Zehir tacirlerinin Türkiye’de yaklaşık 7 yıl önce pazarlamaya başladığı sentetik uyuşturucu bonzai, fiyatının 10 liralara kadar düşmesiyle hızla yayılmaya başladı. Doğal olmayan ortamlarda üretilen bu sentetik madde, son derece büyük riskleri de beraberinde getiriyor. Tek bir dozda bile ölüme kadar götürebilen bonzai bir anda korku, öldüğünü düşünme, halüsinasyon gibi etkilere sahip.
HER TÜR ZEHİR VAR
Çeşitli kimyasalların bazı bitkilerin yapraklarına emdirilmesiyle yapılan bonzai, kurutulmuş ot halinde satılıyor. İçiciler, bonzaide floresan tozundan, oto sanayiinde kullanılan spreylere ve fare zehirine kadar envaiçeşit madde olduğunu söylüyor. Verilere göre Türkiye’de yaklaşık 500 bin kişi bonzai kullanıyor.
‘YAŞAYAN ÖLÜLER, POLİS ÖNLEM ALSIN'
Bu korkunç zehir kullanıcılarda kan basıncında hızlı artış ve nabız yükselmesi, şiddetli ağız kuruluğu, göz kızarıklığı, halüsinasyon hayal görme, ortam seçememe nerede olduğunu hatırlayamama, geçici körlük ve geçici felç durumu etkileri yaratıyor. Geçici felç etkisi nedeniyle de kullanıcılar, ‘yaşayan ölüler’e, yani zombilere dönüyor.
BURASI İSTANBUL'UN GÖBEĞİ
Türkiye genelinde ve özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde madde bağımlılarının içler acısı hallerini hemen her yerde görmek mümkün. Yürümekte, konuşmakta zorluk çeken bağımlılar kaldırım kenarlarında saatlerce hiç kıpırdamadan durabiliyor. İstanbul Mecidiyeköy’de 200 metrelik bir mesafe içinde onlarca kullanıcı görebilirsiniz.
YILDA 400 KİŞİ ÖLÜYOR
- Türkiye’de yaklaşık 500 bin kişi bonzai kullanıyor.
- Bonzai kullananların yüzde 5’i 9-13 yaş aralığında.
- Yılda yaklaşık 400 kişi bonzaiden hayatını kaybediyor.
- Tedavi olmak için AMATEM’e başvuranların sayısı yılda 6 bin civarında.
- En yüksek ölüm oranı yüzde 49 ile İstanbul’da. İkinci şehir yüzde 10 ile Antalya. Üçüncü ise yüzde 7 ile Adana.
'ÇOK KORKUYORUZ, POLİS ÖNLEM ALSIN'
Özel Minik Yıldızlar Anaokulu Müdürü Musa Kasap (38): Maddeyi kullandıktan sonra birbirleriyle kavga ediyorlar, küfür ediyorlar. Herkesten para istiyorlar. Okulumuzdan çıkan velilerin önünü keserek para istediklerini öğrendik. Polise haber veriyoruz. Ama polis gittikten sonra tekrar geliyorlar. Üstü başı batmış bir şekilde geliyorlar. Garip bir şekilde duruyorlar. Çocuklarım bonzai içerek yerde yatanları görünce ‘Bu abi niye böyle’ diye soruyor ‘Rahatsızlanmış, midesi bulanıyor herhalde’ demek zorunda kalıyorum. Özellikle son 3-4 senedir bu illet çok kullanılmaya başlandı. Genelde Sabah 07.00 ile 08.00 arası ve akşam da saat 20.00’den sonra daha yoğun olarak ortaya çıkıyorlar.
‘BIÇAKLA TEHDİT ETTİLER’
Bölgede mevcut olan özel bir Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan Melike Çitli (21) Bilgi Üniversitesi Anestezi öğrencisi: Bir bayan olarak çok tedirgin oluyorum. Gece yurda geç geldiğim zaman dikkatli olmaya çalışıyorum. Normal insan gibi değiller. Bir kız arkadaşımın metrobüs merdivenlerinde önünü kesip para istediler. Arkadaşım vermeyince bıçak zoruyla telefonunu aldılar. Okula gidip gelirken çok tedirginiz.
Aynı yurtta kalan Merve Yılmazer (21) Beykent Üniversitesi Moda Tasarım öğrencisi: Yurdun sokağında bayılanlar, düşenler... Bu durum ailemi de beni de çok korkutuyor. Bir ay önce önümü keserek para istediler. Çok tedirgin oldum. Yurtta bu olayı yaşayan başka arkadaşlarım da oldu.
ORDU HALİNDE GELİYORLAR’
Mahallenin 19 yıllık bakkalı Hüseyin Ermiş (55): Mecidiyeköy metrobüs köprüsü yapıldığında buraya yerleştiler. Bir günde nerden baksanız 100 kişi oluyorlar. Bunlar geldiğinden beri dükkanım iki defa soyuldu. 3 sene önce 12’ye kadar dükkanı açık tutardık ama artık akşam 6 gibi dükkanı kapatmak zorunda kalıyorum. İş yapamaz oldum. En sonunda dükkanımı kapatacağım.