DSP Genel Başkanı Masum Türker, "Maalesef muhalefet partileri de fezlekelerin gelmesini bekledi. Fezleke geldikten sonra soruşturma önergesini verdiler. Bu da gösteriyor ki iktidar da muhalefet de yolsuzluk meselesinin genel seçimlere giderken açılıp saçılmasından hoşnut değil" dedi. Türker, partisinin Burdur İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin ciddi bir dönemeçte olduğunu, dış politikada hassas günlerin yaşandığını söyledi. Türkiye'nin güneyinde Suriye ve İsrail savaşının yeniden hortladığını, Türkiye'nin de bu savaşın içine çekilmek istendiği savunan Türker, "Kırım'ın önce bağımsızlık sonra Rusya'ya bağlanma kararı aldığı ve etnik ayrımcılığa örnek teşkil ettiği bugünlerde, Türkiye'deki özellikle yolsuzluk ve bu yolsuzluğun neden olduğu yoksulluk, yerel yönetimler seçimini ikinci plana atmış bulunuyor" diye konuştu. - TBMM'deki fezleke tartışmaları TBMM'de yaşanan fezleke tartışmalarına değinen Türker, şu ifadeleri kullandı: "Liderler meydanlarda seçimi referandum havasına sokup iki partili sisteme getirmek istediği zaman, sürecin ne kadar kötü olduğunu dün TBMM'deki fezleke dolayısıyla yaşadık. DSP olarak 4 ay önce muhalefet partileri, iktidar partisi hakkında fezleke beklemeden yalnızca 4 bakan hakkında değil 7 bakan hakkında soruşturma önergesi versin diye söylemiştik ama maalesef muhalefet partileri fezlekelerin gelmesini bekledi. Fezleke geldikten sonra soruşturma önergesini verdiler. Bu da gösteriyor ki iktidar da muhalefet de yolsuzluk meselesinin genel seçimlere giderken açılıp saçılmasından hoşnut değil." - Reklam tartışmaları Türker, seçim dolayısıyla iktidar partisinin son birkaç gündür kullandığı reklamın üzüntü verici olduğunu kaydetti. Türker, "İktidar partisi yolsuzluklarını İstiklal Marşı ile temizlemeye çalışıyor. İstiklal Marşı'nın temizlik aracı olarak kullanılması ülkemiz adına hayli düşündürücüdür. Seçim kurulu, bugün itibarıyla reklamın kullanılmasını yasaklasa da şu ana kadar bu reklamla AKP'nin yaptıklarını gizlemek adına neler yapabileceğini gösterdi. Özellikle İstiklal Marşı'nı yazan Mehmet Akif Ersoy'un Burdurlu olduğunu dikkate alarak bu konunun altını çizmek istiyorum" şeklinde konuştu. Dünyanın her yerinde savcı ve polisin hırsızları kovaladığını anlatan Türker, "Türkiye'de ise tam tersine hırsız, savcı ve polisleri kovalamaya, onların yerini değiştirmeye başlamıştır. Bu da Türkiye'deki yaşamın, artık hukukun güçlüler hukuku haline dönüştüğünü, yalnız güçlü insanların yaşama hakkı olduğunu, güçsüzlerin ise yaşama haklarını kaybettiklerini bize gösteriyor" diye konuştu. - Yerel seçimler Türker, yerel seçimlerin bu sene önemli olduğunu, çıkacak oyların yalnızca belediye başkanını belirlemeyeceğini, aynı zamanda genel seçimde iktidar partisinin durumunu göstereceğini vurguladı. Bazı çevrelerin "oylar bölünmesin, milli cephe" gibi şeylerle ortaya çıktığını dile getiren Türker, şunları kaydetti: "Milli cephe diye çıkanların kendi partilerinin adayları var. Bu arada ana muhalefet partisi 'oylar bende toplansın, bölünmesin' diyor. Onun da iktidar olduğu yerde halk memnun değil. Bu dönem partilerin kendi oylarına sahip çıkması gerekir. Özellikle son yasal düzenlemeyle partilerin yüzde 3'ü aştıkları takdirde devlet yardımı alabilmeleri, yani sistemin içinde kalıcı olabilme imkanı dikkate alınarak herkesin düşüncesine, sesi olan partiye yönelmesi gerektiğini düşünüyoruz."
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz