BİZE ULAŞIN
İSTANBUL(ANKA)- Sağlık Bakanı Recep Akdağ, domuz gribi aşısıyla ilgili olarak henüz dünyada bir üretim sürecinin başlamadığını belirterek " Bu aşının geliştirilmesi ve üretilmesi 6-7 aylık bir süre gerektiriyor. Eğer böyle bir aşı üretilirse Türkiye, bu aşı için para ayıracak ve satın alma konusunda cömert davranacak az sayıda ülkeden biridir. Bedeli ne olursa olsun bu aşıyı satın alma konusunda sıraya girecek ülkeler içindeyiz" dedi.
Domuz gribiyle ilgili gelişmeleri ve hazırlıkları kamuoyuna açıklamak üzere İstanbul'da bir basın toplantısı düzenleyen Akdağ gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı. Akdağ, virüsün şekil değiştirme ihtimali nedeniyle henüz aşı üretimine yönelik dünyada bir çalışma olmadığını söyledi.
Akdağ domuz gribinin görüldüğü birkaç ülkede virüsün beşinci evrede bulunduğunu hatırlatarak, "Şu anda herhangi bir firmanın üretim aşamasına geldik diye bir beyanı olmadı. Çünkü virüs daha yeni yeni tanımlanıyor. Biz yine de aşı için her türlü gelişmeyi yakından takip ediyoruz ve her türlü kaynağı ayıracak durumdayız" diye konuştu.
-4 YENİ TERMAL KEMARA EKLENİYOR-
Bakan Akdağ, virüsle mücadelede kişisel korumanın birinci sırada geldiğini vurgularken, cerrahi maske kullanımı gibi bir durumun bu aşamada söz konusu olmadığını söyledi. Akdağ, havaalanlarına yerleştirilen termal kamera sayısının da artırılacağını belirterek " Havaalanlarında bulunan mevcut termal kameralara şimdi 4 yeni termal kamera daha ekleyeceğiz. Bunlardan ikisi Antalya Havalimanı'nda, biri Dalaman'da, diğeri de İzmir'de bulunacak "dedi.
-RUHSATLI DOMUZ ÇİFTİLİĞİ YOK-
Toplantıda basın mensuplarının "Türkiye'de domuz çiftliği var mı?" şeklindeki sorusuna ise bakanlık yetkilileri, resmi ruhsatlı domuz çif1tliği bulunmadığını belirtirken, ruhsatsız olarak faaliyet gösteren birkaç çiftlik bulunduğunu, bunların da kapatılması için Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı ile görüşme yapıldığını kaydettiler.
Bakan Recep Akdağ da bu soruya " Türkiye'de domuz çiftliği yok, dolayısıyla virüsün Türkiye'de ortaya çıkması gibi bir ihtimal de yok gibi bir düşünceye kapılmak kesinlikle yanlıştır. Çünkü artık tehlike virüsün insandan insana geçer bir aşamaya gelmiş bulunmasıdır" karşılığını verdi.
-"DOMUZ GİRİBİ DEMEK YANLIŞ"-
Toplantıda virüsle ilgili bilgi veren İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. Haluk Eraksoy da, domuz gribinin yapısıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu gribe artık domuz gribi demek belki doğru olmayacak. Çünkü domuz kaynaklı bu grip artık gelişimini tamamladı. Genetik yapısında hem domuz gribi virüsü, hem insan gribi virüsü, hem de kuş gribi virüsünü taşıyan öğeler var. Yani melez bir virüsten söz ediyoruz. Bu virüse artık domuz virüsü muamelesi yapmamak gerekiyor. Çünkü konu artık insandan insana geçen bir virüse karşı mücadele konusudur. Meksika kaynaklı bu virüs artık Avrupa'ya geçmiş bulunuyor. İnsandan insana bulaşarak yayılan Türkiye'ye gelmemesi için elimizden geleni yapmalıyız"
-"YAZ MEVSİMİ İYİ BİR HABER"-
Prof.Dr. Eraksoy, gribin genelde kış aylarında görüldüğünü, dolayısıyla Kuzey Yarımkürede yaz aylarının başlamasıyla birlikte virüsün ortadan kalkma gibi bir ihtimalinin de bulunduğunu belirtirken şu uyarıda bulundu: " Aşının üretilmesi için zaman kazanma açısından tabi ki bu iyi bir fırsat olabilir. Bu dönemde virüs ortadan kaybolmayacak belki güney yarım kürede varlığını sürdürecektir. Ve uygun mevsim geldiğinde ülkemizin de içinde yer aldığı Kuzey Yarımküre aynı tehdit yine söz konusu olacaktır. Pandeminin Kuzey Yarımkürede yayılmasını önleme açısından yaz avantajını iyi kullanmalıyız"
- BELİRTİLER 38 DERECE ATEŞ-
Domuz gribinin belirtileriyle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Hakan Leblebicioğlu da, ilk belirtinin vücut ısısının 38 derecenin üzerine çıkması olduğunu hatırlatarak diğer belirtileri de "Halsizlik, kırgınlık, yorgunluk, kas ağrıları, aksırık, öksürük " olarak sıraladı. Prof. Dr. Leblebicioğlu bu belirtilerin görülmesi halinde teşhis için en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğinin de altını çizdi. (ANKA)
