Diyarbakır, terör tazmini rekortmeni
DİYARBAKIR (İHA) - Terörden doğan zararların karşılanması konusunda 18 bin dosyayla en çok başvurunun yapıldığı Diyarbakır'da, 120 dosya için 1 trilyon lira tazminat ödendi. İncelemeye alınan 368 dosyadan 248'inin reddedildiğini söyleyen Vali Yardımcısı Erol Özer, "Reddedilen dosyalar, genelde ölüm ve yaralama içerikli başvurulardır. Vatandaşların zararlarının karşılanması için her türlü kolaylığı sağlıyoruz" dedi.
'Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması' hakkında çıkarılan 5233 sayılı kanun çerçevesinde ilk ödemeler Diyarbakır'da başlatıldı. 18 bin dosyayla Türkiye'de en çok başvurunun yapıldığı Diyarbakır'da, vali yardımcıları başkanlığında kurulan 50 kişilik komisyon, başvuruları bir an önce sonuçlandırmak için gece-gündüz çalışıyor. 4 komisyon başkanlığında bir ay içinde incelenen 368 dosyadan 120'si için ödeme yapılırken, 248'i reddedildi. Terörden zarar gören vatandaşların tazminatlarının hızla ödendiğini belirten Vali Yardımcısı Erol Özer, "Diyarbakır'da 5233 sayılı Terör ve Terörden Doğan Zararların Karşılanması Kanunu kapsamında 18 bin başvuru aldık. Bunlardan bin tanesi ölümlü ve yaralamalı başvurular, geriye kalan yaklaşık 17 bin başvuru ise maddi zararların karşılanmasına ilişkindi. Kanunun çıktığı Temmuz 2004 yılından itibaren geçen bir yıllık zaman, genelde müracaatların kabul edilişi ve bilgisayar ortamına kaydedilmesiyle geçti. Tazminatların ödenmesi için Vali Efkan Ala'nın talimatlarıyla, Diyarbakır'da hızlı bir neticeye ulaşmak amacıyla 1 olan komisyon sayısını 4'e çıkardık. Köyden kente terör baskısı yüzünden göç etmek zorunda kalan insanların uğradıkları maddi kayıpların ödenmesi için 50 personel, hafta sonu dahil çalışıyor. Son 1 ay içerisinde incelenen 368 dosyadan 248'i reddedildi, geriye kalan 120 dosya için 1 trilyon lira tazminat ödendi. Reddedilen dosyalar, genelde yaralanma ve ölüm tazminatlarına ilişkindi; çünkü devlet, daha önce bu durumda olan vatandaşlara tazminat ödemişti. Haksızlığa yol olmaması için başvuruları büyük bir titizlikle inceledikten sonra tazminatı hak edip etmediğine karar veriyoruz. Devlet, vatandaşların mağduriyetlerinin giderilmesi için vatandaşına her zamanki gibi sahip çıkmaktadır" dedi.
"BAŞVURULARIN AİHM'YE TAŞINMASINA GEREK KALMAYACAK" Terörden zarar gören bütün vatandaşlara gerekli tazminatların ödeneceğini ifade eden Özer, "Terörden zarar gören vatandaşlar, zarar belgelerinin temin edilmesi güçlüğünden dolayı ödemelerde ön yargılı olabiliyor. İnsanlarımız arasında, 'Zararlarımızın tazmin edilmemesi halinde dosyaları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) götürürüz' diye genel bir kanaat var. Zarar tespitinde bizim belge olarak tabir ettiğimiz birçok şeyin yazılı belge olması gerekmemektedir. Kırsal alanda birçok yerde kadastro zaten var. Kadastro çalışmasının olmadığı yerlerde bizzat yerinde inceleme yapıyoruz. Bir kişinin fiilen ekip biçtiği arazinin varlığını tespit etmemiz halinde, eğer burası orman veya Hazine arazisi değil ise, söz konusu kişinin araziyi ekip biçtiğini bilirkişi ve diğer tanıklar yoluyla belgeliyoruz. Bu da bizim için delil teşkil ediyor. 18 bin başvuru dosyası incelenip gerçek tazminatlar belirlenecektir. Bölgede terörden dolayı zarar gören her vatandaşın mağduriyeti karşılığında tazminat ödenecektir. Ödemelerde karışıklık yaşanmayacağı gibi, dosyaların AİHM'ye taşınması söz konusu olmayacaktır. Vali yardımcıları başkanlığında kurulan 4 komisyon da kanun gereği Sanayi ve Ticaret, Tarım, Bayındırlık, Maliye Müdürlükleri ile Baro gibi teşkilatlardan görevli bilirkişi statüsünde uzman personeller görev yapıyor" şeklinde konuştu.
Diyarbakır Valiliği'ne terörden doğan zararların karşılanması için yapılan 18 bin başvurunun incelenmesi için 50 personel, hafta sonu dahil çalışıyor.
