Doktorlardan Ramazan Açıklaması

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Başhekimi Doç Dr. Murat Coşar, ramazan ayı öncesinde vatandaşlara bazı tavsiyelerde bulundu.

Doç Dr. Coşar, günlerin uzun, havaların da sıcak olması sebebiyle ramazan ayında bazı konulara dikkat etmek gerektiğini söyledi. Günde 3 öğün beslenmeye alışkın bünyenin 13-14 saatlik açlık süresine intibak etmesinin 2 ya da 3 gün sürebileceğini söyleyen Doç. Dr. Coşar, “İlk 2 ya da 3 günlük bir adaptasyon zorluğu olabilir. Ancak ondan sonra bünye bu duruma alışacaktır. Günler uzun, hava sıcak olduğu için, oruç tutarken bazı konulara dikkat etmek gerekiyor. Örneğin aşırı beden gücü gerektiren işlerde çalışanlar, ramazan süresince daha hafif görevlerde bulunabilirler. Aşırı sıvı kaybı olacağı için, normalden daha fazla yorgunluk, halsizlik hissi uyandırabilir. Bu gibi durumlarda, bir müddet istirahat edilmeli dedi.

ORUÇ TUTMAK HASTALARA PSİKOLOJİK TEDAVİ OLABİLİR

Kronik rahatsızlıkları bulunan hastaların muhakkak hekimlerine danışmaları gerektiğini söyleyen Dr. Coşar, “Biz, ‘şunlar oruç tutamaz’ diye kesin bir çizgi çizemeyiz. Hatta ben hasta olanlara da hekimleri izin verdiği sürece oruç tutmalarını tavsiye ediyorum. Bu süreçte vücutlarının bu zorluğa dayanabildiğini görüp özgüven kazanacaklardır. Hastalığın tedavisinde bu psikolojik süreç de çok önemli. Tansiyon rahatsızlığı olanlar, şeker hastalığı olanlar, insülin kullananlar, hekimlerine danışmalıdır. Ancak hekimleri tutup tutamayacaklarına karar verebilir” diye konuştu.

- İFTARDA YEMEĞE ÇORBAYLA BAŞLAYIN

Aşırı sıcaklarda vücudun sıvı kaybına uğrayacağını da hatırlatan Doç Dr. Coşar, “Bizim tavsiyemiz, iftarla sahur arasında, günlük alınabilecek su miktarını alarak durumu dengelemek. Direk su içmek yerine sulu meyveler de tüketilebilir. Sahurda ağır yemekler yenilmesindense kahvaltı türü yiyecekleri tavsiye ediyoruz. Fındık ve ceviz gibi protein içeren yiyecekler de tüketilebilir. Kesinlikle sahurda zeytini tavsiye etmiyorum. Susuzluk hissini artırır ve rahatsız eder. Şeftali, karpuz gibi meyveler de tüketilebilir. İftarda yemeğe muhakkak çorbayla başlanılmalı. Bir süre dinlenip ana yemeğe geçilmeli. Zaten çorbanın psikolojik bir etkisi de olacaktır. Bu sayede aşırı yemek tüketimi de önlenmiş olur” dedi.

- AŞIRI YEMEK TANSİYON VE ŞEKERİ YÜKSELTEBİLİR

Doç Dr. Coşar, “Bizim sağlık çalışanı olarak en çok karşılaştığımız durum, iftardan sonra acillerdeki yığılma. Özellikle kronik rahatsızlığı olan hastalarda gördüğümüz bir durum var. O da iftarda aşırı yüklenmeden dolayı, iftardan 2 saat sonra acilde yığılma oluyor. Bunun sebebi iftardaki aşırı yüklenme, vücutta şeker ve tansiyona etki ediyor. Bu da vücut ritmini bozuyor. Buna dikkat edilmesi gerekir” diye konuştu.