Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Nihal Danaoğlu, anne adaylarının istekleri doğrultusunda hazırlanan ortamda, hem normal hem de sezaryen doğum yaptırabildiklerini ifade etti.Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Nihal Danaoğlu, anne adaylarının kafalarındaki en büyük soru işareti olan doğum süreci ile ilgili önemli noktalara değindi. Hem normal hem de sezaryen doğumda anne ve bebeğin sağlığını yakından takip ettiklerini, üstelik doğumhane koşullarını anne adaylarının istekleri doğrultusunda hazırladıklarını söyleyen Dr. Danaoğlu, bu sayede yapılan doğumların oldukça mutlu ve huzurlu bir ortamda tamamlanabildiğini belirtti.Her anne adayı için öncelikli tercihin normal doğum olduğunu vurgulayarak konuşmasına başlayan Dr. Danaoğlu, sezaryen doğum yönteminde de anne ve bebek ilişkisini en doğal yoldan korumaya çabaladıklarını sözlerine ekledi.Anne adayını doğumdan önce başlanan terapilerle doğuma hazırladıklarını söyleyen Danaoğlu, “Anne adayları doğuma eşlerinin de girmesini ve hatta kordon bağını eşlerinin kesmesini de talep edebiliyor. Bizim temel amacımız anne adaylarının doğum sırasında tüm isteklerini yerine getirerek onları rahatsız eden tüm faktörleri ortadan kaldırmak. Örneğin sezaryen doğum bile olsa bebeğin annenin göğsünde kalmasını sağlayabiliyoruz. Mümkün olduğu kadar bebeğin anneyle temasını koruyarak aralarındaki bağı güçlendirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Anne ile olmazsa bile baba soyunuyor ve bebeği göğsüne alıyor. Bazı durumlarda klasik epizyotomi kesi dediğimiz işlemi istemeyebiliyor anneler. Biz de annelerin taleplerini elbette ki dikkate alıyoruz. Bunun için de bir ay öncesinden itibaren bir takım masajlarla ve uygulamalarla doğum öncesinde gebeleri doğuma hazırlıyoruz. Estetik açıdan da dikiş olmadığı için olası birtakım cinsel problemlerin oluşması da engellenmiş oluyor. Epidural, yani belden anestezi de yapılmıyor. Onun yerine doğal ağrı kesiciler, masajlarla ve suyun rahatlatıcı etkisiyle gebe rahatlatılıyor” dedi.“Bebeği de anneyi de an be an takip ediyoruz”“Kadınların kendilerini rahat hissedecekleri ve o anı yaşayabilecekleri bir ortamda doğumun gerçekleşmesi büyük bir öncelik olarak düşünülmelidir” şeklinde görüşlerini ifade eden Dr. Danaoğlu, “Doğum anında ekipten olmayan ve ihtiyaç duyulmayan hiçbir sağlık personelini ortamda bulundurmuyoruz. Doğum esnasında annenin yanında doktor, dula ve talep etmesi durumunda sadece eşi oluyor. Hasta yakınlarının gelmesini açıkça çok tercih etmiyoruz. Çünkü anne adaylarının hassas anneleri, çocukları için endişelerini saklamakta biraz zorluk yaşıyor. Her şey yolunda gidiyor olsa bile anne adayı, ailesinin davranışlarından etkilenebiliyor ve süreçte engeller oluşabiliyor. Doğum esnasında mümkün olduğunca loş ışık kullanıyoruz, gereksiz aydınlığa lüzum yok. Anne adayları kendilerini nasıl rahat hissedeceklerse ışıkları da o doğrultuda düzenliyoruz. Bir de müzik meselesi var tabi; tamamen anne adaylarımızın tercihleri devreye giriyor bu konuda; isterlerse müzik açabiliyoruz, mum yakabiliyoruz ya da tütsü kokularıyla onları rahatlatıyoruz. Anne adayı için ideal ortamı oluştururken gözümüz de kulağımız da bebekte oluyor” diyerek doğum atmosferinin önemini bir kere daha vurguladı.Dr. Danaoğlu, anne adayının istediği şartların tıbbi bir engel veya başka bir sorun olmadığı durumlarda uygulayabildiklerini de sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz