Doğu Karadeniz’de Singapur Modeli Hayata Geçiriliyor

Doğu Karadeniz’e Singapur Modeli hayata geçiriliyor.

Konuyla ilgili Başbakanlık uzmanlarından oluşan 16 kişilik heyet, Trabzon Vali Yardımcısı Abdurrahman Koçoğlu başkanlığında Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nda (TTSO) görüşmede bulundu. Kanunlar Kararlar Genel Müdür Yardımcısı Metin Yener'in de bulunduğu heyetten Doğu Karadeniz'de yatırım arazisi sorununa çözüm getirecek yatırım adası proje altyapısının kanunlaştırılması istendi.

Başbakanlık uzmanlarına yatırım arazisi bulunmasında karşılaşılan zorlukları anlatan TTSO Başkanı M.Suat Hacısalihoğlu sorunun çözümü için yatırım adası projelerinin geliştirildiğini ve altyapısının hazırlanması gerektiğini söyledi. Doğu Karadeniz'de özelikle Trabzon'da yatırım arazisinin çok kıt ve az sayıda arazinin de çok pahalı olduğuna dikkat çeken Başkan Hacısalihoğlu, bu nedenle bölgedeki kurulan Organize Sanayi Bölgeleri’nin kıyıdan iç bölgelere kurulmakta olduğunu hatırlattı. Yatırım arazisi bulmanın bölgesel bir sıkıntı olduğunu kaydeden Başkan Hacısalihoğlu özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi'ne Singapur örneğinde olduğu gibi yatırım adaları projesinin alt yapısının kanunlaştırılmasının çözüm getireceğine işaret etti. Ege ve Marmara Bölgesi’ne nazaran Doğu Karadeniz Bölgesi'nde OSB arazisi kamulaştırma bedellerinin çok yüksek olduğuna dikkat çeken Hacısalihoğlu "Zar zor bulunan dağ bayır arazinin kamulaştırılması ve altyapısının oluşturulması en az 7-8 yıl alıyor. Bu da yatırımcıya zaman kaybettiriyor" dedi.

DÜNYADAKİ YATIRIM ADALARI ÖRNEĞİ

Hacısalihoğlu, yatırım adaları oluşturulmasının, OSB kuruluşunda yapılan kamulaştırma maliyetlerine kıyasla çok daha ucuza geldiğini, yatırım adalarının bir yıl gibi kısa sürede hayata geçirilebildiğini belirterek "Zaman açısından da çok yatırım adaları oluşturmak organize sanayi bölgelerine oranla çok daha avantajlı. Çoğu zaman kamulaştırmalarda işin içinden çıkılmaz durumlar yaşanıyor. Kanunlarımızda da yatırımlarımızı, ticareti, sanayiyi ön plana çıkaracak olan bu tür uygulamaların, dünyadaki benzer uygulamaların ülkemize taşımamızda büyük yarar görüyorum" şeklinde konuştu.

Yatırım yeri konusunda büyük sıkıntılar yaşandığını ifade eden Vali Yardımcısı Abdurrahman Kocabıyık ise "Şu anda hazineye ait en az yeri olan ilimiz belki de Trabzon'dur. Bütün yerler tapulu ve dağ taş ise tarım alanıdır. Bir arazide yatırım yapmak için tarım arazisi kapsamından çıkarılması gerekmektedir. Arazi kullanım kanunu var. Buradaki komisyona ben başkanlık yapıyorum. Tarımsal niteliği korunması gereken yerlerde yatırım için izin vermemiz mümkün değildir. Bizde zor durumda kalıyoruz. Bir taraftan korumamız gerekiyor ama bir taraftan da yatırımcı istihdam sağlayacak, iş imkanı sağlayacak. Bu anlamda bölgede sıkıntı çok. Başkanımızın yatırım adası önerisinin değerlendirilmeli, altyapısı oluşturulmalıdır" diye konuştu.

NARENCİYE YETİŞMEYEN TRABZON’UN NARENCİYE İHRACATINDAKİ BAŞARISI

Başbakanlık uzmanlarına Trabzonlu girişimcilerin başarısını anlatan bir örnek veren Başkan M.Suat Hacısalihoğlu, ilde hiç narenciye yetişmez iken Türkiye'nin yüzde 35 yaş sebze ve meyve ihracatını gerçekleştirilmesinin takdir edilmesi gerektiğine dikkat çekti. Hacısalihoğlu, "Tüccarımız bunu nasıl yapıyor. Gitmiş Mersin'de Adana'da tarlalar almış. O tarlalar da bahçeler de paketleme tesisleri kurmuş. Hedef Rusya pazarı olduğu için malı buraya getirmek için TIR filoları kurmuş. Buradan karşılaya götürmek için gemi filoları kurmuş. Rusya'da da hal ve pazarını oluşturmuş. Şimdi bu sistemini yapan girişimci. yani toprak yok, hiç bir şey yapamıyorum, diye bir şey yok insanımızda. İnsanlarımız artık müthiş bir girişimci. Bu kitaplara ders olacak bir örnektir" dedi.

KOBİLERDE 3. KUŞAK SORUNU

KOBİ'lerin büyümesi ve sürekliliğindeki kuşak soruna hakkında da açıklamalarda bulunan TTSO Başkanı M.Suat Hacısalihoğlu, özellikle KOBİ'lerde 3. kuşak yönetiminde ya parçalanma yada birleşerek daha da büyümenin sağlandığı kritik kuşak dönemi olarak gördüğünü söyledi. Son 30 yılın KOBİ gelişimini çok yakından takip ettiğini ve içinde bulunduğunu belirten Hacısalihoğlu, özellikle KOBİ'lerde aile sorunları ve kurumsallaşma sorunlarının olağan görülmesi gerektiğine dikkat çekti. Hacısalihoğlu, "1. kuşak olarak baba kurduğu KOBİ'yi çocukları yanında iken yani 2. kuşak ile birlikte yönetiyor. 2. kuşak çocuklar yönetimi de iken kurumsallaşmaya biraz daha özen ve dikkat gösteriyor. 3. kuşak da kardeşlerin çocukları ve aileleri de devreye giriyor. Kar realitesi sorun oluşturmaya başlıyor. Bu durumda bir plan ve program etrafında 3. kuşak ya birleşiyor yola devam ediyor. Yada parçalanıyor, mülk pay ediliyor. Özellikle 3. kuşakta KOBİ'ler dikkat etmelidir. 3. kuşaktaki bazı gençler KOBİ patlamadan ayrılarak büyüme yoluna gidiyor. Avrupa 100 yıllık KOBİ'ler var. Biz daha bu yolda yeniyiz" ifadelerini kullandı.