Doğu Karadeniz'in umudu turizm
TRABZON (İHA) - Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Ulusoy, Doğu Karadeniz Bölgesi'nin ekonomik kurtuluşunun turizmde olduğunu söyledi.
Doğu Karadeniz Bölgesi'nin doğa turizmi ve macera sporları bakımından dünyanın en güzel coğrafyasına sahip olduğunu belirten Doç. Dr. Ulusoy, "Türkiye'de turizm denince Ege ve Akdeniz sahillerindeki deniz turizmi akla geliyor. Oysa bölgemizin ve Trabzon'un çok büyük bir turizm potansiyeline sahip olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Karadeniz Bölgesi turizmi Türkiye'nin batı ve güneydeki turizminde farklı bir yapı arz etmektedir. Çünkü denize girmek için ne doğru dürüst sahilimiz var, ne de hava koşulları buna müsait. O nedenle yat ve deniz turizmi bölgemiz açısından müsait değildir. Fakat bölgemizin keşfedilmemiş doğal güzellikleri vardır. Özellikle doğa turizmi ve macera sporları açısından büyük bir potansiyele sahibiz. Başta dağcılık, rafting, tracking, ve adını saymadığımız bölgenin yapısına uygun diğer sporlarla eşsiz bir turizm imkanı karşımıza çıkmaktadır. İsviçre Alpleri'nden çok daha güzel doğal bitki dokumuzun tüm dünyaya duyurmalıyız" dedi.
Bölgenin kış turizmi açısından da elverişli olduğunu, Zigana ve Kaçkar Dağları'nda yapılacak tesislerle bölgenin adını duyurabileceğini ifade eden Doç. Dr. Ulusoy, "Kış turizmi için gerekli altyapı çalışmaları geciktirilmeden hayata geçirilmelidir. Çünkü yeterli kar yağmasa bile teknolojik imkanlarla bu sorun sıfıra indirilmektedir" dedi.
"BÖLGE, KAR TURİZMİ İLE YENİ BİR CANLILIK KAZANABİLİR" Bölgeye Kafkasya'ya yakın olmasından dolayı da kış turizmi için talep gelebileceğine dikkat çeken Ulusoy, "Eğer lüks, kaliteli, temiz konaklama ve gelişmiş teknoloji içeren altyapı hazırlanırsa bölge yazın yayla turizmi, kışın ise kayak ve kar turizmi ile yeni bir canlılık kazanabilir" diye konuştu.
Diğer bölgelerdeki turizm teşviki ve kaynaklarının Doğu Karadeniz Bölgesi için aynı şartlarda kullanılması yönünde kamuoyu baskısının olması gerektiğini de ifade eden Doç. Dr. Ahmet Ulusoy, şunları söyledi :
"Keşfedilmemiş doğal güzelliğe sahip olan bölgemizin tanıtılması gerekir. Her şeyden önemlisi Türkiye'nin diğer turizm merkezlerini tanıtımı ve keşfi için kullanılan kaynakların ve yöntemlerin bir kısmının bölge için kullanılması yönünde bir kamuoyu baskısı oluşturulmalıdır. Bu amaçla öncelikli bölgede yapılabilecek doğa sporlarını ve yerleri tanıtan broşürler yerli ve yabancı işletmecilere ulaştırılmalı. Ayrıca turizm organizasyonu yapan şirketlere görsel tanıtım programlarıyla bilgi verilebilir. Özellikle yabancı turistin gelmesi elverişli altyapı imkanlarıyla alakalıdır. Bu amaçla altyapı tesislerinin biran önce tamamlanması gerekir. Kısaca doğa ve yayla turizmi ile birlikte kış turizmi ön plana çıkartılmalı, uygun spor aktiviteleriyle cazip hale getirilmelidir. Burada altyapının hızla tamamlanmasında tesisleşmeye gidecek özel sektörün teşvik edilmesinde ve bölgenin dünyaya tanıtılmasında devletin ilgili kurumlarına ve sivil toplum örgütlerine aktif görev düşmektedir."
