Doç.Dr. Gürateş davasında beraat çıktı

Elazığ’da Doç.Dr. Gürateş’in öldürülmesi davasında yargılanan Recai Yıldızhan ile oğlu Gökhan Yıldızhanın cezası Yargıtay 1inci Ceza Dairesi tarafından onanırken, sanıkların gasptan da yargılanmasını istediği davanın 2’nci duruşmasında beraat kararı çıktı. Yargıtay kararı üzerine baba-oğulun gasp suçlamasıyla 6 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle Elazığ 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlandığı davanın bugünkü duruşmasında tutuklu sanıklar, gasp suçundan beraat etti.

Elazığda Fırat Üniversitesi Hastanesi Kadın Doğum Uzmanı Doç. Dr. Bilgin Gürateş, geçen yıl Nisan ayında ortadan kaybolduktan 3 gün sonra elleri ve ayakları bağlı, kasığından tabancayla vurularak öldürülmüş halde, toprağa gömülü halde cesedi bulundu. Doç. Dr. Gürateşi öldürdükleri suçlamasıyla tutuklanan ve 4 ay süren yargılama sonunda, Recai Yıldızhan ile oğlu Gökhan Yıldızhan, adam öldürme suçundan ömür boyu hapis cezası aldı.

Mahkeme Hakimi Sadık Özkanın, her iki tutuklu sanığa da Doç. Dr. Bilgin Gürateşi öldürmeden önce cep telefonu, dizüstü bilgisayarı ve kredi kartını yağmaladıklarının iddia edildiğini sorması üzerine müebbetten tutuklu sanık Recai Yıldızhan, maktul Doç. Dr. Bilgin Gürateş ile 2 yıldır arkadaş olduklarını söyleyerek "Antalyadaki restoranının belediyeye satılıp satılmayacağını öğrenmemi istedi. Ben de araştırdıktan sonra boşaltma kararının çıktığını öğrendim. Olaydan sonra maktulün aracını evinin önüne park ettiğimde elimde kamera görüntülerine yansıyan çanta benim çantamdır." dedi. Hakim Sadık Özkanın "Madem ki telaşlıydın, o telaşta çantayı niye taşıyorsun?" diye sorması üzerine sanık Recai Yıldızhan; "Maktul çantasını sürekli yanında taşırdı. Olaydan sonra çantayı yan komşuya bıraktım. Telefon meselesine gelince, kendisi beni aradı. İşi olduğunu söyleyerek kredi kartını ve şifresini bana verdi ve iddiada kazandığım telefonu almamı istedi. Yağma yapmadım. Limitsiz olduğunu biliyordum. Yağmalamadım. Öldürme eylemi kazayla oldu. Üzgünüm. Oğlumun bu işle yakından uzaktan alakası yoktur. Gökhan tamamen suçsuzdur. Olay kazayla olmuştur." deyince Mahkeme Başkanı Hakim Sadık Özkan; "E be kardeşim mademki kaza diyorsun adamı hastaneye götür o zaman" diye çıkışınca sanık Recai Yıldızhan "Ben öldürmedim. Ben dövmedim. Kazayla vurduktan sonra kendimden geçmişim." dedi.

Müebbetten tutuklu sanık Gökhan Yıldızhan ise; "Ben hiçbir zaman diliminde maktulün yanında olmadım. Öldürme suçuna katılmadım ki yağma suçunu işleyeyim. Olay esnasında Gazi Caddesi gibi merkezi bir caddede olmam suça katıldığımın delili olamaz. Hiçbir şekilde suçlamaları kabul etmiyorum. Beraatimi istiyorum." şeklinde konuştu.

Gürateş Ailesinin avukatlarından İbrahim Gökün savunmasında cinayet öncesi ciddi bir darp olduğunun sabit, kredi kartı ve bilgisayar olayının da yağma olduğunun kamera görüntülerinde açık olduğunu söylemesi üzerine tutuklu sanık Recai Yıldızhan avukata "yalancı" diyerek bağırdı. Hakim Sadık Özkanın uyardığı Sanık Recai Yıldızhanın hakimi de dinlemeyerek avukata "Sen yalanın ta kendisisin" diye bağırması üzerine sataşma cümleleri tutanağa geçirilerek sanık son kez uyarıldı.

Gasp suçundan 6 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemi ile açılan davanın ikinci duruşmasında cumhuriyet savcısının mütalaasını vermesi üzerine; gasp suçunun işlendiğine dair somut bir delil elde edilemediğinden ve savunmanın aksini gösterir bir bulgu olmadığından dolayı her iki sanığın da "gasp" suçundan beraatına karar verdi.

Ajans23/Arzu AKIN