Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Birleşmiş Milletler’de (BM) düzenlenen “Mülteciler İçin Küresel Sözleşme” başlıklı oturumda yaptığı konuşmada, “Yüzyıllarca medeniyetlerin beşiği olan Akdeniz, çaresiz insanların mezarı haline gelmiştir. Sahile vuran çocuklar, bütün dünya ve insanlık adına utanç sebebidir.” dedi.
BM 73. Genel Kurulu Görüşmelerine katılmak üzere New York’ta bulunan Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, BM’de düzenlenen “Mülteciler İçin Küresel Sözleşme” başlıklı oturumda konuştu.
Konuşmasında, küresel çapta büyük bir göçmen akımı olduğuna dikkat çeken Çavuşoğlu, dünya genelinde 260 milyon göçmen olduğunu, 68 milyon kişinin topraklarını terk etmek zorunda kaldığını ve 25 milyon mülteci olduğunu kaydetti.
Çavuşoğlu, “Bu rakamlar düzenli bir şekilde açlık, kıtlık, sivil savaşlar, terör ve siyasi istikrarsızlıklar sebebiyle artıyor. Bu sebepten dolayı hiçbir hükümetin bu sorunu gözardı etme durumu olamaz.” dedi.
“Şu berbat gerçeğin altını çizmek istiyorum diyorum” ifadesini kullanan Çavuşoğlu şunları kaydetti:
“Yüzyıllarca medeniyetlerin beşiği olan Akdeniz, çaresiz insanların mezarı haline gelmiştir. Sahile vuran çocuklar, bütün dünya ve insanlık adına utanç sebebidir. Açık cezaevlerinde çaresiz insanların önüne geçmeyi hedefleyen kurallar çağdaş insani değerlerle uyuşmamaktadır. Daha da önemlisi, insani konuları siyasal bir araç haline getirmek ve toplum içerisinde göçmenlere karşı ön yargıları kışkırtmak çok tehlikelidir.”
Çavuşoğlu, “Bu gözlemleri dünyada en fazla mülteci barındıran bir ülkenin dışişleri bakanı yapıyor.” sözlerini kaydederek, “Masum insanları yalnız bırakmadık, onları zalim rejimin ya da DEAŞ ve PKK gibi terör örgütlerinin eline bırakmadık.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin uluslararası koruma isteyen herkese ırk, din ve mezhep ayrımı yapmaksızın kapılarını açtığına dikkat çeken Çavuşoğlu, Türkiye’nin mültecilere eğitim, sağlık ve psikolojik destek imkanları sunduğunu belirtti.
Türkiye’nin kendi finans kaynaklarını kullanarak BM kriterlerine göre 32 milyar dolar harcama yaptığına işaret eden Çavuşoğlu, Küresel İnsani Yardım Raporunda "Türkiye’nin bu alanda en fazla yardım yapan ülke" olduğunu kaydetti.
Çavuşoğlu şöyle konuştu:
''Ne yazık ki Suriye krizinin ağır insani yükü Türkiye'nin omuzlarına bırakıldı. Taahhütler yerine getirilmedi. Daha fazla sorumluluk ve yük paylaşımı için yaptığımız çağrılar duymamazlıktan gelindi ama biz insani yaklaşımımızı sürdürmeye devam ettik. En son İdlib krizinde de böyle bir tutum sergiledik. Tahran'daki üçlü zirve ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Devlet Başkanı Putin'in Soçi'deki toplantısı büyük bir insani trajediyi önledi. Terörle mücadelede kararlılığımızı sürdürürken sivilleri ve yerleşim alanlarını koruyabileceğimizi gösterdik. Suriye'den Türkiye'ye ve AB ülkelerine göç akışına da büyük ölçüde azalttık.''
Astana toplantılarındaki son anlaşma ve kazanılan ivmenin Cenevre Sürecine de katkıda bulunacağına ve Suriye'deki siyasi çözüm çabalarını hızlandıracağına inandığını belirten Çavuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
''Mültecilerin mevcut durumu sürdürülemez. Kuşkusuz sınırları kapatmak ve duvarlar inşa etmek de etmek doğru cevap değil. Gelişmiş ülkeler, yük paylaşımı girişimlerinin geliştirilmesine öncülük etmek ve mülteci ve göç sorunu için sürdürülebilir çözümler bulmak zorunda.''
BMMYK'nin çabalarının mülteci kriziyle mücadeledeki önemini vurgulayan Çavuşoğlu, BM 73. Genel Kurulu Görüşmeleri sırasında Mülteciler İçin Küresel Sözleşmesinin desteklenmesi ve tam anlamıyla uygulanmasını sabırsızlıkla beklediklerini söyledi.
Türkiye'nin mülteciler sözleşmesini desteklediğini vurgulayan Çavuşoğlu, ''Sözleşmenin bu alanda somut adımlar için bir temel oluşturacağını umuyoruz. Türkiye, kabul edilmesinin ardından bu sözleşmenin tam anlamıyla uygulanmasını yakından takip edecektir.'' dedi. (AA)