Diyabet hastalığın bütün dünyayı yakından ilgilendiren, Türk toplumunun yüzde 12’sini ilgilendiren metabolik bir rahatsızlık olduğu belirtildi.
Özel Karadeniz Hastanesi Dahiliye Uzmanı Hasan Basri Savaşkan, diyabet hastalığının sadece tek bir sistemi tutan bir hastalık olmayıp kalp, damar, böbrek, sinir sistemini tutan komplike bir rahatsızlık olduğunu söyledi.
Diyabetin tedavisinin kolay ama maliyetinin yüksek olduğunu belirten Savaşkan, “Diyabet, diğer adıyla şeker hastalığı, sık görülür ve ciddi sonuçlara yol açar. Pankreasın ürettiği insülinin yetersizliği veya etkisizliğinden kaynaklanır. İnsülin olmayınca, besinlerle aldığımız şeker ve diğer besin unsurları, ihtiyaç duyan hücrelere giremez. Böylelikle, hücreler şekersizlik çekerken, kanda şeker normal değerlerin üstüne çıkar” dedi.
Diyabetin sıkı takip edilip, organ hasarı başlamadan tedavi edilmesi gerektiğini kaydeden Savaşkan, “Diyabet, başta karbonhidratlar olmak üzere protein ve yağ metabolizmasını ilgilendiren bir metabolizma hastalığıdır ve kendisini kan şekerinin sürekli yüksek olması ile gösterir. Diyabet hastalarındaki temel metabolik bozukluk, kan yoluyla taşınan glikozun (şekerin) hücrelerin içine girememesidir. Normal koşullarda besinlerden elde edilen veya karaciğerdeki depolardan kana salınan glikoz pankreas tarafından salgılanan insülin hormonunun yardımıyla hücre içine girer ve orada yakılarak enerjiye dönüşür. Hücrelerin üzerinde değişik maddelerin girmesine izin verilen 'kapılar' vardır. Bu kapılar normalde kilitlidirler ve uygun 'anahtar' varlığında açılırlar. Diyabet, hücrelerin üzerindeki glikoza 'kapısı'nın açılamaması durumudur. Bu örnekten ilerlersek diyabet, anahtar işlevi gören İnsülin hormonu yetersizliğine veya insülinin etkilediği reseptörlerin bozukluğuna bağlı gelişmektedir” şeklinde konuştu.
Diyabetle barışık yaşamak gerektiğini vurgulayan Savaşkan, “Diyabetin bazı erken belirtileri vardır. Kan şekeri yüksek olan kişilerde yorgunluk, halsizlik, iştahsızlık, sık idrara çıkma. Susama, yara ve berelerin uzun zamanda iyileşmesi gibi belirtiler vardır. Eğer ailenizde şeker hastası varsa bu hastalığa yakalanma riskiniz daha fazladır. bu belirtilerle doktorunuza başvurduğunuz taktirde doktorunuz kan şekerinizin de belirlenmesini isteyecektir. Eğer diyabetliyseniz hayatınızın bundan sonraki döneminde kendinizi çok iyi kontrol altında tutmanız gerekecektir. Diyabetle barışık yaşamanın yolu kendinize dikkat etmekten geçer. Kan şekeri düzeylerinizi ortalama aralıklarda tutarak olabildiğince normal yaşam sürdürmeyi hedeflemelisiniz. Bu hedefe ulaşmanın en iyi yolu diyet uygulamak ve egzersiz yapmaktır” diye konuştu.
Şeker hastalarına küçük önerilerde bulunan Dahiliye uzmanı Savaşkan, şöyle konuştu:
“Haftada 1 kez sabah akşam şekerinizi ölçün, kayıt tutun ve bu kayıtları kontrol anında doktorunuza gösterin Kilonuzu kontrol altında tutun, ideal kilonuzu koruyun Günlük düzenli yürüyüşler yapın. Öğün atlamayın, diyetisyeninizin veya doktorunuzun yemeyi önermediği hiçbir şeyi yemeyin, ısrarlara kulak asmayın. İçeriğinde fruktoz, sakkaroz veya şeker olan hiçbir ürünü satın almayın, tüketmeyin. Gerektiğinde değişiklik yapabilmek için besin gruplarını iyi öğrenin. Tatlandırıcılarla yaptığınız yiyeceklerle kendinizi ödüllendirin. Halk arasında diyabete iyi geliyor diye önerilen tatlı yiyeceklerden uzak durun.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz