Aksoy yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
"ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Osman Kavala’nın serbest bırakılması çağrısı yapan açıklamasına yanıtımızı 28 Temmuz 2020 tarihinde vermiştik. Aynı içerikteki ikinci açıklamanın da hukuk devleti ilkesiyle bağdaşmadığını tekrar hatırlatmak isteriz.
Osman Kavala hakkında bağımsız mahkemelerce yürütülen yargı süreçleri devam etmektedir. Herkes bu süreçlere saygı duymak zorundadır.
AİHM’in Osman Kavala kararının icrasının takibi Avrupa Konseyi Delegeler Komitesi'nin insan hakları konulu toplantısında gerçekleştirilmektedir. Hükümetimiz bu çerçevede gerekli bilgileri sunmaktadır.
Türk demokrasisine darbe girişiminde bulunan FETÖ elebaşının ülkemize iadesi konusunda hukuki süreçleri bahane gösteren bir ülkenin, Türkiye’de devam eden bir hukuki sürece müdahale etme gayreti ilkesiz ve tutarsız bir yaklaşımdır.
Türkiye bir hukuk devletidir. Hiçbir devlet veya hiç kimse Türk mahkemelerine yargı süreçleri hakkında emir veremez."
ABD, hakkında mahkumiyet kararı bulunmamasına rağmen üç yıldan uzun süredir tutuklu bulunan iş insanı ve insan hakları aktivisti Osman Kavala'nın derhal serbest bırakılması için Türkiye'ye çağrıda bulundu.
ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Kavala aleyhindeki aldatıcı suçlamalar, tutukluluk halinin devamı ve aleyhindeki davaların birleştirilmesi gibi kararın geciktirilmesine yol açan unsurlar hukukun üstünlüğü ve demokrasi ile bağdaşmıyor" ifadesi yer aldı.
Kavala'nın 2013 yılında Gezi Parkı protestolarıyla ilgili suçlamalardan geçen yıl beraat etmiş ancak 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili suçlamalarla yeniden tutuklanmıştı. İlerleyen dönemde temyiz mahkemesi Gezi davasındaki beraat kararını da bozmuştu.
Mahkeme Kavala'nın tahliye talebini reddetmiş ve iki davanın birleştirilmesine karar vermişti.