Malatya İnönü Üniversitesi (İ.Ü) Tıp Fakültesi Turgut Özal Tıp Merkezi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüseyin İlksen Toprak, canıma can katar mısın sloganı ile organ bağışının da önemine dikkat çekerek, organ bağışına vatandaşları davet etti.
Doç. Dr. Hüseyin İlksen Toprak, Radyo Kampüs’de İnanç Kara Ölmeztoprak’ın hazırlayıp canlı yayında sunduğu Panorama Programına katıldı.
Özal Tıp Merkezi’ndeki Karaciğer Nakil Ekibi’nin çalışmaları ile ilgili bilgiler veren Toprak, yoğun bir hasta temposu ile birlikte nakillerin, başarılı bir biçimde ilerlediğini beyan etti. Doç. Dr. Toprak sözlerine şöyle devam etti:
“Önceleri ekip rakamsal bazda kısıtlıydı. Ancak zamanla sayı daha da arttı. Yılda 2 veya 3 nakil yapılıyordu.Hedef yılda 20 nakil denilirken bir anda 50’ye 100’lü rakamlara çıktı. Yıllar içinde tekniğin gelişerek devamı, rutin bir şekilde yüksek sayıda yapılan ameliyatlar, bir de işin eğitim kısmı eklenince yoğunluk kaçınılmaz olabiliyor. Geçen hafta içerisinde kutlanan Bininci Karaciğer Nakli Ödül töreninde birikim ve tecrübe ön plana çıktı ve ekip açısından bakıldığında, empati noktasında çok iyi yerlere gelindi.“
Organ naklinin önemini vurgulayan, "Canıma can Katar mısın?" sloganı ile organ bağışının da önemine dikkat çeken Toprak, “Bu son derece önemli bir durum. Canlı vericiden ziyade artık ölüden alım yüksek sayıda olmalı, yani öldükten sonra organlarımı bağışlıyorum diyenlerin sayısı artmalı. Kadavradan alınan karaciğer, kalp, böbrek, akciğer, kornealar çok sayıda insanın hayatını değiştirecektir dolayısıyla bu bilincin daha fazla gelişmesi şarttır” ifadelerini kullandı.
Anesteziyoloji’nin klasik anlamda narkoz anlamına geldiğini dile getiren Doç. Dr. Toprak sözlerini şöyle sürdürdü:
"Narkoz esnasında hastanın, bilinç düzeyi, nabzı, tansiyonu, sıvı kaybı sürekli takip ediliyor, en ufak uyarıda her şey gözden geçiriliyor. Buradan reanimasyona gelirsek: Fransızca yoğun bakım anlamına geliyor. Ancak bu kelime tek başına yetersiz. Çünkü gittikçe şiddeti artan durumlarla birlikte çok çeşitli aşamaları var. Çok ağır bir aşamanın karşılığı örneğin, bilinç yerinde değil, solunum cihazına bağlı, yoğun teknoloji gerektiriyor."
Yapılan tüm ameliyatların her aşamasında bir anestezistin bulunması gerektiğini bildiren Doç. Dr. Toprak, mesleğin önemine dikkat çekerek, “Biz esasında koruyucu melekleriz. Hastanın tüm müdahaleler esnasında acı duymamasını sağlayan işlemleri yapıyoruz. Bunlar olmasaydı bir diş çekimi bile çok işkenceli bir duruma dönüşebilirdi” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz