Şehirde yaşayan insanların ev ve iş yerleri dışında en çok gittikleri yer marketler dersek yanlış olmaz sanırım. Hepimiz neredeyse her gün marketleri ziyaret edip günlük alışverişimizi yapıyoruz. Peki size farkında olmadan yaptığımız küçük hataların bütçemizi nasıl etkilediğini söylersek ne dersiniz?
Bu amaçla en yaygın alışveriş hatalarını derledik. Eğer bunlara dikkat ederseniz hem paranız cebinizde kalır hem de çok daha kaliteli ürünler almış olursunuz. Başlıyoruz!
Birçok süpermarketin giriş bölümünde abur cubur ya da sağlıksız ürünlerin bulunduğu reyonlar vardır. Mimari bir kandırmaca! Sağlıklı reyonların olduğu bölümlere gidene kadar zaten sepetiniz o kadar dolar ki diğerlerine hiç yer kalmaz. Bu yüzden siz siz olun, alışveriş yapmaya meyve- sebze ve et reyonundan başlayın.
Düzenli olarak satın aldığınız ürünlerin fiyatlarını ezberlemeye hatta yazmaya çalışın. Bazen farklı bir markayı etiketini değiştirmeden aynı fiyat üzerinden satabiliyorlar. Kim bilir… Belki de sağlıksız bir ürün ama aynı ücrete almak zorunda kalıyorsunuz.
Haftalık alışveriş yapanlar için güzel bir bilgi. Eğer tüm hafta hangi yemekleri yapacağınızı planlarsanız alışverişinizi bu yemeklere göre yaparsınız. Pazar günü haftalık alışveriş yapıyorsanız sonraki Pazar gününe kadar gün be gün hangi yemekleri yapacağınızı az çok bilin. Bu şekilde, gereksiz satın alma işlemleri yapma olasılığınız azalacaktır.
Diyelim ki rafta aynı markadan benzer fiyatlarda iki tereyağı paketi mevcut ve bunlardan biri diğerinden biraz daha ucuz... Hangisini alırdınız? Daha ucuz olanı almak için acele etmeyin! Öncelikle, ürünlerin ağırlıklarını kontrol edin. Çok az farkla pahalı olanın gramajı daha yüksek olabilir. Bu nedenle, fiyat / gramaj oranı açısından, daha ucuz olanın aksine bu ürünü satın almak mantıklı olacaktır.
Hemen hemen her süpermarket, kendi etiketi altında çeşitli ürünler satmaktadır. Bu gibi gıda maddeleri, tanınmış üreticiler tarafından üretilenlerden daha az maliyetlidir. Ancak kalite bakımından hiçbir şekilde daha kötü değildir. Tek fark daha az renkli ambalajdır. Ayrıca, bu ürünler popüler markalara hizmet veren aynı fabrikalar tarafından yapılmaktadır.
Çoğumuz, tek bir markaya ait ürünleri satın almaya devam ediyoruz, farklı bir şey denemekten korkuyoruz. Bununla birlikte, yeni ve az tanınmış markaların üreticileri, genellikle kaliteli ürünleri daha düşük fiyatlarla satarlar. Denemekten korkmayın. Bu yalnızca paradan tasarruf etmenizi sağlamaz aynı zamanda lezzetli ve sağlıklı gıdaları keşfetmenize de yardımcı olur.
Size en yakın süpermarketlerdeki indirimlerle ilgili bilgi toplayan özel uygulamalar vardır. Bu tür programlar, en ucuz ürünleri bulmak için farklı marketlerdeki aynı ürün fiyatlarını karşılaştırmanı sağlar.
Çeşitli tahıllar, şeker, baharatlar çok makul fiyatlarla satın alınabilir. Örneğin çok da cafcaflı olmayan ambalajlara sahip ürünler hem ucuz hem de gayet kaliteli olabilir.
En taze ürünleri bulmak için daima rafların arkasına bakın. Mağaza çalışanlarının rafların önünü, son kullanma tarihi geçmek üzere olan yiyecekler için ayırdığı bilinmektedir.
‘E vitaminli bitkisel yağ’’ "GDO'suz tuz", ‘’Sapsarı yumurta sarısı’’ Bütün bu pazarlama hileleri satışlarda iyi bir etkiye sahiptir. Ancak bu "benzersiz" ürünlerden herhangi birini almadan önce gerçekten bu değerlerin önemli olduğuna emin misiniz? Örneğin E vitamini zaten ayçiçeklerin tohumlarında bulunur. Ya da GDO’nun tuzla hiçbir alakası yoktur. Ayrıca aşırı sarı yumurta sarıları için üreticiler çeşitli kimyasallar kullanabiliyorlar. Hangi ürünü neden aldığınızı iyi bilin. Gereksiz ve abartılı pazarlama hilelerinden kaçının.