Diyette zorlananlara öneriler

Uzmanlara göre, beyin, vücutta enerjinin azaldığını fark eder etmez, insanın açlık hissetmesine yol açan kimyasal maddeler salgılıyor. Bunun sonucu olarak da yeme ihtiyacı hissediliyor. Ancak, beynin bu kimyasal maddeleri salgılayan kısmı, aynı zamanda duyguları da kontrol ediyor. İnsanın sıkıldığı veya kendisini kötü hissettiğinde hemen buzdolabına koşmasının başlıca sebebi bu. Ayrıca yemeklerin tadı, kokusu veya görüntüsü de açlık duygusuna sebep olabiliyor. Mesela, yemek sonrasında kişinin, tatlı vitrininde duran dondurma kasesine canının çekmesi, kontrolden çıkan yeme isteğiyle ilgili. Eğer bu akıldan çıkarılmazsa, tokken yenilen yemek miktarı en aza indirilmiş oluyor.

ATIŞTIRMA KRİZİNE SON

Uzmanlar, gün içinde sık ve az öğünler yemenin, iştahın kontrolden çıkmasını önlemenin en kolay yolu olduğunu belirterek, "Belki yine arada bir şeyler atıştırmak isteyebilirsiniz, ama bu sefer yiyeceğiniz miktarlar az olacaktır. Böyle bir durumda, atıştırmak için sağlıklı karbonhidratlara yönelin. Çünkü bu besin türü, sindirim sisteminde daha uzun süre kalıyor ve şeker seviyenizi yavaşça yükselterek saatlerce tokluk hissi sağlıyor" diyorlar.

TAT ALMA DUYUNUZU UYARIN

Yapılan araştırmalara göre, tat alma duyusunu değişik tatlarla tatmin etmenin, daha az miktarlarla yetinmeyi sağladığını vurgulayan uzmanlar, sürekli aynı yemeği yemenin de, özellikle tadı hoşa gitmiyorsa, bir süre sonra tat alma mekanizmasının iptal olmasına yol açtığını bildiriyor. Bu sebeple de kişinin, kendisini sanki hiç yemek yememiş gibi hissedebileceğini hatırlatan uzmanlar, böyle bir durumu engellemek için, öğünlerin taze otlarla ve baharatlarla tatlandırılması önerisinde bulunuyor.

BOL BOL SU İÇİN

Uzmanlar, su içmenin de, kişinin kendisini tok hissetmesi açısından önemli olduğunu ifade ederek şunları kaydediyor:

"Ayrıca vücudunuz susuz kaldığında, çoğu zaman açlık hissine benzeyen sinyaller gönderiyor. Bol su içmek, bedeninizin su istediği zamanlarda yemeğe yönelmenizi engelleyecektir."

YİYECEKLERİ İYİCE ÇİĞNEYİN

Yiyecekleri uzun süre çiğnedikten sonra yutmanın, beynin vücuda giren besinleri kaydetmesine zaman tanımak anlamına geldiğini söyleyen uzmanlar, üstelik bu şekilde tat alma duyusunun da tatmin olduğunu bildiriyor. Böylece, kişinin doyduğunu anlamasıyla, yemeye son vermesi arasındaki zamanın kısaldığını belirten uzmanlar, fazla yemekten kaynaklanan sindirim sorunlarından kurtulmanın da ayrı bir avantaj olduğuna dikkat çekiyor.

EGZERSİZ, İŞTAH BASTIRIYOR

Egzersizler zorlaştıkça vücut ısısının arttığını ve daha fazla kalori yakılmaya başlandığını ifade eden uzmanlar, bu durumun da egzersizi takip eden birkaç saat boyunca iştahın bastırılmasına sebep olduğunu vurguluyor. Uzmanlar, böyle bir durumda, normal öğün saatinden birkaç saat önce egzersiz yapmanın en mantıklısı olduğunu kaydederek, "Çünkü, öğün saati geldiğinde spor yapmanın verdiği etkiyle iştahınız biraz daha kapanır. Fakat asla öğün atlama hatasına düşmeyin. Aksi halde hem vücudunuz zayıf düşer, hem de bir süre sonra aşırı yeme isteği duyarsınız" diye uyarıyor.