Diyarbakır'da arazi mafyası iddiası
DİYARBAKIR (İHA) - Diyarbakır'ın en büyük alışveriş merkezi olan Forum'un çevresinde yapılan gecekondular dikkat çekiyor. Diyarbakır Kayapınar Belediye Başkanı Zülküf Karatekin, gecekondu işlerinde arazi mafyasının rol aldığı yönünde duyum aldıklarını belirterek, "DTP'li belediyelerin imar politikası çok nettir" dedi.
Diyarbakır'da gün geçtikce gecekondu sayısında artış yaşanırken, yapılacak olan en büyük alışveriş merkezi Forum'un hemen çevresinde yapılan gecekondular dikkat çekiyor. Konuyla ilgili konuşan DTP'li Kayapınar Belediye Başkanı Zülküf Karatekin, mafya iddiasını ortaya attı. Belediye Başkanı Zülküf Karatekin, sanayi sitesi arkasında yapılan gecekonduların yıkılması için 1,5 yıldır ilgili makamlara yazı yazmalarına rağmen olumlu yanıt alamadıklarını söyledi. Yıkım için gecekondu bölgesine defalarca gidildiğini ancak güvenlik önlemi alınmadığı için yıkım gerçekleştiremediklerini dile getiren Başkan Karatekin, "Bu konu tüm mekanizmaların ortak alanına giriyor. Mülki İdari Amirliği'nin ve kolluk kuvvetlerinin ortak hedefi olmalıdır. İmar Yasası da bunu çok net ifade ediyor. Belediye olarak biz gittiğimizde Zabıtalarımız yetersiz kalıyor. Bizim 10 tane zabıtamız var. Diğer belediyelerdeki zabıtalarla işbirliği yapıyoruz. Ama kolluk kuvvetleri gelmediği için gerekli tedbiri almayınca istemediğimiz olaylar yaşanıyor. Yıkımları gerçekleştiremiyoruz. Bu nedenden dolayı özellikle son dönemlerde bir artış olduğu söylenebilir. Ama temel nedeni kanımca şundan kaynaklanıyor. Bir yıkım olmadığı zaman ve o yıkıma gittiğiniz zaman yıkımı güvenli bir şekilde yapamadığımız zaman başkaları da cesaret alıp gecekondu yapıyor" dedi.
BİZİM ALDIĞIMIZ DUYUMLARA GÖRE GECEKONDU İŞLERİNDE ARAZİ MAFYASI VAR Kayapınar Belediye Başkanı Zülküf Karatekin, gecekondu artışında mafya parmağının olduğu yönünde kendilerine ciddi duyumların geldiğini belirtti. Gecekonduların ihtiyaçtan ziyade para kazanmak amacıyla yapıldığını aktaran Başkan Karatekin, şunları ifade etti:
"Normal vatandaşların yaptığı iş değildir. Arazi mafyası üzerinden geliştirilen bir olgudur. Gelen duyumlar böyledir. Ama tabii ki bunun netleştirilmesi gerekiyor. Böyle bir şey var mıdır, yok mudur? Gelen duyumlar doğru mudur, değil midir? Bu konuları netleştiremedik. Kamuoyunda da böyle bir yargı var. Daha çok arazi mafyası var. O arazi mafyası üzerinden bunlar genişletiliyor. O bölgelerde hazine arazisi yoktur. Daha çok vakıf ve şahıs arazisi vardır. Sanayi bölgesi dediğimiz bölge de şahıs arazisi
üzerine yapılıyor. Örneğin, sizin araziniz var, arazi mafyası sizden habersiz satıyor. Vatandaş geliyor üstünde yapı yapıyor. Böylesi bir durum da söz konusudur. Bu da doğal olarak kentin genişlemesi açısından sıkıntı oluşturuyor. Kamu kuruluşları arasında da bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum. Ama bütün bunlara rağmen çabamızı sürdüreceğiz. Bunu tek başımıza önlememiz mümkün değil. Kolluk kuvvetleri yeteri önlemi almadığı sürece bizim yıkım yapma şansımız maalesef ortadan kalkıyor. Kalktığı zaman da herkes cesaretlenip gecekondu yapmaya başlıyor. Biz olayın hukuki boyutunu başlatıyoruz. Şu anda 60'ın üzerinde mahkemeye intikal etmiş dosyamızı bulunmaktadır"
DTP'Lİ BELEDİYELERİN İMAR POLİTİKASI ÇOK NETTİR "DTP'li belediyelerin imar politikası çok nettir. Özellikle kaçak yapılara yönelik. Etkin mücadeleyi seçmişiz. Kentin geleceğini düşünen kent yapılanmasına önem veren, imara bizim kadar önem veren hiçbir belediye bulma şansınız yoktur" diyen Kayapınar Belediye Başkanı Zülküf Karatekin, sözlerini şöyle tamamladı:
"Sürdürdüğümüz kararlılık konusunda kurumlar üzerine düşeni yapmazsa veya yapmamak için direnirlerse o zaman belediyemizin yalnız başına yapacağı bir şey kalmaz. Bugün benim sorumlu olduğum kadar mülki idari amirleri de sorumludur. Kolluk kuvvetleri de sorumludur. Diğer kurumlar da sorumludur. Çünkü bunların da hizmet alanını kapsıyor. Dolayısıyla bir belediyeye kaçak yapıları tek başına yüklemek kanımca doğru değildir. Kuşkusuz, belediye en önemli ayağıdır. Ama diğer kurumlar tarafından destek verilirse bir bütün olarak bunların önüne geçme şansımız olur. Bizim politikamız budur. Biz ne yapıyoruz? Tam tersi bir politikamız olmuş olsa biz niye bunların hukuki boyutunu çalıştıralım. Niye vatandaşları mahkemeye sevk edelim. Bu konuda maalesef hep yalnız kalıyoruz. Tam tersi teşvikler doğuruyor. Arazi mafyasını buna örnek olarak gösterebiliyoruz. 'DTP'li belediyelerin zor duruma düşürülmesi için yasal boyutuyla farklı noktalara çekebiliriz' anlayışıyla bizce bunlar yapılıyor. Bize göre bunlar bilinçlidir"
