Diyarbakır Cezaevi Davası-Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 10 Tutuklunun Öldüğüolaylarla Ilgili 62 Güvenlik Görevlisi Hakkındaki Mahkumiyet Kararını, "eksik Soruşturma" Gerekçesiylebozduğu Davanın Yargılanmasına Devam Edildi

Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından, Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 10 tutuklunun öldüğü olaylarla ilgili 62 güvenlik görevlisi hakkındaki 5'er yıllık mahkumiyet kararını,"eksik soruşturma" gerekçesiyle bozduğu davanın yargılanmasına Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.

Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, aralarında asker, polis, cezaevi görevlisi ve 1 doktorun bulunduğu, tutuksuz yargılanan 62 sanık katılmadı.

Heyet değişikliği nedeni ile eski zabıtların okunduğu duruşmaya müdahil avukatı Mesut Beştaş ile müdafi avukatı Hasan Kanatlı hazır bulundu.

İddia makamı bir kısım sanık müdafilerinin mazeretleri yönünde takdirin mahkemede olduğunu belirterek, önceki celselerde verilmiş mütalaanın aynen tekrar edilmesini istedi.

Müdahil avukatı Mesut Beştaş, mütalaaya karşı daha önce yazılı beyanda bulunduğunu, bu beyanlarını aynen tekrar ettiklerini söyledi.

Beştaş, olayın Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde hükümlülerin dar bir koridorda yaklaşık 4 saat bekletildikten sonra saldırıya uğradıklarını belirterek, "Saldırı sonucunda kafalarına ve vücutlarına almış oldukları darbeler sonucu meydana gelen ölüm olayıdır. 1996 yılından beridir canavarca hislerle birden fazla insan öldürme suçunu oluşturmaktadır. 17 yıldır yargılama devam etmektedir. Böyle bir yargılamanın 17 yıl sürmesi uzun bir süredir" dedi.

Dosyanın 765 sayılı yasanın 448. maddesi alt sınırının 8 yıl olduğunu ancak üst sınırınında 30 yıl olduğunu hatırlatan Beştaş şöyle dedi:

"449. maddeye göre ise zaman aşımı söz konusu değildir. 450. maddenin karşılığı ise ağırlaştırılmış müebbet hapistir. Asgari zaman aşımı süresi 20 yıldır. Dosyada "zaman aşımı" konusunu gündeme getirmek dosyayı sürümceye bırakmaya çalışmaktır. Ortada 10 cenaze var. Bu dosya Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) karara bağlanan dosyadır. Dosyada zarar gören tüm taraflar tazminatlarını almıştır. Bu dosyada işlenen suç insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Zaman aşımına tabi tutulamaz. Belirtilen suçlardan sanıkların cezalandırılması, hüküm ile birlikte tutuklama kararı verilmesini talep ediyorum"

Müdafi avukatı Hasan Kanatlı ise, iddia makamının mütalaasında nedensellik kurmadan müvekkilleri hakkında suçlamalarda bulunulduğunu savundu.

Mahkeme heyeti, birleştirilen dosya kapsamında iddianame sanıklarından Harun Dırama, Mehmet Oğraş, Burhan Altaş, Solmaz Karaoğlan, Erol Demir, Vedat Çolak ve Hamza Görgülü'yü dosyanın gelmiş olduğu aşamanın dikkate alınarak zorla getirme müzekkeresinin çıkarılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde 1996 yılında çıkan olaylarda 10 tutuklunun ölümü, 24 tutuklunun yaralanmasıyla ilgili 62 güvenlik görevlisine verilen 5'er yıllık mahkumiyet kararını, "eksik soruşturma" gerekçesiyle bozmuştu.

Muhabir: Aziz Aslan