2 bin 300 nüfuslu Çukurca beldesine, cuma günü meydana gelen arıza nedeniyle 2 gün boyunca su verilemedi. Mağduriyetlerin artmaması için harekete geçen Belediye Başkanı AK Parti'li Emin Taşgın, pazar sabahı kepçe operatörü Ramazan Aztekin ve işçi Ramazan Gültekin ile içme suyu hattını tamir etmek için ormanlık alana gitti. Yer yer 2 metreyi bulan yoğun karda, kepçe ile ilerleyerek 13 kilometre uzaklıktaki su borusu hattındaki arızalı noktayı bulan ekip, uzun süre tamiri için çaba sarf etti. Havanın kararmasına rağmen Başkan Emin Taşgın ve 2 işçinin dönmemesi üzerine endişelenen belediyedekiler Jandarma Komutanlığı’na bilgi verdi. Ormanlık alanda yapılan aramalarda, donma tehlikesi geçiren Başkan Taşgın ile operatör Gültekin ve işçi Aztekin bulunarak Domaniç Devlet Hastanesi’ne götürüldü. Tedavileri tamamlanan Emin Taşgın ve işçiler taburcu edildikten sonra evlerine döndü.
Çukurca Belediye Başkanı Emin Taşgın, evinde eşi Selime Taşgın ile akrabaları tarafından gözyaşlarıyla karşılandı. Ziyaretine gelenlerin geçmiş olsun dileklerini kabul ederek yaşadıklarını anlatan Emin Taşgın, ormanda mahsur kaldıkları sürede donma tehlikesi geçirdiklerini ancak şu anda sağlık durumlarının iyi olduğunu söyledi.
Önceki yıllarda da aynı noktadaki arıza nedeniyle su sıkıntısı yaşandığını ifade eden Taşgın, "Kepçeyle gidecek, kepçenin kaldığı yerde yayan yürüyüp borulardaki çatlağı tamir edip geri gelecektik. Ancak kar hiç olmadığı kadar fazlaydı ve erimeye başlamıştı. Bu yüzden ne kepçeyle yolu açabildik ne de karın üstünde yürüyebildik. Gençliğimize güvenip gelmişken yapalım derken de geç kaldık. Bu arada 5 kilometre geride bıraktığımız kepçenin sabah 07.00’den beri ağır şartlarda çalışınca mazot bitmiş. Bizim de telefonların şarjı bitti. Açlık, soğuk ve yorgunluktan gecenin ayazında bir korku var. Bizim dağlar da başta ayı olmak üzere her çeşit vahşi hayvan var. Çok zorlandık. Yılların tecrübelisi arkadaşlarımın ilk defa karşılaştığı bu yumuşak kar ve gençliğimize güvenip yaptığımız hata bizim hayatımıza mal oluyordu" dedi.
Başta ailesi olmak üzere herkesi yaşanan kolay nedeniyle korkuttuklarını anlatan Taşgın, "Herkesi çok tedirgin ettik, çok üzdük. Beldeden gelenler olmasaydı, haberlerde gördüğümüz dağcıların acı sonunu bizde yaşayacaktık. Herkesten hem özür dilerim hem de teşekkür ederim. Ben beldeme hizmete geldim aynı durum tekrar başımıza gelse yine giderim ama tedbirimi de alırım. Bu bize ders olsun" diye konuştu.
Eşinin yaşadıklarını anlattığı sırada gözyaşlarına boğulan Selime Taşgın ise konuşmakta güçlük çekti. Eşini çok merak ettiğini ve ormanda kaldıkları sürede hayatından endişe ettiğini belirten Selime Taşgın, "Köyün işi diye pazar tatilinde dağa gitti, akşam oldu gelen giden, yok arıyorum ulaşamıyorum. Mesaj yazıyorum cevap vermiyor. Aklım gitti" dedi.
Emin Taşgın’ın kayınvalidesi Kezban Ergün de kendisini çok merak ettiklerini belirterek şunları söyledi:
"Başkan benim 3 damadımdan biri bu yetim bana emanetti çok ağladım, çok korktum elden bir şey gelmeyince sadece dua ettim. Sağdan soldan, ayı bastırmıştır, donmuşlardır gibi çatlak seslerle iyice tedirgin olduk."
Çukurca Belediye Başkanı Emin Taşgın’ın kayınpederi Abdullah Ergün, mahsur kalan damadı ve işçilere ulaştıklarında zorla kar yedirdiğini söyledi. Geri dönmedikleri için çok tedirgin olduklarını ve jandarma ekipleriyle birlikte aramaya çıktıklarını anlatan Ergün, "Emin’in annesi ve babası öldü, onlar artık bize emanettiler. Pazar günü köylü susuz kalmasın diye sabah sat 07.00’de evden gitti. Akşam oldu gelen giden yok telefonla da ulaşamayınca, evde panik olduk. Sağı solu aramaya başladım. Çok korktum. Köyden traktörlerle yüzden fazla insan toplandık, traktörlerle aramaya çıktık. Gece 22.00'de buluştuğumuz da damadım iyiydi ama Ramazan Gültekin çok bitkindi. Zorla ona kar yedirdim" diye konuştu.
Ormandaki yoğun karda mahsur kalan kepçe operatörü Ramazan Aztekin, aynı su sorununun önceki yıllarda da yaşadıklarını söyledi. Başkan Taşgın’ın bu duruma duyarsız kalmadığını belirten Aztekin, "Çok kar yağdı. Ardından tipi ve don başladı. Sular patladı. Önceki yıllarda da aynı sıkıntıları birkaç kez yaşamıştık. Ilıcaksu Mahallemizin suları kesilmiş halk sosyal medyadan isyan ediyordu. Başkanımı arayıp ‘ben sorunu da çözümü de biliyorum gider halleder geliriz’ dedim. Ama öyle olmadı. Kar çoktu ancak eriyordu. Bizim karın üstünden yürüme planımız tutmayınca mahsur kaldık" dedi.
Belediye işçisi Ramazan Gültekin ise ormandaki yoğun karda Belediye Başkanı Emin Taşgın’ın kendilerini ayakta tuttuğunu yoksa ölebileceklerini söyledi. Yaklaşık 5 kilometre yürüyüp, arızayı giderdikten sonra bitkin halde olduğunu anlatan Gültekin, "Önceki yıllarda da birkaç kez aynı sıkıntıyı yaşadık ama gidip halledip gelmiştik. Başkanın gelmesine gerek yoktu. Ancak başkan gelmek istedi. İyi ki gelmiş yoksa biz şimdi ölmüştük. Bizi o ayakta tuttu. Eve dönüş yolunda iyice uyku bastı dermanım kalmadı gözümün önüne hep çocuklarım geliyordu. Hemen gider geliriz diye yiyecekte almadık. Sabah 06.30’da ki kahvaltıyla 4 metre karın altında 5 kilometre yol yürüyüp bir de çalışınca dönüş yolunda tamamen bittim. En sonunda ‘Başkanım ben öleceğim siz beni beklemeyin kendinizi kurtarın’ dedim ama beni bırakmadılar" diye konuştu.
(DHA)