YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Döngel: Tahliyelere Tepkili Olanlar Katledilen Ülkücüleri Görmezden Geliyor

Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK üyesi Hüseyin Döngel, 12 Eylül olaylarından dolayı hapse düşen ülkücülere...

Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK üyesi Hüseyin Döngel, 12 Eylül olaylarından dolayı hapse düşen ülkücülere tahliye yolunun açılmasına tepki gösterenlere karşı açıklamalarda bulundu. Döngel, 12 Eylül döneminde türlü türlü işkencelere maruz kalan, öldürülen 3 bin 500 ülkücünün katillerinin kısa sürede tahliye edildiğini herkesin bildiğini ifade etti.

12 Eylül’de her iki taraftan da can verenlerin bu ülkenin evlatları olduğunu belirten Döngel, “Yaşananları sorgulayan ve ders çıkaran ülkücü kesim iken hala bu camianın saldırıların merkezi gibi gösterilmesi akıl, mantık ve vicdana aykırı bir anlayıştır.” dedi.

BBP'nin merhum lideri Muhsin Yazıcıoğlu’nun o dönem söylediği ‘Elimiz silah değil kalem tutsun’ sözlerini hatırlatan Döngel, şöyle devam etti: “12 Eylül öncesi olaylardan sonra devlet ve millet aleyhine bölücü ve yıkıcı faaliyetlerde bulunanların çoğunun tahliyelerine alkış tutanların, bugün gereğinden fazla hapis yatmış, cezasını çekmiş ülkücülerin tahliye olma ihtimali yolunun açılmasına bile tahammül edemeyerek kin ve nefret kusmaları tam bir çifte standarttır. O dönemde Marksist ve Leninistler, Türk milletinin inancına, irfanına, kültürüne, bayrağına küfredip bu değerlerini değiştirmeye çalışmışlardır. Bu anlayışa ülkücüler mukavemet göstermişlerdir. 12 Eylül sonrasında Marksist, Leninist ve bölücü grupların yıkıcı faaliyetlerine karşı vatanın birliği ve dirliği için Türk milletinin inancını ve irfanını koruma adına tepki koyarak olaylara karışan ülkücülerin vatan haini, bölücü ve katiller kafilesi gibi gösterilmesi yanlıştır.”

“Dillerinden Bahçelievler'i, Doğan Öz hadisesini düşürmeyenler onca ülkücünün Marksist-Leninist gruplarca katledilmelerini görmezden geliyorlar.” diyerek tepkisini sürdüren Döngel, “Bu grupların büyük çoğunluğu kısa sürede tahliye olurken ülkücüler akıl almaz işkencelerden geçirilmiş, yıllarca hapis hayatına mahkûm edilmiştir. Önlerine atılan üç kuruşluk maddi menfaatler ve ütopik hayaller uğruna aziz milletimizin her türlü değerini peşkeş çekmeye yeltenen Marksist-Leninist ve bölücü gruplar, en başından beri bazı çevrelerce sütten çıkmış ak kaşık gibi takdim edilip kamuoyu oluşturulurken milliyetçi-ülkücü camia katil, bölücü ve yıkıcı gibi takdim edilmiştir. Bu anlayış Türk milletinin varlığını bu coğrafyada hazmedemeyen, onun dinine, kültürüne, maddi- manevi her türlü değerine cephe almış küresel emperyalist güçlerle onlara ortaklık edenlerin anlayışıdır.” diye konuştu.

Hüseyin Döngel, 12 Eylül hadiselerinin seyrini değiştirmek için en büyük çabayı gösteren kesim ülkücü kesim olduğunu vurguladığı açıklamasında, şu ifadelere yer verdi: “Dönemin Ülkü Ocakları Genel Başkanı Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun başbakan ve cumhurbaşkanı düzeyinde yaptığı girişimler devletin arşivlerinde mevcuttur. Onun, ‘Bu küresel bir oyundur, bizi çatıştırmayın, elimiz silah değil kalem tutsun’ çığlıklarını o gün duymayanlar, 12 Eylül sonrasında da hadiselerin bütün sorumluluğunu ülkücü camiaya yüklemek istemişlerdir. Bu anlayış 30 yıl geçmesine rağmen hala devam etmektedir. 12 Eylül öncesinde şehit olan 3 bin 500 civarında ülkücü kardeşimizin hesabını kim verebilir? Bu durum belgelerle ortada iken belli kesimlerin, cezasını çekmiş ülkücülere tahliye yolunun açılmasına gösterdikleri tepki insafsızlık ve ahlak fukaralığıdır.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler