Önce haftalık saygın bilim dergisi Nature'da yayınlanan bir makale dikkatleri çekti. 7 aylık bir sürede vücudu kanserli hücreden tamamen arındıran çığır açıcı KANSER AŞISI'nın altında iki de Türk bilim insanının imzası vardı: Mustafa Diken ve Uğur Şahin...
Henüz Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından onaylanmadı tabii, ama Kübalı doktorlar bu konuda oldukça iddialılar; söylediklerine göre Akciğer Kanseri Aşısı'nı çoktan geliştirdiler!
Özetle; 20. yüzyılı yerle bir eden bu beladan kurtulmak üzereyiz, belli ki çok az kaldı! Ancak kanser halâ çok ciddi bir sorun, halâ sevdiklerimizi bizden koparıyor. Üstelik çoğu zaman son safhasına kadar anlaşılamıyor, teşhis edildiğinde de çok geç olabiliyor...
Birçok sebebi var elbette bu durumun. Çok çalışmışsınızdır, grip olmak üzeresinizdir belki, belki de uykunuzu alamadığınız bambaşka bir sıkıntınız vardır... Amma velakin, yorgunluk ve halsizliğin sorumlusu kan kanseri başlangıcı da olabilir. Bu kanser çeşidinin göstergelerinden olan kansızlık (anemi), bitmek bilmeyen bir yorgunluk ve halsizliğe sebep olur.
Yine aneminin sebep olduğu bir durumdur bu; nefes darlığı, göğsün üstünde bir ağırlık hissetmek... Bir nokta daha; nefes darlığı kan kanserinin belirtisi olabileceği kadar, akciğer kanserinin de belirtisi olabilir.
Bunlar ortaya çıktığı anda doktora görünmek lazım zaten; kanser belirtisi olsun olmasın, vücutta nerden çıktığı belli olmayan yaraların berelerin ortaya çıkması oldukça korkutucu!
Kan kanseri göstergesi olan bereler genelde kollar ve bacaklarda ortaya çıkar. Yaraları ise burun kanaması, göğüste yaralar, diş eti kanamaları ve yüzde küçük çizikler olarak gözlemleyebiliriz. Bu durum trombosit eksikliğinden kaynaklanabilir; trombosit eksikliği de ne yazık ki kan kanserinin en akut halinin bir göstergesidir.
Pek az yemek yemenize rağmen doymuş hissetmeniz, karnınızın iki lokmada hemen şişmesi, erkenden doymanız... Kan kanseri hastalarının kesin olarak hissettiği başka bir rahatsızlık da budur. Bu durum dalağın şişerek mideye baskı yapması ile ortaya çıkar ve iştahsızlığa sebep olur.
Odanızın sıcaklığı her zamanki derecesinde, aynı yorganla uyuyorsunuz, çarşaflarınız her zamankinden daha pamuklu da değil; ısırmıyor, kaşındırmıyor, yakmıyor... O halde neden her sabah su gibi uyanır oldunuz?
Akut veya kronik lösemi hastaları mutlaka ama mutlaka solgunlaşırlar, evin bir odasından başka bir odaya yürürken bile yorgunluktan soluk soluğa kalırlar.
Bu solgunluğun sebebi kırmızı kan hücrelerindeki azalmadır, ve çok çok ciddi bir rahatsızlıktır. Bu rahatsızlıkla uğraşıyorsanız; kan kanseri olmasanız bile mutlaka ciddi bir hastalıktan muzdaripsiniz demektir. Aynen doktora!
Kaynaklar: Rd.com & Wikipedia.org