İSTANBUL (İHA) - Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine seçilmesinin dünyada barış, güvenlik ve istikrarın korunması çabalarına önemli bir katma değer sağlayacağını belirtti.
Dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen dışişleri bakanları, Türkiye- Afrika Zirvesi öncesinde Four Seasons Otel'de düzenlenen toplantıda bir araya geldi. Toplantının açılış konuşmasını yapan Dışişleri Bakanı Ali Babacan, "İstanbul Deklarasyonu" ve "Türkiye-Afrika Ortaklığı Çerçeve Belgesi" taslaklarının hazır olduğunu ve belgelerin yarınki zirvede devlet ve hükümet başkanlarının onayına sunulacağını belirtti. Türkiye-Afrika Zirvesi'nin ve atılan adımların iki ülkenin geleceği açısından sağlam ve sürdürülebilir ortaklık kazandıracağını belirten Babacan, zirvenin iki ülke arasındaki ilişkilerin yeni bir dönemi başlatacağını kaydetti. Babacan, "Çok boyutlu bir dış politika yürüten Türkiye, Afrika ülkeleriyle mevcut ilişkilerini daha da iyileştirmek amacıyla 1998 yılında Afrika'ya açılım eylem planını benimsemiş ve 10 yıldır Afrika kıtası ve Afrika ülkeleri ile ilişkilerini bu plan çerçevesinde yürütmeye ve geliştirmeye gayret etmiştir. Siyasi ekonomik ve kültürel ilişkilerimizi geliştirmeyi hedefleyen bu eylem planı çerçevesinde ikili ilişkilerimizin yasal altyapısının oluşturulmasına öncelik verilmiş, karşılıklı heyet ziyaretleri teşvik edilmiş, ilgili kuruluşlarımızın Afrika'ya yönelik faaliyetleri özendirilmiş ve nihayetinde 2005 yılı hükümetimiz tarafından 'Afrika Yılı' ilan edilerek kıta ile ilişkilerimize yeni bir hız ve içerik kazandırılmıştır" diye konuştu.
"AFRİKA KITASINDA 15 YENİ BÜYÜKELÇİLİĞİN DAHA KURULMASINI HEDEFLİYORUZ"
Dışişleri Bakanı Babacan, Afrika ülkeleri ile Türkiye'nin ekonomik ilişkilerinin de son yıllarda çok önemli gelişmeler kaydettiğini ifade ederek, 2003 yılında 5 milyar dolar olan toplam ticaret hacminin 2007 yılında yaklaşık 13 milyar dolar seviyesine ulaştığını vurguladı. Bu yılın ilk 6 ayında, Afrika ile olan dış ticaret hacminde geçen yılın aynı dönemine göre yaklaşık 2 kat artış gözlendiğini söyleyen Babacan, halen 400'e yakın Türk firmasının faaliyet gösterdiği Afrika'da her yıl daha fazla Türk şirketinin yatırım yaptığını belirtti. Dışişleri Bakanı Babacan, Türk inşaat firmalarının 2007 yılında Afrika'da üstlendikleri projelerin toplam değerinin 6 milyar dolara yaklaştığını ifade etti.
Türkiye İşbirliği ve Kalkınma Ajansı'nın (TİKA), Afrika'daki ofisleri kanalıyla 37 Afrika ülkesinde çok sayıda projenin gerçekleştirildiğini belirten Ali Babacan, "TİKA öncülüğünde başlatılan 'Tarımsal İşbirliği Projesi' bunlardan sadece biri. Afrika ülkelerinin teknik ihtiyaçları göz önüne alınarak oluşturulan teknik işbirliği projelerinin hedefine ulaştığını ve ülkelerin halkları tarafından da memnuniyetle karşılandığını görmekten mutluluk duyuyoruz. TİKA ve diğer kurumlar işbirlikleri yaparak Afrika'ya dönük projeleri hayata geçirmeye devam edecektir. Hükümetler arası işbirliği, ticaret ve yatırım, tarım, kırsal kalkınma, su kaynakları yönetimi, KOBİ'ler, sağlık, barış ve güvenlik, enerji, ulaşım, telekomünikasyon, kültür ve eğitim, medya ve iletişim alanları Afrika ile ilişkilerde Türkiye'nin önem verdiği alanlardır. Türkiye bu alanlardaki teknik desteklerine ve acil insani ihtiyaçların karşılanmasına yönelik faaliyetlerini sürdürecek" şeklinde konuştu.
Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Türkiye ile Afrika arasındaki ulaşım imkanlarının geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesinin ilişkilerde gerekli olduğunu düşündüğünü belirterek, bu konuda somut adımların atıldığını, Türk Hava Yolları'nın şu anda Hartum, Addis Ababa, Lagos ve Johannesburg'a uçuşlar düzenlediğini ve bu uçuş programını daha da geliştirmek istediğini kaydetti.
Halen Türkiye'nin Afrika kıtasında 12 büyükelçiliği olduğunu hatırlatan Bakan Babacan, önümüzdeki dönemde bunlara ilave olarak 15 yeni büyükelçiliğin kurulmasını hedeflediklerini söyledi.
"AFRİKA BİRLİĞİ İLE ORTAKLIĞIMIZI DA DAHA İLERİ GÖTÜRMEYE KARARLIYIZ"
BM misyonlarına önemli katkılarda bulunan Türkiye'nin, Afrika'da faaliyet gösteren 8 BM misyonundan 6'sına finans ve personel desteği verdiğini belirten Babacan, "Afrika'da son yıllarda meydana gelen olumlu gelişmeleri memnuniyetle izliyor, Afrika ülkelerinin kıta sorunlarına kendi çözümlerini bulmak yönünde gösterdiği gayretleri takdir ediyoruz. Bu çabalarınızda da sizlere destek vermeye devam edeceğiz. Aynı şekilde 2008 Ocak ayında Addis Ababa'da yapılan Afrika Birliği Zirve toplantısında stratejik ortaklardan biri olarak ilan edildiğimiz Afrika Birliği ile ortaklığımızı da daha ileri götürmeye kararlıyız. Zira, tarihi ilişkilerimizin ve kültürel bağlarımızın yanı sıra sahip olduğumuz çok boyutlu diplomasi geleneğimizin bize sunduğu tecrübenin Türkiye-Afrika ortaklığını daha da zenginleştireceğine inanıyoruz. Esasen bazı Türk sivil toplum kuruluşları da Afrika'da eğitim alanında gerçekleştirdikleri başarılı çalışmalarla Türkiye ile Afrika ülkeleri halkları arasında dostluk köprüsü oluşturmakta ve çok sayıda fahri temsilci yetiştirmektedir" diye konuştu.
BM'nin kurucu üyelerinden olmasına rağmen son yarım yüzyılda Güvenlik Konseyi'nde yer alamayan Türkiye'nin, Ekim ayında yapılacak seçimlerde 2009-2010 dönemi BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine aday olduğunu kaydeden Babacan, "Dünyanın değişik bölgelerinde sorunların çözümüne katkılarda bulunan Türkiye'nin, Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine seçilmesi, dünyada barış, güvenlik ve istikrarın korunması çabalarına önemli bir katma değer getirecektir. 'Bu bağlamda Türkiye'nin adaylığının Afrikalı dostlarımızın birçoğu tarafından destekleniyor olmasından memnuniyet duyuyoruz. Seçilmemiz halinde, BM Güvenlik Konseyi üyeliğimizin Afrika ile ilgili konularda bize yükleyeceği sorumluluğun da bilincinde olarak, Konsey'deki Afrika ülkelerine ilaveten Afrika'nın sesi olmak için elimizden gelen çabayı göstereceğimizden emin olabilirsiniz" açıklamasında bulundu.