DSP Genel Başkanı Aksakal'dan dış politikaya ilişkin açıklama:

Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Önder Aksakal, "Atatürk'ün 'Yurtta barış, dünyada barış' olarak ortaya koyduğu dış politika anlayışını, bölge merkezli dış politika stratejisine dönüştüren DSP politikalarına acil ihtiyaç vardır." dedi.

Aksakal, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, tüm dünyanın yaşadığı Kovid-19'un yol açtığı üretimsizliğin olumsuz etkilerinin Türkiye ekonomisi üzerinde de dayanılmaz baskılar yarattığını söyledi.

Yanlış ekonomi politikalarının, tarımsal üretimden vazgeçilme stratejilerinin devamında ısrar edilmesinin, bugünkü manzaranın da gerçek sebebi olduğunu ileri süren Aksakal, çözüm yolu konusunda en etkili ve demokratik argümanın, seçimlerin yenilenmesi olduğunu ifade etti.

İktidarın, 20 yıldır uyguladığı ekonomiden dolayı bugün içine düştüğü badireden nasıl kurtulacağını bilemez hale geldiğini savunan Aksakal, "Muhalefet ise sabah akşam beş çayı düzenliyor. Bu memleketin tek eksiği olarak gördüğü 'güçlendirilmiş parlamenter sistem' çemberinden dışarı çıkamıyor. Bu arada milletin perişanlığı devam ediyor." diye konuştu.

Aksakal, küresel saldırılara ve kirli planlara karşı milletçe dik duruş sergilenirse, ekonomide yaşanan manipülatif saldırıların da üstesinden kolaylıkla gelineceğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bunun için öncelikle terörle mücadele başta olmak üzere, küresel paylaşım savaşına karşı etkin ve aktif rol üstlenmek mecburiyetindeyiz. Bu da sadece hükümetin değil tüm siyasi kurumların güç birliğiyle bir anlam kazanır. Türkiye bugün her hal ve karda güneyimizde oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek durumundadır. DSP olarak devleti yönettiğimiz dönemlerde de bu stratejiyi hayata geçirmiştik ve bu sebeple AK Parti'ye hükümeti sıfır terörle teslim etmiştik. Atatürk'ün 'Yurtta barış, dünyada barış' olarak ortaya koyduğu dış politika anlayışını, bölge merkezli dış politika stratejisine dönüştüren DSP politikalarına acil ihtiyaç vardır."

DSP Genel Başkanı Aksakal, teröre ve bölücü siyaset yapılarına karşı dik duruş gösterilmesinin kırmızı çizgileri olduğunu vurgulayarak, "Önümüzdeki süreçte bu kırmızı çizginin samimiyetle kararlı savunucusu olan siyasi yapılar, yeni bir yol arayışına karşılık verecek kapsamlı bir çalışmayı halkın değerlendirmesine sunacaktır. Demokratik Sol Parti, bu çalışmanın içerisinde ve gerektiğinde önünde yer almaktan da hiçbir zaman çekinmeyecektir." değerlendirmesini yaptı.