HABER

Diyarbakır'dan seçim notları

Kumru Başer, Diyarbakır ve çevresindeki il, ilçe ve köylerde her kesimden seçmenle görüşerek genel seçime nasıl bir iklimde gidildiğinin izini sürüyor.

Kumru Başer

Diyarbakır

Diyarbakır belediyesinin yaptırdığı parklardan birindeyim.

Şemse Allak, 2003 yılında namus adına ailesi tarafından taşlanarak öldürülmüştü.

Çocuklarıyla piknik yapan başları örtülü bir grup orta yaşlı kadına yöneldim.

“Kocalarımız biraz şeydir, anlıyorsun ya” dedi biri. Teybe konuşmak ve resim çektirmekten kaçınıyorlar. Ama sohbete itirazları yok.

İkisinin oy pusulaları gelmemiş, kararsızlar. Siyaset konuşurken heyecanlanan ortadaki hanım ise “Geçen defa AKP’ye verdim oyumu” diyor “Ama bu sefer CHP’ye vericem. Çok seviyorum Kılıçdaroğlu’nu.

"Kardeşlerim Tekel işçisiydi işsiz kaldılar, çalışanlar perişan oldu. AKP’ye vermem.”

“AKP’yi YGS bitirdi”

Az ileride kızlı erkekli bir grup genç var. Dördü bu sene ilk defa oy verecek. “Bizim oyumuz belli” diyorlar. Bu Diyarbakır dilinde BDP demek. Kızlar siyasete daha ilgili.

“AKP, bu YGS sınavından sonra bitti” diyor biri. “1 milyon 700 bin öğrenciyi mahvettiler ettiler. Hepsinin aileleri gördü çocuklarının ne kadar çalıştığını” diyor biri.

Kadınlar resim çektirmekten çekiniyor

CHP’ye sempati yüksek bu grupta. Biri “Ben BDP’ye veriyorum ama aslında CHP’nin seçimi kazanmasını istiyorum, çok gelişme var CHP’de” diyor. Daha çekingen olan ekliyor “Ben burada yaşadığım için BDP’ye veriyorum ama batıda olsaydım CHP’ye verirdim.”

Fakat iş resim çekme önerisine gelince yine gözler korkuyla açıldı. “Babalarımız öldürür valla.”

Mardin’de namus adına ailesi tarafından taşlanarak öldürülen Şemse Allak’ın adını taşıyan parktan ayrılırken, bu ne yaman çelişki diye düşünüyorum.

En Çok Aranan Haberler