HABER

Dizanteri: Nedenleri, belirtileri, tedavisi

En sık görülen kalın bağırsak hastalıklarından biri dizanteridir. Halk arasında kanlı ishal olarak bilinir.

Dizanteri: Nedenleri, belirtileri, tedavisi

Kalın bağırsakta çeşitli nedenlere bağlı olarak meydana gelir. Tedavi edilmediği sürece hem yetişkinler hem de çocuklar için ciddi rahatsızlıklar oluşturabilir. Genelde yetişkinlerde görülen dizanteri, taşıdığı olumsuzluklar yüzünden bazı bağırsak ve mide rahatsızlıklarına zemin hazırlar. Bireylerin sosyal aktivitelerini ve iş hayatlarını, günlük pek çok faaliyeti olumsuz etkiler.

Toplum olarak dizanteriyle ilgili bilinçli olunmalıdır. İlk belirtileri görüldüğü andan itibaren bir doktora gidip gerekli tedavi yönteminin uygulanması gerekir. Eski dönemlere nazaran tıbbın son zamanlarda gelişmesine bağlı olarak hastalığın tedavisi eskiye göre çok daha kolay. Düzgün tedavi yöntemiyle hasta çok kısa sürede normal hayatına geri dönebilir.

Dizanteri Nedir?

Dizanteri, bağırsaklarda iltihaplanma şeklinde meydana gelen bir iç hastalıktır. Bulaşıcı özelliği bulunur ve sindirim sisteminde çeşitli bozukluklar meydana getirir. Hastalık, kanda meydana gelen sulu dışkılama olarak tanımlanır.

Bozulmuş ve mikroplu hale gelmiş yiyecekler ve sular vasıtasıyla yayılır ve çoğalır. Bozulmuş besinlerin vücut tarafından emilmesi çok fazla su ve mineral kaybedilmesine neden olur. Hastalar önce hafif karın ağrıları ve mide krampları hissetmeye başlar. Kana bulaşmış olan bakteri şiddetli şekilde etki gösterir. Enfeksiyon kapılmasından itibaren organizmalar bağırsaklarda yaşamaya başlar ve hastanın dışkısıyla yayılır. Dışkı kanlı ve mukuslu olarak görülür. Tedavi edilmediği zaman ölümcül olabilir.

Basilli ve amipli dizanteri olmak üzere iki çeşit hastalık türü bulunur.

  • Amipli tür entamoeba histolytica adlı bakterinin neden olduğu bir türdür. Daha çok tropikal bölgelerde görülür. Amipin tek hücreli bir bakteri olması sebebiyle mutlaka tedavisi yapılmalıdır. Çünkü bakteri vücuda girip yıllarca vücutta yaşayabilir. Bazen de mikrop vücuda girdikten sonra 10 ile 21 gün arasında belirtiler göstermeye başlar. Hastada karın ağrısı, ateş, kilo kaybı ve ishal şikayetleri gözlenir.
  • Basilli tür ise genelde Batı Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki insanlarda görülür. Shigella bakterisinin neden olduğu bir türdür. Burada bakteri vücuda girdikten sonra 2-7 gün arasında hastalığın belirtileri görülmeye başlanır. Amipli türde görülen belirtiler bu türde de görülmeye devam eder. Kanlı ishal, halsizlik, karın ağrısı ve ateş gibi belirtiler ortaya çıkar.

Dizanteri Nedenleri Nelerdir?

1. Bakteriler

virüs

Shigella bakterisinin pek çok çeşidi bulunur ve birbirleriyle oldukça benzer yapıya sahiptirler. Bakteriler ağız yoluyla vücuda girip uygun ortam bulduklarında vücuda yerleşirler. Daha çok kalın bağırsakta bulunan mukozaya yerleşmeyi tercih ederler ve burada zaman içinde çoğalmaya başlarlar. Mikropların çoğalması oldukça hızlı gelişir. Bu durum ise kanda alyuvarların artmasına sebep olur. Bununla birlikte vücutta derin yaralar oluşmaya başlar. Hastalığın bulaşmasına neden olan mikroplar sadece hasta ve taşıyıcı görevindeki insanlarda yer alırlar. Hastalığın iyileşme sürecindeki insanlar taşıyıcıdırlar. Bu süreçte bile hastalardan uzak durmak gerekir. Hastalığın kirli ortam, dışkı ve ağız yoluyla bulaştığı kesin olarak kanıtlanmıştır.

2. Kirli sular

Birçok hastalığın nedeni arasında sayılan kirli sular, dizanterinin ortaya çıkmasındaki en büyük faktörlerden biridir. Hastalığa neden olan bakterilerin kirli sularda bulunma ihtimali oldukça fazladır. Bu suların kullanılması sonucu bakteriler kısa süre içerisinde insan vücuduna yerleşir.

3. Hijyensiz yiyecekler

food-5300043_1920

Temiz olmayan yiyecekler de hastalığın başlıca nedenleri arasında yer alır. Özellikle sokaklarda üstü açık biçimde satılan yiyeceklerin üzerine pek çok kanatlı ve bakteri taşıyan hayvanlar konar. Bunun sonucunda da mikroplar o yiyecek üzerine bulaşır. Ayrıca güzelce yıkanmamış sebze ve meyveler de dizanteriye neden olabilir.

Dizanteri Nasıl Bulaşır?

Hastalığın çeşitli bakteri ve mikroplar tarafından ortaya çıkması dizanteri bulaşır mı sorusunu net olarak cevaplar. Bu tür mikroorganizmaların yaşadığı yerlere yakın yerlerde yaşamak veya hasta biriyle yakın temas halinde olmak hastalığın bulaşmasına sebep olur. Büyük çoğunlukla insan dışkısı, kanalizasyon atıkları, çeşitli pislikler ve ağız yoluyla bulaşır. Tuvaletten çıkınca ellerin yıkanmaması veya düzgün ve yeterli miktarda temizlenmemiş gıdalar hastalığın bulaşmasını kolaylaştırır. Hastanın dışkısına konan uçan kanatlılar da hastalığın bulaşmasına yardım eder. Savaşların ve kıtlıkların neden olduğu kirli sular ve yiyecekler, kalabalık toplumlarım bulunduğu okullar ve yurtlar da hastalığın bulaşması için gayet uygun ortamlardır. Hastalığa neden olan bakteriler hasta ve taşıyıcı bireylerde bulunur. Bu yüzden hasta ve taşıyıcı insanlarla temas halinde olduktan sonra ellerin güzelce yıkanması gerekir.

Dizanteri Belirtileri Nelerdir?

Dizanteri hastaları tipik olarak, gittikçe şiddeti artan karın ağrılarından şikayetçi olur. Dizanteri, tedavi edilmediği durumlarda ise hayati tehlike oluşturan bir hastalık olma özelliğine sahiptir ve kas kramplarının yaşanmasına neden olur. Genellikle; kanlı, sulu, iltihaplı ve mukuslu ishal, ateş ve titreme hali, bulantı ve kusma, halsizlik, aralıklı olarak kabızlık ve sürekli olarak tuvalete çıkma isteği gibi belirtiler yaşanır.

Semptomlar, hastalığa sebep olan mikroorganizmanın vücuda girişinden sonra 1 ile 3 gün arasında bir sürede ortaya çıkar. Fakat semptomların ortaya çıkması bazen haftalar ya da ayları bulabilir. Bu durum bağırsak harici diğer bazı iç organların da hasar görmesine neden olur.

1. Karın ağrısı

abdominal-pain-2821941_1920

Dizanteri, kolon ve bağırsakları doğrudan etkiler. Karın boşluğunda şiddetli kramp ve ağrıların ortaya çıkmasına neden olur. Burada yaşanan karın ağrılarının oluşum nedeni de bağırsaklarda veya kolonda, şiddetli iltihaplanma yaşanmasıdır. Hastalığı ortaya çıkaran bakterilerin iltihap yapıcı özelliği bulunur.

2. Şiddetli ishal

İshal karın boşluğunun ağrımasına neden olur ve dizanteri sırasında normal seyrinden çok daha farklı ilerler. Hastalarda ishal, iltihaplı, mukuslu ve kanlı şekilde kendini gösterir. Bağırsaklarda iltihaplanma yaşandığı ve bağırsaklar enfeksiyon kaptığı için, dışkı bir miktar iltihap ve kan içerebilir. Hastalar ishal ile beraber çok fazla su ve mineral kaybeder. Tedavi edilmediği zaman tehlikeli sonuçların oluşabilir.

3. Ateş ve titreme

termometre

Vücut dışarıdan gelen, parazit, bakteri gibi mikroorganizmalar ile mücadele içine girer. Dizanteri bakteri temelli bir hastalık olduğu için organizmalar yüksek ateş ve titreme gibi sorunlara neden olabilir. Ateş yükselmesinin yaşanması gayet normal karşılanır.

4. Bulantı ve kusma

Vücutta zehirlenmelere de yol açabilir. Bu nedenle vücudun bir tepkisi olarak mide bulantısı ve kusma gözlenebilir. Bazı kişilerde kusma sorunu ortaya çıkmayabilir. Hastalıkta genel olarak mide bulantısı ve iştahsızlık gözlenir.

5. Halsizlik

yorgun

Pek çok bakteri kökenli hastalıkta halsizlik yaşanır. Bakteriler vücudun kendini yorgun hissetmesine yol açar. Ayrıca yaşanan karın ağrıları, ishal, yüksek ateş de yorgunluk ve halsizliğe neden olur.

6. Sık tuvalete çıkma isteği

Hastalıkta yaşanan şiddetli ishal nedeniyle hastalarda sürekli olarak tuvalete çıkma isteği ortaya çıkar. Dışkılama olmasa bile sürekli bir tuvalete gitme isteği olur. Bu durum diğer hastalıkların da belirtisi olabilir.

Doktora Ne Zaman Başvurmak Gerekiyor?

Hastalığın belirtileriyle karşılaşıldığı takdirde mutlaka bir doktora gidilmesi gerekir. Tedavinin geç yapılması durumunda dizanteri ile beraber pek çok ciddi hastalık da gözlenebilir. Bu nedenle hastalığın belirtisi hissedildiği andan itibaren vakit kaybetmeden bir hekime başvurulmalıdır. Doktor hasta kişilere ilk olarak fiziksel muayene yapar. Sonrasında dışkı ve kan tahlili isteyerek dizanteri tanısı koyabilir. Yakın zamanda tropikal bölgelere gidilip gidilmediğini sorarak hastanın dizanteri olma riskini araştırır. Bunun dışında hastanın gösterdiği semptomların şiddetine göre ultrason ve endoskopi analizlerini de isteyebilir.

Dizanteri Tedavisi Nasıl Yapılır?

Hastalığın tedavisi hem ilaçlarla hem de ilaçsız yöntemlerle yapılabilir. Tedavide rehidrasyon terapisi, antibiyotik tedavisi ve antiromatizmal ilaçlar kullanılabilir.

1. Rehidrasyon terapisi

iStock-914801648

Oral rehidrasyon kullanılarak terapiye başlanır. Hasta bol bol sıvı kullanımına teşvik edilir, bu sayede kaybedilen sıvı miktarı ve mineral oranı artırılmaya çalışılır. Eğer ishal ve kusma çok fazlaysa, damar yoluyla sıvı değişimi gerçekleştirilir.

2. Antibiyotik ve amip öldürücü ilaçlar

ilac

Laboratuvar testlerini bekleme sürecinde dizanterinin yok edilmesi için ilaç tedavisi uygulanır. Eğer bu durum mümkün olmuyorsa, semptomların şiddetine göre hastalar antibiyotik ve amip öldürücü ilaçlarla rahatlatılır.

Eğer semptomların şiddeti çok fazla değilse doktor basilli dizanteri olduğuna karar verir ve hastaya ilaç vermez. Çünkü hasta çok büyük ihtimalle ilaçsız bir şekilde iyileşir. Bu türün örneklerinde yer alan hastalar bir hafta gibi bir sürede iyileşmeye başlar. Burada ağız yoluyla alınan rehidrasyon oldukça önem kazanır.

Amibik bir hastalık türünün teşhisi konulmuşsa hasta 10 gün boyunca antimikrobiyal ilaçların tedavisine başlar. Bu ilaçlarla hastalığın belirtisi azaltılır ve aynı zamanda amibinin vücut içinde hayatta kalmaması sağlanır.

Antiromatizmal ilaçlar da kullanılır. Bu ilaçlar daha hafif düzeyde ve daha ekonomik ilaçlardır. Hastalığın seyrine göre doktor tarafından önerilir. Amip enfeksiyonunun neden olduğu tür için kullanılır. İlaçlar laboratuvar ortamında denenmiştir.

Dizanteri İyileşme Süresi

Dizanteri kaç günde geçer sorusu kişinin özelliklerine ve hastalığın şiddetine göre değişkenlik gösterir. Dizanterinin 2 safhası bulunur. 2. safhada tedavi süreci 10-15 gün arası değişkenlik gösterir. 15 günün sonunda hasta normal hayatına devam etmeye başlayabilir. Hastalık 1. safhada ise bu süre 7-10 gün arasında değişebilir. 1. safha tedavi edilmediği durumda hastalık ikinci safhaya ilerler.

Hastalık çok şiddetliyse tedavinin hastane koşullarında yapılması gerekebilir. Enfeksiyonun bağırsaklarda olması nedeniyle, hastanın beslenmesi engellenir ve bu süreç hastalığın iyileşmesini geciktirir. Hastaların yüksek kalorili besinlerle ve küçük lokmalarla beslenmesi gerekir. Ağız yoluyla beslenemeyen hastalar damar yoluyla beslenmelidir. Bağırsaklarda enfeksiyon oluşmasını engelleyen antibiyotikler kullanılırsa bunların tedavi süresi ise 10-15 gün arasında değişebilir.

Dizanteriye Ne İyi Gelir?

  • Portakal suyu ve ayran hastalığın oyalanması için kullanılabilir. Mide ve bağırsaktaki dost bakteriler teşvik edilip sağlığın korunmasına yardımcı olurlar.
  • Hint yağını küçük dozlarda almak hastanın bağırsak hareketlerini zorlar ve aktivitenin en üst seviyede olmasını sağlar. Bu sayede vücuttan toksik maddelerin uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Hint yağını kullanırken mutlaka bir doktora danışmanız gerekiyor.
  • 50 gram nar kabuğunu 250 mililitre süt içinde kaynatın ve kaynadıktan sonra süzün. Bu karışımı gün içinde eşit zaman aralıklarında tüketin. Bu sayede hastalığa neden olan bakterilerin ölmesini sağlayabilirsiniz.
  • Bael meyvesinin posasını ve suyunu birlikte olacak şekilde gün içinde 2 kez için. Ayrıca hurma şekerinden yapılan ve jaggery ile karıştırarak tüketirseniz daha etkili olur. Olgunlaşmış bael meyvesini ve kurutulmuş zencefili eşit miktarda karıştırıp tüketebilirsiniz.
  • Bir bardak ayran içine kaya tuzu, kurutulmuş kimyon tohumları ve karabiberi eşit miktarda ekleyip karıştırın. Karışımı günde 2 kez kahvaltı ve öğle yemeklerinden yarım saat önce tüketebilirsiniz.
  • Uykudan önce toz haldeki harikatiyi 1 su bardağı ılık suyun içine yarım çay kaşığı olacak şekilde ekleyip karıştırın. Bu karışımı tükettiğinizde hastalığın neden olduğu semptomların azaldığını göreceksiniz.
  • Çemen otu tohumlarını toz haline getirip, bir bardak ayranın içine ekleyerek tüketebilirsiniz ya da tohumları suda kaynatıp tüketebilirsiniz.
  • İki dilim limonu bir bardak suyun içinde 5 dakika kaynatın ve ardından süzün. Ilıdıktan sonra hemen tüketin. Buna ek olarak 1 limonun suyunu sıkın ve içine bir tutam tuz ve bir tutam şeker ekleyin. Bu sayede bağırsaklarda biriken toksinler temizlenmiş olur.
  • Tamamen olgunlaşmış bir adet muzu ayranla birlikte tüketin.
  • Hardal tohumu antibakteriyel özelliği sayesinde hastalığın tedavisinde oldukça etkilidir. Bunun için bir yemek kaşığı suyun içine çeyrek çay kaşığı hardal tohumu ekleyip bir saat bekletin. Daha sonra süzüp için. Karışımı günde 1 kez olacak şekilde 2 veya 3 gün tüketebilirsiniz.
  • Bu süreçte bolca temiz su tüketmeye çalışın. Su yardımıyla vücuttan mikroplar ve toksinler atılmış olur.
  • Yoğurdun içindeki yararlı bakteriler sayesinde sindirim sistemi düzenlenir. Ayrıca içerdiği laktik asit ile bağırsaklardaki kötü bakterileri öldürür. Sindirim enzimlerinin üretimini artırır. Her gün bir kase yoğurt tüketebilirsiniz.
  • Guava meyvesini gün içinde tüketebilirsiniz.
  • Kişniş aslında yemeklere tat katmak için kullanılsa da bu hastalığın tedavisi için oldukça etkili bir tohumdur. Kişnişi suda kaynatıp, bu suyu günde 2 kez için. Bu karışım sayesinde karın ağrıları ve diğer belirtiler azaltılmış olur.
  • Bir fincan kaynar suyun içine bir çay kaşığı kuşburnu ekleyip demleyin. Demlenme süresinin ardından sabah ve akşam olacak şekilde bu karışımı günde 2 kez tüketin.

En Çok Aranan Haberler