Diyetisyen Serpil Koygun uyardı: 'İki canlı' gibi yemek hamileler için riskli

Mevlana Hastanesi Diyetisyeni Serpil Koygun, gebelik dönemindeki bir kadın için yetersiz ve dengesiz beslenme kadar 'iki canlıyı doyuracak miktarda yemek' yemesinin de hem anne hem de bebek için risk oluşturduğunu belirtti.

Yetersiz ve dengesiz beslenen annelerin ölü doğum, erken doğum ve düşük doğum riskiyle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Koygun, bedensel ve zihinsel özürlü bebek doğumlarının nedenleri arasında, annenin yetersiz beslenmesinin bulunduğuna işaret etti.
Bebeğin iskelet sistemi ve dişlerinin gelişiminin, özellikle son üç ayda daha da hızlandığını ve kalsiyum ihtiyacının arttığını bildiren Koygun, şu bilgileri verdi: “Bu nedenle günde ortalama 2 kibrit kutusu kadar peynir, 2-3 su bardağı süt veya yoğurt tüketilmesinde fayda vardır. Annenin ortalama yüzde 40 oranında artan kan hacmi, bebeğin doğduktan sonra kullanacağı demir depolarının oluşması, sağlıklı kan hücrelerinin oluşması için tüketebileceğimizden daha fazla demir mineraline ihtiyaç vardır. Doktor kontrolünde özellikle 4 ve 5’inci ayından sonra kapsül olarak kullanılmalıdır. besin olarak demir içeren yiyecekler; kırmızı et, karaciğer, baklagiller, pekmez, yumurta, yeşil yapraklı sebzeler tercih edilmelidir.”
Folik asidin de önemli bir diğer vitamin olduğunu hatırlatan diyetisyen Koygun, “Yeni kan hücresi yapımında, aminoasit yapımında ve hücre yenilenmesinde önemli rolü vardır ve gebelik süresince ihtiyaç iki katına çıkmaktadır. Bu nedenle gebelik düşüncesinden 2-3 ay öncesinden başlanarak özellikle gebeliğin ilk aylarında kullanılmasında fayda vardır.” dedi.

Toplumda ağır basan ‘gebelikte iki canlıyı doyuracak kadar yemek’ anlayışının gebe için risk oluşturduğunu ifade eden Koygun, “Sağlıklı bir gebelikte ideal kilo alımı ayda 1-1,5 kg yani gebelik süresince 9-14 kg arası olmalıdır. Tüm vitamin ve mineralleri dengeli olarak almanın en emin yolu besin çeşitliliğine önem vermektir. Tek tip beslenmeden kaçınmak ve tüm besin gruplarından yeterli-dengeli almaktır. Sık sık ve azar azar beslenmek ve öğün sayısı 5-6 olacak şekilde ayarlamak bulantı, mide yanması ve şişkinlik gibi şikayetlerin azalmasını sağlayacaktır. Gebelikte düzenli olarak amnios sıvısı yenilenmektedir ve annenin kan hacmi artmaktadır. Bu nedenle su tüketimi 2-2,5 litrenin altına düşmemelidir.”
Fazla miktarda alınan kafeinin dolaşım problemlerine neden olabildiği uyarısında bulunan Koygun, şunları kaydetti: “Bu nedenle çay, kahve ve kafein içeren diğer gıdaların kısıtlanması gerekmektedir. Vitamin, mineral ve posa içeriğinden dolayı günde 5-6 porsiyon sebze, meyve tüketilmeli fakat temizliğine dikkat edilmelidir. Omega-3 yağ asidi, D vitamini ve iyot içeriğinden dolayı haftada 2 kez balık tüketilmeli, fakat pişirme yöntemi olarak fırın veya ızgara tercih edilmelidir.”

Bebeğin gelişimini ve doğumu riske sokacak alkol ve sigaranın tüketilmemesi gerektiğini vurgulayan Koygun, “Kulaktan dolma yanlış bilgiler gebeliği, gebeyi ve bebeği riske atar. Gebeler, düzenli olarak doktor ve diyetisyen kontrolüne gitmelidir.” tavsiyesinde bulundu.