Down Sendromlu Aytuğ'a Iki Ayrı Rapor

Zafer TOKUŞ-Aziz GÜVENER/ADAPAZARI Adapazarı'nda oturan mali müşavir Erdem Güçlü'nün oğlu Aytuğ, down sendromlu olarak kalbinde 2 delikle dünyaya geldi. Oğlunu kalbindeki sorunla ilgili İstanbul'da ameliyat ettiren Erdem Güçlü, küçük çocuk sağlığına kavuşunca rehabilitasyon tedavisine başlamak üzere hastaneye gitti. Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki muayene olan Aytuğ'a doktorlar 25 Şubat 2016 tarihinde 'Yüzde 0 engellidir' raporu verdi. Elindeki bu raporla rehabilitasyon tedavisine başlayamayan ailenin İl Sağlık Müdürlüğü'ne şikayeti üzerine küçük çocuk bu kez Sakarya Yenikent Devlet Hastanesi'nde 21 Mayıs tarihinde muayene oldu. Aytuğ'a burada yüzde 55 engelli raporu verildi.
Erdem Güçlü oğlunun hastanede yapılan bu yanlışlıklar nedeniyle rehabilitasyon tedavisine 3 ay geç kaldığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Biz bebek bekliyorduk, Allah bize bir melek verdi. Doğumundan sonra, doktorlar çocuğun kalbinde 2 delik olduğunu ve kalp kapakçıklarının olmadığını söyledi. Biz de çocuğumuzu İstanbul'da kalp ameliyatı ettirdik. Çocuğumuzu yıpratmamak adına, hastanelerden uzak tutmaya çalıştık. Bu tür meleklerin sağlık bulabilmesi için bürokrasiye ihtiyacı vardı. Biz de sağlık raporu almak için yaşını doldurmasını bekledik. Sonra müracaat yaptık, doktorlar elimize bir rapor verdiler. Doktorları dolaştık, kaşe imza yaptı. Sonra bizi rapor için davet ettiler. Çocuğumuza hiç kimse dokunmadan, dediler ki şu tarihte raporunuzu almaya gelin. Biz de gittik yüzde sıfır rapor verdiler. Down sendromlu, 5.5 saat ameliyatta kalmış. İtirazda bulunduk. Yenikent'e gittik, doktorlarımız bire bir çocuğumuzu muayene etti. Oğlumuza oradan yüzde 55 rapor aldık. Bir eğitim merkezinde tedavimize başladık. 3 ay geç kaldık tedaviye bu rapor yüzünden."
Doktorlarla ilgili BİMER'e ve Valiliğe şikayette bulunduğunu kaydeden Güçlü, "Bu çocuğun 1 saatlik fizik tedavisi 70 lira, bir aileyi düşünün her gün çocuğunu fizik tedaviye götürse ayda 2 bin 500 lira. Şikayetimizi BİMER aracılığıyla yaptık. Oğlumuzun geleceği bizim için önemli. Biz yıprandık, başla aileler yıpranmasın" dedi.