Şu an ihtiyacınız olan en son şey, bir kuyruklu yıldızın dünyada yaşamı noktalaması olmalı. Bu anlaşılır bir durum. Ancak Netflix'te gösterime girip şimdiye kadar platformda en çok ilgi çeken ikinci film olan Don't Look Up'ı (Yukarı Bakma) izlediyseniz, bu düşünceyi kafanızdan atmak kolay olmayacak.
Bir kuyruklu yıldızın dünyadaki hayata son vermesi, popüler bir Hollywood senaryosu fakat bilim insanları bunun, insanların hazırlıklı olması gereken bir gerçek hayat hikâyesine dönüşebileceğini söylüyor.
Peki buna hazır mıyız?
BBC'ye konuşan Gezegen ve Uzay Bilimleri Profesörü Monica Grady, "Gezegenlerde yaşamı noktalayan asteroitler 50 milyon yılda bir Dünya'ya çarpıyor. Sonuncusu 65 milyon yıl önceydi. Dolayısıyla bir sonraki 15 milyon yıl kadar gecikti" diyor.
Grady, bununla birlikte "Sakin kalmalı ve panik yapmamalıyız" diyor. Onun gibilerin görevi de bu zaten.
Kuyruklu yıldızlar ve asteroitler Güneş'in yörüngesindeler. Kuyruklu yıldızlar, buz ve tozdan oluşuyor. Asteroitler ise gerçek kayalardan.
Prof. Grady, "Tüm hicivler gibi, Don't Look Up da pek çok gerçeği barındırıyor. Bir kuyrukluyıldızın Dünya'yla çarpışması çok olası, hatta kesin" diyor ve ekliyor:
"Şansımız varsa buna hazırlanmak için yıllarımız olacak ancak olmayabilir de. Gelen, yörüngeden çıkmış ya da yıldızlararası bir obje olabilir veya Güneş dışından yola çıkabilir".
Bu kötü haber.
Ancak iyi haberler de var: Büyük bir çarpışma ihtimalini en aza indirmek için çalışmalar devam ediyor.
Kasım ayında, bir uzay aracı tehlikeli bir asteroit çarpışması olduğunda kullanılabilecek teknoloji için deneme fırlatması gerçekleştirdi.
Amerikan Ulusal Uzay ve Havacılık Dairesi'nin (NASA) asteroitlerin yörüngesini değiştirebilmek için yaptığı denemeler de devam ediyor.
İyi tarafından bakarsak bu gerçekten Dünya'yı kurtarmak için bir plan değil, yalnızca bir deney. Ancak eğer başarılı olursa gelecekte işe yarayabilir.
Prof. Grady, "Bir asteroidi yörüngesinden biraz saptırabilirsek, Dünya'yı kilometrelerce uzaktan es geçebilir" diyor, "Şimdilik en iyi umut bu" diye de ekliyor.
Yine de başka metotların da araştırıldığını söyleyen Grady, bir tarafı beyaza, diğer tarafı koyu siyaha boyamanın bunlardan biri olduğunu belirtiyor. Beyaz kısım Güneş ışınlarını yansıtacak, koyu bölge ise içine hapsedecek, böylece dönüş ve hareket tarzı değişerek onu Dünya'dan uzaklaştırabilecek.
Armageddon ve Derin Darbe filmlerini izleyenler bir asteroidi ya da kuyruklu yıldızı yok etmek için bomba patlatmayı deneme fikrini de hatırlayacaktır.
Prof. Grandy, "Bu tarz filmler aslında uyarı işareti. Sorunu insanların aklına getiriyor" dese de, böyle bir durum karşısında olayların Don't Look Up'taki gibi gelişmeyeceğinden, ABD Başkanı'nın sorumluluk alacağından emin olduğunu söylüyor. Gerçek hayatta böyle bir durumun uluslararası düzeyde değerlendirileceğini, tüm ülkelerin uzay istasyonlarıyla, birlikte çalışacağını da ekliyor.
Ayrıca bilim insanlarının yeni asteroitler hakkında sürekli raporlar hazırladığını, NASA'nın Birleşmiş Milletler ile yakın çalıştığını da aktarıyor Prof. Grandy. Kendi ifadesiyle, "Tehdit büyük olsa da henüz paniğe gerek yok":
"Bu, evlere tuvalet kağıdı ve makarna depolayın mesajı değil. Eğer bir sorun olursa bunun sinyalleri olacak ve paniklemeden önce elden gelen her şey yapılacak. Yine de araştırmalara devam etmeliyiz".