"Döviz kuru sorunu çözülmeden ekonomi düzelmez"
ADANA (İHA) - Adana Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Şaban Baş, kur düşüklüğü ve yüksek faiz oranlarının, Türk ekonomisi ve ekonominin lokomotifi sayılan dış ticaret sektörünün gelişimi bakımından ciddi tehdit oluşturduğunu, ülkenin özellikle faiz kıskacından kurtulamadığı müddetçe üretim ve yatırımın önünün açılamayacağını söyledi.
Baş, yaptığı açıklamada, hükümetin yeni dönemde izleyeceği temel ekonomi politikasını, "düşük kamu borcu, yüksek istihdam ve büyüme ile istikrar sağlanması" olarak belirlediğini, buna göre ekonominin temel eksenini, "kapsamlı istihdam artışı, sanayiinin güçlendirilmesi, teknolojik gelişme, insan kaynakları ve makro ekonomik istikrarın oluşturduğunu" ifade etti.
Hükümetin özellikle istihdam yüküyle ilgili vaatlerinin iş dünyasını sevindirdiğini kaydeden Baş, buna göre istihdam üzerindeki yükün azaltılacağını, İşsizlik Sigortası Fonu'ndan işgücü programlarına kaynak aktarılacağını, Ticaret Kanunu tasarısının yasalaşacağını ve kayıt dışı ekonomiyle ilgili ciddi bir mücadele başlatılacağını kaydetti. Ancak bu olumlu kararların yeterli olmadığını söyleyen Baş, "Çünkü Türkiye'nin yapısal sorunlarına hala çözüm bulunamamıştır. Türk iş dünyasının en önemli sorunlarını yüksek faizler ve düşük döviz kuru oluşturmaktadır ve henüz hükümetin bunlarla ilgili herhangi bir atılımından bahsetmek mümkün değildir. Üreticinin, sanayicinin ve ihracatçının en büyük problemi yüksek faizdir. Enflasyondaki gerilemeye rağmen iş adamlarımızın bankalara borçlanma rakamları yüzde 60'ın üzerindedir. Eğer ekonomi büyüyecek, istihdam artırılacaksa, faiz oranlarının düşürülmesi şarttır" dedi.
Özellikle ihracata dönük işletmelerin, dış pazarlarda son dönemlerde artan girdi maliyetleri ve kur politikaları ile zorlandığını, yabancı sıcak para girişinden kaynaklanan kur düşüklüğü sebebiyle sancılar yaşandığını ifade eden Baş, şunları söyledi:
"Sıcak para, kurların düşmesine sebep olarak enflasyonu düşük gibi göstermekte ama dış ticaretimizde ithalat patlaması gibi önemli sıkıntılar oluşturmaktadır. Olaya sadece kur düşüklüğü meselesi yönünden bakılması da doğru değildir. Türk Liramızın reel değerlerine kavuşması hepimizin ortak paydası olmalıdır. Dış ticaret rakamları, cari açık, dış ticaret açığı, ithalattaki patlama, işsizlik ve ödemeler dengesi açığı Türk ekonomisinde onarılması gittikçe zorlaşan yaralara sebep olmaktadır. Kredi, enerji, nakliye, istihdam, vergi gibi maliyet kalemleri, ifade edilen resmi enflasyon oranlarının kat kat üstünde artmaktadır. Tıpta hepimizin bildiği bir gerçek vardır, bir hastalığın teşhisi ne kadar geç yapılırsa, ya da bu konuda yanlış adım atılırsa, o hastalığın tedavisi de o kadar güçleşir, hastalık kronik bir hal alır. Bu önemli gerçek ekonomi için de geçerlidir. Bizler, yani ticaretin, sanayiinin ve ihracatın içerisinde olan üretken insanlar, memleketimizde yaşanan bu gibi olumsuz gelişmelerin idraki
içerisinde, artık çok ufak kar marjları ile çalışmakta, işletmelerimizi devam ettirebilmek için her türlü fedakarlığı yaparak bu gidişata ayak uydurmaya çalışmaktayız. Ancak şu da iyi bilinmelidir ki, Türk ekonomisi ancak faizleri indirerek, döviz kurlarını da dış pazarlardaki rekabet ortamına zarar vermeyecek düzeylerde koruyarak yatırımın, üretimin ve ihracatın önünü açabilecektir. Adana Ticaret Odası olarak hükümeti ekonomide yaşanan sorunların çözümü konusunda daha aktif çözümler yaratmaya davet ediyoruz."
