Doğru: "AKP'nin siyaseti çöktü"

MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Tokat Milletvekili Doğru, PKK ve dış güçlerin isteklerinin ve hedeflerinin de bir bir yerine geldiğini belirterek, "Bu da AKP’nin siyasetinin çöktüğünün göstergesidir" dedi.

MHP Tokat Milletvekili Dr. Reşat Doğru, ülkenin son gündemi ile ilgili yazılı bir açıklama yaptı.2011 yılının eylül ayında, AKP Başbakan yardımcısı Beşir Atalay'ın, MİT’in görevleri ve yaptığı illegal çalışmalarının su yüzünü çıkmasını savunurken, muhalefetin “Şimdi şerefsiz kim” sorularına “bunlar fırsatçılıktır” sözleriyle cevap verdiğini hatırlatan Doğru, "Ayrıca kendini MİT’in önüne siper etmişti. Konuyla ilgili gereken incelemeyi tamamlayan MİT’in bir açıklama yapması gerekiyordu. Çünkü bunlar gayri ahlaki ve gayri kanuni onaylanması mümkün olmayan şeyler. Yapılan yanlışlar ve suiistimaller hiçbir şekilde tasvip edilemez. Ülkemiz aleyhine işlenen bu suçlar ağır şekilde cezalandırılmalıdır" dedi.

Bugüne bakıldığında AKP Hükümetinde ciddi bir panik havası yaşandığını belirten Doğur, "Yapılan yasa dışı müdahaleleri örtme çabası, şahsa göre yasa çıkarma çalışmalarını, büyük bir endişe ve kaygıyla izliyoruz. PKK sorununun çözümünde, MİT’i olmazsa olmaz bir kurum olarak görmek, zaten işin başında yapılan bir hatadır. Ne hükümet tarafından ne de, MİT tarafından tatmin edici bir açıklama gelmedikçe halk bu konuda, kafasında bir çok soru ile tedirgin olmaktadır. PKK sorununun da, bir risk alınması gerekiyorsa bu legal zeminde, olmalı ve bu risk tümüyle TBMM’sine ait olmalıdır. Kapalı kapılar ardında, hükümet adına terör örgütüyle görüşmelerin, sonuç getirmeyeceği, umarım hükümet tarafından da anlaşılmıştır. KCK soruşturması sırasında, bazı devlet görevlilerinin kendilerine yürütme organı tarafından verilen görevin dışına çıkarak hareket etmeleri, örgütün, eylemlerini gerçekleştirmesine yardım ettikleri, şüphesinin olması bile, durumun ne kadar ürkütücü boyutlara geldiğinin göstergesidir. Siz, bir taraftan şehit babalarına, acılarında dolayı söyledikleri sözler için, yasalar böyle diye, hapis cezası verirken, diğer yandan, terör örgütüyle yapılan görüşmelerde, çizgiyi aşanlara özel yasa çıkaramazsınız. Ayrıca bir Devlet terör örgütüyle pazarlık yapmaz, Hükümet düzeyinde uzlaşma aramaz. Bunlar yapıldığında neler olduğunu hep birlikte 24 vatan evladını toprağa verdiğimizde ağır bir şekilde yaşamıştık" diye konuştu.

Doğru, halkı, etnik kimliklere ısrarla ayırmanın hiçbir konuya çözüm olmadığının ayrıca bir gerçek olduğunu belirterek, şu ifadelere yer verdi: "Bin yıldır kardeşçe, barış içerisinde, yaşanan bu topraklarda, özerk bir ırk yaratmakta, AKP hükümetinin, 10 yıllık çalışmasının ürünüdür. Bugün gazetelere baktığımızda, 2 yıldır Milliyetçi Hareket Partisi olarak söylediklerimizde, ne kadar haklı olduğumuzu görüyoruz. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı DR. Devlet Bahçeli’nin sözlerinin hepsinde haklı çıktığı milletimiz tarafından görülmüştür. PKK’nın istekleri dışında artık başka gruplarında çeşitli istekleri ortaya çıkmaktadır. Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) ve Laz Kültür Dernekleri yaptıkları toplantıda Lazların ve Çerkezlerinde anadil hakkı elde etmek için çalışmalar yaptıklarını okuyoruz. Bir ülkeyi ülke yapan dil, kader ve tarih birlikteliğidir. Bir ülkeyi yok etmek istiyorsanız önce dilini yok etmelisiniz. Çeşitli açılımlarla milli birlikteliğimiz ortadan kaldırılmaya çalışılırken, PKK ve dış güçlerin istekleri ve hedefleri de bir bir yerine geliyor. Bu da AKP’nin siyasetinin çöktüğünün göstergesidir. Zaman geçmeden başta AKP ve Hükümeti olmak üzere, herkes iyice düşünmeli ve karar vermelidir. Bu ülke kolay şekilde vatan olarak bize atalarımız tarafından bırakılmamıştır. Hiçbir güç bu ülkeyi bölmemeli, kardeşi kardeşe düşman yapmamalıdır."