Dicle Fırat Diyalog Grubu Başkanı Muhittin Batmanlı:

Dicle Fırat Diyalog Grubu Başkanı Muhittin Batmanlı, “Hiç kimse zannetmesin Kürdistan devleti kurulduğu zaman biz Türkleri, Arapları öldüreceğiz. Bilakis biz iddia ediyoruz ki Kürdistan devletinin kurulması, Kürdistan’ın federe devlet olması Türklerin, Arapların, Farsların faydasınadır” dedi.

Muhittin Batmanlı, Dicle Fırat Diyalog Grubu binasında basın mensuplarına gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani ve yönetim bayrağı ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın resmi ve Türk bayrağı altında açıklamalarda bulunan Batmanlı, bu coğrafyada, Türklere, Kürtlere, Araplara çok fazla yer olduğunu söyledi. Kürdistanlı bir aktivist olarak Müslümanlara seslendiğini belirten Batmanlı, bu meseleyi tartışmaya çağırdığını ifade etti. Bu ülkede komutanların, başbakanların, cumhurbaşkanların çocuklarının ölmediğini kaydeden Batmanlı, “Asker öldürülüyor, köylü çocuğu halktan insan. Polis öldürülüyor, halktan insan köylü çocuğu. PKK’lı öldürülüyor dağdan insanlarımız, kardeşlerimiz, çocuklarımız. Komutanların başbakanların çocukları ölmüyor bu ülkede. Başbakanların, cumhurbaşkanların, gerek Kürdistan’da gerek Türkiye’de lider kadroların çocukları ölmüyor, öldürülmüyor. Hep ölenler Kürt de olsa Türk de olsa halktan insanlardır. O zaman gelin halk olarak bu savaşı bitirelim. Eğer bu savaşı bitiremezsek bunu bilmiş olalım ki Kürdistan’ın geleceği tehlikededir. İran-Irak savaşı Kürdistan sınırında olacak, Türkiye-Irak savaşı Kürdistan coğrafyasında olacak, şu anda gündemde Suriye savaşı var. Suriye savaşının olması halinde Türkiye tarafı Kürdistan’dır, Suriye tarafı Kürdistan’dır. Her halükarda biz Kürdistanlılar ölüyoruz, öldürülüyoruz. Özellikle Kürdistanlılara sesleniyoruz. Gelin bu savaşı bitirelim” şeklinde konuştu.

Kürtlerin çözüm ve barış istediğini aktaran Batmanlı, “Başbakana sesleniyorum biz Kürtler çözüm istiyoruz, barış istiyoruz, kardeşlik istiyoruz. Silahın bırakılma muhatabı Abdullah Öcalan’dır. Başbakan Erdoğan Kürtlerin geleceği için Türklerin yararına Türkler ve Kürtler ölmesin diye gerekirse gidip İmralı’da Öcalan ile görüşmelidir. Savaşın muhattabı Öcalan’dır, PKK’dır. Ama Kürdistan’da bir çözüm gerekirse savaş bittikten sonra bunun muhatabı ne PKK’dır, yalnız ne bir Türk partisidir. Bunun muhatabı biz bütün Kürdistanlılarız, bütün Kürtler ve bütün Türkleriz” dedi.

“KÜRDİSTAN EYALETİ SANKİ KURULMUŞ GİBİ HER SALI TOPLANTI YAPACAĞIZ”

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) grupları bulunan partilerin salı günleri yaptığı grup toplantılarının benzerini yapacaklarını dile getiren Batmanlı, “Biz diyoruz ki Kürdistan eyaleti sanki kurulmuş gibi Türkiye’de TBMM her hafta salı günleri parti grupları toplanıyor, biz de farz edelim ki Kürdistan eyaleti oluşmuş, bundan sonra her salı günü burada toplanacağız, gerek Kürdistan gerek Türkiye’nin gündemi, dünya gündemi ile ilgili açıklamalarda bulunacağız. Kürdistan sadece BDP değil, sadece AK Parti değil, sessiz çoğunluk dediğimiz topluluk olayları istemiyor, barış ve kardeşlik istiyor” ifadelerini kullandı.

Leyla Zana’nın geçtiğimiz haftalarda yaptığı ‘Bu sorunu Erdoğan’ın çözeceğine dair umudum var’ yönündeki açıklamalarına da değinen Batmanlı, “Zana, TBMM’de ilk olarak yemini Kürtçe eden tek insandır. Ben şahsen bazı düşüncelere katılmıyorum ama bunu kabul etmek lazım ki Leyla Zana bugün bir önderdir. Türkiye tarihine geçmiştir. Leyla Zana şu anda barış istiyor. Biz Leyla Zana’nın barış istemesini destekliyoruz ve gerçekten, Kürtlerin sivil inisiyatife ihtiyacı var, demokratik siyasal bir şekilde hak arama zemini var, silah çözüm değil diyoruz. Bende aynen Leyla Zana’nın bu düşüncelerine katılıyor ve destekliyorum” diye konuştu. Çözüm önerisini de sunan Batmanlı, önerilerini şöyle sıraladı:

“PKK ateşkes ilan etmeli, devlet operasyonları durdurmalı, bütün siyasi tutuklulara siyasi af çıkartılmalı, cumhuriyet dönemi boyunca Kemalist rejim tarafından yapılan katliamlar için özür dilenmeli, devletin elinde olan bütün arşivler açılmalı, Abdullah Öcalan ev hapsine alınmalı, Kürdistan önderlerinden başta Şeyh Sait ve arkadaşları, Seyit Rıza olmak üzere bütün şehitlerin mezar yerlerinin gösterilmesi gerekir.”