Stratejik Araştırmalar Merkezi (SAM) ile Türken Vakfının ABD ve Kanada üniversitelerinde görevli Müslüman din görevlilerine yönelik Ankara'da bir otelde verdiği ortak konferansında konuşan Bakan Yardımcısı Kıran, Türkiye'nin yurt içi ve dışında yürüttüğü insani dış politikasına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kıran kurulduğu 2014 yılından bu yana ABD’de kadim Türk geleneğinin bir sembolü olan Vakfın ABD'deki Müslüman öğrencilerin temel ihtiyaçlarının giderilmesi hususunda çeşitli hayati görevleri yerine getirdiğini vurguladı.
Müslümanların güncel durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kıran, İslam aleminin "sorunların odağı" olduğuna dikkat çekerek İslam İşbirliği Teşkilatının (İİT) son günlerde yayımladığı bir rapordan bahsetti ve "Dünya üzerindeki çatışmaların yüzde 60’ı maalesef İslam aleminde gerçekleşiyor." dedi.
Suriye, Yemen, Afganistan, Filistin ve Myanmar’da uzun yıllardır acı hikayelerin yaşandığını dile getiren Kıran, bunların bir nedeninin de Müslümanlar arasındaki parçalanma ve rekabet olduğuna dikkati çekti.
Kıran, şunları kaydetti:
"Türkiye siyasi, mezhepsel veya etnik düşüncelerden bağımsız olarak, milyonlarca Suriyeli mülteciyi kabul etti, Irak'a yardım sağladı, Filistinli kardeşlerimizle sadece sözde değil, fiilen de omuz omuza duruyor. Hiçbir ülke Suriye halkının barışı ve refahı ile devletlerinin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini desteklemek için daha fazlasını yapmadı."
Bağımsız, egemen ve komşu Filistin Devleti’nin Doğu Kudüs’ün başkent kabul edildiği ve 1967 sınırlarına göre kurulmasını barışın "esas şartı" olarak gördüğünü vurgulayan Kıran şöyle devam etti:
“Türkiye’nin sesi, İsrail yönetiminin tek taraflı ve insanlık dışı faaliyetleri ile ABD yönetiminin son zamanlardaki hatalı adımlarına karşı yüksek ve nettir. Kudüs, Müslüman dünyanın kırmızı çizgisidir. Kudüs sadece Türkiye’nin meselesi değil, İslam dünyasının ortak meselesidir. Kudüs için sesimizi hep beraber yükseltmeliyiz.”
İİT'de bu konu üzerinde aktif bir şekilde çalıştıklarını kaydeden Kıran, şunları söyledi:
"ABD yönetiminin Büyükelçiliğini Tel Aviv’den Doğu Kudüs’e taşımasına ilişkin yasa dışı kararı ile İsrail güvenlik güçlerinin Filistinli sivillere karşı uyguladığı şiddete ilişkin, "Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı üzerine İstanbul’da düzenlenen 6. ve 7. İİT Olağanüstü İslam Zirvesi’nde ve BM Genel Kurulunda kararlı duruşumuzla karşı karşıya kaldı."
Filistinlilerin bu konuda sürekli desteğe ihtiyaç duyduklarını belirten Kıran, ABD’de yaşayan Müslüman liderler ve fikir üreticilerinin bu konudaki rolü ve değerinin göz ardı edilemeyeceğini dile getirdi.
İİT'nin potansiyelinin daha etkin işlev görmesini sağlamayı hedeflediklerini kaydeden Kıran, "İİT'nin hızlı ve zamanında hareket etme kapasitesini artırarak bugünün dünyasının koşullarına uyum sağlaması gerektiğine inanmaktayız." dedi.
Kıran, Türkiye'nin arabuluculuk yolu, çatışmaların önlenmesi ve barışçıl çözümü konularında aktif rol aldığını dile getirerek "Finlandiya ile ortaklaşa, BM ve AGİT içindeki 'Barış İçin Arabuluculuk' girişiminin öncülüğünü yapmaktayız. Bu yıl da Türkiye, İİT'de arabuluculuk konusunda farkındalık oluşturmak için somut adımlar atmıştır." ifadelerini kullandı.
Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) ilişkin uyarıda bulunan Kıran, "ABD’de zehrini yaymaya devam ediyor." değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin ABD ile ilişkilere büyük değer verdiğini kaydeden Kıran, "Köklü ilişkilerimiz, uzun bir dayanışma ve askeri ortaklık tarihimiz ve küresel ölçekte kapsamlı iş birliğimiz bulunmaktadır. Bu sağlam ve dirençli bir ilişkidir." dedi.
Kıran, 15 Temmuz darbe girişiminin faili Gülen'in halen ABD’de yaşadığını ve faaliyetlerini özgürce devam ettirdiğini hatırlatan Kıran, Gülen'in İslam'ın öğretilerini kötüye kullanarak radikal, tarikatçı, gizli bir terör örgütüne liderlik ettiğini söyledi.
ABD'nin FETÖ’ye karşı acilen tedbir almasını ve Türkiye'nin örgüt elebaşını da kapsayan iade taleplerine yanıt vermesini beklediğini vurgulayan Kıran, "ABD'deki FETÖ yapılanmalarına yönelik süregelen FBI soruşturmalarına dair gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Bu soruşturmaların, bu terörist ağın habis ve kanunsuz teşebbüslerini açıkça ortaya koyacağını umuyoruz." diye konuştu.
Konuşmasında Müslümanların ABD'deki problemlerine değinen Kıran, gençlerin kimlik sorunları, sosyal entegrasyon gibi konulara temas etti.
Kadınların güçlendirilmesinde karşılaşılan zorlukların, yerel ve federal düzeydeki görevlerde zayıf temsilin, Amerika’daki Müslümanların günlük yaşamlarında üstesinden gelmek zorunda oldukları sınamalar olmaya devam ettiğini belirten Kıran, "Son ara seçimlerde ABD Kongresine ilk Müslüman kadın üyeler olarak İlhan Omar ve Rashida Tlaib’in seçilmesini memnuniyetle karşılıyoruz." dedi.
"Bu hepimizi gururlandırdı." ifadesini kullanan Kıran, Omar ve Tlaib'in seçilmesinin ABD ve uluslararası kamuoyuna anlamlı bir mesaj verdiğini
söyledi.
Türkiye'nin ABD’deki tüm Müslüman örgütlerini daha koordineli ve uyumlu hareket etmeye teşvik ettiğinin altını çizen Kıran, "Amerikalı Müslümanlar ve Türkiye arasındaki temasları artırmaya azami düzeyde önem gösteriyoruz. Bu, Türkiye’ye ziyaretinizi daha da yerinde ve önemli hale getiriyor." şeklinde konuştu.
Kıran sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim yakın ve uzun vadeli hedefimiz Amerikalı Müslümanların ve Türk örgütlerinin arasındaki eş güdümü artırmaktır. Bunun sadece Müslümanlar için değil, Amerikan toplumunun farklı kesimleri için de faydalı olacağına eminiz. Bu doğrultudaki tüm çabaları en üst düzeyde desteklemeye devam ediyoruz. İslam’ın gerçek değerlerini açıklayıp temsil ettiğinizi ve ABD ve daha geniş coğrafyada değişimin itici gücü haline geldiğinizi memnuniyetle gözlemliyoruz. Bir barış dini olan İslam’ın gerçek mesajını ve evrensel değerlerini yayacağınıza inancımız tamdır. Bu çaba, Müslüman aleminin bugün karşılaştığı sınamalarla baş etmek için son derece önemlidir. Yaptığımız her şeyde safları düzgün tutmalı, omuzları bir hizaya getirmeli, boşlukları doldurmalı ve şeytana açık yerler bırakmamalıyız." (AA)