Ayşe Sucu, partisinin “kadın politikası” konusunda yaptığı açıklamada iktidarın referandumda verdiği sözü unuttuğunu belirterek, “Miting meydanlarında Anayasa’nın 10. maddesindeki değişiklikle, ‘kadınlara siyasal ve toplumsal tüm alanlarda pozitif ayrımcılık yapılacağı’ nidaları atan iktidar, referandumdan sonra bu konuda suskunluğa gömülmüş, teoride Anayasa’da ve uluslararası sözleşmelerde açıkça yer alan kadınlar lehine pozitif ayrımcılık maddesine rağmen, uygulamada bu konuda şu ana kadar kurumsal ve hukuksal zeminde hiçbir önlem almamıştır” dedi.
DP’nin öncelikle kadına pozitif ayrımcılığı gerçekleştirmek için fiili eşitliği sağlayıcı hukuksal ve kurumsal anlamda her türlü önlemi alacağını belirten Sucu, 1 Ocak 2002’den önce evlenmiş kadınların da, mal ayrılığına değil "edinilmiş mallara katılma rejiminden" yararlanmasını sağlayacak Medeni Kanun değişikliğinin de yapılacağı sözünü verdi.
-NAMUS CİNAYETİNE TAHRİK İNDİRİMİ YOK-
Sucu, namus cinayetlerinin ise ceza yasası bakımından insan öldürme kapsamına alınacağını belirterek, “Bir insanlık suçu olan kadına yönelik şiddeti durdurmak için namus ve töre cinayetlerinin en ağır şekilde cezalandırılmalarına yönelik Türk Ceza Kanununda yeni düzenlemeler yaparak, namus cinayetlerinin de töre cinayetleri gibi nitelikli insan öldürme kapsamına alınmasını ve bu kadın katillerinin "haksız tahrik" indiriminden yararlanmalarını engelleyeceğiz” dedi.
4320 sayılı, ‘Ailenin Korunması Hakkındaki Kanunun’ eksikliklerini gidererek, işlemleri hızlandırmak adına Aile Mahkemelerinin mesai saatleri dışında da karar almalarını sağlayacak düzenlemeler yaparak, uygulamadaki aksaklıkları gidermek için kolluk kuvvetlerine mahkemenin verdiği bu tedbir kararlarının yerine getirilip getirilmediğini takip yükümlülüğü getireceklerini ifade eden Sucu, her karakolda sadece kadınlardan sorumlu kadın polislerin olacağını, bu kapsamda karakollarda “Kadın Polis Masaları”, Belediyelerde de “Alo Şiddet” masaları kuracaklarını kaydetti. Kadın cinayetleri ile ilgili olarak, olayların temeline inebilmek için üniversitelerin sosyoloji kürsüleri ile Adalet Bakanlığı’nın sürekli işbirliği halinde olmasını sağlayacaklarını belirten Sucu, şu an sayısı 65 olan sığınma evlerinin hem sayısını hem de kalitesini arttırarak, Belediyeler Yasası’na uygun olarak nüfusu 50 bini geçen belediyelerin sığınak açmalarının sağlanacağını, açmayanlara ise yaptırım uygulanacağını kaydetti.
-ŞİDDETE MARUZ KALAN KADINA YENİ KİMLİK VERİLECEK-
Kadınların, sığınma evlerinden sonra yine bir şiddete maruz kalmamaları için, kimlik, yer değiştirme, estetik, yeni iş bulma gibi uygulamaları içerecek şekilde yasaları yeniden düzenleyeceklerini de belirten Sucu şöyle devam etti:
“Biz Demokrat Parti olarak kadın istihdamının artması ile evlerde güç dengesi sağlanacağı düşüncesinden yola çıkarak kadına yönelik şiddetinde nispeten azalacağı kanaatindeyiz. Bu nedenle kadınların işgücüne katılımını ve istihdamını arttırmak için kadın istihdam kotası uygulayacağız. Ayrıca özel sektörde kadın istihdamını teşvik edecek uygulamaları geliştirip, arttıracağız. Hamilelik, emzirme ve cinsiyete bağlı diğer nedenlerle işten çıkarmayı, yasal ve idari önlemlerle engelleyeceğiz. Ailesini, ‘tek reis’ olarak geçindiren, boşanmış kadınlara iş imkanı için destek verecek ayrıca kadınlara konut edinme önceliği sağlayacak düzenlemeler getireceğiz. Çocuk, hasta ve yaşlı bakım yükümlülüğünün, kadın, erkek, devlet ve işveren arasında paylaştırılması için yasal ve kurumsal düzenlemeler ve politikalar geliştireceğiz.
Geçici tarım işçilerinin daha çok kadın olduğu göz önüne alınarak Tarım İş Yasası’nı bir an önce çıkaracağız. Ve tarım sektörümüzün gizli kahramanı olan kadın çiftçilerimizi eğitim, üretim kapasitelerini geliştirme ve yeni teknolojileri kullanmaları yönünde destekleyeceğiz.”
ANKA