İngiltere'de 26 yıl önce BBC'nin Panorama programında, gazeteci Martin Bashir tarafından, o sırada tahtın varisi Prens Charles'ın eşi olan Prenses Diana ile yapılan bir mülakatla ilgili suçlamaların incelendiği bağımsız soruşturmanın bugün yayımlanan raporunda BBC birçok bakımdan eleştirildi. BBC ise yapılan hatalardan dolayı "tam ve koşulsuz" özür diledi.
BBC mütevelli heyeti, 18 Kasım 2020 tarihinde bu konudaki iddiaların eski yüksek yargıç Lord Dyson başkanlığında bağımsız bir soruşturmada ele alınmasını istemişti.
BBC Genel Müdürü Tim Davie raporun bulgularını tamamıyla kabul ettiklerini söyledi.
Raporda Galler Prensesi Diana'nın BBC'ye bir mülakat vermeye istekli olduğu, fakat bu mülakatın sözünün alınması sürecinde BBC'nin, izleyicilerinin kendisinden beklediği standartların gerisinde kaldığı belirtiliyor.
BBC Genel Müdürü Davie, BBC'nin bugün bu konuda çok daha titiz süreçler ve kurallar uyguladığını söyledi ama şikayetlere konu Panorama programının hazırlandığı 1995 yılında mevcut kuralların da bu tür kötü uygulamaları engellemiş olması gerektiğini söyledi.
Davie, bunun da ötesinde o sırada bu olayın esasını araştırmak için daha büyük gayret göstermiş olması ve bu konuda elindeki bilgiler konusunda daha şeffaf olması gerektiğini de ekledi.
Peki bu röportaj neden tartışma yarattı, niçin soruşturuldu?
Prenses Diana 1981 yılında, İngiltere Kraliçesi İkinci Elizabeth'in varisi olan Galler Prensi Charles ile Londra'daki St Paul's Katedrali'nde evlenmişti.
Diana'nın o evlilikten doğan çocukları Prens William ve Prens Harry bugün evli ve çocuk sahibi birer yetişkin.
Charles-Dinana çifti 1992'de ayrı yaşamaya başladı ve 1996'da resmen boşandılar.
Prenses Diana 1997 yılında Fransa'nın başkenti Paris'te Pont de l'Alma tünelinde, bulunduğu aracın kaza yapması sonucu öldü.
Birlikte tatil yaptığı Dodi Al Fayed ile aracın sürücüsü Henri Paul da kazada yaşamlarını yitirdiler.
Al Fayed'in özel koruması Trevor Rees-Jones kazadan kurtuldu.
Yapılan soruşturmada sürücü Henri Paul'un kanında Fransa kanunlarında belirtilen 100 mililitre kanda 50 miligram ölçüsünün çok üzerinde alkol bulunduğu tespit edildi. Paul'ün 100 mililitre kanında çıkan 175 miligram alkol, sürücünün bir şişeden fazla şaraba denk bir alkollü içki içtiğine işaret ediyordu.
Sürücü, Prenses Diana ve Dodi Al Fayed'in aracını izleyen fotoğrafçılardan uzaklaşmak için sürat yaparken kontrolü kaybetmiş ve tüneldeki beton bir kolona çarpmıştı.
1995 yılında yapılan Panorama mülakatı BBC açısından büyük bir "atlatma haber"di. Daha önce İngiltere Kraliyet Ailesi'nin önde gelen bir mensubu hiçbir zaman Kraliyet Ailesi ve kendi özel hayatı hakkında böyle samimi itiraflarda bulunmamıştı.
Prenses Diana mülakatta meşhur "Bu evlilikte üç kişiyiz" cümlesini söylemiş ve
Panorama programını 20 milyon kişi izledi ve İngiltere gündeminde fırtınalar koptu.
Kısa süre sonra Kraliçe İkinci Elizabeth, oğlu Prens Charles ile Prenses Diana'ya birer mektup yollayarak boşanmalarını istedi.
Panorama programında Prenses Diana ile, o sırada BBC'de görece tecrübesiz bir muhabir sayılan, kraliyetle özel ya da mesleki bir bağlantısı olduğu bilinmeyen Martin Bashir'in konuşuyor olması şaşırtıcı bulunmuştu.
Ama programın içeriği o kadar büyük şok yaratmıştı ki o sırada, Bashir'in bunu nasıl başardığı üzerinde pek durulmadı.
Birkaç yıl sonra Bashir özel televizyon kanalı ITV'nin "Tonight with Trevor McDonald" adlı programında çalışmaya başladı, daha sonraki yıllarda ise çeşitli Amerikan televizyonlarında çalıştı.
2016 yılında İngiltere'ye geri dönen Bashir BBC'de bu kez dini konular editörü olarak yeniden işe alındı ama aynı yıl Mayıs ayı ortalarında sağlığının bozulduğu gerekçesiyle bu görevinden istifa etti.
Bashir hakkındaki iddiaların odağında Prenses Diana'nın erkek kardeşi Kont Charles Spencer'ın yaptığı açıklamalar var.
Kont Spencer'in anlattığına göre, Bashir, kendisine, bir medya grubunun, daha önce kendisinin yanında çalışan birine ödeme yaptığına dair sahte banka kayıtları göstermişti. Bu yolla güvenini kazanıp, kendisini Prenses Diana ile tanıştırmasını amaçlıyordu.
Martin Bashir de, bu suçlamalar üzerine, BBC'de çalışan bir grafikçiye bu sahte banka hesap ekstrelerini yaptırdığını itiraf etti.
Kont Spencer ayrıca Martin Bashir'in Prenses Diana'ya yalanlar söylediğini, onun, Kraliyet ailesinin kendisine karşı çeşitli kumpaslar içinde olduğu inancını besleyecek bir dizi hikaye uydurduğunu da söylüyor.
Kont'a göre Bashir bütün bunları Prenses Diana'yı mülakata razı edebilmek için yaptı.
Martin Bashir'in Kont Spencer'e sahte banka hesap ekstreleri gösterdiğine ilişkin haber 1996 yılında Mail on Sunday gazetesinde yayımlandıktan sonra, BBC konuyla ilgili bir iç soruşturma başlattı.
BBC'nin soruşturmasında Martin Bashir'in, Panorama programının ve BBC Haber Dairesi'nin yanlış bir şey yapmadığı sonucuna varıldı.
O soruşturmayı yürüten haber müdürü Tony Hall (şu anda Lord Hall) daha sonra BBC Genel Müdürü oldu, 2019 yılında bu görevden ayrıldı.
Bu soruşturma sonrası BBC'yi eleştirenler, BBC'nin, Kont Spencer ile konuşmadan ve Martin Bashir'in anlattıklarına dayanarak nasıl Bashir'i hızla suçsuz bulduğunu sormayı sürdürdü.
Ayrıca, bu kadar önemli bir mülakatı kopartabilmiş olmanın zafer havası içinde ve bunun uygunsuz bazı hareketler sonucu alınmış bir mülakat olduğunun ortaya çıkmasının yaratabileceği mahcubiyetten korkularak, doğru dürüst bir soruşturma yapılıp yapılmadığı, gerçeklerin üzerinin örtülüp örtülmediği soruları da soruldu.
Geçen yıl Kont Spencer bu konudaki kaygıları ve iddialarını kamuoyuna açıkladıktan sonra, BBC bağımsız bir soruşturma yapılması için harekete geçti ve Martin Bashir'in de soruşturmaya her şekilde yardımcı olduğunu açıkladı.
BBC, soruşturma hakkında, süreç devam ederken kamuoyuna bir açıklamada bulunmayacağını bildirmişti.
Lord Dyson başkanlığında yürütülen bağımsız soruşturmanın bulguları 14 Mayıs Cuma günü BBC'ye gönderildi ve rapor 20 Mayıs'ta kamuoyuna açıklandı.
BBC Genel Müdürü Tim Davie bütün bu eksiklik ve hatalardan dolayı 26 yıl sonra kurumun bugün "tam ve koşulsuz" bir şekilde özür dilediğini söyledi.