Erzincan Halk Sağlığı Müdürü Dr. Mehmet Oğuz Çetin 14 Kasım "Dünya Diyabet Günü" dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Çetin açıklamasında: "Halk arasında “Şeker hastalığı” olarak bilinen “Tip 2 Diabetes Mellitus” pankreastaki insülin salınımının yetersizliği veya insülin etkisizliği sonucu oluşan kronik, ilerleyici bir hastalıktır. Vücudun tüm sistem ve organlarında hasarlara neden olan diyabet hastalığına zemin hazırlayan faktörlerin başında yanlış beslenme ve yetersiz fiziksel aktivite gelmektedir. Sosyal ve kültürel hızlı değişim, toplumun yaşlanması, kentselleşmenin artması, diyet değişiklikleri, yağlı besinlerin tüketilmesi, obezite, yaş ve stres, azalmış fiziksel aktivite sonucu dünyada hastalığın yaygınlığı giderek artmaktadır. Hastalığın belirtileri arasında aşırı acıkma, aşırı susama, aşırı idrar, aşırı terleme, yorgunluk, yaraların geç iyileşmesi gibi problemler vardır. Hastalık tanısı alan bireylerin olayı ciddiye alarak tedaviye yönelik önerilere uygun yaşam tarzı değişiklikleri yapması hastalığa ilişkin olumsuzlukların önüne geçmelerinde en önemli basamaktır. Çeşitli klinik belirtiler ile seyreden ve hasta üzerinde ciddi sosyo-ekonomik yük yaratan diyabet; organ ve işlev kayıplarına yol açarak yaşam süresini ve kalitesini olumsuz yönde etkilemektedir. Görme kaybı, körlük, parmak veya bacak kesilmesi, kalp infarktüsü, felçler, böbrek hastalıkları, sinir sisteminde bozukluklar gibi çok önemli problemler kontrol altına alınmayan yüksek kan şekerinin olumsuz etkilerindendir. Diyabetin hayatı tehdit eden ve uzun dönemde gelişen kronik problemleri azaltmak için sürekli tıbbi takip ve hasta eğitimi şarttır. Diyabette hasta eğitimi kapsamında diyabetlinin hastalık ve kullanılan ilaçlar konusunda bilgilendirilmesi, beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi, hipogliseminin ve özelliklerinin öğretilmesi, diyabetik ayak bakımının öğretilmesi , psikolojik destek ve danışmanlık verilmesi vb. konular yer almaktadır. Koruyucu, destek programların Tip 2 Diyabet gelişiminin önlenmesinde, kilo kontrolünde, diyabetin yönetimi de, ayrıca diyabetik komplikasyonların gelişmesinin önlenmesi veya en azından yavaşlatılmasındaki önemi çok büyüktür. Sağlıklı beslenme önerilerine uygun beslenme ve düzenli fiziksel aktive yapma yoluyla ideal vücut ağırlığı korunarak , sigara ve alkolün olmadığı bir yaşam sürdürerek ailesel yatkınlık olsa dahi bu hastalığa yakalanma riski azaltılmış olur. Diyabet tedavisinde güvenli egzersiz; diyet ,ilaçlar ve insülin kadar önemli bir tedavi yaklaşımıdır. Düzenli fiziksel egzersiz kan şekeri kontrolünün sağlanmasına yardımcı olur, kalp hastalıklarından korur, kilo vermeye katkıda bulunur, yüksek riskli kişilerde diyabet gelişimini önleyebilir. Her kişinin bireysel ihtiyaçları, yetenekleri, ilgisi ve başta kas iskelet sistemi olmak üzere vücut yapısı farklıdır. Bu nedenle her hastaya göre özel egzersiz reçetesi planlanmalıdır. Hastaların eğitimi, hastalığın tedavisi ve yaşam kalitesinin arttırılması yönünden hayat boyu devam etmesi gereken bir süreç olarak görülmelidir. Hastaların tedavi ve eğitimi sürecinde hekim, diyetisyen, fizyoterapist, hemşire, psikolog ve aile bireylerinden oluşan bir ekibin işbirliği içinde olması çok önemlidir. Halk Sağlığı Müdürlüğü olarak hastalıklardan uzak, hareketli, sağlıklı, huzurlu bir yaşam diliyoruz." dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz