ta bizim. Bizler, Alpaslan'ın ve Selahattin Eyübünin torunlarıyız, bizler aynı kıbleye yönelen aynı camide saf tutanlarız. Allah'ın birleştirdiğini karşı dik duranlardanız, yeter ki kardeşlerim oynanan oyunların farkında olalım."
"KALEM TUTMASI GEREKEN ELLERE SİLAH VERENLERDEN HESAP SORMA VAKTİ GELDİ"
Başbakan Binali Yıldırım, bu bölgede terörden en fazla acıyı Kürt kardeşlerinin çektiğini, çocukların kandırılarak dağa çıkarılarak en fazla bölge insanına zarar verildiğini belirterek, "Dağa çıkışlar bitti, yavrularımız yönünü dağa değil. geleceğe bakıyor. Çünkü, dağda göz yaşı zulüm var. Bu bölgenin çocukları okumasın diye, geri kalsın, cahil kalsın diye okulları yakan kim bu alçaklar değil mi ? Yolları, tünelleri, bombalayanlar, iş makinalarını yakanlar, işçileri, çalışanları kaçıranlar bunlar değil mi ? Bu alçak bölücü örgüt, en büyük zararı kime verdi. Evladı dağa çıkarılmış ananın çocuğuna hasretini kim dindirebilir. Kalem tutması gerek ellere silah verenlerden hesap sorma vakti geldi, bunlara hak ettikleri dersi vereceğiz. Terörün can evinden vurduğu analarımızı acıları dinsin istiyorum. Bu terör Türkiye'nin gündeminden çıkmıştır. Siirt’in gündeminden çıkmıştır. Bunun için ne gerekiyorsa yaptık, daha fazlasınıda inşallah yapacağız. Artık evlatlarımızı kandıramıyorlar, dağa çıkaramıyorlar, çıkaramayacaklar. Devlet ve millet arasına fitne tohumları bundan sonra ekemeyecekler, Kürt kardeşlerimizi gönülüne sevgi, samimiyet ekiyoruz ve kardeşliğin filizlendiğinide burada görüyorum. Bunların ipi dışardakilerin elindedir. Bunlarda vatan, millet, bayrak sevgisi yok. Bunlar öldürmekten, zulümden başka hiç bir şey yapmazlar. Varsa sorunumuz yine kendimiz çözezceğiz birlikte çözeceğiz"diye konuştu.

Bugün atalarının izinde olduklarını, Kudüs ve Filistin'in yanında olduklarını, aynı çoğrafyada zulümler, atılan bombalar olduğunu ve bunların karşısında Selahattin Eyyubi'den devir aldıkları bir Türkiye olduğunu söyleyen Başbakan Yıldırım, "Kimsesizlerin kimsesi Recep Tayyip Erdoğan var. Tarihte olduğu gibi birlikte heraket etmeye devam edeceğiz"dedi. Salahattin Eyyubi'nin, Yavuz Sultan Selim'in torunlarına yakışır bir şekilde bir olarak, beraber olarak zalimler karşısında olacaklarını da söyleyen Başbakan Yıldırım, konuşmasına şöyle sürdürdü:

"ENİŞTEYİ CUMHURBAŞKANI YAPMAYA KARAR VERMİŞSİNİZ"
"Biz bu anlayış ile 16 yıl boyunca insanı yaşat ki, devlet yaşasın dedik, hizmet ve kalkınma siyasetini benimsedik. Halkı, vatandaşları isyana, ayaklandırmaya, çukur siyaseti ile şehirleri yakıp yıkmadık. 16 yaşındaki Yasin Bürö gibi vatandaşları ve acı ile gözyaşı bırakmadık. Ak Parti iktidarı Siirt’e 15 yılda 6 milyar yatırım yaptı, helalı hoş olsun. Ak Parti sorunları torunlara havale etmeyen partidir, laf değil, icraat yapan partidir. Muhalefet adayları ne diyor, boş konuşuyor, laf üstüne laf ama Siirt'li kimin icraat yaptığını 15 yıldır biliyor. Siirt işi bitirmiş, enişteyi cumhurbaşkanı yapmaya karar vermiş. Ama bizi unutmayın, Ak Parti güçlü olacak meclis güçlü olacak. Cumhurbaşkanı daha güzel hizmetler yapacaktır."

Görüntü Dökümü:
---------------------
-Miting alanından detaylar
-Başbakan'danh detaylar
-Genel ve detay görnütüler

Haber-Kamera: Mehmet TÜRK-Ahmet ÜN-Burak EMEK-Turan KOYUNCU-Sekvan KÜDEN-Mehmet Yücel DURAK/SİİRT-ŞIRNAK,(DHA)-

=======================================================

2)MUHARREM İNCE: SANKİ BİZ İTHALİZ

CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli ve milli söylemini hatırlatarak “Sanki biz ithaliz. Saray'daki mermerler Afyon mermeri mi?, Hindistan mermeri mi? Yerli isen yerli Afyon mermeri kullanman lazım. Bundan daha güzel yerli, milli cevap olur mu?ö dedi.
Özel uçakla Trabzon’a gelen Muharrem İnce, havalimanında partililer tarafından karşılandı. Atatürk Meydanı’nda yağmur altında partililere seslenen Muharrem İnce, 24 Haziran’da cumhurbaşkanı seçilmesi halinde fındığın 15 TL olacağını, orman denilerek üreticilerin elinden alınan fındık bahçelerinin ise geri verileceğini sözünü verdi.
Hemşerisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bu aralar anlaşamadığını söyleyen Muharrem İnce, “Ben meydanlarda geleceği anlatıyorum. 10 yıl önce dünyanın en büyük şirketinden 5’i petrol şirketiydi. Bugün gelişti. Artık bilişim ve iletişim şirketleri öne geldi. Ben bunları anlatırken ikide bir bana laf söylüyor. Bende mecburen cevap vermek zorunda kalıyorum. Ben dedim ki partiyi kurmadan önce Fethullah Gülen’e gidip icazet aldın mı? Bana diyor ki ‘ispatlamazsan namertsin’, ben de diyorum ki; ‘ispatlamazsam namerdim’. Bende şu soruyu soruyorum. Kiminle gittiğini biliyorum. Bana bunu söyleyen kişi seninle birlikte giden kişi. Beraber gittiniz. Ama ona zarar verisin biliyorum. Şimdi aranız bozuk. Zaten yola çıktığın yanında kim kaldı ki? Bülent Arınç yok, Abdullah Gük yok, Ertuğrul Yalçınbayır yok. Yokta yok. Kim kaldı ki? Beraber yanında gittiğin kişi bana ‘biz beraber gittik’ dedi. Ben onu korumak pahasına söylemiyorum. Söyle derse ismini de veririm. Ama 24 Haziran’dan sonra tümünü anlatacağım zaten. Acelen ne?Ne dersem cevap veriyor.Ama bir tek diploma konusuna girmiyor. Dün Balıkesir’deydim. Mezun olduğum okula gittim. Okul arkadaşlarımla beraber 18 yaşında fotoğraf çektirdiğimiz okulun bahçesinde 54 yaşında bir daha çektirdik. Diplomalarımızı paylaştık. Ben senden bekliyorum. Her konuda bana cevap veriyorsun da bu konuda da bir şey yapsan diyorum. 2016 yılında rektöre talimat verdin. Rektör ‘şu diplomayı çıkar ortalığa’ dedin. 2 yıl geçti yok. Ben bir saat önce telefon açtım, gittim diplomayı verdiler. Orada duruyor. Ben Rizeliyim. Bende anne tarafından Rizeliyim. Hemşerimden diplomayı göstermesini istiyorum. Hakkımız değil mi?. Milletin hakkı değil mi?Bunu göstermesi lazımö dedi.

‘ÇOCUK KREŞE, KADIN İŞE’

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı’nın 26 yıl önce kurulduğunu hatırlatan İnce, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“16 yıldır iktidardasın. Bu konuda ne yaptığını gel Trabzon’a anlat. Kılını kıpırdatmadı. Hiçbir şey yapmadı. Önümüzdeki dönemde iz bu milleti barıştıracağız. Sonra ekonomik olarak büyüyeceğiz. Hep birlikte adil olarak bölüşeceğiz. 81 milyonluk Türkiye’de yaşı 15 ile 29 arasında 5 milyon çocuk kayıp. Bu 5 milyon genç okulda değil. İşte değil. Kursta değil. Nerede olduğunun kaydı devlette yok. Son 40 yılda Türkiye’den 31 milyon kişi göç etmiş. Yine 2 milyon 650 bin kişi ilk kez oy kullanacak. 570 bin öğrenci oy kullanacak. Türkiye’de 57 milyon seçmen var bunun sadece yüzde 7’si köylerde yaşıyor. Köylerde insan kalmamış. 57 milyon seçmenin yarısı 11 büyük şehirde yaşıyor. İnsanlarımız köylerinden kaçmış. Bizim insanları yeniden köyüne döndürmemiz lazım. Yeniden köyüne döndürmenin yolu tarımı, hayvancılığı desteklemektir. Trabzonlular analarının ürettiği tereyağı ile okudu. Bizde o ineklerin tereyağı ile okuduk. Onu yeniden yapacağız. Kadınlarla, gençlerle başaracağız bu seçimi. Şuanda iş gücüne katılım oranı yüzde 32. 100 çalışan kadından 32’si kadın. Bunu 50’ye çıkaracağız. Kadının çalışması için her mahalleye bir kreş açacağız. Çocuk kreşe kadın işe. Sloganımız bu. Her aileye bir ev, her eve bir maaş. Trabzon bunu başaracağızö

‘YAPTIĞIN KÖPRÜDEN NİYE 100 TL’YE GEÇİYORUZ?’

Dövizin yükseldiğini hatırlatan ve yükselmenin durdurulmadığını söyleyen Muharrem İnce, “Başbakan çıkıyor ‘dolsa ne olur, dolmasa ne olur’ diyor, Cumhurbaşkanı çıkıyor ‘bununla ilgilenmeyin’ diyor. Ama bir zamanlar ‘dolarlarınızı bozdurun’ demişti. O zaman dolar kaç paraydı?3.40. Şimdi 5’e geliyor. Peki vatandaşa bozdur dedin. Sen kendininkileri bozdurdun mu?Vatandaş seni dinledi bozdurdu, yüzde 45 zarar etti. Bu zararı kim karşılayacak? Diyor ki ‘dolar üzerinde bizi terbiye edecekler’ Köprüleri dolar üzerinden anlaşmayı ben mi sen mi yaptın? Niye dolar üzerinden anlaşma yaptın. Geçiş garantisini sen mi ben mi verdim? Hastanede hasta garantisini ben mi, sen mi verdin? Havaalanlarında uçma garantisini ben mi, sen mi verdin?.Hem dolar üzerinden garanti vereceksin, sonrada millete dert yanacaksın. Köprü yapmak kolay iş. Basarsın parayı yaptırırsın. Bana ‘senin haddine mi köprü yapmak’ dedi. Gel kavga etmeyelim memleketi kalkındıralım. Gel bir televizyon kanalına promtur olsun. Danışmanlarında olsun Ben yalnız geleceğim. Yüreğin varsa gel bir televizyon kanalında tartışalım. İstersen kendinin iyi olduğu 5 konu seç. Ben tek başıma geleceğim. Birinci köprüyü Demirel, ikinci köprüyü Özal, üçüncü köprüyü sen yaptın. Doğru. Dördüncü köprüyü de İnce yapar. Kolay iş o. Demirel’in yaptığı köprüden neden 10 TL’den geçiyoruz da senin yaptığından neden 100 TL’ye geçiyoruz. Bunun cevabını verö diye konuştu.

‘BEN OTOMOBİLİN BEYNİNE TALİBİM’

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini acemilikle suçladığını söyleyen Muharrem İnce, şöyle dedi:

“Büyük kamu yatırımlarında hazineden tek kuruş harcamadık’ diyor bana. Ben şunu bilmiyormuşum. O müteahhitler babalarının hatırına, babalarının ruhuna bu projeleri yapmışlar da benim haberim yokmuş. Kardeşim sen bunlara garanti vermedin mi?Yurt dışında kredi alırken hazine olarak sen bunlara garanti vermedin mi? Hazine hepimizin malı değil mi?. Devlet, hazine garantisi verdin şimdi konuşuyorsun. Demirden köprüleri herkes yapar. Ben gönüller arasında köprü kuruyorum. Önemli olan gönüller arasında köprü kurabilmektir. Yerli otomobil üreteceğiz diyorlar. Şuana kadar 6 vilayete söz verdiler, size yerli otomobil üreteceğiz diye. Seçime kadar bu il sayısı 20’ye çıkar. Teknoloji değişti. Otomobilin lastiğine mi, kaportasına mı talipsin. Otomobili yapan var. Otomobili yapan robot var. Bir de robotun beyni olan yazılımı var. Erdoğan kaportaya, lastiğe, akslarına talip.Ben otomobilin beynine talibim. Dünyada ilk 100 marka içinde bir tane Türk markası yok. Önemli olan ürünlerinizi markalaştırmak.Bizim derdimiz bu olması lazımö

KURU FASULYE-PİLAV TARİFİ VERDİ

İlk kez bir yemek tarifi yapacağını söyleyen İnce, “Kuru fasulye ve pilav tarifi yapacağım. İki su bardağı Çin kuru fasulyesi alacaksınız. Yanında 2 kaşık Tunus zeytinyağı, onun yanına bir adet İran soğanı, yanına bir kaşık Ukrayna salçası, 3 bardak Amerikan pirinci olacak. Bunları Rus doğalgazında ısıtacaksınız. Ayrıca Fransız düdüklü tenceresini kullanacaksınız. Oldu mu kuru fasulye-pilav. Kuru fasulyeyi Çin'den alıyoruz. Sabunu Bulgaristan’dan alıyoruz. Eşsiz kuru fasulye yaptık. Bu kuru fasulyenin içine 300 gram da Sırbistan eti katacaksınız. Erdoğan yerli milli sanki biz yabancıyız. Her gittiği yerde yerli ve milliyiz diyor. Sanki biz ithaliz. Saray'daki mermerler Afyon mermerimi, Hindistan mermeri mi? Yerli isen yerli Afyon mermeri kullanman lazım. Bundan daha güzel yerli milli cevap olur mu?ö dedi.

'CUMHURBAŞKANI OLDUĞUMDA GAZZE'YE GİDECEĞİM'

Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde Gazze'ye gideceğini vurgulayan İnce, şunları ifade etti:

"İnce, "Her gittiği yerde yerliyim, milliyim' diyor. Sanki biz İtaliz. Bir şey soracağım. Saray'daki mermerler Afyon mermeri mi, Hindistan mermeri mi? Yerliysen Afyon mermeri kullanmak gerekir. Bundan daha güzel yerli-milli cevabı olur mu? Ne zaman seçim yaklaşsa bir İsrail tartışması olur. Hep numara kayıkçı kavgası. Filistin'de Müslüman kardeşlerimiz katlediliyor, o miting derdinde. Diyoruz ki, İsrail mallarını boykot et. Etmem. İsrail'den tohum alma. Alacağım diyor. Filistinli bir Müslüman Türkiye'ye gelmek istese vize var ona. Ama bir İsrailli birisi gelmek istese İsrailliye vize yok. Böyle bir durumda yaptığı tek şey Filistin mitingi. Peki sorum şu: 2013'de Gazze'ye gideceğim demişti. 5 yıl geçti gitti mi? ancak Gebze'ye gitti. Devlette devamlılık esastır. size söz veriyorum Allah'ın izniyle Cumhurbaşkanı olduğumda Gazze'ye gideceğim söz"

SOSYAL MEDYA TEPKİSİ

Cumhurbaşkanı adayı İnce, İzmir mitinginde çekinilen bisikletli fotoğrafının bazı takipçiler tarafından camii içerisinde monte edilip sosyal medyada paylaşılmasına da sert tepki gösterdi. İnce, "Bu ülkede bayağı bir ahlaksız, namussuz var biliyor musunuz? Sosyal medyada akşam gördüm. Benim bisikletli fotoğrafımı almış, camiinin içine yerleştirmiş, sanki bisikletle camiinin içinde geziyorum. Bunlar namussuz, ahlaksız. Camiyi babasının tapulu malı zannediyor. Cami hepimizin tüm Müslümanların. Terbiyesiz herifler, bisikletli fotoğrafı caminin içine montajlı yorsun. FETÖ'den mi öğrendiniz bu montaj lamayı?" ifadelerinde bulundu.

'BİZ VARIZ, KORKMA'

İnce, isim vermeden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Bunlar beni Menderes gibi idam eder' şeklinde söylemi olduğunu belirterek, böyle bir şey olması halinde kendilerinin buna engel olacağını da söyledi. İnce, "Bir konu daha, diyor ki; 'Bunlar beni Menderes gibi idam eder' Nerden çıktı bu ya? Yahu bu duygu sömürüsüne gerek yok. Bir kere idam kalktı. İki, ortağın Bahçeli'ye sor, idamın kalktığını en iyi o bilir. Üç, merak etme Cumhuriyet Halk Partisi var, biz varız engel oluruz, korkma sen. Yani Menderes kim sen kim. Menderes oğluna 'Ben Başbakanken sen ticaret yapamazsın' diyen adam. Senin Menderes ile ne benzerliğin var? Hiçbir benzerliğin yok. Ama korkma, eğer birileri öyle bir şey yapmaya kalkarsa, karşılarına dikiliriz, yanına geliriz, koluna gireriz savunuruz seni korkma. Ama meydanlarda hiç böyle bir şey yokken duygu sömürüsü de yapma. Yani insanların din ve milli duygularını, kullanma. Gel bir televizyon programına bunları tartışalım" diyerek konuşmasını tamamladı.

OTOBÜSÜN CAMINI SİLDİ

Konuşmasının ardından İnce'ye, CHP Tonya İlçe Kadın Kolları üyelerince kemençe hediye edildi. Alandan ayrılan İnce, bindiği otobüsden vatandaşları selamladı. Sokaktaki vatandaşlar da İnce'ye el sallayarak karşılık verdi. İnce, eline aldığı peçete ile otobüsün buğulanan ön camını silmeye çalıştı. İnce daha sonra Artvin'in Borçka ilçesine hareket etti.

Görüntü Dökümü
----------------------------
-Miting detayları
-Partililerden detay
-Muharrem İnce detayı
-Otobüsün camını silmesi

Haber: Muhammet KAÇAR-Fatih TURAN Kamera: Emre KOLTUK TRABZON DHA

========================================================

3)SP GENEL BAŞKANI KARAMOLLAOĞLU İZMİR'DE E-MİTİNG YAPTI

SAADET Partisi (SP) Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, İzmir'de milletvekili adaylarını tanıttı. Bir otelde düzenlenen toplantıda, aynı zamanda e-miting uygulaması ile halka da seslenen Temel Karamollaoğlu, hükümetei eleştirdi. 15 Temmuz darbe girişimine değişen Karamollaoğlu, yeni bir iddia ortaya attı. Karamollaoğlu, "15 Temmuz kalkışması ile de mücadele edemediler. İşin içine giremiyorlar çünkü fazla girdikleri zaman kabak başlarında patlıyor. Ciddi manada eğer bu meseleyi ele alırlarla AK Parti'nin yüzde 70'i içeri girer" diye konuştu.
İzmir'in Balçova ilçesinde bulunan bir otelde, SP'nin İzmir milletvekili adaylarını tanıtan SP Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, e-miting uygulaması ile halka hitap etti. "Geleceğin için değiştir" sloganı ile düzenlenen toplantıya, eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan da katıldı. Karamollaoğlu'nun kürsüden yaptığı konuşmanın canlı yayın aracıyla sosyal medya hesaplarından yayınlanmasıyla gerçekleştirilen e-mitingin, teknolojinin getirdiği bir anlayış olduğunu, özellikle ramazan ayında meydanları doldurmanın zor olduğunu ancak herkesin kendi evinde sosyal medya hesaplarından miting izleyebileceğini anlattı. Karamollaoğlu, "Medya padişahınsa sosyal medya da bizim. Dünyaya seslenmiş oluyoruz bu sayede. Türkiye'de seçimler maalesef başka ülkelerdekinden çok farklı geçiyor. AB ülkelerine gittiğinizde seçime katılan partiler eşit şartlarda yarışır. Medya partilerin fikirlerini mümkün olduğu kadar yansıtmaya çalışır. Ama bizde öyle değil. Bloklaşmış. Algı operasyonu ile iyiyi kötü, kötüyü iyi göstermeye çalışıyorlar. Barış olacaksa farklı fikirlere rağmen birbirimize tahammül etmeliyiz. Birbirimizi kucaklamaya hazır olmak mecburiyetindeyiz. Ülkede bir gerginlik var. Bunun ortadan kalkması bizim yaklaşımımıza bağlı. Herkesi sevmeyebiliriz. Ama herkesle konuşabilmemiz icap eder" diye konuştu.
İSTANBUL İLE İZMİR'İ KIYASLADI
Konuşmasında İzmir'den övgü ile bahseden Temel Karamollaoğlu, İstanbul ile İzmir'i kıyasladı. İstanbul'un nüfusunun 16 milyonu geçtiğini ifade eden Temel Karamollaoğlu şunları söyledi:
"Trafik kabus gibi. İş saatleri bittiğinde, sabah işe gelirken insanlar saatlerce zaman ayırıyor. Sahiller darmadağın olmuş. Kibir kuleleri dikilmiş. Düne kadar beş katlı sahilde binası olan insanların önüne 35 katlı binaları dikmekten çekinmemişler. Burada Allah'tan korkanlar için söylüyorum. Siz kendi menfaatiniz için başkanın binasını gölgeleyemezsiniz. Avrupa'nın bazı özellikleri var ki insan imreniyor. Adalet ve şehirleşme konularında böyle. Erdoğan, İstanbul'a ihanet ettiğini söyledi ama bunu düzeltmek için adım atmadı. Gelirken sahilde bir bina gözüme ilişti. Allah'tan korkmak icap eder. İzmir Büyükşehir Belediyesi, buradaki yapılaşmayı kentin güzelliği bozmayacak şekilde muhafaza etmeye çalışıyor. Bu belli. Adalet mülkün temelidir. Hak ve hukuk rafa kalkarsa insanlar kendi hakları için yol arar çatışma çıkar. Bu hükümetin mutlaka değişmesi icap eder. Herkes seçim güvenliğinden bahsediyor. Bütün vatandaşlarımıza özellikle söylüyorum sandığa mutlaka gidin. Oyunuza sahip çıkarsınız. Mutlaka bu ülkeyi değiştireceğine inandığınız zihniyetlere oy verin. Kimse gel bizimle beraber ol diye zorlayamaz. Bu e-miting ile yüz binlerce kardeşimize ulaşmış olalım. Onların soruları varsa alalım."
'TEŞKİLATLARINDA YOK AMA ZİHNİYETİNDE METAL YORGUNLUK VAR'
AK Parti Hükümeti'nin bazı belediye başkanlarını istifa ettirdiğini de hatırlatan SP Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, metal yorgunluğu tartışmalarına değindi. Karamollaoğlu, şunları söyledi:
"Bir malzeme metal yorgunluğa uğrarsa artık kullanılamaz. Mutlaka değiştirilmesi icap eder. Aslında teşkilatlarında yok ama zihniyetinde metal yorgunluk var. Problem çözemiyor. Dolar üç ileri bir geri. Bu bir problemi çözme manasına gelmiyor. Bu ekonominin iyiye gitmediğinin işareti. Hükümetin ekonomiyi iyi idare edemediğinin işareti. Türkiye'yi kıskaca almaya çalışırlar tabi. Dışarıdakiler senin dostun olmaya çalışsa bile senin rakibin. Ekonomide seni ezecek ki o üretip sana satacak. Sen bunu unutursan bana karşı komplo kuruyorlar. Günaydın! Sanki ilk kez başına geliyor. Türkiye üç kıtanın birleştiği yer. Böyle yerlerdeki ülkeler güçlü olursa stratejik mevki onların gücüne güç katar. Ama zayıf olurlarsa herkesin hücumuna uğrarlar. Kendi politikalarımızı uygulayamıyoruz. Biz rüzgarın önünde esen yaparak gibi bir oraya bir buraya savruluyoruz. Problemlerimiz bir iki üç beş değil. Dağ gibi büyüdü. Bizim güçlü olmamızın ilk şartı uyum içinde yaşayabilmemizdir. Ama biz bunun tam tersini yapıyoruz."
'MİLLETİN HIŞMINA UĞRARLAR'

OHAL'in acilen kaldırılması gerektiğini öne süren Karamollaoğlu, olağanüstü halin artık olağan hale dönüştüğünü savundu. Türkiye'nin dış politikası ile ilgili de konuşan Karamollaoğlu, şöyle dedi:
"16 sene bir parti iktidarda kalırsa problemi çözemez gerilemeye başlar. Paniklememek icap eder. İktidarın kendi iradesiyle benim pilim bitmiş kenara çekilmem kendimi yeniden dizayn etmem lazım. İktidardan ayrılacak, oturacak ve 'ben nerede hata yaptım' diye düşünecek. Sonra yeniden ayağa kalkmaya çalışacak. Ama 'ben iktidarda kalacağım' diye ısrar ederse milletin hışmına uğrar. Bir zamanlar yüzde 50 gücüm var sanıyordu, hakikaten de vardı ama şimdi geriledi. Daha da gerileyecek. Bugünkü politikaları ile millete zarar verir hale geldiler. Kutuplaşmadan kurtulma mecburiyetindeyiz. Komşumuzla farklı anlayışla olmamıza rağmen sohbet edebilmeliyiz ama hemen arkasından ister istemez bugün memleketimizde adaletten kimse emin değil. OHAL, 15 Temmuz'dan sonra kabul edilince olağan hale geldik. Siz bir ülkeyi sürekli bu şekilde yönetemezsiniz. Hala bu problemi çözemediyseniz bundan sonra hiç çözemezsiniz. Bugünkü iktidar, yönetme kabiliyetini kaybetti. Adalet ortadan kalkarsa zulüm olur. İktidarın değişime ihtiyacı var. Hakimlerin, savcıların, rektörlerin, milletvekillerinin bile güvencesi kalmadı artık."
'3Y'NİN HİÇ BİRİ KALMADI'
AK Parti'nin, iktidara gelirken 3Y (yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadele) ile mücadele edeceği sözünü verdiğini hatırlatan Temel Karamollaoğlu, "3Y'nin hiç birisi kalmadı. Bunlarla mücadele etmedikleri gibi 3'e yenileri eklendi. Ehliyetli insanları saf dışı bırakırsanız ayağınıza kurşun sıkmış olursunuz. Türkiye şuanda ehliyetsiz ve liyakatsız kişiler tarafından yönetiliyor. Bu kadar köprü yaptınız, havaalanı yaptınız, tünel açtınız. Birinin bana fizibilite etüdünü gösterin. 90 yıllık birikimimiz satıldı. 63 milyar dolar gelir elde ettiler. Yüzbinlerce insan işsiz kaldı. Nasıl bir yönetim bu? Devlet planlama kurumu var ama sadece istatistik tutuyor. Bir yerde plan var mı ben bu planı nasıl bozarım mantığı var. TOKİ'ye yetki veriyor. TOKİ bir yeri kamulaştırdığında belediye oraya müdahale edemiyor. Bu kadar çelişkilerle donatılmış bir yönetim Türkiye'nin başına hiç gelmedi" diye konuştu.
15 TEMMUZ İDDİASI
SP Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu, 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili de yeni bir iddia ortaya attı. Karamollaoğlu, "15 Temmuz kalkışması ile de mücadele demediler. İşin içine giremiyorlar çünkü fazla girdikleri zaman kabak başlarında patlıyor. Ciddi manada bu meseleyi ele alırlarsa AK Parti'nin yüzde 70'i içeri girer" dedi. Konuşması bittikten sonra sosyal medya üzerinden kendisine yöneltilen soruları da yanıtlayan Karamollaoğlu, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nı (YÖK) eleştirerek, YÖK'ün kaldırılmasını savundu.

Görüntü Dökümü
---------------------
- Saadet Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Temel Karamollaoğlu'nun konuşması
-Toplantının yapıldığı salondan genel ve detay görüntü.

Haber: Umut KARAKOYUN-Kamera: Mücahit BEKTAŞ/ İZMİR, (DHA)

========================================================

4)HDP'Lİ TEMELLİ: NE ERDOĞAN'A 400 VEKİL VERECEĞİZ, NE DE BAŞKAN YAPACAĞIZ

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, 24 Haziran'da cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerine ilişkin, "Ne Erdoğan'a 400 vekil vereceğiz, ne de Erdoğan'ı cumhurbaşkanı, başkan yapacağız" dedi.
HDP Eskişehir milletvekilli adayları Yunus Emre Kültür Merkezi'nde yapılan toplantıyla tanıtıldı. Toplantıya HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de katıldı. Temelli, burada yaptığı konuşmada, HDP'nin bir sevda olduğunu belirterek, "Biz Türkiye'nin partisiyiz, Türkiye'nin adaylarıyla bu seçime giriyoruz. Uzun bir yolculuk bizimkisi. 40 yıldan fazla süren bir mücadele. Birçok arkadaşımız şu anda ya tutsak, ya da evinden uzak. Tüm o arkadaşlarımızla bir daha kavuşabilmek için, yan yana gelebilmek için, bu mücadeleyi birlikte sürdürebilmek için 24 Haziran'da bu barajı yıkacağız. Hepsine özgürlüğünü tekrar kazandıracağız. HDP bir sevdadır. Arkadaşlarımızın bir suçu olduğu için değil, bir sevdaları olduğu için tutsak olduğunu söyledik hep. O sevda, barış sevdasıdır, o sevda, demokrasi sevdasıdır. Herkes için demokrasi, herkes için barış, herkes için adalet diye yola çıktık. Dönen dönsün yolundan, biz dönmeyeceğiz. Bu ülkeye adalet gelene kadar, bu ülkeye barış gelene kadar, demokrasi gelene kadar mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" dedi.
HDP'nin barajı geçeceğini de söyleyen Sezai Temelli konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
"25 Haziran sabahı umuda uyanabilmek için sandığımıza, irademize, oyumuza hep birlikte sahip çıkmalıyız. HDP barajı geçerek o parlamentoya girdiğinde değil 80, 180 vekille oraya girdiğinde bu oyun bozulacaktır. Ne Erdoğan'a 400 vekil vereceğiz, ne de Erdoğan'ı cumhurbaşkanı, başkan yapacağız. Bu oyun devam etsin diye adaylarımızın birçoğunu listeden çıkartmak için inanılmaz bir gayret sarf ettiler. Birçok arkadaşımızı yasaklı hale getirdiler. Yargı Erdoğan'ın emrine girmiş durumda. Cumhurbaşkanı adayımız 18 aydır, hatta daha uzun süredir tutsak. Onu tutsak edebilirsiniz. Bütün yargı bağımsızlığını ortadan kaldırmış olabilirsiniz, hatta cemaatçi savcıların hazırladığı fezlekelerle bunu yapıyor olabilirsiniz, ama fikirlerimizi tutsak edemezsiniz."
Görüntü dökümü:
------------------------
-Sezai Temelli'nin toplantının yapıldığı binaya gelişi ve karşılanması,
-Toplantıya katılanların,
-Sezai Temelli'nin sahnede HDP milletvekili adaylarıyla tokalaşması,
-Sezai Temelli'nin konuşmasından çekilen görüntüler bulunuyor.)
Haber-Kamera: Kemal ATLAN-Hakan TÜRKTAN- ESKİŞEHİR / DHA

Süre: 4 Dakika 42 Saniye
Boyut: 526 MB

===================================================

Kazada ölen oyuncu Arda Öziri için okulunda tören (EK)
5)TOPRAĞA VERİLDİ

İstanbul'da motosiklet kazasında hayatını kaybeden oyuncu Arda Öziri (40), İzmir'deki Alsancak Hocazade Camii'nde kılınan cenaze namazı sonrasında, Işıkkent Mezarlığı'nda toprağa verildi. Cenaze törenine, oyuncunun ailesi ve arkadaşlarının yanı sıra, Öziri'nin Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden sınıf arkadaşları oyuncular Rıza Kocaoğlu, Burak Altay ve Timur Acar da katıldı. Rıza Kocaoğlu'nun babası, Göztepe tribün liderlerinden 'amigo' lakaplı İsmail Kocaoğlu, oğluyla Burak Altay'ı sarılarak teselli etti.
Görüntü Dökümü
----------------------------
- Cenaze namazından görüntü
- Cenazenin götürülmesinden görüntü
- Ağlayanlarda görüntü
- Oyuncular Burak Altay, Rıza Kocaoğlu ve Timur Acar'dan görüntü
Haber: Davut CAN - Kamera: Tekin GÜRBULAK / İZMİR, (DHA)

=======================================================
Ayvalık'ta batan teknenin sahibinin cesedi bulundu (EK)
6)İNCEDAYI TOPRAĞA VERİLDİ

Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde Belinay' isimli teknenin fırtınada alabora olması sonucu yaşamını yitiren Kerem İncedayı (27) için cenaze töreni düzenlendi. Ayvalık Merkez Saatli Camii'ndeki törene İlçe Belediye Başkanı CHP'li Rahmi Gencer, CHP İlçe Başkanı Hüseyin Şalmanlı, belediyesi meclis üyeleri, STK temsilcileri, Kerem İncedayı'nın yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı. Seyyar olarak sebze meyve satan Kerem İncedayı'nın 1,5 yıllık eşi Selin İncedayı ise hamile olduğu için cenazede yer alamadı.
Öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Kerem İncedayı'nın Türk bayrağına sarılı tabutu omuzlarda, Ayvalık ilçe mezarlığına götürülerek, burada gözyaşları arasında son yolculuğuna uğurlandı.

Görüntü Dökümü
----------------------
-Cenaze töreninden görüntü.

Haber-Kamera: Kadri KAYA/AYVALIK (Balıkesir), (DHA)

==================================================

7)DOĞUBAYAZIT'TA SAĞANAK SELE NEDEN OLDU

AĞRI'nın Doğubayazıt ilçesinde etkili olan sağanak sele neden oldu, cadde ve sokaklar göle döndü.İlçede bugün öğle saatlerinde yaklaşık 15 dakika süren sağanak, hayatı olumsuz etkiledi. Yağış, Sağdıç köyü bölgesinde sele neden oldu. İlçe merkezine akan sel suları Abdigör Mahallesi ve Belediye Caddesi'nde yolları su altında bıraktı. Araçlar trafikte ilerlemekte güçlük çekti. Yağış, bazı ev ve işyerlerinde su baskınlarına neden oldu. Okulların ders bitimine denk gelen yağmur nedeniyle bazı öğrenciler, duvar diplerinde mahsur kaldı. Belediye ekipleri sel sularını tahliye etmek için iş makineleriyle çalışma başlattı.

Görüntü Dökümü
----------------------
-Sel suları genel
-Sel suları detaylı
-Kaldırımda mahsur kalan öğrenciler ve vatandaşlar
-Belediye ekiplerinin çalışması

( Haber-Kamera: Sedat BUDAK/ DOĞUBAYAZIT, (AĞRI), DHA)

====================================================

8)DOLMUŞ ŞOFÖRÜNÜ ÖLDÜREN KAHYAYA MÜEBBET HAPİS CEZASI İSTEMİ

ZONGULDAK'ta dolmuş durağında, aidat nedeniyle çıktığı iddia edilen kavgada dolmuş şoförü İrfan Topal'ı(56) tabancayla ateş ederek öldüren durak kahyası Murat Çebi müebbet hapis cezasıyla yargılanmaya başlandı.
Olay, geçen yıl 17 Temmuz'da kent merkezindeki dolmuş durağında meydana geldi. Durağın kahyalığını yapan Murat Çebi, iddiaya göre durak aidatları nedeniyle dolmuş şoförü İrfan Topal ile tartıştı. Yaşanan kavga sırasında Murat Çebi tabancayla ateş etti. Bacağından yaralanan İrfan Topal, duraktaki bir dolmuşla hastaneye kaldırıldı. Bir süre tedavi gören İrfan Topal, hayatını kaybetti. Tutuklanan Murat Çebi hakkında 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Murat Çebi, İrfan Topal'ın yakınları ve avukatlar katıldı. Mahkemede ifade veren Murat Çebi durakta çıkan tartışma sonrası kardeşinin bıçaklandığını belirterek, "Kardeşim yarı baygın şekilde yerde yatıyordu. Maktül elindeki bıçakla bana doğru yürüyünce ben de korku ve panik ile üzerimde taşıdığım silahı çıkartarak iki el yere doğru ateş ettim." dedi.
İrfan Topal'ın eşi Necmiye Topal ise eşinin durakta kahyalık görevinin yapılmadığı için aidatı vermediğini ve kendisine saygısızlık yapıldığını kendisine anlattığını söyledi. Naciye Topal, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep etti. Duruşma, tanık ifadelerinin ardından dosyadaki eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.

Görüntü Dökümü
-------------------------
-Olay anı amatör kamera görüntüsü
-Hastaneden detay
-Adliyeden detay
Süre: (1.29) Boyut: (166 MB)
Haber-Kamera: Gürkay GÜNDOĞAN/ZONGULDAK,(DHA)

=======================================================

9)ERKEN EVLİLİKLERİN ÖNÜNE GEÇEBİLMEK KIZ FUTBOL TAKIMI KURDU

MUĞLA'da müzik öğretmenliği yapan Özgür Kayaoğlu, kırsal mahallelerde yaşayan kız çocuklarını sosyal hayata kazandırmak için bankadan 25 bin lira kredi çekerek futbol takımı kurdu. Kayaoğlu, "Amacım bir kartopu yapabilmek ve onun bir çığa dönüşmesine önayak olmak" dedi.

Muğla'nın Köyceğiz ilçesindeki İMKB Ortaokulu müzik öğretmeni Özgür Kayaoğlu, erken evliliklerin, kadına yönelik şiddetin ve kızların sosyal hayata uyumu için anlamlı bir projeye imza attı. Kayaoğlu, okuldan boşta kalan zamanlarında Dalaman, Köyceğiz ile Ortaca ilçelerinin kırsal mahallelerini karış karış gezerek, geçen ocak ayıda futbola meraklı 13 ila 19 yaş arasındaki 43 kız öğrenciden oluşan Jetgiller Gençlik ve Spor Kulübü takımını kurdu. Kayaoğlu'nun bankadan 25 bin lira kredi çekerek kurduğu ve 1980'li yılların ünlü çizgi dizisinden esinlenerek 'Jetgiller" adını ismini verdiği Jetgiller Gençlik ve Spor Kulübü, 22 Ocak'ta Denizli'de yapılan Türkiye Yıldız Kızlar Futbol Şampiyonası'nda oynadıkları 3 maçtan 2'sini kazanıp, Bölgesel 3. Lig'de oynamaya hak kazandı. Jetgiller Gençlik ve Spor Kulübü'nün sporcuları şimdi Köyceğiz Belediyesi'ne ait çim sahada haftanın 3 günü antrenman yaparak, bölgesel 3. Lig'e hazırlanıyor.

KIZ ÇOÇUKLARI İÇİN ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYDU

Müzik öğretmeni Kayaoğlu, kadının yerinin toplumda en ön sırada olması gerektiğini belirterek, "Kadın önde olursa savaş yerine barış olur. Dalaman, Köyceğiz ve Ortaca ilçelerinin kırsal mahallelerinde futbola ilgili kızların olduğunu gördüm. Bazı kızlarımız çobanlık ve arıcılık yapıyor. Onları sosyal hayata kazandırmak, erken evliliklerin ve kadın intiharlarının önüne geçmek adına bunu bir sosyal sorumluluk görevi olarak gördüm. Kolları sıvayarak öğretmenlik yaptığım okulumdan arta kalan zamanlarda köy köy gezmeye başladım. Kulübü kurduktan sonra geçen 20 Ocak'ta TFF'ye tescil ettirdim. Çocukların dolmuşla gelip gitmelerinden tutun da kulüp kurma masrafları, şampiyonaya gitme, gelme ve konaklama masraflarını ben karşıladım. Buradaki asıl amaç bir kartopu yapabilmek ve onun bir çığa dönüşmesine önayak olmak. Çocuklarla antrenmanlar çok güzel ilerliyor. Spor malzemesi ile diğer giderler anlamında çok eksikler var. Yetkililerden destek bekliyoruz" dedi.

"GERÇEK BAŞARI, SOSYAL ETKİNLİKLERDEN GEÇİYOR"

Ailelerin futbola genel bakışının pozitif olduğunu belirten Kayaoğlu, "Bazı aileler ise çocuklarının derslerden geri kalacakları endişesini taşımaktaydı. Öğrencilerin antrenman ve maçlara başladıktan sonra ders notlarındaki yükselişi onları şaşırttı. Çünkü gerçek başarı, sosyal etkinliklerden geçiyor. Çocuk hiçbir yerde deşarj olamadığı kadar orada deşarj oluyor" diye konuştu.

ANTRENMANLAR YORUCU GEÇİYOR

Sporculardan 8. sınıf öğrencisi Sultan Gedik, "Antrenmanlarımız yorucu geçiyor. Küçüklüğümden bu yana futbol oynuyorum. Derslerimden boşta kalan zamanlarımda ise ailemle beraber arıcılık yapıyorum. Hedefim spor lisesine gidebilmek" dedi.

"HAFTANIN 3 GÜNÜ ÇALIŞMA

Antrenör İsmail Kaya ise, "Elimizden geldiği kadar kızlarımızı futbola özendiriyoruz. Hedefleri olması için yardımcı olmaya çalışıyoruz. Yaşları daha çok genç. İleriki dönemlerde BESYO'ya gitmeyi düşünüyorlar. Bizim temennimiz iyi bir vatandaş olmaları. Spor yaparak özgüvenleri yerine geliyor. Bölgesel 3. Lig'deki grubumuzda 7 takım olacak. 15-16 yaş grubu sporcularımız 3. Lig'deki maçlarımızda oynayabilecek. Kısıtlı imkanlar ile güzel işler yapacağımıza inanıyorum. Sponsor olarak yardım edilirse mutlu oluruz. Toplarımız eskidi ve maçlarda giyecek bir formamız var. Haftanın 3 günü çalışmalarımız devam ediyor" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-------------------------
-Kız futbolcuların antrenmanından görüntü
-Jetgiller Gençlik ve Spor Kulübü'nü kuran Özgür Kayaoğlu ile röp.
-Jetgiller Gençlik ve Spor Kulübü'nün futbolcusu Sultan Gedik ile röp.
-Antrenör İsmail Kaya ile röp.
-Jetgiller Gençlik ve Spor Kulübü'nün takıl olarak toplu halde görüntüleri
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Cavit AKGÜN / MUĞLA, (DHA)

En Çok Aranan Haberler