Doğa harikası delta
SAMSUN (İHA) - Bünyesinde barındırdığı canlı çeşidi bakımından Türkiye'nin en değerli sulak alanlarından biri olan Kızılırmak Deltası, doğal özelliklerini koruyabilen en büyük kıyı sulak alanı olma unvanını taşıyor. Bünyesinde 318 kuş türünü barındıran Kızılırmak Deltası, günbatımında izleyenleri kendine hayran bırakıyor.
Jeolojik açıdan 1-2 bin yıl gibi bir sürede oluştuğu tahmin edilen ve 56 bin hektarlık alanı kapsayan Kızılırmak Deltası, tarlaları, bahçeleri, gölleri, ormanları, bataklıkları ve kıyı kumulları ile Türkiye'nin sulak sahaları arasında ayrıcalıklı bir yere sahip. Deniz, ırmak, göl, kumul, sazlık-bataklık, orman ve tarım alanları gibi yaşam ortamlarının sağlıklı bir ekosistem içinde bir arada bulunması, deltaya zengin bir biyolojik çeşitlilik kazandırıyor.
Samsun'un Bafra, 19 Mayıs ve Alaçam ilçeleri sınırı içerisindeki Kızılırmak Deltası, dünyadaki yaklaşık bin kuş türünün 318'ine ev sahipliği yapıyor. Dünyanın önemli doğal alanlarından olan Kızılırmak Deltası, Türkiye'nin de taraf olduğu Ramsar Sözleşmesi ile koruma altına alındı.
Samsun Turizm İl Müdürü Yüksel Ünal, Türkiye'nin en büyük ve en önemli sulak alanlarından biri olan Kızılırmak Deltası'nın turizm potansiyelinin geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Ünal, 56 bin hektar genişliğinde olan Kızılırmak Deltası'nın ekosisteminin biyolojik çeşitlilik açısından son derece zengin olduğunu, bünyesinde 318 ayrı türde kuş barındırdığını ve Türkiye'de İğneada Longoz Ormanları'ndan sonra ikinci sulak alan olma özelliğini taşıdığını kaydetti.
"ULUSLARARASI ÖNEME SAHİP" Kızılırmak Deltası'nda barınan kuş türlerinin ve doğal yapının muhafaza edilmesi gerektiğini belirten Ünal, "Kızılırmak Deltası'ndaki bitki örtüsü ve sazlıklar, deltanın canlılar için vazgeçilmezliğini sağlamaktadır. 1989 yılında tamamlanan Avrupa Önemli Kuş Alanları Envanteri'nde yer alabilmek için gereken 4 kriterden 3'ü deltada bulunmaktadır. Delta, uluslararası öneme sahip sulak saha olma özelliğini taşımaktadır. Delta, dünyada bulunan yaklaşık bin adet kuş türünün ve Türkiye'deki 420 kuş türünün 318'ini bünyesinde barındırıyor. Ayrıca 140 kuş türü de burada üremektedir. Sulak alan, bölge insanı için son derece önemlidir. Yaklaşık 13 bin insanın geçimi doğrudan sulak alan kaynaklarına, hayvancılığı, balıkçılığa, saz toplamaya ve tarıma bağlıdır" diye konuştu.
Deltanın tabii özellikleri ve öneminin göz önüne alındığında turizm, sanayi, tarım ve yerleşim gibi konularda yapılacak yatırımların farklı açılardan planlanması gerektiğini vurgulayan Yüksel Ünal, bölgenin ekoturizm için son derece elverişli olduğunu ifade etti. Yüksel İnan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
KUŞ ÇEŞİDİ ÇOK ZENGİN "Bölgede görülen kuş türlerinin bazıları Türkiye'de çok ender ve ancak zaman zaman görülebilmektedir. Bu türlerden 'büyük deniz düdükçüsü' ve 'kuzey incirkuşu' bugüne dek Türkiye'de sadece Kızılırmak Deltası'nda görülmüştür. Yine 'küçükkiraz kuşu' ile 'akkiraz kuşu'na son 20 yılda sadece bu deltada rastlanmıştır. Tüm dünyada ve Türkiye'de her yıl kış ortasında yapılan sukuşu sayımlarına göre, 1993 yılında üçte biri sayılabildiği halde 24 bini ördek olmak üzere 70 bin sukuşu sayılmıştır. Sulak alanın tamamında ise en az 100 bin sukuşunun kış boyunca barındığı sanılmaktadır. Türkiye'nin ender su basar karakterli ormanlarından olan deltada ocak-şubat aylarında 30-40 ördek, kaz ve kuğu gibi su kuşu sayılabilirken, şahinler doğanlar gibi binlerce yırtıcı kuş ile bülbüller, kuyruk sallayanlar gibi ötücülerin 10 binlercesini görmek mümkündür."
