Edebiyat ve yazı dünyasında hikâyeleri, romanları veya metinleri aktarmak için kullanılan çeşitli anlatım türleri bulunur. Bu anlatım türleri, yazarların metinlerini şekillendirmek ve okuyuculara farklı deneyimler sunmak için kullandıkları önemli bir araçtır. Her tür hikâyenin tonunu, karakter gelişimini ve okuyucu katılımını etkiler. Yazarlar, bu türleri ustalıkla kullanarak metinlerini daha çekici ve anlamlı hâle getirebilirler.
Hikâyeler veya metinlerin aktarılma şekillerine göre ortaya çıkan anlatım türleri doğrudan ve dolaylı olarak isimlendirilir. Doğrudan anlatım, karakterlerin veya anlatıcıların sözlerini veya düşüncelerini doğrudan metne eklemeyi ifade eder. Bu tür anlatımda karakterlerin ne dediği veya ne düşündüğü açıkça belirtilir. Doğrudan anlatım olarak isimlendirilen bu anlatım türü TDK sözlükte “aracısız” veya “aracısız olarak, herhangi bir aracı kullanmadan; elden, vasıtasız” anlamlarına gelen doğrudan sözcüğüyle isimlendirilir. Doğrudan anlatım ise “aracısız anlatmak işi” anlamına gelir.
Yazarlar, hikâyelerini veya metinlerini anlatırken birçok farklı teknik kullanabilirler. Bu tekniklerden biri de doğrudan anlatımdır. Doğrudan anlatım, bir karakterin söylediği sözleri veya bir olayın gerçekleştiği anı tam olarak aktarmak için kullanılan bir yazım tekniğidir. Genellikle önemli insanların, yazarların, bilim insanlarının, sanatçıların veya liderlerin önemli sözleri yazı veya konuşma dilinde doğrudan anlatım tekniği ile ifade edilir. Doğrudan anlatım cümleleri genellikle tırnak işareti içerir ve bu sözler herhangi bir değişikliğe uğramadan doğrudan olarak ifade edilir.
Diğer bir anlatım türü olan dolaylı anlatım ise karakterlerin veya anlatıcının sözlerini veya düşüncelerini daha özet bir şekilde ifade etmeyi amaçlar. Karakterlerin düşündükleri veya söyledikleri daha genel bir şekilde aktarılır ve direkt alıntılar veya tırnak işaretleri kullanılmaz. Bununla beraber doğrudan anlatım ve dolaylı anlatım farkı şu şekilde listelenebilir:
Doğrudan anlatım örnekleri için cümle kurmak gerekirse: