2019 yılının kasım ayında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan Covid-19 ile ilgili çeşitli araştırmalar dünyanın her ülkesinde devam ediyor. Son olarak Katar, İspanya ve Kanada üniversitelerinin ortaklığında 600’e yakın hasta üzerinde yapılan incelemelerde, diş eti hastalığı bulunan kişilerde korona virüsten dolayı ölüm ihtimalinin diş eti rahatsızlığı olmayanlara göre 9 kat daha fazla olduğu tespit edildi. Ölüm ihtimalinin yanı sıra diş eti rahatsızlığı bulunan korona virüs hastalarında solunum desteği oranının 4 buçuk kat daha fazla görüldüğü ve yoğun bakım oranının da 3 buçuk kat daha fazla olduğu belirtildi.
Diş eti hastalığı olan ve Covid-19 pozitif tanısı konmuş bireylerde ölüm ihtimalinin 9 kat daha fazla olduğunu belirten Diş Eti Hastalıkları ve Cerrahisi Uzmanı Dr. Dt. Burak Hamzaçebi, "Diş eti alanında bugüne kadar yapılan çalışmalarda bireylerin ağız bakımının, fırçalama alışkanlıklarının, diş ve diş eti bakımının, diş eti hastalıklarının önemi birçok kez vurgulanmıştır. Günümüzde yapılan bu çalışmada ise korona virüs hastalarının orta ve ileri derecede diş eti hastalığıyla olan etkileşimine bakılmıştır. Orta ve ileri derecede diş eti hastalıklarının Covid-19’a bağlı komplikasyon riskini ve komplikasyon şiddetini ciddi anlamda arttırdığı bu çalışmada bulunmuştur. Yaklaşık 600 hasta üzerinde yapılan bu çalışmada diş eti hastalığı olan ve Covid-19 pozitif tanısı konmuş bireylerde ölüm ihtimalinin 9 kat daha fazla olduğunu, solunum desteği oranının 4 buçuk kat daha fazla görüldüğü ve aynı zamanda yoğun bakım oranının da 3 buçuk kat daha fazla olduğu bulunmuştur" dedi.
Diş eti hastalığının korona virüse ciddi oranda etkisinin olduğunu ifade eden Hamzaçebi, "Covid-19’un şiddetini arttırdığı gösterilmiştir. Çalışma 2020 yılının şubat ve temmuz ayları arasında Katar merkezli, İspanya ve Kanada üniversitelerinin ortaklaşa yürüttüğü bir çalışma. Çalışmanın sonuçlarında diş eti hastalığı ve Covid-19’u etkileyen sistemik faktörler veya sigara, diyabet hastalıkları gibi, yaş ve cinsiyet gibi faktörler de sınıflandırılmış ve diş eti hastalıklarının Covid-19 üzerine etkileri araştırılmıştır. Çalışma sonuçlarının bize gösterdiği diş eti hastalıklarının vücuttaki iltihabı durumu arttırabileceği ve korona virüs hastalığına bağlı olarak bu durumun şiddetlenip bir süper enfeksiyona yol açabileceği olmuştur" diye konuştu.
Diş eti hastalığının bulaşıcı bir hastalık olmamasına rağmen toplumun büyük bir kesiminde görüldüğünü belirten Hamzaçebi, "Zaten günümüze kadar yapılan çalışmalarda diş eti hastalığının tüm genel sağlığımızı etkilediği sistemik hastalıklar yani diyabet, kalp hastalığı gibi hastalıklarda ciddi önemde rol oynadığı gösterilmiştir. Diş eti hastalıkları dünya genelinde toplumun yüzde ellisinde hafif ve orta derecede ve yüzde onunda da ileri derecede görülen bir hastalık. Aslında bulaşıcı olmayan bir hastalığa göre bu oranlar çok yüksek oranlar. Toplumun neredeyse yüzde altmışında farkında olmadan veya bazı belirtilerle kendini göstererek hastalarımızda mevcuttur. Bu çalışma bize gösteriyor ki ölüm oranının ölüm ihtimalinin dokuz kat fazla olması pandemi döneminde diş ve diş eti sağlığının önemini bize göstermiştir" diye konuştu.
Kanser, şeker, tansiyon ve diyabet gibi birçok hastalıkta diş eti hastalığının etkileri olduğuna değinen Hamzaçebi, "Diş eti hastalığının ayrıca sistemik yani genel sağlık üzerine olumsuz etkileri mevcut. Şeker hastalığı yani diyabet, hipertansiyon, kronik böbrek hastalığı, pnömoni ve kanser gibi hastalıklarda da diş eti hastalığının etkileri bugüne kadar yapılan çalışmalarda gösterilmiştir. Özellikle Covid-19 komplikasyon riskini azaltmak için bu dönemde ağız bakımının genel sağlık önerileri arasında mutlaka yer almasını biz diş hekimleri olarak savunuyoruz. Çünkü ağız içerisindeki patojenik bakteriler solunum yoluyla akciğerlere kadar ulaşabilir, bu bölgeyi etkileyebilir ve Covid-19’un komplikasyonları ile beraber hastalığın seyrini ciddi anlamda şiddetlendirebilir" ifadelerini kullandı.
Sigaranın ağız sağlığının baş düşmanı olduğunu ve diş eti hastalıklarını 4 kata kadar arttırdığını söyleyen Hamzaçebi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sigara kullanımı diş eti hastalıklarının şiddetini 4 kata kadar arttırdığı bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış bir veri. Biz o yüzden bize gelen hastalarımıza mutlaka sigarayı bırakmakla alakalı da vakit ayırıyoruz ve sigarayı bıraktırmaya çalışıyoruz. Çünkü sigara kullanan hastalarda diş eti hastalığının seyri, diş eti hastalığı tedavisine verilen cevap çok ciddi anlamda etkilendiği için bizim tedavimizi, hastalığın gidişatını da etkileyen bir faktör. O yüzden sigaranın özellikle Covid-19 üzerine de dolaylı olarak etkisi bu şekilde bu veriler ile güncellenmiş oluyor. Sigaranın ciddi anlamda diş ve diş eti sağlığına zararlı bir etkisi vardır."
"El hijyeni, dezenfektan kullanımı, kolonya kullanımı ciddi anlamda arttı. Bu tabii ki pozitif bir şey ancak pandemi ile beraber biraz ağız bakımında eksiklikler, kişinin bireysel bakımı, fırçalama alışkanlıkları biraz geri plana atılmıştı. Bu çalışma ile beraber de bu durumun önemi tekrardan açığa kavuşmuş oldu. Özellikle bu dönemde bireylerin mutlaka ağız bakımına dikkat etmeleri, fırçalama alışkanlıklarını arttırmaları, nasıl elimizi kolonya ile dezenfekte ediyorsak, dezenfektan kullanıyorsak, elimizi sabunla yıkıyorsak aynı şekilde fırçamızı, macunumuzu düzenli aralıklarla değiştirip günde en az iki sefer olacak şekilde bireysel ağız bakımına dikkat etmemiz mutlaka gerekiyor. Unutmayın ki sağlık öncelikle ağızda başlar" dedi.
İHA