DİYARBAKIR (İHA) - Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü'ne bağlı Sıtma Savaş Müdürlüğü ekipleri, merkeze bağlı köy ve mezralarda sıtma hastalığına karşı savaş açarak, sıtma vakasını yok etmeyi hedefliyor.
Sağlık ekiplerinin kontrolleri sonucunda, mezralarda yaşayan 25 vatandaş ile bölgeden gelen 30 mevsimlik işçinin bulaşıcı sıtma hastalığına yakalandığı tespit edildi. Yaz mevsimiyle birlikte kente akın eden 6 bin mevsimlik işçiyi sıtma vakasından korumak amacıyla, Sağlık İl Müdürlüğü ile Sıtma Savaş Müdürlüğü ekipleri harekete geçti. Mevsimlik işçilerin çalıştığı sulak alanları ilaçlayan ekipler, işçilerin yaşadığı Hüle evlerini, sis sistemi ile korumaya çalışıyor.
Kent civarında bulunan 116 mevsimlik işçinin yaşadığı alanı ablukaya alan sağlık ekipleri, 30 sıtma vakasıyla karşılaşınca, çevrede bulunan tüm işçilerden kan almaya başlandı. Bunun yanı sıra, merkeze bağlı "Kürdük" olarak bilinen Alagör Mezrası'nda, vatandaşlar tarafından patlatılan su kanalından etrafa saçılan kirli sulardan mezrada yaşayan 25 kişi sıtma hastalığına yakalandı. Kürdük Mezrası'nda 30 kişilik bir ekiple sıtmaya karşı müdahale eden Sıtma Savaş Müdürlüğü, mezrada bulunan tüm evleri tek tek dolaşarak kan tahlilleri almaya başladı. Kan testi sonuçlarına göre 25 kişide sıtma vakasının tespit edildiğine dikkat çeken sağlık yetkilileri, mezraya mobil sağlık laboratuvarı yerleştirdi.
VATANDAŞLARIN EĞİTİLMESİ GEREKİYOR Diyarbakır'da son 2 yıl içinde sıtma hastalığına ciddi bir savaş başlattıklarına dikkat çeken Sıtma Savaş Müdürü Faysal Hatipoğlu, "Bu konuda önemli sonuçlar almaktayız. 2003 yılında Diyarbakır'daki sıtma vaka sayısı 4 bin 140 iken geçen yıl yapılan çalışmalarla bu sayı, 2 bin 364'e indi. Bu yılın ilk 6 ayı içerisinde, Diyarbakır'daki sıtma vaka sayısı 258 oldu. Bu da 2004 yılına göre yüzde 65'lik bir düşüş demektir. Özellikle Temmuz, vakalarımızın en yoğun olduğu aydır. Bu nedenle, bu ay daha yoğun çalışıyoruz. Ancak daha önce Ergani, Eğil ve merkeze bağlı bazı köylerde, Temmuz ayı içerisinde vakalarda ciddi bir artış yaşanıyor. 3 mobil, 5 ilaçlama ekibi olarak bölgede çalışmalarımızı geceli gündüzlü sürdürüyoruz. Özellikle Eğil ve Ergani'de bilinçsiz sulama yapıldığından sıtma vakalarında da doğal olarak artış yaşanıyor. Bu nedenle, çiftçilerimizin bu konuda ciddi anlamda eğitilmesi gerekmektedir. Sıtma mücadelesi, sadece sıtma çalışanları ile yapılan ve ortadan kaldırılacak bir mücadele değildir. Şu anda Dikentepe, Alangöl mezralarında son 1 haftada toplam 25 sıtmalı hasta tespit ettik. Bunun nedeni de çevresel faktörlerdir. Ekiplerimiz, sürekli bu bataklık gibi yerlerde ilaçlamalarını yapıyor. Ancak bu hastalığın önüne ilaçlama ile geçmemiz mümkün değildir. Çiftçiler ile vatandaşlarımızın bu konuda bilinçlendirilip, eğitilmesi gerekiyor" dedi.
MEVSİMLİK İŞÇİLER, SITMA İÇİN BİR FAKTÖR
Hatipoğlu, bölgede yaz nedeniyle geçici mevsimlik işçilerin bulunduğunu belirterek, "Şu anda tespit ettiğimiz kadarıyla kent genelinde yaklaşık 6 bin kişi bulunuyor. Bu işçilerin tespiti yapıldı. Kan sonuçları itibarıyla 30 işçide sıtma vakası görüldü. Bütün bölge kontrolümüz altında, ekiplerimiz 24 saat çalışıyor. Çiftçiler başta olmak üzere vatandaşlarımız da bize yardım ederse, dediklerimizi uygularlarsa, önümüzdeki yıllarda Diyarbakır, sıtma vakalarının seyrek görüldüğü bir il olacaktır" şeklinde konuştu.
Hatipoğlu, şu anda ülkemizde öldürücü sıtma vakalarının görülmediğini ifade ederek, "Ancak bu görülmeyecek anlamına da gelmiyor. Özellikle komşu ülkelerde Suriye, İran, Irak ve Fas gibi ülkelerde öldürücü sıtmalar görülüyor. Bu da bizim Sıtma Daire Başkanlığı tarafından tespit edilmiştir. Şu anda Türkiye'de görülen sıtma hastalığı öldürücü değil, ancak bulaşıcı bir hastalıktır. Bu da ciddi anlamda iş kaybına yol açmaktadır. Bu hastalığın en önemli çözümü, tedavidir. Sıtmanın 14 günlük bir tedavisi vardır ve vatandaşlarımızın verilen bu ilacı 14 gün kesintisiz kullanmaları gerekmektedir" dedi.